1. 51.
    0
    kevserle barıştım. her şey olagan devam ediyordu.
    günler sonra şöyle bir hadise geçti üzerimden. bi gün gece saat 3-4 gibi falan tam hatırlamıyorum. tel caldı. gizli no.
    açtım. önce bi nefes sesi geldi. ben alo malo derken hafiften bi müzik başladı.
    şu: http://www.youtube.com/watch?v=TmgotaM-Wp8
    ben hala alo malo kimsin derken. şarkı çaldı durdu. bitişine kadar bekledim. şarkı bitti ama karsımdakinden hala sorularıma cevap alamadım.
    baktım boş boş duruyoruz. kapattım teli. yattım.
    sonraları özellikle geceleri bu gizli aramalar devam etti. aynı kişi farklı şarkılar. hepsi aynı tarz şarkılar.
    5-6 defa oldu. sonra da gizli numara olayını kapattım. bu seferde bilmediğim 2 numaradan arandım bir kaç defa. yine aynı olay.
    arayan kişiyi bir kaç defa ağlarken duydum. besbelli esmaydı. tellere cevap vermemeye basladım. hatta teli yanıma almamaya.
    evdeykende kapatıp atıyordum bi kenara. bana ulasmak isteyen arkadaslarım cok ciddiyim ya faceden falan yazıyorlardı ya da üşenmeyip evime kadar geliyorlardı.
    halen alışkanlıgımdır. telefonlara bakmam. sadece birini arayacagım zaman acarım hatta. gerekmedikçe kullanmam. bana o günlerden kalan bir alışkanlık işte.
    ···
  2. 52.
    0
    alfa durumu halen geçerliydi benim için. herkes tarafından sevildiğimi sevilmesende saygı duyuldugunu hissediyordum abartılı biçimde. en ufak doğru şeyi yaptıgımda adamsın, helal, süpersin olm içeren boş cümleler havada ucusuyordu bana yönlendirilen. bense kanıyordum bunlara yalan olmasın.

