orada durmuş noel ağacını süslüyordu ben de

panpa entrylerin mükemmel ama neyin nesi bu amk :(

1070-75 yılları arasında ataklar sıklaşır ve Anneliese gündelik yaşamında da şeytani görüntüler ve hayaller görmeye başlar. Aynı zamanda koyu katoliktir ve bir süre sonra ruhuna şeytan girdiğine inanmaya başlar. iblislerin kendisine emirler verdiğini doktorlara anlattığında doktorların ve verdikleri ilaçların kendisine yardımcı olamayacağını anlar.

1952 doğumlu Anneliese'in mutlu yaşamı; 1968 yılında bir gece, kendini kontrol edemediği bir şekilde kasılırken bulduğunda tamamıyla değişir. Pgibiyatristler sürekli devam eden bu olağan üstü krizlere "epilepsi" teşhisi koyarlar.

Tüm konuşmamızda gözlerimin içine baktınız sadece tanrının ismini söylediğimde gözlerinizi benden kaçırdınız.

Dr.Guislana akıl hastanesi 1800 lü yıllarda belçikada kurulan bir hastanedir.Dr Guislana akıl hastalarının, hastalıklarının akli değilde fiziki olduğuna inanarak onları tedavi etmek ister.Bir çoğuna çeşitli aletlerle işkence eder.

Birçoğu ölür. Beyinlerini deşer, soğuk suda bekletir, onları dönme dolap niteliğindeki tahtadan odacıklara koyup saatler boyu döndürür, kafalarını ve vucutlarının belirli yerlerini mengene ile sıkar.

Kült olmuş, içinde akıl hastaneleri ve yapılan işkencelerin geçtiği filimlerdeki tipik tüm olay ve hadiseleri gerçekleştirir.

Doktolar birkaç hastayı iyileştirmiş bu yollarla. Hastane daha sonra ölümlerin artması nedeni ile kapatılmış.

Christine Chubbuck canlı yayında intihar eden ilk haber sunucusu. 15 Temmuz 1974'te, canlı yayın başladıktan sekiz dakika sonra genç sunucu "Kanal 40'ın en güncel haberleri ekrana getirme politikası olarak bir tane daha izleyeceksiniz: bir intihar girişimi." Dedi ve belindeki silahı kafasına dayıyarak tetiği çekti.

Cinayetin ardından Christine'in odasının ergenlik çağında bir kızın odası gibi döşenmiş olduğu gazetelerde yazar. Ailesinin onun intihar eğiliminden haberdar olduğu ancak işini kaybetmemesi için kimseye söylemedikleri ortaya çıkar. Otuzuncu yaş gününde hala bakire olduğu için işarkadaşlarına sızlandığı ve hiçbir zaman ikili ilişkilere uyum sağlayamadığı intiharının sebepleri arasında gösterilmektedir.

18 yıl boyunca insanlar beni yönettiler.ben de ardından kendi kaderimi yönetir oldum. başka insanların yaşayıp yaşamayacaklarına karar vermeye başladım. artık yönetme gücüm vardı.ilk 15 cinayetin ardından tutuklanmayınca bunun benim hakkım olduğunu düşündüm , yani tanrıyı oynadım

Vampir Chase'in dairesi pislik yuvasıydı. dedektifler içinde kan bulunan 3 kavanoz,kan lekeli kıyafetler ve cinayetlerine dair gazetelerde çıkan makalelerden oluşan bir koleksiyon buldular. buzdolabında insan bedeni parçaları içeren yemekler ve içinde beyin dokusu bulunan bir kap vardı.bir bebek çalmış kanını içip bedenini bir kenara saklamıştı.

Jeffrey Dahmer o kadar çok insan öldürüp parçalamıştı ki , bir süre sonra parçalama işleminden sıkılmış , cesetleri odasında günlerce bekletip ara sıra kesip parçalamıştı.

