/i/Tespit

  1. 5.
    0
    Salla salla amk
    ···
  2. 4.
    0
    Okumaya üşendim
    ···
  3. 3.
    0
    tutmaz tutarsa çugulayın beni
    ···
  4. 2.
    0
    Okumayın gay oldum
    ···
  5. 1.
    0
    Osmanlı imparatorluğu'nda eşcinsellik, dönem şartlarında diğer anlamıyla Osmanlı imparatorluğu'nda oğlancılık Osmanlı imparatorluğu sınırları içerisinde yaşamış eşcinsellerin yaşam biçimidir. Osmanlı'da cinsel yönelim ve ilginin erkek erkeğe ilişki ya da erkek erkeğe ciksedir. Eski adlandırmada (lûtîlik), pasif gey erkekler (lûtî) olarak tanımlanmış, yine bireyler arasındaki ilişkiden gulâmperestlik olarak bahsedilmiştir.
    Yine Osmanlı imparatorluğu'nda ciks işçisi eşcinsellere "hîz oğlanı" denir ve "hîz"ler devlet tarafından kayıt altına alınırlardı. Hayatını bu işten kazanan erkekler "defter-i hîzán" adlı kütüğe yazılırlardı.

    Yeniçeri Ocakları



    Osmanlı'da askerlik yaşı gelen eşcinsellerden cinsel yönelimine dair gerekçe ispatlaması istenmiyor, askerlik yapmaları için eşcinsellik bir engel olarak görülmüyordu. Osmanlı ordusunda eşcinseller Yeniçerilere hizmet eden "civelek" olarak tanımlanmış, savaşlarda ihtiyacı karşılamak üzere civelekler taburu oluşturulmuştu. Civelek taburunda yer alan askerlerin her birini bir yeniçeri sahiplenmiştir.

    EŞCiNSEL PADiŞAHLAR



    FATiH SULTAN MEHMET



    Fatihin bir şiirinde güzel oğlanlara ilgi duyduğu açıkça görülmektedir.
    Bu şiirde fatih galatada yaşayan bir hırıstiyan çocuğu kaleme almıstır ve onun için dininden vazgeçebileceğini açık bir şekilde yazmıştır.

    "Bir Güneş yüzlü melek gördüm ki âlem mahıdur
    Ol kara sünbülleri âşıklarınun ahıdur"

    (Yüzü öylesine Güneş [gibi parlak] bir melek gördüm ki, âlemin ışık saçan dolunayıdır. Onun sümbül gibi simsiyah saçları da âşıklarının ahlarıdır.)

    "Karalar geymiş meh-i tâbân gibi ol serv-i naz
    Mülk-i Efreng'ün meğer kim hüsn içinde şahıdur"

    (Karalar giyinmiş bir dolunay gibi nazlı nazlı salınan o servi boylu [sevgili] tıpkı Frenk ülkesinin güzellikler içindeki padişahı gibidir.)

    "Gamzesi öldürdügine lebleri canlar virür
    Var ise ol ruh-bahşun din-i isa rahıdur"

    (O güzel sevgilinin hışımlı yan bakışının öldürdüğüne, dudakları can bağışlamaktadır. Galiba o ruh veren güzelin dini, Hz. isa'nın yoludur.)

    "Avniyâ kılma güman kim sana ram ola nigar
    Sen Sitanbul şahısun ol (da) Kalata şahıdur"

    (Ey Avni, gönül verdiğin o Hıristiyan güzelinin sana ram olacağını asla umma! Çünkü sen nihayetinde istanbul'un şahısın, o ise güzellik ülkesinin başkenti olan ve içinde cennet gibi hurilerin dolaştığı Galata'nın padişahıdır.)

    Akl ü fehmin din ü imanın nice zabt eylesün
    Kâfir olur hey Müselmanlar o tersayı gören"

    (Hey Müslümanlar! O Hıristiyan dilberini bu güzellik içerisinde görenler akıllarını, şuurlarını, din ve imanlarını nasıl korusunlar? Onu gören insanın neredeyse kâfir olası geliyor.)

    "Kevser'i anmaz ol içdüğü mey-i nâbı içen
    Mescide varmaz o varduğı kilisayı gören"

    (O Hıristiyan güzelinin içtiği saf şarabı içenler, Kevser şarabını artık hatırlarına bile getirmezler, onun gittiği kiliseyi görenler, bir daha mescide ayaklarını basmazlar.)

    II. BEYAZID



    Fatih Sultan Mehmet'ten sonra tahta geçen oğlu II. Bayezid daha şehzadelik döneminde ayyaş ve ahlaksız olmakla suçlanmıştır. Onun içoğlanı, güzel Sırp çocuğu Mustafa tarihimizde Koca Mustafa Paşa olarak bilinmektedir.

    IV. MURAT



    IV. Muratın eşcinsel birisi olduğuyla ilgili birçok metin vardır bunlardan en elle tutulur ve günümüze kadar gelen bilgi enderunda yetişmiş Ali Ufki bu bilgiyi foğrulamaktadır.

    Şu anda hüküm süren Padişah, Güloğlu adında istanbullu genç bir oğlana âşıktır. Padişah'ın mugibi içoğlanı olan bu kişi şimdi onun gözdesidir ve kendisine imparatorluğun en önde gelen mevkilerinden, neredeyse divan reisliğine denk kubbe veziri rütbesi verilmiştir.

    I. Süleyman



    Kanuninin eşcinsel olduğuyla ilgili çok ciddi tezler vardır bunlardan en elle tutuluru Pargalı ibrahim Paşanın zamanında yunanistanda bulunun günlüklerinde kendisinin eşcinsel olduğu gözle görülmektedir kanuniyi etkileyen kısım ise pargalı ibrahim paşanın bir anda yükselip veziri azam olması ve kendini korkusuzca sultan olarak tanıtması ve kanuninin ise bu konuda birşey yapmamasıdır.
    Tümünü Göster
    ···