-
1.
+13 -1Küçüktüm. Henüz , ufacık , 9 yaşında çekirdek ailenin tek çocuğuydum. Ailem üzgündü suratlarındaki ifadelerden anlıyordum. Ama ne olduğunu bilmiyordum. Annem eşyalarımızı topluyordu , sebebini sordum. Gözleri doldu bana baktı elindeki ceketi yere bıraktı ve sıkı sıkı sarıldı. Hala ne olduğunu anlamış değildim. Günler geçiyordu ve bizim bütün eşyalarımız toplanıyordu. Bir akşamüstü saati babamı bekliyorduk annemle. Kapı çaldı koşarak gittim kapıya özlemiştim babamı. Açtım baktım ama babam gelmemişti. 2 kişi vardı kapıda takım elbiseli uzun boylu gözlüklü şık adamlardı. Bana " Annen nerede evlat ? " diye sordular. Tabi annem o arada gelmişti ve "Hadi oğlum sen içeri gir" dedi merak ediyordum ne olduğunu ama annemi dinleyip gittim. Annem yanıma geldiğinde tekrar ağlıyordu. Korkmuştum anneme sıkı sıkı sarıldım bende ağlamaya başladım. Aradan 1 hafta geçti başka bir şehir başka bir yerdeydik. Neresi olduğunu bilmiyordum...
Edit: Hikaye bitti okurken bu şarkıyı dinlemenizi tavsiye ederim
https://youtu.be/RpMAQGQAIlw -
2.
+7Derslerime çok çalışıyordum sınavlara daha çok olmasına rağmen. Sınıfımız 33 kişi 17'si erkek 16'sı kızdan oluşuyordu. Sınıf başkanımız Sena adında esmer , benden çok az kısa güzel bir kızdı. Sınıfta kitaba dalmış ders çalışırken omzuma bir el dokundu. Bir anda irkildim dalmıştım kitaba kendimi alamıyordum. Ve ardından o ince narin bir ses
S: Korkuttum galiba
B: Kitaba dalmışım da öyle oldu biraz
S: Seninle biraz konuşabilir miyiz ?
B: Evet neden olmasın
Bahçeye çıktık yanyana yürüyorduk. Birden elimi tuttu dönüp suratına baktım kıpkırmızı olmuştu utanıyordu. Bende utandım o utanınca. O anda Sena'dan hoşlanmaya başladım. Sena o arada bana dedi ki
S: Şey ben galiba seni seviyorum da ( utanarak güldü )
B: inanmıyacaksın ama bende senden hoşlanıyorum
Çok mutlu olmuştu o yüzündeki gülücükler , kıpkırmızı olmuş yanakları mutluluğunun ispatıydı. O gün eve koşarak gittim. içeri girer girmez anneme sarıldım ve olanları anlattım. " Çok sevindim oğlum ancak dersleri aksatmak yok ha! " dedi ve güldü. Çok mutluydum. içim içime sığmıyordu. Yemek yedim , ardından biraz ders çalışıp uyumak için yattım. Bir an önce sabah olup okulda Sena'yı görmek istiyordum -
3.
+6gibleyen yoksa bitiriyorum burda 3 kişi olsa bile yazıcaktım ama kimseden ses soluk yok
-
4.
+6"Hadi oğlum kalk artık okula geç kalıcaksın "
Annemin bu cümlesini duyup yataktan fırlamıştım. Okul kıyafetlerimi giyip hemen kahvaltı masasına oturmuştum. Hızlıca kahvaltımı bitirip okulun yoluna koyulmuştum. Hızlı adımlarla gidiyordum hatta bir zaman sonra koşmaya başladım. Nihayet okula gelmiştim. Çantamı sırama bıraktım gözlerim Sena'yı arıyordu ama yoktu. Sıramda oturup Sena'yı beklemeye başladım. ilk dersin başlamasına 10 dakika kala gelmişti.
