anlatın beyler

benim arkadaşın başına gelen şu hatırladıkça gülerim
liseli 3 ergen olarak kimin evi boşsa o evde hafta sonları buluşurduk, genelde bi şişe viskimizi alır, önce bir jackass izlenir sonrasında 31 yarışması düzenlenirdi (evet kızlar ergen erkekler bunu yapıyor). yarışmayı bilmeyenler için kısaca anlatayım, kim önce boşalırsa günün kazananı olurdu, tabi boşalacağını gözlerindeki motivasyondan anladığımız adama en olmadık esprileri yaparak boşalmayı geciktirirdik (bkz: erken boşalmayı geciktirmenin yolları), bu gibi taktikler yarışma için hayatı önem taşıyordu..

o hafta beyoğlunda oturan arkadaşın evi boştu (diğer giriyi okuyanlar için, gözlüklü olan), planlar yapıldı saat 2'de herkes 31 çekmek için evde hazır olacaktı. tabi ben her zamanki gibi geç kaldım, emektar körüklü 93t ile topkapıdan geçerken bunlar beni aradı

-nerdesin oğlum
-aksaraydayım 20 dakkaya ordayim, ben gelmeden siz bir posta atın.
bunu demenin sebebi 31 yarışmasında avantajlı konuma gelecek olmamdı, oysa bu küçük yalanın büyük bir aile faciasına yol açacağını bilmiyordum.

bu iki dallama ben gelmeden önce 31 için tüm şartları oluşturmuşlar, (peçeteler, hardcore, oninbooty, konulu, favorimiz olan tesisatçı cd'leri, yerde 31 çekmek üzere kouslandırılmış minderler, sabun vs.). uygun ortam oluşturulduktan sonra üstüne bir de sigara yakmışlar falan anladığınız gibi ev tam pislik ergen evine dönüşmüş..

gözlüklü arkadaşın annesi çıkarken teyzesine diye çıkmış, giderken de akşama doğru döneceğini söylemiş.

ben nihayet otobüsle haliç köprüsünü geçmiş grand haliç otelinin bulunduğu durakta inmiştim, ordan bir taksi çevirdikten sonra hızla yola koyuldum bu sırada bunlar beni bir kez daha aradı.

-nerdesin lan bin?
-2 dakkaya ordayim oç., noldu başladınız mı?
-ha bi posta attık, sen eve girer girmez attırmak üzere sıvazlıyoruz şimdi.
-o sayılmaz lan, şike yapıyosunuz.
-aslan yarışma 2 deydi saat olmuş 3, o zaman diskalifiyesin bu hafta.
-o zaman ben de cebi delip sıvazlıyorum, hadi bakalım.

taksici dikiz aynasından bakışlarıyla beni dövdükten sonra son gaz yoluna devam etti, eve çok az kalmıştı, ben de taksiciye çaktırmadan yan cebi delmeye uğraşıyordum fakat taksicinin gözü üzerimdeydi.

bu sırada evdekiler sıvazlama işlemine devam ediyor beni alt etmenin hain planları yapıyorlardı, fakat unuttukları bir şey vardı, gözlüklünün annesinin eve dönme ihtimali..

evin önüne gelmiştim taksiciye parayı ödedikten sonra tam eve doğru yönelecekken gözlüklünün annesini kapı zilini çalarken gördüm, yolun ortasında öyle kala kalmıştım, kendimi toparladıktan hemen sonra park eden bir arabanın arkasına saklanıp emektar nokia 3210'uma davrandım, açmıyordu telefonu binler, ve kapı otomatiğinin sesi gelmiş ben çaresizce ne olacakları düşünüyordum..

dallama arkadaşlarım doğal olarak kapı zilini çalanın ben olduğumu düşünmüşler ve giriş kapısını yarı aralık bırakmışlar. zakat denilen arkadaş ayak seslerinin yükselmesiyle beraber sağ elinin ritmini arttırmaya başlamış ve zamanlamayı iyi ayarlayamayarak sağa doğru kıvrılmış ve peçetenin üstüne laaaaps diye... gözlüklü ise eline çok daha hakim bir arkadaştı, ne yaptığını bilen birisiydi.. bu sırada ayak sesleri iyice yükselmiş ve davetsiz misafirin son kata geldiği anlaşılmıştı, fakat dallamaların hala bundan haberi yoktu, o sırada gözlüklü..

-gel lan oç bak sana bi süprizim var
-gözlüklü evladım gel elimden poşetleri al, çok yoruldum..
???

o an evde olup bitenleri gözümle görmek için nelerimi vermezdim.. gözlüklü donunu çektiği gibi önce vcd'ye sonra zakatın peçetesine karar değiştirerek kül tablalarına ve viskiye yönelmiş fakat panikten ne yapacağını şaşırmış başı kegib tavuk gibi etrafta koşmuş durmuş.. bu sırada zakat orgazmın etkisiyle yana kıvrılmış istifini bozmadan öyle yatıyormuş. gözlüklü en sonunda salonun kapısını kitlemekte çareyi bulmuş.. vcd'nin sesinin sonuna kadar açık olduğunu ve evin duman altında kaldığını söylememe gerek yok..

bu olanlar sırasında ben saklandığım arabaya yaslanıp bir sigara yaktım, bir daha aradım gözlüklüyü, bu sefer ilk çalışta açmıştı..

-sen gelme bu eve oç., senin ananı ... , cibiliyetini ... , kafanı ... , gelmişini geçmişini geleceğini sülaleni...
-gözlük sakinleş ve bana ne olduğunu anlat.
-ananı ... oldu oç
-yakalandınız mı lan?
-eve gel, eve gel, seni dövmem lazım.
-gözlük biz bu işin üstesinden de gelebiliriz.
-nerdesin oğlum sen?
-aşağıdayım?
-arkadaşım gelsene yukarı, niye bekliyorsun öyle aşağılarda?
-tamam aç kapıyı.

eve çıktım önce hayatımın küfürlerini yedim, sonra planı anlattım, gözlüğün annesine sigarayı içenin zakat olduğunu söyledik, vcd'nin de yabancı komedi filmine ait olduğunu ve sadece bir sevişme sahnesi olduğunu söyledik.. gözlüğün annesinden aldığımız cevap gözlükle yıllarca taşak geçmemize neden olacaktı..

-çocuklar sizi anlıyorum, bunlar çok doğal şeyler.

o olaydan sonra 31 yarışması bitti, hepimiz bir kız arkadaş bulduk, gözlük babası evde yokken sigara içebiliyordu, 31 yarışmasından en çok etkilenen zakat oldu, erken boşalma sorunu baş gösterdi. ben o günlerden kalan alışkanlıkla hala randevulara geç gidiyorum.. gözlüğün annesi kapı zilini kullanmayı bıraktı, artık eve gelirken cepten arayıp haber veriyor.

buda böyle bir anımdır.