-
151.
0korkuyorum
-
152.
0Kısa, hastalıklı hayatı boyunca, Alber DeSalvo’ya birçok lakap takılmıştır. Yirmili yaşlarının sonlarında ona “Ölçü Alan Adam” denilirdi; bir mankenilk ajansı için model arıyormuş gibi kapı kapı gezen bir cinsel tacizciydi. Kapıyı açan kadınlardan birisi ona kanıpta içeri alacak olursa, bir mezura çıkarıp kadının ölçülerini almaya başlar, böylece kadının orasını burasını elleme fırsatını yakalardı.
-
153.
0Kısa bir hapis süresinden sonra birkaç yıl içinde, cinsel tacizden tecavüze terfi edip 1960′ların başlarında, iki yıllık bir sürede, New England’da yüzlerce kadına saldırdı. Bu süre içerisinde “Yeşil Adam” diye anıldı, çünkü suç işlerken yeşil işçi kıyafetleri giymeyi tercih ediyordu.
Ancak onun üçüncü lakabı, ona sonsuz kötü ününü kazandırdı. 1962′de DeSalvo “Boston Canisi” olarak tanındı; on sekiz aylık bir dehşet hükümranlığı boyunca on üç kadını vahşice öldüren, tatlı dilli bir sadistti. -
154.
0reserved
-
155.
0Manyaklık ölçüsüne vahşi bir yetiştirilmenin ürünü olan DeSalvo, sadizmin zevkine küçük yaşlarda varmıştır. Çocukluğunda en hoş vakit geçirdiği zamanlar, aç bir kediyi bir köpek yavrusu ile bir portakal sandığına kapatıp kedinin, köpeğin gözlerini çıkarmasını seyretmekti. Ordudayken evlendi ve ibr koca ve baba olarak, Amerikan tarihindeki en korkunç suçları işlerken bile, oldukça normal bir görüntü sergilemeyi başardı. (Evliliğinde gerilimler yok değildi. Diğer bazı şeylerin yanında, DeSalvo’nun şeytani bir libidosu vardı ve günde en az altı defa ciks yapmak istiyordu)
-
156.
0ilk cinayetlerini yaşları biraz daha ileri olan kadınları öldürerek işledi. Hepside katillerini kendi rızalarıyla dairelerine almışlardı. Güzel konuşan, tatlı dilli DeSalvo bir tamirci olarak içeri girmekte hiç güçlük çekmiyordu. Kadınlara tecavüz edip onları boğmanın yanında, cesetleri de tahrip etmekten hoşlanıyor, cinsel organlarına şişeler, süpürge sopaları sokuyordu. Kurbanıyla işini bitirdikten sonra onu boğmak için kullandığı şeyi (genelde bir naylon çorap) büyük ve süslü bir fiyonk halinde kadınların çenelerinin altına bağlayarak tuhaf imzasını atıyordu.
-
157.
01962′nin sonuna doğru DeSalvo’nun iş görme biçimi birdenbire değişti. Daha genç kadınları avlamaya başladı ve cinayetleri dahada dehşet verici tuhaf olmaya başladı. Bir defasında, kurbanını yaklaşık yirmi kere bıçaklamıştı. Diğer bir seferinde ise , cesedi yatağın başucuna dayanmış şekilde, boynunda pembe bir fiyonk, cinsel organında bir süpürge sopası ve sol ayağına dayalı bir yeni yıl kartı ile bırakmıştı.
-
158.
0En sonunda DeSalvo “Boston Canisi” cinayetlerinden değil, “Yeşil Adam” tecavüzlerinden yakalandı. Eyalet akıl hastanesinde kaldığı sırada, başka bir hastayla konuşurken kadınları boğması hakkında övünmeye başladı. Ancak o zaman yetkililer, bilmeden bu korkunç katili yakalamış olduklarını anladılar.
Sonunda DeSalvo “Boston Canisi” suçlarından ceza almadı. Avukatının -F. Lee Bailey- yaptığı pazarlıkla DeSalvo, idam sandalyesinden kurtulup “Yeşil Adam” tecavüzleri için ömür boyu hapis cezasına çarptırıldı. Ancak Bailey’nin çabalarının DeSalvo’ya pek yararı dokunmamıştı. Kasım 1973′te başka bir mahkum tarafından bıçaklanarak öldürüldü. -
159.
