evet binler, beni bilen bilir. daha öncede paylaştığım anılarım oldu. birini silmek zorunda kaldım, diğeri hala duruyor.
2,5 yıl önce alelade tanıştığım bir kadınla olan ilişkimi anlatıyorum. gelenler haber etsin
not: bütün entryler ilk entryde de olacaktır
not2:
şukuları ilk entryde görelim lütfen beyler
evet başlıyorum.
şimdi oç ler, öncelikle şunu söyleyeyim size
yani şunu baştan söyleyim de görün olanları
---
gibtiğim hatun akp li ---
evet artık devam edebiliriz, ipucu 1 verildi
üniversitemin 2. yılı bitiyordu, 2. yılın sonunda bir hocam vasıtasıyla tanıştığım bir adamın kursunda ders verecektim
kurs fındıklıdaydı
ben de beşiktaşta yaşıyordum
bu adamla uzun süre çalıştık, sonra kurstan ayrılırken dedi ki,
-başka projelerde de çalışalım sizinle, iyi iş çıkardınız
bunun üzerine beni 3-4 ay sonra aradı. dedi ki iş var çalışır mısın
ok dedim
okulla birlikte çalışırsam iyi olur harçlık çıkar dedim
herifin kendi ofisi zeytinburnundaydı, gibe gibe oraya gidip gelecektim. okuldan sonra ve boş günlerimde ofiste toplantılar yapıyorduk, cumartesi pazar demeden çalışıyorduk. ha bu arada işi de söyleyim, mimarım ben. o sıralarda esenler belediyesi kültür merkezini çiziyorduk.
bu herif akp liydi, 2 kere de belediye başkanı aday adayı olmuş ama bi gibim oy alamamış. ismini tabi ki vermiycem
neyse bu adam partiyi de sırf proje iş almak için kullanıyodu ama kendisi kıronun önde gideni, allahın hanzosudur.
mesela ofise sekreter alacaktı, yazık 5 kızı dizmiş karşısına beni çağırdı, sence hangisi diye
neyse, ara bu adamla çalıştık biz, sonra paramı vermedi bin, sonra tekrar çalıştım salak gibi bu sefer para mı gibe gibe aldım. ama eskiden alamadığım taş gibi oturuyodu içimde
neyse projeler toplantılar derken bigün aradı beni
- ben zincirlikuyuda ilçe başkanlığındayım, artık salı günleri burda buluşalım dedi
iyi dedim, artık toplantıları salıya denk getiriyoduk, benm için de daha iyi oluyordu taa ebesinin dıbına kadar gitmek zorunda kalmıyordum
buluştuğumuz yer zincirlikuyuda garanti binasının yanındaki ilçe başkanlığıydı
o ara orada siyaset akadamesi vırt zırt bişeyler vardı gidip gelenin haddi hesabı yok
ben ilk bi gittim oraya buluştuk patronla, beni etrafındakilere okuldan arkadaşım diye tanıştırdı, ses etmedim. benim tipim mizacım büyük gösterir, 24 yaşındayım ama bakan 30 der. o herif de yaşlı değildi çok, 45 falan
ben ses etmedim arkadaşım diye tanıtmasına, beni sürekli muhabbete katmaya çalışıyo, siyasilerle tanıştırıyo falan. esenler belediye başkanı falan filan, acayip samimi oldum ama hepsiyle.
tabi hepsine iyi gözle bakmıyorum, adamların içi çok fesat çünkü. zeytinburnu belediye başkanının eski yapılara yerleştirdikleri kürtler hakkında düşündüklerini bi bilseniz, depremi bekliyo binler. eski yapılara yönlendirdikleri kürtler ölecek, hem onlardan kurtulup hem de kentsel dönüşüm projesi yapacaklar.
neyse, 3. yada 4. gidişimde nihat doğan binini gördüm orda, resmen milleti yalamak için geliyo,
-abi ne işi var bu adamın burada, dedim
-nemalanmaya çalışıyo bin, dedi
nihat doğan bu görmemin iki ay sonrasında flash tv de program yapmaya başladı, çok pis işler
neyse, nihat da geldi aramıza girdi, hep saçma sapan konuşuyo puşt, range roverından bahsediyo sürekli, sürekli vaaz vermeye çalışıyo falan filan, hatta bigün beni beşiktaşa bıraktı, teke tek muhabbette idare eder kişilik olarak
ama binler, acayip hatunlar geliyodu, nişantaşı resmen oraya akıyodu amk
başörtülü sayısı o kadar azdı ki, inanamazsınız
hele bi ana kız geliyodu, anasına bak kızını al resmen
bi ara ivana sert de geldi gitti o eski kocasıyla
bi çıkarı olan herkes dalıyodu resmen
neyse, ben sadete geleyim yavaştan
bigün gittim, yağmurlu bigündü, sigara içmek için dışarı çıktım.
