osbir çekmeyin panpalar

ferre izlemek erkeğin, ciks arzusunu azaltır. Dolaylı yoldan kadınlarla tanışma isteğini öldürür. Belki de kadınlar konusunda başarıya ulaşmanı engelleyen önemli şeylerden bir tanesi de budur.



ferre konusunu detaylıca inceleyeceğiz. Öncelikle 2 önemli sebebe bakalım.





Hazcı Adaptasyon
Hazcı adaptasyon beyne gelen bir uyarıya alışmaktır. Bu gelen uyarıya alıştıkça, uyarının etkisi azalır. Bu yüzden, aynı uyarıyı bir dahaki sefere duyduğunda, aynı etkiyi göstermez.



Örnek olarak, 1900′lü yıllarda, bir erkek bir kadının bileklerini gördüğünde, çok tahrik olurdu. Bir kadının bileklerini görmek inanılmaz bir olaydı. Çünkü o zamanlar kadınlar uzun elbiseler giyer ve gerektiğinde o uzun eteklerini biraz yukarı kaldırmaları gerekiyordu. Bu da kadınların bileklerini ortaya çıkarıyordu.



Ama günümüzde, bilek ne kelime, tüm bacağı çok rahatça görebiliyoruz. Sokakta çok rahat görebiliyoruz ve artık eskisi gibi bizi etkilemiyor.



Bunun yerine, erkekler göğüslere ilgi duyuyor. Göğüsler bizi heyecanlandırıyor. Kuşadasın’da üstsüzlerin güneşlendiği yerlerde, bir çok erkeğin kümelendiğini görmüşsündür. ilk başta tepkileri ” vayyy be ” oluyor. Çünkü beynin verdiği tepki ” daha önce hiç canlı göğüs görmemiştim”



Belli bir süre sonra beyin bu duruma adapte oluyor ve eskisi gibi etki göstermiyor.



işte buna biz hazcı adaptasyon diyoruz.





ferre izlemeyle Gelen Hazcı Adaptasyon


Şimdi olayı ferreya getirelim. Örnek olarak, dünyanın en güzel ferre filmini bulduğunu düşünelim. Hani meşhur Türk erkeği lafı var ya ” Abi bu kızın anası babası yok mu? ” ” Ya senin gibi güzel kız nasıl olur da ferre çeker ”



O tarz bir film bulduğunu düşün.



Şimdi bu filme bakarak 2 – 3 gün masturbasyon yaptığını düşün. Aynı kız. Hayalindeki kız. Uzun boylu, sarışın…



Bu 2-3 gün sonra, başka filmler aramaya başlarsın. işte bu hazcı adaptasyondur.



Diyelim ki ferre arşivi yapıyorsun. Dünyadaki en iyi ferre filmleri topluyorsun. Peki sonra ne oluyor? Asla o arşivi izlemiyorsun. Her zaman yeni filmler arıyorsun.



Çünkü, ferre ne kadar gzüel olursa olsun, beynin onun verdiği uyarıya hemen uyum sağlıyor ve yeni uyarılar aramaya başlıyorsun. Kısaca beyin sürekli yeni kızlara uyum sağlıyor. Sen de dışarı gittiğinde, gerçek kızlarla karşılaştığında, onları uyarıcı bulmuyorsun.



Sana ciksi gelmiyorlar. istediğin gibi olmuyorlar. Sadece 10 numara bir kız seni motive edebiliyor. Beynimiz ferredan gelen aşırı ciksüel kızlara adapte oluyor ve gerçekte gördüğün kızlar seni eskisi gibi motive etmiyor. Dışarı çıktığında da, sadece normal kızlar görüyorsun ve motive olmuyorsun.



içinden ” şu kızla konuşayım..bu kızla konuşayım ” diyorsun ama seni onlarla konuşmaya itecek motivasyonu bulamıyorsun. Çünkü beyin artık etkilenmiyor. Onun yerine gidip ” ferre izleyeyim.” diyorsun.



Çikolatalı Kek Örneği


Şimdi çikolatalı kek örneğinden yola çıkalım. Diyelim ki anneniz çok güzel çikolatalı kek yapıyor. Her hafta sizin için bir tane yapıyor. Tadı da çok güzel.