    kevser tam anlamıyla kabullenmişti beni. bir kaç kez onu aldattıgımı duymasına ragmen aldırmadı. biz buna saf aşk diyoruz.
    kevserin ailesi dindardı baya. ama kevser biraz daha ılımlı onlara göre.
    buna ragmen kız bana alısmıstı uyum saglamıstı. ben ona değil.
    elimize geçen parayı sigara alkolden baskasına vermez olduk. hatta ben kevserle bulustugumda cogu zaman o ödüyordu.
    cebimizde sigaramız varsa para direk alkole akıyordu. hatta cok defa okula alkollü giderdik. bizim bi tekel vardı okulun yanında. adamı kanki yaptık.
    fiyatından biraz daha ucuza alıyorduk alacaklarımızı hep oradan alısveriş yaptıgımız için.
    nikita vardı votka 20 lik. 10 liramıydı 15 liramıydı öyle bir şey. herkes ondan alıyordu birtane. hafif şekerli bir tadı vardı. sek rahatlıkla içilebilen bir şey. hala satılıyor mu bilmem. ondan içerdik herkes bi 20 lik. okula öyle giderdik. ve bu bir kaç defada olmadı. 3 gün okula gidiyorduk en az bir günü böyleydi.
    bazende hap atıyorduk. cihan diye bi bin vardı. o buluyordu hapları. ismini tam hatırlamıyom. hani böyle kaliteli antidepresanlar varya o da öyle bir şeydi. güzel bi etkisi vardı. para toplayıp cihana veriyorduk oda bu haplardan buluyordu. atıp okula gidiyorduk. insanı acayip sakin tutan bir şey. kafamız bomboş oluyordu aq.
    herkeste ayrı bi spesifik etki bırakıyordu. kiminde aşırı uyku, kiminde uykusuzluk ama aşırı bir bitkinlik. ben atınca sağ bacagıma bi tak oluyordu aq. acı ağrı falan değil. hafiften topallıyordum hapı atınca. sonra normale dönüyordu. hemen bi kamu spotu çakayım. yapmayın genşler kendinize yazık
    kevser bunları şunlardan daha cabuk kabullenmişti.
    kevserle cıkarken farklı farklı kızlarla yiyiştim kaç defa. hatta okulun huursunu bile gibtim. zaman aldı ama bunları bile kabullendi kevser.
    ···
  3. 53.
    0
    gece yazarım
    ···
  4. 54.
    0
    hacı ben günü gününe takip ediyomda yazmadım hiç aq , devam et süper gidiyorsun ellerin dert görmesin
    ···
  5. 55.
    0
    iyice şüphelenmeye baslamıstım. esma bana hep soguk dısarıdan gören bizi arkadas bile değil bunlar sanar. ama esmaya olan sevgim hiç eksilmemişti.
    yine de şüphelerim ağır bastı belki baskası vardı onun için. bunu oğrenmeye karar verdim. baska biri cıkarsada ne tak yiyecektim hiç düşünmedim.
    halim nice olurdu.
    okulda muhammetle konusup onay verdim. muhammet facesini kırıcaktı esmanın şifreyide bana teslim edecekti.
    muhammet bu konularda en iyilerindendir. zamanının çogu pc basında geçer.
    onunla birlikte nette birsürü iş yaptık. reklam işi hit işi site işi vs. suana kadar en az 3 milyar kaldırmsızdır netten.
    yani pc ile ilgili bilmediği tak yoktur. facenin de o zaman bazı açıkları vardı. oralardan hesabı ele geçirebiliyordun.
    şimdi daha güvenlikli ve acıkları en fazla 2 gün içinde kapatıyorlar.
    ···
  6. 56.
    0
    http://www.youtube.com/watch?v=GdcNCmh2XPI
    belli bi süre esma sürekli bana baktı okulda. çıkışlarda biz arkadaşlarla okulun yakınındaki bi parkta kola çitlek yapardık. o da arkadaşlarını getirir sanki bizimle alakasızca oturuyorlarmıs gibi yapardı ötede. ama gözü hep bendeydi gizli gizli. biz kalkıncaya kadar onlarda otururdu orada.
    bu çabaları beni şaşırtıyordu. o değil miydi beni üzen? gözlerimden yağmur gibi boşalmasını sağlayan gözyaşlarımın. şimdi neydi bu yaptıkları bu çırpınışları?
    bu zaman içerisinde arkadaşlarımda benden gizleye gizleye ( he ben bilmiyom sanki dıbına kodum siayeycileri ) esma ile konusuyorlardı. hatta gülüyorlardı bazen. karşılıklı muhabbetti bu bildiğin. ama bir şey demedim. ne yani ben konusmuyorum diye onlarda öyle mi yapmak zorunda? bu ergen tavrı niye.
    ama benim tavrım netti. dönmek yoktu. hayatımdan memnun sayılırdım. en azından geceleri sessiz sessiz ağlamıyordum artık.

    mustafada yavas yavas sınıfta birileriyle muhabbet edebiliyordu. millet unutmustu gururunu falan.
    ilerleyen zamanda artık eski mustafa olmustu. ama biraz daha dikkatliydi ve ders cıkarmıstı o olaydan.
    kendine çeki düzen verdi sayılırdı. şaşarım ama ben bile selamlaşıyor arada espirilerine gülüyordum.