0mahkemede Charles Manson'a kaç kişiyi öldürdüğü sorulur. charles hiç kimseyi öldürmedim der. herkes bağırır çağırır. charles arkasını döner ve sakin bir şekilde şöyle der:
"inanın bana eğer öldürmeye başlasaydım hiçbiriniz kalmazdınız" -
160.
0Ben içimdeki kötülükle doğdum. Katil olduğum gerçeğinin önüne geçemiyordum;Tıpkı Bir Ozanın Şarkısını Bıkmadan söylemesi gibi.Öldürmek En Büyük Eğlencem.
-
161.
0Yokai, Japon folklöründe yer alan doğa ötesi varlıklara verilen genel bir isimdir. Eski dilde kullandığımız mahlukat gibi genel bir terimdir ve içinde çok çeşitli yaratıkları barındırmaktadır. Yokai’nin genel bir sınıflandırmasına bakacak olursak:
1. Şekil değiştiren hayvanlar Japon folklöründe bolca yer almaktadır. Bir çok hayvanın kendine has sihirli güçleri olduğuna inanılmaktadır. Bu hayvanlar insan formuna bürünebilirler. iyi tanınan ve şekil değiştiren bazı hayvanlar şunlardır: Tanuki (rakun), Kitsune (tilkiler), Hebi (yılanlar), Mujina (porsuklar), Bakeneko (kediler), Ōkami (kurtlar), Tsuchigumo ve jorōgumo (örümcekler), Inugami (köpekler) -
162.
02. Oni: Dağlarda barınan devlere verilen isimdir. Bunlar genellikle kırmızı, mavi veya siyah renkli derisi olan, iki boynuzlu, sivri dişlere sahip kaplan derisi peştamal giyen canavarlar olarak tasvir edilmektedir. Demir bir kanabo veya dev bir kılıç taşımaktadırlar.
3. Tsukumogami: Canlanan ev eşyalarını da içeren canavarları anlatmak için kullanılır. Bu eşyalar arasında, saman kayıklar, eski şemsiyeler, eski sake şişeleri, çay demlikleri gibi sayısız eşya yer almaktadır. -
163.
04. insan transformasyonları: Genelde aşırı bir duygu patlaması sonucunda insandan çeşitli yaratıklara dönüşen yokai mevcuttur. Mesela aşırı kıskançlığa kapılan kadınlar hannya maskeleriyle tasvir edilen onilere dönüşebilmektedir. Rokuro-kubi geceleri boyunlarını uzatabilen insanlara verilen isimdir; futakuchi onna başlarının arkasında ekstra ağzı olan kadınlara denmektedir ve bir çiftçinin öldükten sonra taciz edilen tarlasında gezinen cesedine dorotabo adı verilmektedir.
-
164.
0Çin'in güneyinde yaşayan 92 yaşındaki Huang Yijun, 60 yıllık hamileliğinin ardından taşlaşmış bebek doğurmasıyla ünlendi.
Huang'ın karnındaki bebek 1948 yılında karnının içindeyken ölmüştü. Doktorlar teşhisi koymuştu, ancak kadının cenini aldıracak kadar parası yoktu. O da hiçbir şey olmamış gibi hayatına devam etmeye karar verdi.
içindeki bebek, 60 yıl sonra çıkarıldığında ise taşlaşmıştı.
Royal Society of Medicine dergisinin haberine göre, tıp tarihine kaydı geçmiş 290 litopediyon vakası var. -
165.
0Eğer sevdiğimiz kişiler bizden çalınmışsa, onları uzun yaşatmanın yolu, onlar asla sevmekten vazgeçmemektir. Binalar yanar, insanlar ölür; ama gerçek aşk, ölümsüzdür
-
166.
0Soğuk bir kasım gecesiydi. iki köprüyle ana karaya bağlı küçük adanın üzerini bir sis tabakası kaplamıştı. Bakımsız bahçelerin ortasındaki boyası dökük tek katlı evlerden sızan sarı ışık dışında, etrafı aydınlatan pek bir şey yoktu. Bir adam bir bahçeye girdi, arkaya doğru yürüdü, bir taş aldı, bir cam kırdı. Adamın ayak seslerini duyan olmadı. Camın şangırtısını da. Televizyonun sesi sonuna dek açıktı.
