1. 46.
    -2
    içinde olup bitenlerden kimselerin haberi yoktu. eşi dostu sanıyordu ki onun bütün derdi yemek içmekten ve uyumaktan ibaret.
    ···
  2. 45.
    0
    Puuuuuuu
    ···
  3. 44.
    0
    gece gece aklıma geldi yine keyfim kaçtı... "Olga mendilini yüzüne kapayarak hıçkırıklarını tutmaya çalışıyordu. Birden başını kaldırdı.
— Niçin her şey böyle berbat oldu? Sana kim beddua etti ilya? Ne günah işledin? iyi yüreklisin; zekisin; duygulusun, soylusun. Ama gene de eriyip gidiyorsun. Seni için için yiyen nedir? Bu hastalığın bir adı yok mu?
Oblomov zor işitilir bir sesle:
— Var, dedi.
Olga yaş dolu gözleriyle sorar gibi baktı. Oblomov:
— Oblomovluk, diye mırıldandı. Sonra Olga'nın elini tuttu. Öpmek istedi, öpemedi. Yalnız dudaklarının üzerine kuvvetle bastı ve sıcak gözyaşları Olga'nın parmaklarına döküldü. Başını kaldırmadan, yüzünü göstermeden arkasına döndü ve odadan çıktı."
    ···
  4. 43.
    +1
    Vay amk baslamamla bitmesi cok uzun surmedi kitap guzel ama sonunda ben baya duygulanmistim gozlerim doldu cidden bazi yerlerinde kendimi gordum bitirelo 1 hafta oldu ama hala aklima gelir gelir uzulurum aq neyse beyler okuyun guzel kitaptir
    ···
  5. 42.
    0
    28.02.2018 - 18.04.2018 tarihleri arasında oblomovluk yapa yapa okduğum harika rus klasiği. Ben oblomov gibi çaresiz ve zavallıca ölüp gitmek istemiyorum amk. Ama kendimde bir güç göremiyorum her şeyi rayına oturtabilecek.
    Olga sen kaşarsın bacım kusura bakma ama kaşarsın

    Ştoltz adam gibi adamsın vefalı dostsun olgayı hüpletmeyeydin çok daha iyi bir karizmaya sahip olacaktın ana olsun.

    Tarantiyev ananı zütünden gibeyim senin şerefsiz bin kurusu

    Zahar sondaki haline bir damla gözyaşı eşliğinde 2 dal sigara yaktım.
    ···
  6. 41.
    0
    Amk hala bitiremedim lan. Son bölümdeyim şu an
    ···
  7. 40.
    0
    28.02.2018 de başladım amk daha 200 e yeni geldim anladım ki ben bir oblomovum.
    ···
  8. 39.
    0
    okuduğum en iyi 2. klagib.
    ···
  9. 38.
    0
    iki yüz sayfa kaldı kitabı bitirmeme. ilk başları canımı sıkmasına rağmen farklı bir tadı vardı, üzerinde fazla düşünülmemiş bir konuyu deşiyordu. yer yer oha! bu ne tembellik böylesini ben bile yapmadım, dediğim zamanlar oldu. sonra oblomov gibi bir hayat yaşamasam da, verilmesi gereken mücadelenin önemi hakkında ondan pek de farklı düşünmediğimi fark ettim.

    kitapta her ne kadar rus aristokrasisinin düşünce yapısı eleştirilse de içinde farklı konularda barındırdığı aşikardır. sanmam ki her rus soylusunun oblomov kadar hassas bir yapısı sayesinde zahar'a iyi davransın, gelen konukların onu sömürmesine göz yumsun; bir o kadar da temiz kalpli olsun. yani diyeceğim o ki oblomov'un nesnel olduğunu düşünmüyor, farklı özelliklerinin onu nesnellikten uzaklaştırmaya fazlasıyla yeterli olduğunu iddia ediyorum. keşke her toprak sahibi oblomov kadar hassas bir kalbe sahip olsaymış.

    bir de ah olga! sen ne kadar basit bir karaktersin! zaten bunu oblomov da söylüyor: bu sen değilsin, cordelia konuşuyor!
    ···
  10. 37.
    0
    okuduğuma göre itiraf edebilirim bazı şeyleri.