    insan unutur. olacak olan önünde sonunda budur. kimse bir takım olaylara sinirlendiği için sonsuza kadar o kini taşımaz içinde.
    kışın sonu bahar..
    ···
  7. 57.
    0
    bu takun içinden beni çekip çıkaran esmaydı. daha doğrusu onun benm için çırpınışları.
    bi gün okula geldiğimde koridorda yürürken ani bir hareketle boş bi sınıfın içine kattı. ben noluyor falan derken o sustu bekledi sadece.
    uzun uzun baktı bana sonrada sarılıp ağladı. ama öyle çığlık atarak hıçkırık atarak değil. sanki huzura kavusmus gibi sanki mutluymus gibi akıttı gözyaşlarını omzuma.
    hiç bir şey yapamadım. kitlenip kaldım. ne yapıyor bu falan diye olayın şokuyla.
    ağladı ağladı ağladı. sonra gözlerini sildi cıktı sınıftan.
    bende gidip tuvalete işedim. çişim vardı.
    cumaydı.o gün akşam içecektik. akşam bi otel odası ayarladık. doyasıya içtik. millet güldü eğlendi. sonra da herkes tek tek döktü derdini tasasını ortaya. beraber üzüldük. moral verdik birbirimize. sıra bana geldi. diyecek bir şey bulamadım. çünkü orada herkes gerçekten içini döker varsa derdini anlatır. üzülür belki ağlar. ben bir şey uydursam olmayan bir dert yaratsam rakıyı bulan insana küfür etmiş gibi olurdum. sustum. bir kaç dakika sonra ahmet muhammet mehmet birbirlerine baktılar sessizce sanki hadi diyorlardı birbirlerine.
    sonra ahmet açtı konuyu.
    kardeşim dedi. esma hakkında ne düşünüyorsun ?

    durup dururken esmadan bahsetmek niye arkadaş ?

    hiç bir şey dedim.

    peki dedi.

    diğeri atladı.

    o kız seni hala seviyor sanırım.

    gibimde değil isterse sevgisinden ölsün dedim.
    hata yaptı. bedelini ödüyor dedim.

    sen bilirsin ama bi düşün dedi.

    sonra bi sessizlik oldu. sessizlik muhammetin bardakları tazelemesi ile konuda kapandı.
    ···
  8. 58.
    0
    işte bu ortamda ben kendimi adam sanıyordum. milletin adamsın lafı kendimi adam hissettiriyordu. onları duyamazsam korkarım adamlıgımdan şüphe eder duruma gelebilirdim. alkol sigara bazen ot biraz hapın köküne köküne vuruyorduk. millet kuul sanıyordu böyle durumlarda bizi. ne yazık ki bizde öyle.
    o kızdan bu kıza bu kızdan ötekine atlıyordum. bu da popülerlikti benim sözlüğümde. ne de olsa: http://www.youtube.com/watch?v=xk5YfJOfbLI
    esmayı ise hiç iplemiyordum. bakışları falan zavallıcaydı bana göre. ne de olsa intikam alınmıstı ve pişman olan o idi.
    sohbet ortamlarında aşk sevgi muhabbeti acılınca zütümle gülüyordum millete. o ne lan ergen işi olm onlar falan diyordum daha aylar öncesine kadar bi kıza deli gibi bağlandıgımı unutup.
    bir isim verilecekse karanlık dönemim diyebiliriz. avrupanınki gibi.

    bu kısımda biraz kafa ağrıtıcam isteyen okumasın. zamanla öğrenilen şeyler bunlar.
    milletin sana adamsın helal süpersin demesi seni öyle yapmıyor. gözünü boyuyor sadece. sana yalandan özgüven ve cesaret aşılıyor sadece.
    adamlık böyle bir şey olsa herkes adam olurdu. herkes.
    adam olup olmadıgını ne gücün kuvvetin ne fiziğin ne konusma tarzın ne giyinişin belirler.senin düşünce yapın belirler. senin olaylara bakış açın belirler.
    bir fırsat doğdugunda onu nasıl değerlendireceğin belirler. adam olmak öyle kolay değil. emek vermen lazım. lafla sözle olacak bir şey olsa diksiyon kursları ağzına kadar dolar taşardı. herhangi bir şey oldugunda verdiğin tepki belirler adamlıgını. arkadaşların, -gerçek olanlardan söz ediyorum- uğruna neler yaptıgın neler verdiğin nelere katlandıgın belirler. sevdiğin kişilerin ugruna neler yapabileceğin belirler.

