1. 251.
    0
    Nere gittin amk
    ···
  2. 252.
    0
    Devam etsene amk niye durdun lan.
    ···
  3. 253.
    0
    Aradan biraz zaman geçince kapının sürgüsü yine itici bir ses ile çekildi. Ve kapı açıldı. Kapı tam yerine oturtulmadığı için açılırken yere sürtünüyor ve o da iğrenç bir toz bulutu çıkarıyordu içeride. Zaten içerisi yeterince hava ve güneş almadığı için bu durumdan dolayı kötü oluyordum ben. Bir asker beni kolumdan tutup kalk dedi. Kalktım, önce kollarımı arkadan bağladı, daha sonra ayağımdaki prangayı çözüp onu takip etmemi istedi. Dediği gibi yaptım. Biz yine o gösterişli baraka(Kulübe)nin oraya doğru ilerliyorduk. Sabahın erken vakitlerinde bana yapılanlar dolayısı ile acaba infazım mı verilecek diye düşünüyordum.
    ···
  4. 254.
    0
    Vakit geçmişti. Zaman iyice ilerlemiş ve derin bir sessizlik vardı ortada. Bugün de kötü bir durum gelmemişti başıma. Aslında bu halime sevinmeli miydim, üzülmeli miydim bilmiyordum. Adeta iki kişiliğe bürünmüş bir insan haline dönmüştüm. Tutarsızlık içerisindeki düşüncelerle başbaşa kalmıştım. Uyumak istedim ve öyle de oldu. uyumuştum...

    Sabah büyük bir şok geçirerek uyanmıştım. Üzerime aniden kaynar derecede su döküldüğünü hissederek uyandım. Başımda birkaç asker vardı ve bana bakıp gülerek alay ediyorlar kahkaha atıyorlardı.
    ···
  5. 255.
    0
    gerçekten güzel bir anlatım var gerçekten yaşamış gibi
    ···
  6. 256.
    0
    Bir gün akşam vakti ortalıkta pek ses yoktu. Yemeğimi yemiş sonrasında kendi yatağıma uzanmış bir halde düşünceler içerisindeyken kapının hafifçe çalındığını duydum, ürpermiştim önce. Çünkü bu saatte kimse pek dışarıda kalmaz ve gelip gitmeler olmazdı. Elime sertçe bir cisim alıp kapının ardından biraz düşük bir ses tonu ile kim var orada diye seslendim. Bir kadın sesi geldi fısıltılı bir şekilde. Kapıyı açmak ile açmamak arasında tereddütte idim. Biraz da duygularıma hakim olamadığımdan dolayı kapıyı açtım. Karşımda "Elissa"yı gördüm. Elissa bana hep yardım eden o güzel yeşil gözlü kadının adı idi. Elissa içeri girdi, ben de kapının dışına çıkıp gizlice etrafta kimse olup olmadığına baktım. kimse yoktu ya da en azından ben öyle düşünmüştüm. Kapıyı yavaşça kapattım ve ben de içeri girdim. Elissa oturmuştu, hoşgeldin Bir problem mi var diye sordum. Hayır dedi. Bir sorun yok, seni merak ettim birkaç gündür seni pek göremedim dedi. Gördüğün gibiyim işte daha iyi olmaya çalışıyorum, toparlanmaya çalışıyorum dedim. insanlar artık eskisi gibi bana yabani biriymiş gözü ile bakmıyorlar dedim. Hem dilinizi de öğrendim sayılır, daha rahat iletişim kurabiliyorum dedim. Biraz konuştuk muhabbet ettik, muhabbetten zamanın nasıl geçtiğini de bilmiyordum. Bayağı ilerlemişti galiba, Elissa benim artık gitmem gerek, kimsenin bu durumdan haberdar olmasını ikimiz de istemeyiz dedi.
    ···
  7. 257.
    0
    içeri girdiğimde komutan ise çok sinirli ve kızgın olarak görünüyordu. Beni çağırmışsınız dedim. Geç içeri dedi ve kapıda nöbet tutan askere kapıyı kapatmasını eliyle işaret etti. Asker başıyla onaylayarak kapıyı kapattı. içeride şimdi ben ve komutan yalnızdık. Sana nasıl konuşmam gerektiğini bilmiyorum ancak konuşmak zorunda olduğumu da biliyorum dedi.
    Evet seni dinliyorum dedim.

    Savaş hazırlığı içerisinde olduğumuzu muhtemelen farketmişsindir dedi.
    Evet dedim. Ancak kim için ne için bu hazırlıklar. Yani kiminle savaşacaksınız dedim.
    Savaşacaksınız kelimesi biraz garip geliyor aslında. Ben de aslında bu konuyu seninle konuşmak için çağırdım seni dedi.
    Tamam seni dinliyordum dedim.
    ···
  8. 258.
    0
    Henüz buradaki işlerim bitmedi diye cevapladım. Hemen gelmen gerektiğini söylüyor dedi. Elimdeki işi bıraktım ve oraya doğru ilerlemeye başladım. Köyün içerisinden geçerken köylüler arasında büyük bir telaş hali olduğunu görüyordum. Kadınlar birbirleri ile birşeyler konuşuyorlardı. Erkekler ise birşeyler yapma telaşındaydılar. Demirciler artık daha yoğun çalışmaya başlamıştı, bunun bir savaş hazırlığı olduğunu çok iyi biliyordum.