S:Uyanamadım da o yüzden geç kaldım. Günaydııııın
B:Günaydıın
Ders zili çalmış ve Tevfik Öğretmen gelmişti. ingilizce Öğretmenimizdi kendisi. Çok yakışıklı bir adamdı. Beğenirdim kendisini tıpkı onun gibi olmak isterdim. O da beni çok severdi çünkü sınıfta en çok onun dersleri ne katılan ve en yüksek notu alan bendim. ingilizce aşığıydım adeta. O gün öyle geçip gitti. Bir sonraki gün yine aynı olaylar. Günler böyle birbirini kovalıyordu. 4 sene geçmişti ve 17 yaşındaydık. Evet 17 yaşındaydık. Sena ile hala beraberdik. Birbirimizi çok seviyorduk okul çıkışlarında beraberdik. Okulumuzun 2 sokak arkasında park vardı. Her okul çıkışı oraya giderdik müzik dinler , muhabbet ederdik. Aynı lisedeydik Sena ile ama sınıflarımız bölümlerimizden dolayı farklıydı. Ben ilkokuldaki ingilizce başarımı sürdürdüm ve yabancı dil bölümündeydim. Sena ise Sözeli güçlü biriydi. Kendisine ait bir şiir kitabı vardı , şiir yazmayı çok severdi. Hatta yazdığı şiirlerinin çoğu benim içindi. Bu da beni çok mutlu ederdi. Yeni bir şiir yazdığı zaman bana okurdu o ince narin güzel sesiyle. O şiirini okurken yalnızca onu izler ve dalıp giderdim. Öyle güzeldi ki anlat deseler şiir kitaplarına sığdıramazdım. Mutlu bir hayatım vardı. Bazen Sena bize geliyor Anneme yardım ediyordu , hep birlikte televizyon izliyorduk. Annem de Sena'yı çok severdi. Adeta kendi kızı gibi sever sahiplenirdi bu da benim hoşuma gidiyodu açıkçası. Ama ben Sena'nın ne annesi ne babasıyla tanışmamıştım hatta bir kere bile olsa görmemiştim hiçbirini. Çok merak ediyordum... -
5.
+4Ama bir aksilik vardı bizi buraya getiren o 2 adamdı. Babam neredeydi ? Neden yanımızda değildi ? Neden gelmiyordu ? Neden hiç haberim yoktu babamdan ? Anneme defalarca kez soruyordum bu soruları ancak aldığım tek cevap annemin ağlamasıydı. Her seferinde bana sımsıkı sarılıp ağlıyordu. Küçük olmama rağmen bunlara dayanamıyordum artık. Annemin gözünden süzülen her bir damla yaş benim yüreğime yanan bir kibrit atıyordu. Ama ne yaparsam yapayım hiçbirşey öğrenemiyordum. Annem bana hep okuyup büyük adam olmamı , ailemi rezil etmemeyi söylüyordu. Daha 9 yaşında bir çocuk için bunlar anlamsız nasihatlardı. En azından bana öyle geliyordu. 4 sene geçmişti biraz büyümüş biraz da aklı başına gelmiş sayılırdım. Öyle umuyordum en azından. Okuldaki derslerim , öğretmenlerle aram , sınıf arkadaşlarımla aram çok iyiydi. Hiçkimse anneme herhangibir şikayette bulunmuyordu hatta her seferinde beni övüyorlardı. Annem çok mutluydu bu durumdan. Annemi mutlu ediyordum ve annemi mutlu ettiğim için bende mutlu oluyordum. Hayatım çok iyiydi ama bir noktada takılıyordum "Babam" neredeydi bu adam ? 4 sene geçmiş olmasına rağmen hala bilmiyordum. Artık eskisi kadar merak da etmiyordum. Koskoca 4 sene geçmişti ve ben sadece derslerime odaklanmıştım. Annemin bana 9 yaşımda iken söylediği sözler başarılı olmuştu galiba
-
6.
+2Sena ile buluştuk yine aynı parkta. Klagib yaptığımız şeyleri yaptık bişeyler içtik sohbet ettik. Ayrılma vaktimiz gelmişti. Ben onu hep evlerinin bi sokak altında burakıyordum kapının önüne kadar sokağına kadar gelmemi hiç istemiyordu. Sadece evlerinin sokağını biliyordum hangi ev onların bilmiyordum. Parktan çıktık yola o sokağa geldik ve bana
S:Hadi sen dön canım ben gidiyorum artık
B:Tamam canım gidiyorum ben görüşürüz
Dedim yanağıma bir öpücük kondurdu gülerek yanımdan ayrıldı hızlı hızlı gitmeye başladı. Bende gidiyor gibi yaptım ve bir yerde bekledim onu izliyordum. Arkasından gizlenerek ilerledim. Evine varmıştı zile bastı 3. katta oturuyorlardı ve balkona bir adam çıktı asılı olan çamaşırlardan yüzünü göremedim ama bu adamı tanıyor gibiydim. Ancak ne kadar uğraşsam da suratını göremedim Sena apartmana girmişti. Ardından zillerinde bir isim yazması ümidiyle apartmana doğru yöneldim öğrenmek istiyordum. Kapının önüne geldim ve birden kapı açıldı. Gördüklerime inanamıyordum öylece bakakaldım. Yanlış mı görüyodum gözlerim bana oyun mu oynuyordu yoksa. Olacaklardan habersiz adama bakıyordum taa ki -
7.