    alkol sigara ot uyuşturucu siyah rakçı tişörtü bilumum bu tarz şeyler seni kuul yapmaz. mal eder seni. başlarda öyle sanarsın kuulum sanarsın. bu şeylerin üstünden geçinerek. gerçekse iş ilerlediğinde ortaya cıkar. başlarda senin kuul oldugunu düşündüren bu tip şeyler seni tak yoluna zütürür.
    adam gibi iç rakını otur dertleş gül eğlen üzül ağla. bunlar kötü değil. kötü olan bunların seni ele geçirmesi.

    tatmin olamamak. neden mi ? çünkü seni tam anlamıyla tatmin edecek şeyi aramazsın ki. bi kız bulursun. hoşuna gider. sevgilin olur. onda istediğim bir özelliği bulamayınca onu bırakmadan diğerinde o özelliği ararsın. buldun mu ? farklı bir özellik farklı bir beceri ararsın. onu da başkasında bulursun. geldiğin noktada ise hiçbiri senin sevdiğin kız olmaz. olamaz. çünkü sen sevgiyi aramadın ki. gibinin beynine uydun. onun yoluna gitti. bir takım işlerini yaptırdın. vücudun tatmin oldu. peki ya ruhun? maneviyatın ? bi süre sonra yaptıgın yanlışlardan dönersen ne ala. dönemezsen ? yalnız ölürsün.. hastalandıgında yataklara düştüğünde bir kase çorba getirenin olmaz.