    --spoiler--
    birincisi ştolts' a bi ara küfrettim. lan gavat yakışır mı diye ama oblomov'un olaya bakışını anlayınca sesimi kestim. ah oblomov sen ölecek adam mıydın.. sonlarda bi yerde bi anda oblomovun öldüğünü bi anda suratımıza çarpar gibi söylemiş yazar. hiç bir hazırlık yok. adam başrol lan ölürse dizi biter. zaten oblomov yoksa bitsin. üstteki bi yazarın da dediği gibi oblomovun ölümünü okuyunca yalan yok gözümden iki damla yaş süzüldü.
    --spoiler--

    kısacası okuyun okutturun. oblomov gibi adamlar az gelir.
    ···
  11. 36.
    0
    reserved
    ···
  12. 35.
    0
    Tam bi gavatlik. cocukluk arkadasi bunun manitayi domaltiyor bu avanak da tebrik ediyor.ha kendimi görmedim mi gördüm bu benim.ama sonum böyle olmayacak yarin her seyi degistirmeye baslayacagim aksi halde gibi tuttuk sonumuz kitapta yaziyor resmen.
    ···
  13. 34.
    +1
    burada hakkında yazılanları okurken, aklıma gelen birkaç noktaya değinip bir de ben katkı yapayım isterken; o kadar seçemedim ki neyden bahsedeyim... bir ovlomovluk örneği sergileyip hiçbirinden bahsedeceğim. bu arada başlığının açılmasına, hakkında bir şeyler yazılmasına o denli sevindim ki, önceki tüm entry yazarlarının önünde saygıyla eğiliyorum.
    ···
  14. 33.
    0
    bazı bölümleriyle eşşsiz bir karakterin olduğu eşsiz bir romandır.

    --spoiler--

    ilk bölümle kitabın geri kalanı arasında epey bir fark var.
    ilk bölümü bitirince oblomovun o yatağından hiç kalkmayacağını ve şlots'un onu ölene kadar ikna etmeye çalışacağını düşünmüştüm.
    diğer bölümlerde oblomov reyiz ilk bölümdekilerin aksine epey bir hareketli yaşıyor, olgaya olan aşkı yüzünden. hatta şlots'tan bile daha çok hayat dolu vesselam bazı yerlerde.
    ama içindeki oblomovluk olgusunu hiç bir zaman atamadığı için olganın ona karşı olan ilgisinin gerçek sebebini düşünüyor,ve olganın gelecekteki mutluluğu için kendi geleceğini yakıyor.bu zamanda bile böyle biri zor bulunurken oblomov ta kaç yüzyıl öncesinden yapmış bunu. helal olsun valla oblomova. delikanlı adammış harbiden.

    oblomovun olga gibi bir hayat enerjisi varken bile oblomovluğu terk edememesinin bence tek sebebi, oblomovluğu çocukken kazanmış olmasıdır. bunun başka bir mantıklı açıklaması olduğunu söylemek zor. tamam son bölümde evlendi falan ama yine aybı oblomovdu,ama olgayla evlenseydi asla oblomov olarak hayatına devam edemeyeceğini bildiğinden, olganın da sürekli kendisini değiştirme çabasında olacağı için,bu işin olmayacağını görmüştü olgadan önce. oblomov için oblomovluk kendisiydi, olganın bunu değiştirmeyeciğini bilse kitap farklı bir sonla biterdi.