+2Aslında sadece bunu ben merak etmiyordum. Benim kadar annem de merak ediyordu Sena'nın anne ve babasını. Neredeyse hergün annem bana tanıştın mı diye soruyordu. Ancak Sena hala bizi tanıştırmamıştı. Sanki çekiniyor gibiydi bir aksilik vardı galiba öyle hissediyordum. Günler geçip gidiyordu ve benim merakım her geçen gün daha fazla artıyordu. Yaz tatiline girmiştik ben bir işe girdim garsonluk yapıyordum. Sena ise ailesiyle tatile gidicekti. Bana öyle demişti daha doğrusu. işten fırsat bulduğum zamanlarda yine aynı parkta Sena ile buluşuyorduk. Bana şiirlerini okuyordu ben ona şarkı söylüyordum ve bu onun çok hoşuna gidiyordu. Mutluydu benim yanımda bunu gözlerinden anlıyordum. Ayrılıcağımız zaman bana sanki bir daha hiç görüşmüyecekmişiz gibi sımsıkı sarılıyordu. Aynı şekilde ben de ona öyle. iyice bağlanmıştım annem kadar seviyordum Sena'yı. Sena'nın hiç kardeşi yoktu aynı benim gibi o da tek çocuktu. Bana öyle söylemişti , ailesiyle tanışmadığım için bilmiyordum işin gerçeğini ama güvenim sonsuzdu ona. izinli olduğum birgün karar verdim ve...
-
8.
+2Bana "Buyur evlat kime bakmıştın ? " diyene kadar. O ses , o bıyıklar hayatımda unutamıyacağım birisine aitti. " Boyacı Serkan Abi burada mı oturuyor yoksa ben mi yanlış geldim ? " diye bi soru çıktı ağzımdan o adamı görünce afallamıştım çünkü kafamın içinde binbir türlü senaryo dönüyordu. "Yok delikanlı burada öyle biri oturmuyor " dedi ve kapıyı kapatıp ilerlemeye başladı. Tam o sırada balkondan o ince narin ses "Baba gelirken yoğurt alır mısın ? Hiç kalmamış evde." iyi ama bu ses Sena'ya aitti ve o adama baba dedi. Baba dediği adam annemle beni ben 9 yaşındayken terkeden benim öz babamdı. Neler oluyordu hiçbir anlam veremiyordum. Donmuş kalmıştım apartamanın kapısının önünde. Kendime geldim ve markete uğrayıp bir paket sigara aldım. Koşarak eve gittim hemen odama girdim kapımı kilitledim ve bir sigara yaktım. içmeyi de bilmiyordum bu zamana kadar herhangi bir derdim olmamıştı hayatımda o yüzden hiç bulaşmamıştım bu sigaraya. ilk defa içiyordum bir nefes alıyordum 2 dakika boyunca öksürüyordum. 1. Sigara 2. Sigara 3. 4. 5. Derken o paket bitmişti. Çok yoğun düşüncelere daldığım için beynimi yormuştum uyuyup kalmışım. Sabah oldu annem odamın kapısını çalıyordu uyandım üstğmü giyinip kahvaltı yapmadan evden çıktım iş yerine geldim ama hala neler olup bittiğini bilmiyordum. Telefona bakmak aklıma geldi açtım 15 cevapsız arama 20 ye yakın mesaj vardı. Hepsini Sena yapmıştı. Ne Senayı aradım ne de mesaj attım başladım çalışmaya. Kendimi işe veremiyordum tepsiyi düşürmeler , bardak kırmalar , yemekleri müşterilerin üstüne dökmeler ne ararsanız oldu o gün. Ve tabi ki de kovuldum. Hemen çıktım ve Sena ile gittiğimiz parka geldim. Senayı aradım ve acilen yanıma gelmesini söyledim 10 dakika sonra yanımdaydı. Endişeli bir surat ifadesi vardı koşarak geldi sımsıkı sarıldı ve
S: Canım neredesin sen. Dün gece gözüme uyku girmedi merakımdan ölüyordum
B:Bişeyim yok. Seninle bir konu hakkında konuşmam lazım
S:Hangi konu ?