Her hafta güzel kıyafetlerini giyiyorsun. Arabana atlıyorsun, eve gidiyorsun. Annen keki çıkarıyor ve önüne koyuyor. Sen de yemeğe başlıyorsun.



Şunu düşün. Bir arkadaşın sana geliyor ve şöyle diyor ” Adamım, elimde 10 numara bir alet var. istediğin çikolatalı pastayı yapabiliyor. Hatta baklava bile açıyor. Tek yapman gereken bu kabloları beynine bağlaman. Pastalardan ve keklerden aldığın tüm zevki sana bu verecek.”



Bu makineyle, bir düğmeye basıyorsun ve çikolatalı kek yemiş gibi beynin uyarılıyor. Sanki gerçekten de keki yiyorsun gibi..



Daha sonra tekrar düğmeye basıyorsun. Bu sefer baklava yemiş gibi oluyorsun. Daha sonra bir daha … bu sefer dondurma geliyor..



Bu şekilde 2 hafta boyunca devam ediyorsun.



Bu makinenin en güzel yanı ise, zaman ve efor sarfetmene gerek olmaması. Oturuyorsun ve düğmeye basıyorsun…



Peki sonra ne oluyor?



Bu makineyi 2 hafta boyunca kullandıktan sonra, annen seni arıyor ve ” Ali, gelsene , sana çikolatalı kek yaptım”



Şöyle düşünüyorsun ” annemle vakit geçirmeliyim. O güzel kekten de yemeliyim. ” Ama gitmeden önce giyinmelisin. Arabaya binmelisin. Benzin almalısın. Litresi 5 liraya yaklaştı.



Bunları yapmak için yeterli motivasyona sahip değilsin. Sana zor geliyor. Özellikle bu makineye sahip olduğundan beri, tüm zevklere tek bir düğmeye basarak ulaşabiliyorsun. Hatta annenin kekinden daha güzel..Çünkü makine kusursuz kekin tadını vermek için programlanmış.



Bu yüzden anneni ziyarete gitmek istemiyorsun. Çünkü bir kazanç görmüyorsun.





ferre izlemek Motivasyonunu Nasıl Yok Eder?


Kızlar ve ferre arasında ilişki vardır. Masturbasyon yaptıktan sonra kızlarla tanışmak için motivasyon bulamazsın. Bu ciks yaptıktan sonra, yanımızdaki kızdan soğumaya benzer.



Dışarı çıksan bile, haza adapte olduğun için, gerçek kızlar seni yeteri kadar uyaramaz. Çünkü çıplak kadınları görmeye alışmışsındır.





ferre izleme Tuzağı


Şimdi ferre tuzağından bahsedelim.



Kısa dönemli baktığımızda, ferre izlemek harika..



Düşünelim 30 dakika ömrün kaldı. Şöyle düşünebilirsin ” Gidip gerçek kızlarla tanışmalıyım ”



Sonuçta, sadece 30 dakikan var ve 30 dakika içerisinde bir kızla yatamazsın.



Eğer 30 dakikalık vaktin varsa, ferre işine yarayabilir. Çünkü vakit harcamana gerek yoktur. Efor da sarfetmezsin.



Asıl problem şudur. Biz insanlar çok kısa dönemli düşünürleriz. Kolay yoldan zengin olmak, kolay yoldan kızları düşürmek. işte bu yüzden ferre izleriz.



Problem uzun dönemlidir.





iki Erkek Düşün – Birisi ferre izliyor , Diğeri izlemiyor


Şimdi ferre izleyen erkek ve izlemeyen bir erkek alalım. ferre izlemeyen erkek, 2-3 yıl içerisinde iki ya da üç tane kız arkadaşı edinebilir . Belki de 20 ya da 30 kez başka bir kızla yatabilir. Sosyal olarak etkindir. Çünkü sürekli kızların çevresindedir. iyi gözükmek ve sağlıklı olmak için elinden geleni yapıyordur.



Diğer yandan ferre izleyen, kolay lokma peşindedir.



iyi gözükmeye çalışmaz.



Sağlıklı olmaya çalışmaz.



Sosyal olmaya çalışmaz.



Belki de kız arkadaşı olmayacak. Bundan üç yıl sonra, ferre izlemenin kısa süreli faydasına rağmen, uzun dönemde çok olumsuz etkisi vardır.





