"Ve mekaru ve mekerallah vallahu hayrul makirin" Ali imran/ 54

"Onlar plan yaptılar, Allahta plan yaptı. Allah plan yapanların en hayırlısıdır."

Allah sonumuzu hayır etsin nathan kardeşim. Rüyanda gördüysen hayrını ver babanın dua gitsin ruhuna belki bir yetim doyurursun babanın kurtuluşu olur.

Herkese iyi geceler hayırlı cumalar.

Teleri spor yapıyormuş peeh (: Başımıza Boyka olacak hadi hayırlısı.

Teleri böyle arayı uzun tutarsan hikaye isteğimiz iştahımız kabarır daha uzun bir hikaye isteriz bilesin (: Gerçi sen onu da halledersin ama neyse (:

Tekrardan görüşmek üzere hoşçakalın.

Dipnot: Bu arada telerinin bayramda elini havada bırakan kadının burdan amk.

Niye la, neyim ekgib sporculardan benim ??? +(

500 parttan fazlası gereksiz ayrıntıya girer, sürekli yakınıyordunuz.

- zütündeki kılların sayısına kadar yazıyor bin

diye ayrıntıya girince. seneye belki karalarız bir şeyler. ileri bir tarihe erteliyorum ;/

eline verecektim de karının, etraftakilere mahçup olmak istemedim.

Nathan tekrardan başın sağolsun, fakat herkes bir gün her şeyim dedikleri insanları kaybediyor, hayatın bir kuralı bu. o kurala göre yaşamak düşüyor bize de. senin dik durman, güçlü olman gerekiyor. sebebini de en iyi sen biliyorsun zaten.

özlem çek, ama bunu ağlayarak değil de, onu kaybettim değil de,

- buluşmamıza, onu görmeme biraz daha az kaldı

diyerek özlemini çek. her geçen saniye onu daha özlüyormuşsun gibi değil de, onu, anneni görmene biraz daha az kalmış gibi hisset. gerçek olan da bu. bu şekilde yakınlarına özlem çeken insanların gülümseyerek anlattığını bilirim. derler ki,

- her geçen gün, biraz daha az kalıyor buluşmamıza

sen de o kafayla düşünmene bak. dediğim zor, yapması daha zor ama bir kere bu düşünceyi yerleştirebilirsen beynine, o zaman uzayıp giden yıllar bakmışsın saniyelere dönüşmüş. inancın varsa dine, yapman gereken de bu. din, bize yapması zor gelen şeyler söyler.. ama iyi ve yararlı oldukları kesin.

gibtir et ya da bunları, hayat senin. batıracakta, güzelleştirecekte olan sensin.

Günaydın beyler herkese

Babam.. yanında uyuyabilmek için annemle kavga ettiğim, kocaman göbeğine sarılıp uyurken kendimi dünyanın en mutlu insanı hissetiğim adam. Yani bir zamanlar öyleydi, artık sarılamıyorum ona, konuşamıyorum, kızamıyorum... Hayaliyle yetiniyorum, halüsilasyonlar görüyorum. Bazen işe giderken; siyah takım elbisesi, kırmızı kravatı, elinde poşetleriyle bana geldiğini görüyorum, heyecanlanıyorum. Tam ona doğru adımlarımı hızlandırmışken, karşımda ona hiç benzemeyen bir yabancı buluyorum. Üstelik giydikleri bile bambaşka.. 'Aklım neden bana bu oyunu oynuyorsun?' diye haykırıyorum içimden. 'Neden? yetmedi mi çektiğim acı? Hala neden sınıyorsun beni? Kabul et artık; o öldü ve bir daha asla dönmeyecek.' Susuyorum, ağlıyorum. Dökülüyor gözyaşlarım içime. Bana seslenişi geliyor bu sefer aklıma, 'kıtım' diyor birisi kulağıma. Sonra herkese lakap takmaya başlıyor, gülümsüyorum. Bana hiç gerçekleşmeyecek planlarından bahsediyor sonra, bir sürü şey anlatıyor, yarısı yalan ama hiç bitmesin istiyorum, hayal bile olsa o ses sonsuza kadar konuşsun ama o susuyor... Ve ben yolun ortasında yapayalnız kalıyorum. Algılayamıyorum bir süre. 'Neredeyim ben? Babam nerde?' Sonra anlıyorum, ağlıyorum.. Ben aslında baba demeyi özlüyorum..

iyi geceler.

iyi geceler dostlar her zaman ki gibi buralardayız (:

iyi geceler

Yebi geldim hayırlı geceler

Aynı mahallede oturduğum hoş bir hatun vardı. Ara ara denk gelip selamlaşır hatta konuşurduk. Pek naif, şirin ve yumuşak bir sesi vardı.

iş çıkışı, akşamları ara sıra uğradığım bir mekan vardı. Belki ordadır diye uğramak istedim. içeride bizim hatunu "zencinin" tekiyle öpüşürken gördüm. Belki de öpüşme değildi ben yanlış anladım sanırım ama huur çocuğu zenci, hatunu resmen vantuzluyordu.

Bugün market alışverişi yaparken karşılaştık. Selam dahi vermeden yüzümü çevirdim. O da bunu farketmiş olacak ki yanıma gelip bir sorun mu var dedi.

Yok canım ne sorunu.. iyice gavatlığı kanıksadık bu dıbına kodumun memleketinde..

