okullardaki katı disiplinin imha edilmesi

gerçekleşmesi halinde türkiye'nin çağ atlamasına sebebiyet verecek durumdur.

ilk önce okullardaki katı disiplin diyerek neden bahsediyoruz hiç okula gitmemiş veya yurtdışında okumuş arkadaşlarımız için açıklayalım.

türkiye'deki devlet okullarının tüm kademelerinde (ilkokul ve lise) yer bulan bir kanserdir katı disiplin, egoist okul yöneticilerinin kişisel egolarını tatmin amacıyla kullandıkları bir araç ve milli eğitim bakanlığının çeşitli yönetmeliklerle buna izin vermesidir.

bahsettiklerimi birçoğunuz hatta hepiniz yaşadınız itiraz etmeyin, eğer yaşamadıysanız büyük bir ihtimal kolejde okumuşsunuzdur.

şimdi biz bu katı ve gereksiz disiplin olayına birkaç örnek vermek durumunda kalırsak şöyle devam ederiz uuserlar;

- okul müdürünün pazartesi günleri o ayazda öğrencileri 20 dakika ayakta bekletmesi ve egosunu tatmin edecek şekilde ültimatonlar vermesi. (hepiniz ceket giyeceksiniz, saçlarınızda jöle olmayacak, kulağı delik öğrenciye hayatı zehir ederim vb.)

- yine okul müdürünün o gavur amı gibi sıcak yaz cumalarının sonundaki bayrak töreninde herkese zorla ceket giydirmesi [kendisi gömleklidir(!)] ve 20 dakika usanmadan bu konuda öğrencileri tehdit etmesi.

- her sabah okula militarist adımlar eşliğinde ikişerli gruplar halinde girerken okul yönetimi triosunun okulun en yaratıcı öğrencilerini kenara çekip azarlaması ( saç, sakal şekilleri ve kıyafetleri yüzünden).

- okulda tenefüslerde dahi sakız çiğnemeye izin verilmemesi.

- okul gömleğinin pantolonun içerisinde veyahut dışarısında durmasına öğretmenlerin karar vermesi.

bu örneklerin daha abartılısı veyahut daha fantastikleri olabilir, ben entryi kısa tutmak adına burada keseğim ve asıl amacıma geleceğim.

bu kılık kıyafet yönetmeliği 26 yıllık bir yönetmeliktir arkadaşım, eleştirmeden önce dinle! bunu biliyor muydun sen? gerçi doğru hala daimicilik ve esasicilik anlayışıyla eğitim verilen ülkede 26 yıldır aynı yönetmeliğin uygulanması anormal bir şey değildir ve birçoğumuz aynı eğitim sisteminden geldiğimiz için bunu garipseyemiyoruz. bahsettiğim eğitim akımlarının amacıda budur zaten; öğrenciye değişmeyecek temel kavramlar kazandırmak. peki bu bize ne kazandırdı? düşünelim...

biz 6 yaşımızdan beri bu uygulamayla tektipleştirildiğimiz için farklılıklara hoşgörüyle bakamaz olduk, sünniler alevileri, türkler kürtleri, müslümanlar diğer dinlere mensup kişileri kabul edemez oldu.

işbu entry de bahsedilen tüm sebeplerden dolayı toplama kampı niteliğindeki okullardaki katı disiplin uygulaması kaldırılmalı ve birey ön plana çıkartılmalıdır. bu böyle devam ettiği sürece keltoş eğitimci bürokrat amcaların yaratıcı öğrenci yok demesi haksızlıktır. sen koluna bileklik takan kız öğrenciyi, favorisi uzun erkek öğrenciyi ve uzatılabilecek bilimum fantastik örnek öğrenci tiplerini okula almamaya devam edersen "nah" yaratıcılık beklersin amca.

oysa öğretmen yerine öğrenciyi merkeze koyup ülkenin geleceğini düşünse idiniz türkiye gençleri özgüvenli, yaratıcı genç bireyler olarak ülkelerini daha ileriye zütürebilirlerdi.

edit: herşeyin kıvılcımı aşağıdaki yönetmeliğin değişmesiyle başlayabilir.

http://mevzuat.meb.gov.tr/html/52.html