B: Benimle gel.
Dedim ve yürümeye başladık -
9.
+2Kimse yok beyler kendi kendime anlatıyorum burda dinleyen yoksa yazmıcam
-
10.
+2bi hikayede mutlu sonla bitmezmi mk
-
11.
+2beyler şukuda falan gözüm yok 3 kişi olsa da yazıcam bitiricem hikayeyi. ama ses veren yoktu kendi kendime anlatıyodum. kendi kendime 3.4 part attım daha napayım
-
12.
+2Elinden tuttum sokaklarına girmiştik o anda durdu ve
S: Canım napıyoruz bizim sokağa geldik geri dönelim
B: Yürü
Elini bırakmadım ve apartmanlarının önünde durdum. Şaşkın gözlerle bana bakıyordu. Ne diyeceğimi ne yapıcağımı bilmiyordu. Gözlerinde korku vardı kıyamıyordum Sena'nın böyle olmasına ama artık gerçeklerin ortaya çıkma vaktiydi. Acaba Sena üvey babasının benim öz babam olduğunu biliyormuydu ? Ama babam beni tanımamıştı nasıl bilebilirdi ki ? Benim de kafamın içinde acayip sorular dönüyordu ne yapıcaktım söylememeli miydim yoksa ? Pişman olucağım birşey mi yapıyordum ? Cidden hiçbirşeyi bilmiyordum. Kapılarının önünde duruyorduk öyle birşey dememi bekliyordu. Zillerine bastım. Bastığım anda elimi bıraktı bende tekrar tuttum babam çıkmıştı balkona bizi gördü ve hemen aşağıya indi.
Ba: Ne oluyor burda delikanlı ? Sena bu kim ?
S: ıı baa baba şey
B: Şu kadar yıl önce şu şehirde şu kadınla bir evde oturuyordunuz ve birde çocuğunuz vardı doğru mu efendim ?
Ba: (Şaşırmış bir şekilde) Sen nerden biliyorsun bunları ?
B: O küçük çocuk benim baba. Bizi neden bıraktın ?
Ba: içeri gelin çabuk!
Girdik apartmana ve merdivenleri çıkmaya başladık. Sena'nın gözleri kocaman olmuş ne olduğunu hala anlamamış bir şekilde elimi sımsıkı tutuyordu. Çıktık merdivenleri ve eve girdik. Gözüme ilk ilişen cisim çerçevedeki bir çocuk fotoğrafıydı. Tahmin ediceğiniz üzere o fotoğraf benim çocukluğuma ait bir fotoğraftı. -
13.
+2Oturduk odaya. Sena'yı yanımdan bırakmıyordum elini sımsıkı tutmuştum. Babam da karşımıza geçti. "Bana kalk ayağa" dedi bıraktım Sena'nın elini yaklaştı ve sarıldı babam bana. O anda ağlamaya başladı ancak ben ne sarılıyordum ne de ağlıyordum. Koskoca adam bana sarılarak ağlıyordu hiçbir hareket etmeden öylece duruyordum. 10 dakika sarıldı bırakmadı ayakta 10 dakika boyunca ağladı ve bana sımsıkı sarıldı. Sonra sildi gözyaşlarını geçti karşımıza oturdu bende Sena'nın yanına oturdum.
B: Bir açıklama yapmanı bekliyorum baba
Ba:Herşeyi çok merak ediyorsun değil mi ?
B:Normal değil mi bunlar ?
Ba: Haklısın oğlum başlayım o zaman. Ben sizi bırakıcağım zamanlarda çok borcumuz vardı hatırlarsan o evde kira veriyorduk kiradaydık. Bankalara kredi borcumuz vardı bir sürü arkadaşıma borcum vardı.
B: Ne borcu bunlar ? Nereye borç ?
Ba: Nineni hatırlıyor musun ?
B:Hayal meyal hatırlıyorum
Ba: Ninen çok hastaydı oğlum. Ameliyatlar ilaçlar hastane masrafları herşeyi onun iyi olması için yaptım. Bu kadar borç onun iyi olması içindi. Benim sizi bırakıp gitmem de buydu zaten.
B: iyi de bunların bizi bırakıp gitmenle ne alakası var ?