sonra yolda bi taksi durdu, taksiden bi hatun indi, 40larında falan gösteriyordu. ben böyle bişey görmedim amk. boy pos endam fizik o biçim. sigara ağzımda kalakaldım, sonra topuklu ayakkabılarıyla olanca ses çıkararak bana doğru, daha doğrusu kapıya doğru geldi, yürüyüş o biçim. sonra bana afedersiniz dedi, ses o biçim, yanımdan geçip içeri girdi, kokusu o biçim. karoya bakakaldım, ağzım açık kaldı. brunette diye tarif ettiğimiz tip bir milf idi kendisi. esmer güzeli, cilt pürüzsüz, vücut gayet düzgün. bak hatırladıkça bir hoş oldum ;)~~
ben sigarayı söndürüp girdim içeriye, bu salakların siyaset akademisi semineri devam ediyodu, kadın da girdi toplantı odasına ben de zütüne bakakaldım arkadan (: neyse işte, sonra ara verdiler, patron da çıktı dışarı. yanıma geldi sigara içiyoz beraber, kadın da çıktı milletle selamlaştı, akp li göbekli dayılar karıya hayran hayran bakıyolar, herkes bi yavşama çabasında falan böyle, acayip bişey amk
bi ara bize doğru baktı bu, sonra bana bi daha baktı, sonra tekrar baktı kesiştik falan. sonra ben patrona sordum
-abi kim bu kadın
-... 'in karısı, adam siyasetle çok ilgilenemiyo işlerin yoğunluğundan. güvenlik firması var bi tane, bi de ... 'in ortağı, büyük iş çeviriyolar bunlar
- e kadın neden taksiyle geldi
- o genelde öyle yapar
sonra kadın geldi yanımıza
- harun bey merhabaa
-merhaba gizem hanııım, nasılsınız
-iyiyim siz nasılsınız
-şükür işler güçler
-beyefendi kim?
-okuldan arkadaşım (ben oluyorum bu)
-merhaba ben gizem
-merebe ben de murat (: (isimler yalan binler ona göre)
neyse, ben hayranlıkla izliyorum kadını
o da bana bakıyor ama çaktırmadan değil, bildiğin süzdü tepeden tırnağa. patron arkadaş deyince de daha bir samimi oldu bakışmalar falan. patron da yavşak yavşak bakıyodu karıya ayar oldum
o ara nihat geldi,
- ooo gizem hanım nasılsınız, görmüyoduk sizi uzun zamandır
- fırsat buldukça geliyorum ama bundan sonra daha aktif olcam
hatun gözlerini gözlerimden kaçırmıyor, uzun uzun bakıyordu, belliydi çok hoşlandı benden
ben de bakıyordum, hem de yiyecek gibi
sonra bunlar tekrar döndüler toplantıya, ben bekliyorum bi yarım saat sürermiş
patron erken biteceğini söyledi ama uzadı gayet, lakin gıcık olmuyordum hatunu gördükten sonra
çıktılar, projeye baktık biraz 15 dk falan sürdü, patron nereye gidecen dedi, beşiktaşa dedim. biz kapıdan çıkarken gizem hanım da çıktı, patron "eve mi geçiyosunuz gizem hanım? ben bırakayım sizi ben de zeytinburnuna gidiyorum" dedi. gizem kabul etti tabi. araba bmw x5 di. gizem hanım öne geçti, beni de beşiktaşa bırakacaklardı. ben arka koltukta kadının kokusunu daha net alabiliyordum.
arkaya doğru döndü hafifçe
- mimarsınız değil mi siz de
- evet mimarım
- hangi okuldan mezun oldunuz?
şimdi bu soruya nasıl cevap vereceğimi bilemedim
- ... mimarlık, ama öğrenciyim hala
- aa ne güzel, doktora mı?
derken arkadaş olduğumuzu söyleyen patron atladı: evet evet, aynı bölümdeyiz sürdürülbilir mimarlık
patron bu arkadaş ayağını etrafa genç görünmek için yapıyo olabilir
ulan ben daha lisans öğrencisiyim be
neyse
- ya benim de bi tanıdığım var, 96 mezunu, tanıyosunuzdur belki, gerçi sizden çok sonraki dönemdir bu
- "hassktr" dedim içimden
yok tanımam ya o dönemi
beşiktaşa inene kadar bütün yeteneklerimi kullandım artık, ben arabadan inmeden bir kaç cümle öncesine kadar şuh kahkalar duyup ferahlamıştım hatta
arabadan inerken
-sizinle tanıştığıma memnun oldum murat bey
-ben de gizem hanım, inşallah tekrar görüşürüz
-inşallah
arabadan indim ve mest olmuş bi şekilde eve yürüdm
ertesi gün okula gittim, bi daha ki toplnatı bi sonraki gün olacaktı
okuldaki binlere anlatıım böyle böyle oldu diye, inanmadılar yavşaklar
gibtir git amk ya yalanına sokuyum nidaları işittim kime anlattıysam
hatunun vücudu gözümün önünden gitmiyodu, gülümsemesi ayrı bir tatlı konuşması ayrı, sesi karizma, olgun bi kere amk saçma sapan kaprisleri de olmaz bunun, acaba muhabbete devam etsem mi diye düşünüyorum. o ara okuldan bi hatun var takılıyoz bunlada ara sıra kafe sinema falan, acayip kaprisli bişey
- starbucksa gidelim mi
-offff, pfffffffff
-peki, o zaman gel bişeyler yiyelim
-offff, pffffff
-ne yiyelim hadi sen seç hadi hadi
-offfffffooooffffffff, pffffff
-alışveriş yapalım hadi bak, mangoya girelim
-ayyyy, oluuuuuur
iğrenç lan bu muhabbetler, midem kalkıyo gibim kalkacağına
devamı için --- (bkz:
olgun ilişkimi anlatıyorum binler gelin bi/#84168567)