Peki Serbest Günlerimiz Olamaz Mı?


Şimdi şunu merak ediyor olabilirsin. ” Johnny , serbest günlerimiz olamaz mı? Haftada bir kez izleyemem mi? ”



Problem şudur. Alışkanlıklar çok kolay kaybedilebilir. Bir kez izlemen bile, seni geriye döndürebilir.





Serbest Günler Kazananlar için Değil


Serbest günlerin diğer olayı, örnek olarak çok iyi bir maratoncu olmak istiyorsan, tüm hayatını buna göre uyarlamalısın.



Diyet yaparken, her pazar Burger King’de SteakHouse yiyebilirsin. Ama bu seni dünyanın en iyi maratoncusu yapmayacak.



Sadece sonuçlarını kötü yönden etkileyecek.



Tüm alışkanlıklarınızı , arzu ve isteklerinize göre ayarlamalısınız.



ferreyu bir ödül olarak görmemelisiniz.





ferre izlemek Genlerini Yok Eder


ferre izlemenin kötü bir özelliği de, beynin gerçekten bir kızla birlikte olduğunu sanmasıdır. Halbuki tek birlikte olduğun kız Elizabeth (!) .



Vaktini sanal bir fantaziyle harcıyorsun. Bu da üremeni engelliyor.



ferre izleyen ile izlemeyen arasındaki fark. Biri sanal fantaziler peşinden koşarken, diğeri gerçek kadınların peşinden koşar. Haliyle gerçeklerin peşinden koşanın üreme şansı daha fazladır. Daha fazle gerçek ciks yapacaklardır.



Şimdi sen hangi tarafta olmak istiyorsun?



Sanal bir zevkle mi yoksa gerçek bir kadınla mı birlikte olmak istersin?

1) Pgibolojik Yönden:
1- Aşırı mastürbasyon düşkünlerinde üzüntü, dalgınlık ve aşağılık duygusu meydana gelir. Her mastürbasyondan sonra umumiyetle bir pişmanlık ve ruh sıkıntısı kendini gösterir. Yapılan bu işin de olgunluktan uzak bir durum arz ettiği hatıra geldikçe bu işi yapanlar, bir aşağılık ve suçluluk duygusuna kapılarak, moral kırıklığına uğrarlar.

2- Mastürbasyon alışkanlığı, bir kısım sinir bozukluklarına yol açar. Fazla sinirlenmeler, el ve kol titremesi, baş dönmesi, uykusuzluk, kalça ve bacaklarda dermansızlık, yorgunluk hasıl olur.

3- Mastürbasyon alışkanlığı, insanı aşk ve sevgiden mahrum eder. Sevgi, insan için bir ihtiyaç olduğu gibi, eşler arasındaki cinsi münasebetlerin başarılı ve neşeli olması da, her ikisinde müşterek sevgi ve anlaşmanın varlığına bağlıdır. Evlilikteki saadet temelleri, sevgi bağları üzerinde kurulur. Evlenen çiftlerin, sadece bedenlerinin birleşmesi evlilik saadetini meydana getiremez; bedenle birlikte her iki ruhun aşk ve sevgiyle birleşip kaynaşmaları lazımdır. Masturbasyona çok düşkün olanlar ise, ruhun derinliklerinden fışkıran bu sevgi pınarından, gereken hisseyi alamazlar. Mastürbasyon, sevgi cevherini köreltmektedir.

4- Fazla mastürbasyon, hafıza zayıflığı, dikkatsizlik ve unutkanlık yapar. Buna düşkün kimselerin, bir şeyi ezberlemeleri güçleşir. Ezberlediklerim de çabuk unuturlar. Bir konuyu okurken, bütün dikkatlerini toplayamazlar. Dikkat incinlığı meydana gelir. Okuduklarını da kolay anlayamazlar. Bunun için, fazla masturbasyona düşkün olan talebeler derslerinde zorluk çekerler. Henüz buluğa ermemiş çocuklarda, mastürbasyon ile meni gelmediğinden, diğer zararlara pek hedef olmazlarsa da, aşırı mastürbasyon bu çocuklarda, beyin ve sinir sarsıntısı yapar, zihni gelişmeye mani olur.

