omeglede tanıştığım kızı nasıl siktim

anlatıyorum beyler... reel hayatta gibtim yani.. ayrıntılarıyla anlatıyorum.. buyrun feyz alın.. hikaye bitince de bir güzel 31 inizi çekersiniz..

herşey yine deli gibi azdığım bir gün başladı beyler. umutsuz bir şekilde umarsızca geçtim yine yatağıma. omegleyi açtım çaresiz. karı yok kız yok. elim gibimde çaresiz bir şekilde next disconnect yaparken ona denk geldim. yüzü görünmüyordu. beni görünce geçmedi. selam yazdım. aynen cevsp verdi. ne yapıyorsan yap hadi dedi. sen bişe yapacak mısın dedim.. dudaklarımla boşaltırım seni uyarsa sana dedi. garip geldi bu sözü bana. dudakla boşaltmak da neydi amk? ama çaresiz olur dedim...

o an anlayabildim. kız dudaklarıyla harikalar yaratıyordu. bir insan dudaklarıyla bir erkeği nasıl boşaltır. kendim baş rolde tanık olmuştum bu duruma. her şeyiyle büyüleyiciydi. tarifi imkansız duygular içerisindeydim. iğrenmeden sıkılmadan yapması gerekeni yaptı. onda farklı şeyler hissettim. normal bir hazdan daha fazlası. konuşmalıydım. burda bitmemeliydi. biri iletişim adresi istedim. skype verdi.

skype da konuştuk bir süre. garip bir kızdı. zaten suratını gösterince anlayabiliyosunuz bazı şeyleri. hiç öyle kaşar falan havası yoktu. ilk zamanlar ben de diyordum kendime.. ulan omeglede erkek yarağı izleyen bir kız işte.. huurnun tekidir muhtemelen diye.. ama konuştukça anladım ki. bu iş hiç de öyle yaptığı bişey değildi. tamamen o güne mahsustu dedi. zaten ciks ve cinsellik hakkıjnda bildikleri çok ama çok komik seviyelerdeydi.. g noktası nedir klitoris nedir bi haberdi.. 18 ini yeni doldurmuş... lise sona gidiyordu.. genelde evdeydi.. skype açıktı sürekli ordan anladım...

neyse beyler. skype muhabbetlerini çok fazla anlatmıcam. direk meseleye gelip bitiricem.. zaten skype ta pek bir şey yapmak istemedi. o bir kerelikti bir daha olmaz dedi. ama bir şeyler vardı bu kızda. sanki çok baskı yemiş o yüzden bu şekilde içine kapanmış bazı şeyleri de içten içe aç bir şekilde istiyordu.. edindiğim kanı buydu.. zaten kızın her hareketinden de belliydi.. aşk mı desem sevgi mi desem.. bir şeylere açtı yani .. bende de o samimşyeti yakalamıştı. çünkü omegle olayından sonra hiç üstüne gitmemiştim hadi tekrar yapalım diye. normal bir arkadaş gbi dertlerini dinledim.. ona yoldaş olmuştum internett üzerinden.. derdi olduğu zaman anlatırdı.. o gününü özet geçerdi hep.. dinlerdim ben de. ama hep bir plan dahilindeydi bu hareketlerim. uygun zamanın gelmesini bekliyordum sadece. hepsi buydu..

pardon beyler tuvalete gittim de. devam edeyim..

neyse beyler skype tan telefonunu aldım 1 aylık bir konuşmadan sonra. kızın adı eda bu arada. açık söyleyeyim beyler.. kızın tipi hakkında pek bir fikrim yoktu. çünkü göstermiyordu hiçbiyerini. sadece yüzü.. konuşuyorduk öyle. neyse kızın telefonunu aldım işte. kız manisada idi. e ben de izmirdeyim amk. şanslıydım yani. 1.5 saatlik bir uzaklıktaydık en fazla. yani ne bileyim .. insan bazen geliyor daralıyor.. giberim diyip atlıyıp gidiyor ya.. aynı öyle bir gündeydim.. aradım bunu.. kısık bi sesle açtı telefonu.. geleyim mi dedim takılalım biraz. çok vaktini almam. evdeyim şu an dedi. ama 2 saatliğine çıkabilirm dedi.. tamam dedim. ben şimdi çıkıyorum.. 2 saate kadar yer belirledik. buluşucaz diye.. ama sıkıntı vardı