    --spoiler--

    özet : okuyun binler, sağlam kitaptır.

    seviyeyi yükselttim sandım bir an sanki

    am züt meme
    am züt meme
    ···
  15. 32.
    +1
    hey gidi hey. çatıda uyurdum sabah güneş tepedeyken yani 11 sularında kalkardım ve etrafım bomboş olurdu kimse olmazdı herzamanki gibi.ve o açık havada alırdım kitabımı bir yatıp uzanarak okurdum. nekadar heycanlandırmıştı beni okuduğum şeyler, yerimde duramıyordum. kitap adeta beni anlatıyordu ve bu her oldugunda sevinçten gülüyordum sanki bir anlamı varmışçasına. gerçekten oblomovla kendimi bir hissettiğim anlar olmuştu, işte beni heyecanlandıran şey tam olarak buydu. onun yaşadıklarını hissediyordum zihnimde,ve hava açık güneşli... ohh

    ancak şunuda unutmamak lazımki oblomov gonçarov'un rusyanın diplomatlarına ve aristoklarına yaptığı bir göndermedir aynı zmaanda. stolts ise avrupayı temsil eder. yani oblomov pek hoş bir karakter değil sanırım gonçarov'un gözünde.
    ···
  16. 31.
    +4
    stoltz: ama bu hayatta sevmediğin şey ne? onu söyle.
    oblomov: her şey, durmadan öteye beriye koşmalar, küçük ihtiras oyunları, hele de aç gözlülükler, rekabetler, dedikodular, birbirine çelme atmalar, birbirini tepeden tırnağa süzmeler. konuşmalarını dinledikçe insan budalalaşıyor. ilk bakışta zeki insanlar sanırsın, yüzlerinde ciddilik okunur, ama bütün söyledikleri şu biçim şeyler: "falanca veya filanca, bilmem ne satın aldı, bilmem neresini kiraladı."başka birisi: "aa! olur şey değil niçin acaba?!" yahut: "falanca dün akşam kulüpte müthiş para kaybetti, bir başkası üçyüz bin kazandı." illallah bunlardan. bunlar arasında insanlık nerede? insanlığın yüceliği, bütünlüğü nerede kaldı? insanlık ufak paralar haline gelmiş... hayat amma da hayat ha. ne bulabilir insan orada? fikir meseleleri mi var, duygu meseleleri mi var? bu hayatın bir ekseni yok: derin, hayati hiç bir yanı yok!
    ···
  17. 30.
    +4
    yarısına kadar su gibi okuduğum oblomovla kendimi özdeşleştirirken, hiç bitmesin istediğim roman olmaya aday olacakken bi anda ortaya çıkan olga karakteri ile sonunu zor getirdiğim kitap olarak hafızama kazındı. romanın yazarı bile oblomovluktan nasibini almamış olsa gerek ki canım romanın içine aşk sokmuş. size hiç yakış tıramadım sayın ivan gonçarov. yazdığınız romanı aynen size iyade ediyom. ayrıca bu kitabı bitirip ben oblomovluk felsefesiyle yaşıyorum diyemezsiniz çünkü gerçek bir oblomov asla bu kitabı bitirmezdi.
    ···
  18. 29.
    -3
    nasıl okudunuz lan? oblomov'un rüyasına geldim 4 gündür geçemiyorum. ne sıkıcı bir kurgu, anlatım, betimleme o öyle, kitaptan soğudum resmen.
    ···
  19. 28.
    0
    bu kitap bizim sözlüğün kitabı olmalı amk.
    ···
  20. 27.
    +2
    Baş kahramanı Oblomov adında bir Rus soylusudur. Oblomov kendisi için hep yeni projeler üzerine düşünür ama tembelleğinden bir türlü bunları hayata geçiremez. Durumu daha da kötüye gitmeye ve toprağını kaybetmeye başlar. Olga'ya olan büyük aşkı bile değişmesine sebep olmaya yetmez. Oblomov aslında yazarın Rus aristokrasisine bir eleştirisidir. Romanın kahramanlarından Stoltz ise disiplin ve çalışkanlığıyla Avrupa'yı simgeler. Oblomov'un karekteri "Oblomovluk" diye bir kavramın doğmasına da yol açmıştır. Bu kavram aşırı tembelliğin en güzel ifadesidir. Ayrıca Oblomov çok dürüst, saf, insanların iyiliğini isteyen ve sadık bir insandır.
    ···