30 Ekim 1975 , Leeds şehri. yarım gün hayat kadınlığı yapan 28 yaşındaki dört çocuk annesi Wilma dışarda geçirdiği bir geceden sonra sarsak bir şekilde evine doğru yürüyordu. ansızhn kafasının arka tarafına kafatasını parçalayan iki balyoz darbesi indi. saldırgan , cansız bedeni yakınlardaki bir oyun parkına sürükledi , ceketini ve buluzunu yırttı. kadını göğsünden ve karnından 14 kez bıçakladı. görünüşe göre bu , genelev bölgesindeki ilk cinayet değildi. genelev meydanına atılmış olarak bulunan hayat kadını 42 yaşındaki Emily cinayeti de rahatsız edici derecedeydi.her iki kadın da kafalarının arkasına ardarda aldıkları yuvarlak uçlu çekiç darbeleriyle öldürülmüş ve cesetlerine defalarca ucu sivriltilmiş philips marka yıldız tornavida saplanmıştı.

bunları okurken neden tam da ihtiyacım olan seyı okuyor gıbı hıssedıyorum ?

eğer birini öpeceksem , ilk önce onu öldürmeliyim.

yaptıklarımı cinsel bir zevk için değil , daha çok huzur bulabilmek için yaptım

Söz konusu teori, 1966′da Chicago’da ki yurtlarında 8 hemşirelik öğrencisini vahşice öldüren kötü şöhretli katil Richard Speck vakasıyla beraber doğmuş gibi görünmektedir. XYY tanısını konulan Speck, aşırı yüklü hayvani erkek imajına fazlasıyla uyuyordu. iri, aptal, vahşi ve akne izleriyle dolu bir yüze sahipti. Duruşmasında avukatı Speck’in suçlarının sorumlusu olmadığını, çünkü XYY sendromundan muzdarip olduğunu ileri sürmüştür. Aslında, fazla erkek kromozomu onu doğuştan kötü yapmıştı.

eri cinayet o kadar kötü bir eylemdir ki insanların bunun karşısında “Neden?” diye sormaları çok doğaldır. Neden bir insan bu kadar canavarca bir suç işler? Bu anlamlandırılamayan dehşete anlam katacak bir açıklama bulmak konusunda ciddi bir ihtiyaç vardır. En az yüz yıldır bilima damları suçluların şiddet sevdasının tek ve kesin nedenini araştırmışlardır. En sonunda 1968′de bir tane bulmuşlardır. Neden? sorusunun cevabı … Y’dir. Daha kesin ifade edecek olursak, cevabın Y kromozomu olduğu ortaya çıkmıştır. Lisede biyoloji dersi almış herkesin bildiği gibi, iki cinsiyet kromozomu vardır. X (kadın) ve Y (erkek). Normal bir erkekteki her hücre bunlardan birer tane içerir. Ancak az sayıdaki erkekte fazladan bir Y, veya erkek kromozomu vardır. XYY sendromu olarak bilinen bir durum. Bu gerçeği keşfetmelerinin ardından bilim adamları, bu fazladan erkekliğin kişiyi normalden daha erkeksi, başka bir ifadeyle kaba, saldırgan ve vahşi yaptığı teorisini ortaya atmaya başladılar.

1970′lerde on kadın hunharca öldüren Bobby Joe Long’un vücudundaki her hücrede fazladan bir x (kadın) kromozomu vardı. Sonuç olarak Long’un vücut bezleri kadınlık hormonu olan östrojeni aşırı miktarlarda üreterek ergenlik çağındayken göğüslerinin büyümesine neden olmuştur.

Bu durum karşısında duyduğu utancın zihinsel dengesizliğine katkıda bulunmuş olması çok büyük bir ihtimaldir. Gerçi Long’un tek sorunu bu değildi. Aşırı derecede kaza geçirme eğilimli olan Long, hayatı boyunca ağır kafa yaralanmalarından muzdarip olmuştur. Ve birçok seri katil gibi, o da sosyologların “olumsuz ebeveynlik” olarak adlandırmaktan hoşlandıkları durumun ceremesini çekmiştir. Diğer yaptıklarının yanı sıra, annesi oğlu 13 yaşına gelene dek onunla beraber yatmıştır.

Nilsen bazı kurbanlarının isimlerini bile bilmiyordu. onlarla ilgilenmiyordu.onu bedenleri, yalnızca cansız bedenleri ilgilendiriyordu. nasıl öldürdüğü önemsizdi, öldükleri zaman Nilseni tahrik ediyorlardı ve onun için önemli kısım da buydu.

Tanrı’nın bütün yarattıkları içinde sadece insanoğlu kendi türünü öldürüyor

Tilki tavşanın çığlığını duyunca, koşa koşa gelirmiş ama yardım için değil.

Ben kimsenin canını yakmadım; onlar benim ateş olduğumu bile bile geldiler.