5- Mastürbasyonla meşgul olanların, şehvet hayalleri ve şehevi düşünceleri artar. Masturbasyoncu genç, gece yatağına girdiği zaman, körü körüne bir sürü şehvet hayalleriyle zihnini meşgul eder. Aklı fikri bu duygularla meşguldür. Bu suretle hem masturbasyona daha fazla müptela olur, hem de iyi şeyler düşünmeye fırsat bulamaz.

2- Aşırı Mastürbasyonun Bedensel, Cinsel ve Sosyal Zararları:
Erkekler, genellikle bu işi elle görürler. Seyrek olarak yastık ve yatağa sürtme şeklinde de yaparlar. Batıda ferregrafinin serbestlik kazanması sonucu ciks shoplarda değişik aletler satışa sunulmuştur. insanı maddi yönden sömürmeye yönelik bu tür gereçler, bunları kullanan erkeklerde ruhsal çöküntülere neden olmaktadırlar. Tıbbi ciksoloji açısından bu tür alışkanlıklardan kaçınılması önerilmektedir.

Mastürbasyon, insanı ölçüsüzlüğe sevk eder. Aslında masturbasyon insanı tatmin etmez; doygunluk ve rahatlık meydana getirmez. insanın cinsi zevk ve hislerini tatmin edilmemiş bırakarak, daha fazla tahrik eder, azdırır. Bundan dolayıdır ki masturbasyona devam edenlerin, bu arzuları gittikçe şiddetlenerek bu işi fazla ileri zütürürler. Bu da zararı arttırır. Haddinden fazla cinsi münasebetler de zararlıdır; fakat mastürbasyonun fazlası çok daha zararlıdır.

Fazla mastürbasyonlar, çeşitli hastalıklara ve rahatsızlıklara sebep olabilir. Mastürbasyon, doğrudan doğruya hastalık yapıcı değil ise de, dolayısıyla buna sebep olur. Çünkü ölçüsüz mastürbasyonlarla, vücut kuvvetten düşerek bünyedeki kan tabii kudretini kaybettiğinden, bazı rahatsızlık ve hastalıklara yol açar.

Mastürbasyon müptelaları, cinsel münasebetten gereken zevki alamazlar. Bu işi mutlak alışkanlık haline getiren kimseler, cinsi münasebetlere -aile hayatında- önem vermezler. Bundan pek zevklenmezler. Bu hal, mastürbasyon düşkünü kadın ve erkeklerin her iki cinsinde görülebilir. ikisi de kendilerini tatsız zevk (!) alışkanlığına kaptırdığından, eşleriyle yaptıkları münasebetten tatmin olamazlar. Böyle kimseler için, mastürbasyon daha cazip görünür. Cinsi münasebetten sonra ayrıca masturbasyona el atmaktan çekinmezler.

Mastürbasyon, asla cinsi temas zevkine -onda birine dahi- ulaşamaz; fakat gençler için adatıcı bir illet kesilir. Mastürbasyon ile cinsel ilişki zevki arasında, gübrelik ve gülistan misali fark vardır. Kadın ve erkeği yaratan büyük San'atkar, onları öyle bir san'at ve ustalıkla yoğurmuş ki onların cinsel birleşme esnasındaki zevk alışverişi, başka hiçbir yapmacık usullerle elde edilemez...

Mastürbasyon neticesinde vücut yorulur, ruh sıkılır. Halbuki başarılı bir cinsel münasebette vücut dinlenir, ruh ferahlanır. Çünkü olgun bir cimada, karşılıklı olarak sevgi, heyecan ve hararetle, bir takım kimyevi elektrik alış-verişi vardır. Mastürbasyonda ise bunların hiçbiri olmadığı gibi, kıymetli kimyevi maddeler zorla kapı dışarı edilmektedir. Bunun neticesinde, insanda ferahlıktan uzak bir çöküntü ve yorgunluk oluşmaktadır.