    Ağır ağır komutanın kaldığı yere doğru ilerledim ve kapısına vardım. Kapı açıktı içeride komutan ve diğer rütbeliler vardı. Kapıda bana beklemem gerektiği işaretini yaptı. Bekledim diğer rütbeliler ile birşeyler konuştuktan sonra Rütbelilerin hepsi odadan çıktı ve çıkanların suratında endişe ifadesi hakimdi. Adeta birer put'a dönüşmüşlerdi.
    ···
  9. 259.
    0
    ... hafif serin havada bile tenlerimizin birbirine değmesi ile adeta yanıyor gibiydik. Elissa da sanki hayatında hiç kimse ile birlikte olmamış gibiydi. Adeta bir aç gibi beni bekliyordu...

    Tüm gece boyunca seviştik ve birlikte olduk. Gecenin sonlarına doğru elissa gitmesi gerektiğini söyledi. Kimsenin bu durumu bilmemesi gerekirdi. Böyle günler aylar geçti. Neredeyse 1 yılı geçmişti burada kaldığım süre. Son günlerde ortalık biraz karışık gibiydi. Kulaktan kulağa bir söylenti vardı. Bir savaş planı vardı etrafta. Kimse ne olduğunu net olarak bilmiyordu ama bu söylentinin gerçekleşebileceği büyük bir olasılıktı. Günün birinde ben tarlada çalışırken bir askerin bana doğru koşarak geldiğini farkettim.

    Aslında sanki olabilecekleri tahmin ediyor gibiydim ama yine de kesin olarak bir kanıya varamadım. Asker biraz uzakta kalmış bir şekilde bana seslendi. Güneş tam gözüme vuruyor askeri net olarak görmüyordum. Ellerim ile alnıma siper yapıp ne oldu, problem nedir dedim. Komutanımız seni çağırıyor dedi.
    ···
  10. 260.
    0
    Dinleyenler buradaysa başlıyorum dostlar.
    ···
  11. 261.
    0
    Selam dostlar ben geldim.
    ···
  12. 262.
    0
    Dinleyen varsa devam ederim yoksa yarın devam edeceğim.
    ···
  13. 263.
    0
    Gece anlatmaya devam ederim dostlar. Şu an halletmem gereken bir iki iş var da.
    ···
  14. 264.
    0
    Devam panpa. takipteyim
    ···
  15. 265.
    0
    Takipdeyim ..
    ···
  16. 266.
    0
    O gece elissa gelmemişti. aslında bir bakıma iyi olmuştu gelmemesi kendisi açısından ve benim açımdan. Çünkü böylesine bir ortamda sıkıntı çıkması ihtimali yüksekti. Sabah olduğunda ben tekrar işimin başına geçtim. Hayvanlara bakıyor, tarlaya gidiyor kalan işlerimi hallediyordum. Akşam vakti yaklaştığında evime doğru ağır ağır ilerliyordum. Evimin kapısına vardığımda evimin kapısında işaret olarak sabah evden çıkarken bıraktığım taş diziliminin değişmiş olduğunu gördüm. Bunu ben evden çıkarken acaba biri benim evime girip de bulunduğum yeri karıştırıyor mu öğrenmek için yapıyordum. Biraz temkinli yaklaştım kapıya ve yavaşça kapıyı açarak içeri girdim. Elissayı karşımda gördüğümde gözlerim parlamıştı, o karşımdaydı. Yüzümde bir gülümseme oluştu ve ona sarıldım. Sımsıkı sarıldım. Öylesine güzel bir duyguydu ki sanki o an bulutlar üzerinde yürüyordum. Neredeyse 1 yıla yakın bir süre olmuş olacak ki ben bir insan ile bu kadar yakın bir halde bulunmamıştım. Bırakmak istemiyordum aslında ama onu da çok sıkmak istemiyordum. Elissanın başını kaldırdım ve yüzünü iki elimin arasına aldım. Hem saçlarını okşuyor düzeltiyor hem de yemyeşil gözlerinin içine o doyumsuz güzelliğine bakıyordum. Elissa birşeyler söylemek istediyse de izin vermedim ve sus dedim. Sonra elissanın dudaklarına bir öpücük kondurdum. Öpüşmeye başlamıştık...
    ···
  17. 267.
    0
    ... ben yine kendi düşüncelerim içerisinde boğuşuyorken dışarıda küçük çocukların sesini de işitiyordum ayrıca. Onlar yaşamayı bu kadar hak ediyorken neden bizim çocuklarımız ölümü hakediyordu diye kendi içimde bir vicdan muhasebesi yapıyor idim. Nöbetçilerin sesleri geliyordu, insanların, kadınların sesleri geliyordu. Onlar yaşamı hak ediyor iken neden bizimkiler ölümü hak etmişti. Kafayı yiyecektim. Arada bir sinirden çıldırma noktasına geliyorsam da kendimi dizginlemek sakin kalmak zorunda olduğumu biliyordum.
    ···
  18. 268.
    0
    Selam dostlar ben geldim. Hikayeye devam ediyorum. sigarası olmayan arkadaşlara sigara ve çay ikram ediyorum. sigara kullanmayan arkadaşlara ise kahve ve acı çikolata ısmarlıyorum. Bu gün de bendensiniz.
    ···
  19. 269.
    0
    okumadım
    ···
  20. 270.
    0
    rezeeeerr
    ···