+1
-1
saat 23:59! gece yarısına sadece 1 dakika var. 17 nisan 1961 'domuzlar körfezi harekatı'ndan beri, dünya nükleer bir savaşa hiç bu kadar yaklaşmamıştı.
dünyanın öbür ucunda cereyan eden bir çatışma bugün için pek çoğumuzun umurunda olmasa da, yarın tüm dünyayı bir ateş topunun içinde bırakabilecek önemli ve talihsiz bir gelişmedir bu.
daha önce tecrübe etmek zorunda kaldığımız iki dünya savaşı da büyük ekonomik buhranların sonucunda çıkmıştı. 21. yüzyıl ise, 3 senedir baş etmeye çalıştığı küresel ekonomik kriz ve getirisi olan çıkmazlardan bir türlü kurtulamıyor. batı dünyası müreffeh düzenine devam etmek istiyorsa, dünyanın geri kalanının sefaletine ve taleplerine gözlerini yummak zorunda. bunu da günlerdir gündemimizi işgal eden malum füze kalkanı sayesinde yapabilmeyi umuyor.
malumunuz gezegenimizin mevcut kaynakları, bugünün dünya düzeni ve şartları altında tüm insanlara refah bir gelecek sağlayabilecek yeterlilikte değil. ancak büyük balıksanız yaşdıbınıza devam edebileceksiniz ve şu koca gezegende birden çok büyük balığı doyurabilecek yeterli küçük balık yok. çin ve rusya da bu duruma istinaden varolabilmek için birşeyler yapmak zorundalar.
batı dünyası, silahlı gücü nato'nun yeni füze kalkanı projesi sayesinde kendisini tüm dünyadan izole etmek üzere. şayet bu proje başarıyla teşgil edilebilirse, günümüz teknolojisiyle belki önümüzdeki 50 sene kendisini güvence altına almış olacak. ama keza bu önümüzdeki 50 sene de diğer tüm devletler için bir ayakta kalabilme mücadelesi olacak. hiç bir şart altında yenemeyeceğiniz bir düşmanın varlığı, diğerlerine mutlak bir boyun eğme zorunluluğu getirir. bunu bilen çin ise, son şansını kullanarak, savaşı tamamen kaybetmeden son fırsatını değerlendirmeye çalışıyor.
önümüzdeki saatler dünyanın geleceği için çok önemli saatler. dünyanın şu durumunun doğal olarak farkında olan dünya devletleri mühim bir karar alacaklar. güney kore'nin misillemesi dünyanın kaderini belirleyecek. şayet güney kore ağır bir misillemeyle yanıt verirse, kuzey kore'nin japonya'ya göndereceği tek bir füze, saatlerin gece yarısını göstermesine yetecektir.
an itibariyle savaş öncesi dengeyi sağlayan unsur rusya'dır. rusya bu krize şayet tarafsız başlarsa, 3. dünya savaşı'nın vuku bulması an meselesidir. rusya'nın bu denklemde çin tarafını tutması mümkün değildir. çünkü rusya'nın gelecekteki varlığına karşı en büyük tehdit, doğal kaynakları babında çin'in geleceğini garanti altına alabileceği sibirya'nın işgalidir. rusya da, çin de önümüzdeki yüzyılı salim bir şekilde atlatabilmek için orta asya'nın bakir doğal kaynaklarına sahip olmak durumundadırlar.
yakın gelecekte tek başına çin'le mücadele edemeyeceğinin pek ala farkında olan rusya da, füze kalkanı projesine dolaylı olarak dahil olarak tarafını belli etmiştir. medeniyet üstünde sanal bir koruma fanusu oluşturacak bu füze kalkanının dünyadaki tüm dengeleri, batının lehine uzunca bir süre değiştireceği aşikardır.
batı, bu hamlesiyle dünyanın geleceğini sonsuza kadar değiştirmiştir. yaşam mücadelesi vermek durumunda olan diğer tüm dünya ise otomatikman bu füze şemsiyesinin oluşturduğu kalkanın dışına itilmiştir. seçenekleri pek azalan dış dünya ise çin önderliğinde bu potansiyel savaşın ilk adımını atmıştır.
günümüzün adaletsiz dünya düzeninin sebep olacağı bu büyük savaşın, bu yüzyılın ilk yarısında çıkacağı uzun yıllardır bellidir. patlaması sadece zaman meselesi olan bu büyük savaşın uzatmalarını yaşadığımız bu anlamsız günde tek dileğim, insanların biraz daha sabırlı ve serinkanlı olmasıdır. savaş lordlarından başka kimseye faydası olmayacak bu aptalca savaşa dur demek için keza tüm insanlık da son şansına sahiptir, yoksa milyarlarca insanın bir kaç gün içerisinde ölmesi, gezegenin önümüzdeki 150 senesinin büyük acı ve sıkıntılarla gebe olduğu gerçeği, suratımıza inmek üzere olan bir tokat kadar gerçektir!
çocuklarımızın, "bilgisayar oyunu" adı altında yıllardır eğitildiği savaş simülatörlerinde yıkanmış körpe beyinleri, varoluşlarının sebep ve sonuçlarından bihaberdir. dünyanın öbür ucunda, bilgisayarlarımız karşısında otururken savaş çanları henüz kulaklarımızı çınlatmasa da, bu tehditin varlığı zihinlerimizi meşgul etmeli ve bu saçmalığı durdurabilmek için gereken toplumsal sağduyunun oluşması için tepki vermeli, bıkmadan, usanmadan, durmadan asıl gerçeği tekrar etmeliyiz:
birazcık kalender bir yaşam tarzı ve az biraz fedakarlıkla, bu gezegenin hepimize yetebileceği gerçeğini!
Tümünü Göster