Mastürbasyon alışkanlığı, bel gevşekliğine (erken boşalmaya ve idrar yolları da dahil olmak üzere diğer rahatsızlıklara) yol açar. Evlilik hayatında, erkeklerin şikayetlerinden en çok görüleni de bel gevşekliğidir. Yani erken inzal; cinsi münasebete başlar başlamaz, meninin hemen boşalmasıdır. Erkeğin böyle çabucak münasebeti bitirmesi, bilhassa kadını doyumsuz bırakır. Bu hallerin devamı ise, eşler arası huzursuzluğa yol açar. Bel gevşekliğinin çeşitli sebepleri olabilir ama, mastürbasyon da başta gelen sebeblerdendir. Bu ıztıraptan kurtulmanın bir çaresi de, mastürbasyonu terk etmektir.

Aşırı mastürbasyon alışkanlığı, kadınlarda cinsel soğukluğa da sebep olur. Cinsel soğukluk: Kadının cinsi münasebetten zevk duymaması, hissen soğuk ve isteksiz olmasıdır. Bu his soğukluğunun çeşitli sebeplerinden biri de, alışkanlık haline getirilen aşırı mastürbasyondur.

işin garip tarafı, bu tip bazı kimseler, evlendikten sonra da bu illeti devam ettirirler. Çok mühim bir evlilik vazifesi olan cinsel münasebet faaliyetlerinde, eşleriyle pek ilgilenmezler. Neticede eşler birbirlerinden uzaklaşırlar. "Cinsel isteklerini' kendi kendine dindirmekten zevk alanlar, tenha yerleri sever, hep yalnız kalmak ister, fırsat buldukça bu kötü oyunu oynar.

Vajinaya bir takım cisimler sokarak mastürbasyon yapan kızların, "kızlık" nişanı olan bekaretlerine bir zarar gelebilir. Bu durumda bazı cisimlerin içeride kalarak, ameliyatı lüzum etmiş muhtelif vak'alarına, tıp tarihinde çok rastlanmıştır.

Mastürbasyon tiryakilerinden bazı gençler, bu fena işe başkalarını da alıştırırlar. Sadece kendi yaptıklarıyla kalmayıp, cemiyetin birçok çocukları ve gençleri arasında, bu kötü illetin yayılmasına sebep olurlar.

Bir diğer zararı da, çiftlerin birbirinden nefret etmesi, cinsel duygu duymamasıdır. Çünkü masturbasyoncu kişi, başka bir yoldan şehvetini tatmin ederek doygun kalmaktadır. Bunun manası, eşlerin birbirinden beklediğini bulamaması ve ümitlerinin kırılmasıdır. Sonunda eşler birbirinden uzaklaşır ve başka tatmin yolları ararlar. Gayri meşru yollara giderler.

Uzman ilim adamlarının mastürbasyon konusunda araştırma neticesi ortaya koydukları gerçek şudur: Aşırı masturbasyona devam edenler, çok tehlikeli akla yönelik hastalıklara maruz kalır. Bunları şöyle sıralıyabiliriz:

Zühul ve nisyan (unutma, geçiştirme), irade zayıflığı, hafızada gerileme, yalnızlığa heves, çabuk unutma, korku ve gevşeme, üzüntü ve sıkıntı, birtakım suçları işlemeyi tasarlama, intihar.

Buna benzer birtakım düşünceyi alt-üst eden, iradeyi iyice zayıflatıp şaşkınlaştıran, kişiliğin zedelenmesi gibi arazlar, illetler.

islam hukukunun aşırı mastürbasyonun doğuracağı kötülükleri nazara alarak koyduğu hükümlere gelince, aşağıdaki deliller bunu yansıtmaktadır:

a) Allah (c.c.) buyuruyor:
"Onlar ki namus ve iffetlerini (haramdan ve şüpheden) korurlar. Ancak eşlerine ve sahip oldukları cariyelerine karşı (cinsel arzu duyarlar da) bu yüzden kınanmazlar. Artık kimler bu meşru sınırı geçerse, işte onlar haddi aşanlardır." (Kur'an-ı Kerim, Mü'minun: 6-7)

Bu ayetin genel mana ve hükmüne giren şudur: "Artık kim bu meşru sınırı aşar veya geçerse, işte onlar haddi aşanlardır."

O halde evlilik yolundan başka bir yolda şehveti boşaltmak, zina, livata, el ile mastürbasyon gibi, ölçüsüzlük ve aşırılık haddi aşmak demektir

Kaynak: MastÜrbasyonun Zararlari http://www.webhatti.com/e...arlari.html#ixzz2NpyUjM2m
whkaynak