-
167.
0Olayın geçtiği yerin adı, kısaca Llanfair. “Kısaca” diyorum, çünkü aslı Llanfairpwllgwyn-gyllgogerychwyrndrob-wllllantysiliogogogoch. Galler Prensliği’nin Anglesey Adası’ndaki, 3 bin kişilik bu küçük kasabayı, adli bilimciler iyi tanır. Dünyanın en uzun adına sahip yerlerinden biri olduğu için değil, en soğukkanlı polisin bile tüylerini diken diken edebilecek bir olay yerinden toplanan deliller yüzünden.
-
168.
0“Şu gördüğünüz lise öğrencisi, o gece evde yalnızdı” diye başladı Yargıç Richards. “Eldivenlerini, lastik ayakkabılarını giydi, mutfaktan bir bıçak alıp paltosunun cebine koydu ve 200 metre kadar ötedeki, her sabah gazete bıraktığı, 90 yaşındaki dul bayan Mabel Leyshon’un evine gitti,” diye sürdürdü.
Duruşma boyunca gösterilen iç kapayıcı fotoğraflardan ve polis video kayıtlarından, zaten bir hayli etkilenmiş sekiz erkek ve beş kadın, deneyimli yargıcın son konuşmasını dinlerken adeta taş kesmişti. -
169.
0“Yaşlı kadın, sokak kapısına sırtı dönük şekilde oturmuş, sesini sonuna dek açtığı televizyonun karşısına geçmişti, diye anlattı yargıç, görmüşçesine. “Camın kırıldığını duyamadı, komşusunun oğlunun kendisine doğru yürüdüğünü göremedi. 22 kez bıçaklanarak can vereceğini düşünemezdi. Her iki yanına mumlar dikileceği, şöminedeki odunları düzeltmekte kullandığı iki demir çubuğun çapraz biçimde ayak ucuna konacağını da öngöremezdi elbette” dedi ve en vurucu cümlesini sona sakladı. “Zavallı Mabel, ölümsüzlüğe erişmek isteyen bir vampirin kalbini sökeceğini, gazeteye sarıp bir tencereye koyacağını, yarıya kadar kanıyla doldurduğu tencereyi bir gümüş tepsiye yerleştirileceğini, hayal bile edemezdi. Şimdi karar sizin, 24 Kasım 2001 gecesi, sevgili Mabel’i hunharca katleden vampir, Mathew Hardman mı, değil mi?”
-
170.
0adam kitabı başlığa geçiriyor amk
-
ccc rammstein ccc günaydın diler 28 01 2025
-
vikings şu acayipe çaylak at artık sol frameyi
-
mabel matiz türkiyenin en delikanlı sanatçısıdr
-
ülkenin yarısı kürt diyorlar doğru mu
-
ekoyu tutuklasalar da sokağa çıksak
-
dexerin korkulu rüyası gaye su akyol
-
adam satmak itin uğursuzun önde gideni olmak
-
beyler 12 saat çalışıyorum
-
yarım saatte 1 başlık açılacaksa
-
babam arabayı satacak iletişim özürlü
-
ülkedeki resmi kürt sayıı 13 milyonmuş
-
öyle boş şeylerle enerjimi harcıyorum ki
-
hastalıkların yüzde 90 nı müslümanlar
-
tırrık kafayı tırlatmış kişiye denirr
-
dünyadan 100 bin kilometre uzaklıkta kuş
-
iki gündür yataktan ilk defa kalktım
-
mabel buna çakmış mıdır
-
havucun taku oynayana günlülk 100 tl verseler
-
50 şınav 23 barfix
-
üveyit baba burda servet yatıyor
-
bugun puberte gibiyim
-
sözlükte hiç karı kalmadı dimi
-
microsoft türkiyeye veri merkezi kurmamış lan
-
dünyada yaşam başlamadan önce
-
adamın suratı taşağa benziyor ama
-
zalinazurt tayyibin adayı kim
-
benim ne zaman sevgilim olacak ybaaaa
-
kız arkadaş yanında osbir çekmenin raconu nedir
-
keşke bu bayrak altında can verebilseydim
-
gececi tayfa nerede lan bugün
- / 2