yani bilirsiniz beyler.. bu işler öyle tekin değildir.. ne bileyim ben şimdi kızın oraya abisiyle falan gelmeyeceğini.. dayak yiyip giderim amk. böyle de bir tırsağım evet. zaten asoayal bir üniversiteliyim bunu da kabul ediyorum. nolucak amk.. gibtiğimin mühendisliğinde çürümüşüz 2 yıldır. ben 21 yaşındaydım. kız 18.. hafiften de bunun için tırsıyorum.. yani bi de 18 ini doldurmadıysa ama 18 im diyosa o da sıkıntı.. neyse beyler. yapacak bişe yok. yılların abazalığı ve yalnızlığı artık tak etmiş canıma. giberim diyip çıktım yola. zaten kaybedecek bişeyim de yok. evde pc başında çürüyeceğime giderim ne gibim olursa olur dedim.. bişey olursa da dıbına koyayım herşeyin.. çok da gibimdeydi..

bilmiyorum belki de ben çok abartıyordum bu durumu. herkes her gün birileriyle buluşuyor tanışıyor internetten. ama bende ilk olacaktı bu durum. ilkler her zaman insanın içinde soru işaretleri tedirginlik bırakır.. içimde bu tedirginlikle çıktım yola. kızın söylediği mekanı da tam bişmiyorum. erkek çıktım sora sora bulucam. bir tak olacağı da yok ha. zaten daha ilk buluşmada ne olabilir ki diye geçiriyorum kafamdan.. herşey süreç meselesi. sadece bir impuls yaratıcam işte. bir şeyleri belli bir seviyeye taşımak için bunu yapmam gerek diye düşünüyorum. zaten umutsuz bir insanım genelde. 2 yıldır ünideyiz daha bir icraat olmamış. kendi mi suçlamıyorum hani.. ortam şartları.. para sıkıntısı da var. neyse giberim.. manisaya ayak bastım 1 buçuk saate kadar. mekanı aramaya koyuldum

manisaya 2 kere gelmişliğim var. ama bilmiyorum hiç. asker ziyaretine gelmiştim onda da. neyse sordum bir kaç kişiye. parkın adı neydi unuttum şimdi amk. kız orda beni bekleyecek güya. neyse sora sora bulduk mekanı. 1 saat aradım ama. ama kafamda bir sürü soru var. tırsıyorum yani evet. napim amk.. dedim önce şöyle bir uzaktan bakınayım çaktırmadan. eğer kızı seçersem orda tek, sıkıntı yok. ama sıkıntılı bir durum varsa ona göre hareket edicem. neyse parkı şöyle bir süzdüm. kimseyi göremedim amk. yani kız yok ortada. neyse telefonu aradım tekrar. ben geldim nerdesin diye. gecikicekmiş .. yarım saate kadar çıkıcam geldiysen sen otur bekle dedi. amk yapacak bişe yok. gib gibi bi yere oturup ne gelecekse beklemeye kaara verdim. ama tam kekoyum yani. öyle böyle değil..

hiçbi zaman öyle görüntümle falan övünmedim. esasında hiç de övünülecek bi görüntüm de yok. ne boyum uzun ne de öyle kaslı falan bi erkeğim. sadece gitmiştim lan. yeter artık giberim benim de bişeyler yapmam gerek diye gitmiştim. zaten bu öylesine bişey diye düşünüyorum. işin düşünemeyeceğim yerlere gelebiliceğine dair herhangi bir fikrim yok. zaten kız 18 yaşında. mekan da sıkıntı. olabilecek bişe olsa bile bu koşullar altında olamaz diye düşünüyorum.. ama en azından ne bilim lan.. bir kızla oturup konuşuruz dertleşiriz diyorum kendime. elimde telefon.. çevirip duruyorum.. gözlerim telefonda.. bi camel soft yaktım.. mal mal beklemeye devam.. kızdan mesaj geldi nerdesin göremiyorum diye..

camelimi bitmeden atıp söndürmek zorunda kaldım. taptığım sigarama bu şekilde muamele etmek koymuştu bana. bir an kendime sinirlendim. sonra tekrar kızı hatırlayıp mesaj attım ortadaki bankların birinde oturuyorum diye. 'tmm' diye bi cevap geldi. ayağa kalktım. salak salak etrafıma bakınıyorum. kimse yok amk. lan benle taşak mı geçiyo bu huur acaba dşye de düşünmeden edemedim. neyse sonra arkamdan bir ses geldi. hayat dolu ve enerjik bir 'selaaaaaam' dı bu ses. döndüm. ilk görüş, ilk bakış... hafifçe gülümsedim. meraba dedim. sesim meraba nın son hecesinde biraz çatallaştı. bu yüzden utandım .. hatta biraz kızarmış da olabilirim. ama çabuk toprladım. oturalım biraz dedi. oturduk...