    tabi bu dediklerim yaşadıkça zaman geçtikçe anlanan şeyler. boş şeylerde değiller. emin ol.
    Tümünü Göster
    ···
  9. 59.
    0
    aksam evde otururken hasan geldi. oturduk nabıyon nörüyon. sonra sigara içmek için dısarı cıktık.
    aylardır kendisinden saklamaya calıstıgım şeyi aylardır bildiğini söyledi. gayet sakince. ben şok olmustum. ne yapacagımı bilmiyordum.
    okulda tanıdıklarının oldugunu ve esmayla cıktıgımızı bildiğinden bahsetti.
    ama hiç kızmadı bagırmadı. zaten o kadar iyi değildi aramız zaten artık sevmiyordum. gibi laflar cıktı agzından.
    istersen cık istersen evlen olm nabıyım ben yaa demişti. bende madem biliyorsun yalan söylemiyecem özür dilerim
    affet hasan dedim. ne özrü olum. böyle şeylere gerek yok.
    ben hala napıyım olum cok seviyorum diye sayıklanıyordum.
    hasansa önemli olmadıgından bahsediyordu.
    biraz rahatlama bolca mahcupluk hissi ile eve geçtim hasansa bigibletine binip gitti. eve geldiğimde olayın şokunu halen atlatabilmiş değildim.
    biraz kafa dagıtmak için pcde oyun oynadım. muhammetten haber gelmişti. şifreyi yolladı. bir şey olursa ara kanka dedi.
    şifre elimdeydi. umarım düşündüğüm olmaz diye. ellerim titreye titreye klavyenin tuslarına basıyordum.
    girişe bastıgımda ise hayatımın dönüm noktasına şahit olacaktım.
    ···
  10. 60.
    0
    reserved
    ···
  11. 61.
    0
    ateist oldugumu söyledim. bunu bile anlayışla karşıladı. dindar bi ortamda büyümesine ragmen.
    benim gözümse hep dısarılardaydı. tak vardı ama öyleydi. bu aşırı ilgi beni taktan taktan fikirlere sürüklüyordu. daha kötüsü ben kendimi alamıyordum böyle taklardan.
    ateist olmama ragmen suudi arabistanlı bir ucan bin pempe el-Suud gibi çok eşlilikten yanaydım. 3-5 tane kevser olsun istiyordum.
    ne çare kevserden ayrılamamıstım. bir plan daha yapmam gerekiyordu.
    kevserden soğutacaktım kendimi. birde ortamı biraz hareketlendirecektim.
    yaklasık 1 ay kadar kevserle merhaba merhaba dan başka sohbetim olmadı. etmedim. bu arada sürekli dedikodu yapılmasını sağladım. benim kevseri sevmediğime onu oynattıgıma duygularıyla oynadıgıma dair ve bunların kevserin kulagına gitmesini sağladım.
    kevser hafiften sogumaya başladı. çünkü kıza herhangi bir sokak köpeğinden daha az değer veriyordum.
    sonrada gittim bi oğlan var kevsere 1 den beri kırık olan onla konustum.
    böyle böyle kızda senden hoslanıyor ben aranızdan cekilicem falan diye. oğlanda yakısıklı belli bir tarzı olan herhangi bir kızın bunu sevgilisi olabilmek için bazı şeylerden vazgeçebileceği birisi. zaten kevsere önceden teklifte ( teklif nedir aq ) etmiş. ama kevser ben oldugumdan dolayı kabul etmemiş güzel bir dille. oğlana yeterli gazı verip köşeme çekildim. bunlar harbi harbi takılmaya basladı. (bkz: gavatlık nedir)
    belli bi süre sonra iş oldu. bende kevsere faceden yazdım. bu sefer hiç takılmadı. kabul etti. ayrıldık.
    sonradan uzaktan uzağa gördüm, dinledim haberlerini bu ikisinin gayet mutlulardı. o taktan dönem içerisindeki tek olumlu şey ise. benim bu olaya sevinmem mutlu olmamdı. ben zaten edemicem en azından kız baskasıyla mutlu olsun demiştim kendi kendime.
    part özeti: http://www.youtube.com/watch?v=7cnu_EWgeJc
    ···
  12. 62.
    0
    takipteyiz panpa.
    ···
  13. 63.
    0
    sonra devam ederim. okuyan var mı onuda bilmiyom aq. olsun yinede içimi tamamen dökücem rahatlıyacam.
    ···
  14. 64.
    0
    @153 kardeş hikaye güzel bitmeyecek. öyle laylaylom bir hikaye değil emin ol.
    ···
  15. 65.
    0
    sonra yazarım
    ···
  16. 66.
    0
    okulda hazal ile takılıyordum. hazal ile sevgili olmamız okulda popülaritemi fazlasıyla artırmıştı. güzel kızdı hazal. ama öyle severek çıkabileceğiniz tipten değil. günler mustafanın mahvoluşunu keyifle izleyerek geçiyordu. esmayla mustafayı hiç konusurken falan görmemiştim bu da işin garip tarafıdır.
    sonradan öğrendim. 2 hafta sonra ayrılmışlar. henüz 3-5 kişi bilirken.
    içtiğimiz bir gün benim grubu yani ahmet mehmet ve muhammeti ( ne mübarek grup aq isimlere bak.) ayık tutup olayın tamdıbını anlattım. güldüler eğlendiler. üzüldüler. hak verdiler. çıkıştılar. ne ugrasıyon söyleseydin giberdik aq mustafasını falan dediler. bense mustafayı dövmek kolay asıl zor olan ona unutamayacagı bir ders vermekti dedim. çok iyi hatırlarım o masadaki geyikleri muhabbetleri.

    stajda okulda popülaritesi yüksek, özgüveni bol, kızlarla arası iyi, güzel bir sevgilisi olan bir pempe vardı.
    yalnız kalınca, gece yatakta uyumaya calısırken ise içine içine ağlayan uykuları kaçan bir pempe..
    ···
  17. 67.
    0
    cocukluk aşkı lise aşkı yalan amk bi kıza açılın kullansın sizide göreyim bütün kızların amk
    ···
  18. 68.
    0
    hikaye fazla uzadı o yüzden çok fazla flashback yapmadan bitiricem bir kaç güne. hızlı hızlı geçicem.
    ···
  19. 69.
    0
    Reserved
    ···
  20. 70.
    0
    @149 aşkın kederini daha önce rakı masasında bi abinin telefonundan duymustum.
    şanışerin o şarkısındada geçtiğini biliyorum. rap dinlerim. ama bu sarkıyı daha uzun süredir dinliyorum kardeş
    ···