Ba:Sena bizi yalnız bırakır mısın kızım ?
S: Ta tamam.
B:Hayır Sena otur. Herşeyi öğrenicez anlat baba.
Ba: Madem öyle girdik bir yola herşey ortaya çıkıcak.
B:Evet baba hadi bekliyoruz.
Ba: Ninenin ameliyatları olması için Türkiye'de doktor yoktu. Tedavisi yalnızca yurtdışında yapılıyordu. Bende onunla gittim Amerikada ameliyatları oldu tedaviler başladı ilaçlar vesaire. 3 yıl boyunca Amerikada amcanın yanında kaldım. Tabi ki bu sürede de çalıştım. Aldığım paranın neredeyse tümüyle borçları ödüyordum yalnızca kendime karnımı doyurmak için bir miktar para ayırıyordum. Hatta bazen aç kalıyordum. 3 yılda o borçları kapattım. Ancak ninen vefat etti. O kadar çabaya rağmen hayatta tutamadık. Bu konuya gelirsek ben oradayken annenle de telefondan pek konuşamıyordum ninenle ilgileniyordum uykusuz kalıyordum annenlede ilgilenemeyince kavga ettik ve ayrıldık. -
14.
+1kardeş sen yaz değeri sonradan anlaşılır
-
15.
+1Okuyan herkese teşekkür ederim vaktinizi ayırdığınız için sağolun.
-
16.
+1Ba: Türkiye'ye döndüğümde ise anneni çok kez aradım ancak telefonlarını açmadı bir süre sonra da numarasını değiştirmiş zaten. Ulaşamadım nerede olduğunuzu da bulamadım. Hal böyle olunca zaman geçti gitti ve Sena'nın annesi ile tanıştım. Çok iyi anlaşıyorduk mutluyduk beraber evlenmeye karar verdik. Sena'nın öz babası Sena çok küçükken onları terk etmiş. Annesine ne zaman sorsa annesi de "Gelicek kızım baban işleri var gelemiyor yanımıza" diyormuş ve biz evlendiğimizde beni "işte baban geldi kızım" diye tanıttı. Sena o gün kucağımda uyudu. Beni çok sevdi bende onu çok sevdim. Bu yüzden hiçbirzaman Senaya gerçekleri söylemedim mutluydu böyle. Mutluluğunu bozmak istemedim.
Babam herşeyi anlattı ortaya döktü. Sena'yla öylece dinliyorduk Senamın gözleri dolmuştu babam anlatıcaklarını bitirdikten sonra Sena bana sarılıp ağlamaya başladı bende ona sarıldım gözyaşları durmuyordu. Nasıl bir duygu olabilirdi ki ? Nasıl hissediyordu ? Bunu yaşamadan bilemezdim. Sena'nın yanında olmam lazımdı ve ona destek olmam lazımdı tek bildiğim buydu. Aradan uzun bir zaman geçti. Artık herşey yerine oturmuştu Sena gerçekleri kabullenmişti. Alışmıştı daha doğrusu. Biz hala birbirimizi seviyorduk. Babam bunu anlayışla karşıladı hatta sevindi bu olaya. Ha bu arada Sena'nın annesine gelirsek geçen yıl vefat etmiş. Ona da alışmış babamın varlığıyla. Aslında babamın bizi bırakıp gitmesi bir yönden iyi olmuş. Sena'nın hayatında güzel birleyler olmuş en azından. Babam varlığıyla Sena'yı ayakta tutmuş. Sena ile karar aldık ve uzun uğraşlar sonucunda annem ile babamı barıştırdık. Artık onlar da mutluydu. Hayatım çok iyi gidiyordu güzel günler geçiriyorduk. Evlenme kararı vermiştik artık Sena ile evlenicektik. ilk aşık olduğum kız ile dünya evine giriyordum bütün ömrümü onunla birlikte geçiricektim. Herşey hazırlandı Sena'yı kuaföre bıraktım bende bizim mahalledeki Berber Hüseyin'e gitmek için yola çıktım. Saçlarımı toparlattırdım sakallarımdan kısalttı üstümü başımı düzelttim ve yola çıktım -
17.
+1Okuyorum kardeşim
-
18.
+1Beyler kimse yoksa yazmıcam bi ses verin. 3 kişi olsa da yazıcam
-
19.
+1Galiba sonu hüzün. Rez alalım da
-
20.
+1yaz knk okuyorum ben
başlık yok! burası bom boş!