ha bi de selam derken elini uzattı bana. yumuşak ve küçük elleri vardı. beyaz eller. teni de bembeyazdı zaten. neyse.. yanyana bankta oturuyoruz. konuşmayı başlatıp yönetmek istedim o an. yaşça büyük olduğumdan 18 yaşında bi kızın muhabbette üstünlük sağlamasını istemedim heralde. nasılsın falan diye girdim. cool görünmeye çalışıyorum ama olum ben o zamana kadar cool luk nedir bilmeyen bir insanım. bir anda nasıl cool olayım amk. kızın gözlerinin içine bile bakamıyorum. konuşurken sürekli bir kıza bir çevreye bir yere bakıyorum.. kız ise gayet sakin. hanım hanımcık oturuyor.. söylediklerime ya onay veriyor. arada bir soru soruyor kafasını soru sorma edasında oynatara.. arada da hafifçe gülümsüyor.. güzel kız.. hoşuma gitti...

ismi eda idi beyler. biraz görüntüsünden bahsedeyim yeri gelmişken. o gün altına dar bir kot pantolon giymişti. hafif balık etli desemn balık etli değil. ama zayıf da değil. bacakları kalçası falan dolu dolu. beli de inceydi. göğüsleri de hafif belirgin. ama öyle vaaay amk memelere bak lan diyebilecek kadar göğüsü yok. idare eder. bana çok bile. neyse.. üstünde beyaz bir tişört vardı. saçları omzuna kadar uzundu. beyaz tenli saçları kahverengiydi.. bayılırım bu tip kızlara. zaten sarışınlar hiç çekici gelmezler bana. hiç bi zaman ciksi bulmadım sarışınları.. beyaz tenli siyah saç veya kahverengi olucak. onlardan birini bulmuştum.. ulan şanslıydım aslında. kız da öyle trip falan atan bi tip değildi. masum masum oturup dinliyordu. arada konuşuyodu.. iyiydi iyi..

ama kekoyum işte amk. hem de ağır keko. ulan dana. yarım saattir gib gibi bankta muhabbet ediyorsun. koca adamsın. kızı al bi mekana zütürsene mal. bunu bile akıl edemiyorum beyler. o derece sığırım.. kız ama hiçbişe demedi. bunu sorun yapmadı demek ki. belki aklına bile gelmemiştir bu durum. bir ara neden omeglede böyle şeyler yapıyorsun dedi. ona da ne cevap verdim tahmin edin amk: hormonal.. amk kız ben bunu diyince bastı kahkahayı... anlıyorum dedi.. bir an bi sessizlik oldu. o an kekoluğumun farkına vardım. aa pardon ya böyle oturduk kaldık .. gel bişeyler içelim hadi dedim.. olur diye güldü.. ama çok vaktim yok dedi. 2 saat kadar çıkabildim evden. onu söyleyeyim de dedi. tamam dedim sorun yok.. neyse gittik bi cafeye oturduk..

cafeye giderken beni göreceksiniz beyler. kızla yan yana yürüyoruz. kızın elinde ufak bi cüzdan var. çok zarif bi kızdı amk hatırlıyorum da. ufak beyaz elleriyle cüzdan elinde sakin sakin yürüyor. bişeyler anlatıyor ben dinliyorum. arada bir kız bakıp gülüyorum.. arada hadi ya öyle mi diye salak salak tepkiler.. kızın parfümü bitirmişti beni. çok sıkmamış. ama fark edilmeyecek kadar az da değil. gayet hoş ve cezbedici bir koku. edanın saçlarını tutup koklamak istiyorum o haldeyim.. arada bir göz göze geliyoruz.. burnunun üzerinde ve yanaklarında hafif hafif çiller var. kışkırtıcı... gözlerine hafif makyaj yapmış onun dışında doğal. güzel kız. gerçekten hoş...

ben bilemezdim tabi. yani kimse bilemez.. o gün o cafede konuştuğumuz şeyler ondan sonrası için yaşanılacak olaylarda bir temel teşkil edecekti. ama benim sayemde olmayacaktı bu. tamamen edanın işlevi. hıh... bir insan hiö tanımadığı ya da daha yeni tanıdığı birine o an güvenip ihiç anlatmadığı özel şeylerini anlatırsa o iki insan arasında birbirini yıllardır tanıyan insanlar arasındakinden çok daha sağlam bağlar oluşur. eda bu bağları inşa edebilmişti. o gün bana söyledikleri şeyler eda ile beni 1 saat içerisinde samimi iki insan, iki tanımlanamayan bir ilişkisi olan insan yapmıştı. neydi kiğ bu? aşk desen değil. fuckbuddy? ulan daha gibişmedik bile.. dost? ondan fazlası var kesin.. dostlarına anlatmadığı şeyler bunlar...