Ulan öyle insanlar var ki bazen alayının ağzını yüzünü gibesim geliyor. Egosu yüzünden patlayacak huur çocukları arasında sıkıştım kaldım amk. iyi olan şu; sığınacak masum, ayak oyunlarından nasibini almamış, tertemiz kalpli ve o kalple beni çok seven bi dost, kardeş ve bir de özgüven sahibiyim. Alayınıza gibtiri çekecek sabrım ve gücüm var evelallah..

Geberin, birbirinizi yiyin, lider olucam diye gibin birbirinizi amk.

Zaten güzelim kızları zencilerle görünce kötü oluyorum söylemicektin be nathan

Selamın aleyküm herkese

Ve aleyküm selam. Oğlum inci sözlüğe girme sebebim tamamen bu başlık oldu resmen. Gelip arada içimi döküyorum, dertlerimi paylaşıyorum...
Arada bir uğrayın da buraya yalnız bırakmayın beni.

Ulan gevvat gitti tek kaldik la burda binler

Abilerim öncelikle selamün aleyküm
Sözlüğe giriyorum sabahtan beri aynı başlıklar yeni başlık gelmiyor şöyle güzel bir hikaye yok siz belki yazarsanız güzel bir hikaye yada başlık açın da okuyalım saygılar...

Iyi geceler beyler

Zamanın kıymetini bilin beyler çünkü zaman denilen şey o kadar hızlı geçiyor ki, geçmiyor akıyor adeta.

Mesela 7-8 sene önce izleyip sevdiğim bir dizi görsem, filme yahut müziğe denk gelsem içim burkuluyor sanki, oha be diyorum bunu daha dün gibi hatırlıyorum ama kaç sene geçmiş üstünden diyorum kendi kendime.

Sonra bende bir farkındalık oluşuyor; insanlar bir ömrü böyle tüketiyor işte diye düşünüyorum. Yüz sene de kalsan bu dünyada arkana dönüp baktığında sanki dün gibi..

Çaresi sevmek galiba.. öyle güzel sevmeli ki, zamanın ardına geçebilsin o his, zaman yılları alıp zütürür yıllar da insanı buruşturup, kırıştırırken, onu sevmek uzayın boşluğunda dünyanın dönmesi gibi kalıcı hissettiriyor.

Üzerinde hiç insanın yaşamadığı, masmavi okyanusları yemyeşil ormanları ve kendi kendine işleyen o bütün heybetli, sessiz ve yalnız haliyle milyarca yıldır dönen dünyayı düşünüyorum ..

Acaba adam akıllı başlıklar varmı hala sözlüğün karanlık köşelerinde

Saat 13:30 gibiydi beyler. Öğle arasındaydık. Normalde yemek şirkette aşçılar tarafından yapılıyor ama ben çıkmak istedim bunaldım amk yerinden. Neyse çıktım dışarı yamyam gibi açım aq bi dükkan görsem dönerci, çorbacı farketmez direkt yumulacam içeri.

Bu sırada karşı kaldırımdaki iki tane huur çocuğu dikkatimi çekti. Çünkü kızın birine aşağılayıcı ithamlarda bulunuyor, gururunu namusunu incitecek sözler sarfediyorlardı. Belli ki sapıktı ve masum kızdan yararlanmak istiyordu bu iki bin.

Kız bu söylenilen sözlerin hiçbirini duymuyordu. Kulağında kulaklık kendi halinde yürüyordu. Ben de açlığı bir kenara bırakarak nolur nolmaz diye karşı kaldırıma hiç düşünmeden geçtim. Bunlara yakın duruyorum ki yanlış bir hareketlerinde direkt çökeyim enselerine lavukların.

Sonunda kızda olan biteni anlayıp kulaklığını çıkardı ve dönüp arkasına baktı. Kız adamların yüzüne anlamsız bir şekilde bakarken olanları anlamaya çalışıyordu. Bu iki huur çocuğundan biri,
"Söylediklerimiz hoşuna gitti galiba! Ee, bu tür sözler hangi kızın hoşuna gitmez ki?" dedi.

Kız "Söyledikleriniz mi? Duymadım ki" tarzı bir şeyler geveledi.
Yine bu yavşaklardan birisi,
"Diyorum ki; isterseniz yürüyüşünüze bizim evde devam edelim, ev bir hayli geniş" dedi. O sırada beynimden vurulmuşa döndüm beyler. Lavuğa tam atlayacaktım ama biraz daha beklemeyi seçtim...

Kız utanarak "Lütfen saçmalamayı kesin ve bu güzel günümü mahvetmeyin" dedi.

Ama bu huur çocuklarının pes etmeye niyeti yok gibiydi. içlerinden mavi kotlu, yeşil tişörtlü olan bin
"Seni istiyoruz" dedi.
Kız garip bir şekilde "Beni isteyip ne yapacaksınız ki?" dedi amk. Sanırım biraz saf bir şeydi. Bu hiçbir şeyi değistirmezdi. O iki lavuğun her halukarda ağzını yüzünü gibecektim.

"Hiiiiç sadece seveceğiz biraz" dedi huur çocuğu

Kız yine beni şaşırtarak,
"Peki burada mı seveceksiniz" dedi. Bir an şaşırdım kaldım öylece amk. Kız da sanırım istekli diyerek ordan ayrılacakken gidemedim beyler. Kız çok şirin ve masumdu. Onu öylece bırakmak yakışmazdı aq.

"Peki hanginiz önce istersiniz beni" dedi o masum ve şirin kız...