-
26.
017 sayfa aplanır mı lan koca çılgın
-
27.
0hadi gibliyorum lan,
reha muhtar soyunmaz panpa -
28.
0işsiz dıbına kodugum sayfalarca uplamıs
-
29.
0artı verdiğin için bi kere daha gibliycem
bu arada reha muhtar ferresi isteyen varsa ömden yollarım -
30.
0Lan kafasını gibtiğim, neden flood yapıyorsun? dıbını yolunu giberim senin pekekentin evladı.. gibtir git dıbına kodumun ilkokullusu
-
31.
0amq munun işsiz
-
32.
0engelli misin birader?
- 33.
-
34.
0bu basliga girmekteki amacim ne acaba
-
35.
0herif ağır giblenmemiş amk:(
-
36.
0reserved
-
37.
0biri şunu ya gibsin ya da gibles,in amk
-
38.
0kardeşim giblenmeme rekoru görmek istiyosan buyur:
===> (bkz: ml) borumu amk? 154 entry. -
39.
0acıdım
-
40.
0giblenmeme rekoru kırdı adam
-
41.
0giblenmedikçe güçleneceğim
-
42.
015. yüzyılda sarayda pilav yeniyor ve Fatih Sultan Mehmet'in sofralarında sade pilavın dışında sebzelisi, etlisi ve tavuklusunun yer aldığı kayıtlardan anlaşılıyor. Ancak pirinç nadir bir malzeme olduğu için çok uzun bir dönem pilav sadece zengin Osmanlı sofralarını süslüyor ve buralarda da sofranın en önemli yemeği konumuna yükseliyor.
16. yüzyılda pilav pişirme yöntemleri gelişmiş, aynı öğünde birkaç çeşit pilav yenmeye başlanmış. Şölenlerde ikramların zenginliği, etin yanı sıra pirinç pilavlarının bolluğuyla da ölçülür hale gelmiş. 17. yüzyılda Evliya Çelebi, Bitlis Beyi'nin kent meydanında verdiği ziyafette 13 çeşit pirinç pilavı bulunduğunu yazıyor. Bu da pilavların sadece Osmanlı sarayına özgü olmadığını gösteriyor. Ancak yine de nadide bir yemek olan pilavı sıradan halk yüzyıllar boyu ancak zenginlerin şölenlerinde tadabilmiş. Özellikle istanbul'da bu yüzyıldan sonra pirinç buğday kadar tüketilir oluyor. Kültür tarihçisi Marianna Yerasimos, Osmanlı Mutfağı adlı eserinde 18. yüzyıl yemek tarifleri arasında çok değişik pilavların bulunduğunu, hatta benmari usulü pişirilen "susuz pilav" ve balıklı pilava bile rastlandığını yazıyor. -
43.
015. yüzyılda sarayda pilav yeniyor ve Fatih Sultan Mehmet'in sofralarında sade pilavın dışında sebzelisi, etlisi ve tavuklusunun yer aldığı kayıtlardan anlaşılıyor. Ancak pirinç nadir bir malzeme olduğu için çok uzun bir dönem pilav sadece zengin Osmanlı sofralarını süslüyor ve buralarda da sofranın en önemli yemeği konumuna yükseliyor.
16. yüzyılda pilav pişirme yöntemleri gelişmiş, aynı öğünde birkaç çeşit pilav yenmeye başlanmış. Şölenlerde ikramların zenginliği, etin yanı sıra pirinç pilavlarının bolluğuyla da ölçülür hale gelmiş. 17. yüzyılda Evliya Çelebi, Bitlis Beyi'nin kent meydanında verdiği ziyafette 13 çeşit pirinç pilavı bulunduğunu yazıyor. Bu da pilavların sadece Osmanlı sarayına özgü olmadığını gösteriyor. Ancak yine de nadide bir yemek olan pilavı sıradan halk yüzyıllar boyu ancak zenginlerin şölenlerinde tadabilmiş. Özellikle istanbul'da bu yüzyıldan sonra pirinç buğday kadar tüketilir oluyor. Kültür tarihçisi Marianna Yerasimos, Osmanlı Mutfağı adlı eserinde 18. yüzyıl yemek tarifleri arasında çok değişik pilavların bulunduğunu, hatta benmari usulü pişirilen "susuz pilav" ve balıklı pilava bile rastlandığını yazıyor. -
44.
0upuna koyayım
-
45.
0adam ağır giblenmiyo amk