sana biraz içimi dökeyim diye girdi konuya.. edanın rahminde bir sorun varmış. kist gibi bişey demişti. tam hatırlamıyorum. doktor bir kaç iğne vermiş. onları ben kendim rahmimden vuruyordum dedi. küçük iğnelermiş bu iğneler. sorunu tam olarak neydi gerçekten hatırlamıyorum. bir gün periyodu dışında bir gün edanın amından kan gelmiş. neyse doktora falan gitmişler. doktor olabilir bu durum demiş. kızlık zarı zarar görmüş ondan kanamış demiş. ama doktor baya bir de kuşkulu konuşmuş. aslında böyle birşeyle hiç karşılaşmadık ama olasılık dahilinde tabi demiş. eda bu süreçte çok sıkıntı çekmiş. annesi falan güvenmemiş hiç. bişeyler yaptı sanmışlar. sürekli laf sokup durmuş annesi. sana ilerde bu zarı sorarlar ne cevap vericeksin diye azarlıyomuş. eda da bu durumda sürekli içine kapanmış. ne bilim lan. bana samimi geldi. sen bile şimdi tereddüttesindir belki dedi bana. ama doğrusu bu xxx.. ben hiçbişe yapmadım yemin ederim diyordu...

ben o an edaya inandım beyler. ulan zaten daha o gün ilk kez karşılaşmışız.. kızın demek ki hakikaten içine oturmuş bir sorun ki bu bana anlattı. sürekli söylediği şey ise, bunu bir erkekle konuşmam gerekti.. sana açabildim içim rahatladı diyordu. ben de hiç üzerine gitmedim beyler. zaten benim haddime de değildi. tamamen moralini düzeltecek tarzda konuştum. senin suçun değil dedim. zamanı gelince kocan olacak kişiye anlatırsın durumu.. kabul etmezse de gibtirir gider canını sıkma dedim. konuşmalarımdan çok hoşlandı. içi rahatladı. gözleri parladı lan. o an bana karşı içinde hakikaten bir sevgi besledi kız anladım bunu. anlattıkları yalan veya doğru.. gibimde değil. o an edayı elde ettiğimi hissettim. bu o an için yeterliydi...

neyse bir kaç yapıcı ve moralini yerine getirici konuşmadan sonra kalktık cafeden. ama eda gerçekten çok rahatladı. sana eşlik edeyim gideceğin yere kadar dedim. olur dedi. beraber yürüdük 10 15 dakka falan. normal seyrinde gidiyordu muhabbet. benim içimde de pek bişe kalmadı artık. diyorum kendi kendime. ulan kız çağırdı derdini anlattı rahatladı. şimdi de gibtir edip yollucak işte beni diyorum kafamdan. ama tam ayrılacakken bişey oldu beyler. eda durdu. ben burdan öte tek devam edeyim dedi. olur dedim. elini uzattı. ben de uzattım tabi. ama eda elimi tuttuktan sonra avuçlarının arasına aldı. resmen okşadı bir süre elimi. bildiğin okşadı lan iki elinin arasında. yumuşacıktı elleri... okşadığı ellerime bakarak teşekkürler diyordu. yeniden görüşelim. noolur unutma beni dedi. ve yerden aldığı küçük sevimli bir köpeği tekrar yere bırakır bir eda ile bıraktı ellerimi. döndü gitti. gib gibi kaldım...

ondan sonraki bir iki gün sessiz geçti. ne edadan bir ses vardı ne de ben aradım. hemen üzerine gidip rengimi belli etmek de istemiyorum. hafif cool ve olağan göstermeye çalışıyorum konuştuklarımız falan. en azından öyle düşünüyorum işte. ama hayat çok garip. ne zaman ne olacağı hiç belli olmuyor. bu işleri önceden tahmin de edemiyosunuz. bazen kızlar da çok farklı hareketlerde bulunup sizi dumur edebiliyorlar. hafta içi bir gündü yine. eda ile buluşmamızdan 3-5 gün sonrası. okula gidicem hazırlanıyorum. derken telefon çaldı. arayan eda. neyse ben cool bir şekilde açıp meraba eda naber dedim.. bi kaç saniye cevap vermedi. xxx ben izmirdeyim gel beni otogardan al dedi.. obaaaaaaa