BEYLER HiKAYE BiTMiŞTiR HAKKINIZI HELAL EDiN BiRAZ GEÇ YAZDIM YOLCULUK GiBi NEDENLERDEN DOLAYI. KÜFÜR EDEN ARKADAŞLARA DA HAKKIM HELALDiR. DiĞER HiKAYELERDE GÖRÜŞMEK ÜZERE HAYILRI AKŞAMLAR...

Gece 12 gibiydi. Annem aramıştı ve babamın fenalaştığını söylüyordu sesi garip geliyordu ve ağlıyordu. Hemen arabama atlayıp 300 km lik yolu gitmem lazımdı. Yola çıktım. Uykusuz olduğum için araba sürmekte zorlanıyordum. Bir tesiste dinlenmeye karar verdim. Oradaki insanlar kötü bişey görmüş gibi bana bakıyorlardı. Yola devam ettim ancak araba bir türlü hızlanmıyordu. Karanlık bir bölgede araba durmuştu ve çalışmıyordu. Annemi arayıp babamın durumunu öğrenecektim ki annemden aldığım cevap karşısında şok oldum... !

BEYLER BURDA OLANLAR REZ ALSIN SERi SERi YAZICAM BELiRTi VERiN DUVARA YAZMAYALIM.

Kahveye gidip insanlarla konuşmak istedim. Ancak pek konuşmak istemediler. Öğle namazına yakın hoca Ali adında komşu köyün hocasıyla beraber geldi. Ali hoca beni görünce yüz ifadesi birden değişti sanki şeytan görmüş gibi korkmuştu. Öğle ezanı okuyordu. Camide namaza gelen sadece Ali ben ve hoca vardı. Diğerlerinin neden gelmediğini sorunca onların korkudan gelmediğini köye kafir cinlerin egemen olduğunu söyledi. Camiye gelen olursa ertesi gün kaybolduğunu belirtti. Bu yüzden kimse ibadet edemiyormuş. Maddi durumları olmadığından köyden de ayrılamayan köy halkı esir gibi yaşıyorlarmış. Namazdan sonra hocanın evine gittik ve gördüğümüz manzara bizi şok etmişti...

Sabah olmuştu köyde yaşayan çoktu ama dışarıda kimse yok gibiydi. Hoca ile evine doğru yol aldık. Köy kahvesinde adamlar vardı selam verdim ancak kimse selamımı almamıştı ve yaratık görmüşçesine bana bakıyorlardı. Hocaya nedenini sordum. Anladılar sendeki kötü büyüyü dedi. Nasıl kurtulacağımızı sordum. Çok zor dedi. Müslüman olanlarıya iletişime geçip seni anlaşma yoluyla kurtarmamız lazım dedi. Evine gittik. Evde kimse yoktu. Ancak üst kata çıktığında biriyle konuştuğunu duyuyordum. Telefonu da alt kattaydı. Bişeyler yedik ve hemen kalkarak komşu köye gidip bir hocayı daha çağıracağını söyledi. Bende gitmek istedim ama yok dedi. Evden çıktı. Evde yalnız olduğumu biliyordum ama üst kattan sesler geliyordu. Evden hemen çıktım ve köyü dolaşmaya başladım. insanlar sanki beni daha önceden görmüş de onlara kötü birşey yapmışım gibi nefret edercesine bakıyorlardı...

Aç olduğumuzu düşünerek yemek hazırladı 2 bayan. Odaya her girdiklerinde korkuyla sürekli bana bakıyorlardı. Musa hoca nasıl böyle bir belaya bulaştın dedi. Bende hiçbir şeyden haberim olmadığını söyledim. Ve başımdan geçen olayların hepsini anlattım. Önceki evde olduğu gibi bu evin de üst katından sesler geliyordu. Yemek yedikten sonra yarın gündüz vakti bu işi halletmeye çalışırız dedi. Şuan çok yorgun olduğumun farkındaydı ve dayanamayacağımı biliyordu. Zaman epey geçmişti ve Musa hoca burda kalmamızı istiyordu. Üst kata çıkıp Ali hoca ile beraber kalacaktık. Küçük tıkırtılar geliyordu ama kendimi güvende hissediyordum taa ki uyuyana kadar...

Tekrar bayılmışım. Gözümü açtığımda karşımda hoca vardı ve bişeyler okuyordu. Hocaya o adamın kim olduğunu ve neden bu bağırdığını sordum. Hoca ne bağırması, kimse bağırmadı dedi. Bir kez daha şok olmuştum. Hocaya başıma ne geldiyse anlattım. Hoca oyuna getirildiğimi ve ruhumun ellerine geçtiğini söylüyordu..

Annem garip bir şekilde babamın durumunun iyi olduğunu ve beni bugün hiç aramadığını söyledi. O anda telefon kapandı ve bağlantım kesildi. Araba hala çalışmıyordu. Tekrar arayıp yardım istemeyi düşündüm ancak telefon çekmiyordu. Artık çok geç olduğunu anladım. Arabayı çalıştırmayı defalarca denedim ve sonunda çalıştı ancak hala hız almıyordu. Bu kadar yolu gelmişken devam etmek istedim. Ama içinde hala büyük bir korku vardı. Giderken araba bir kez daha durdu ve arabanın cdıbına bir kuş hızla çarparak parçalara ayrıldı. Ve annemin gitme sesleri kulağımda çınlıyordu...

Eve girdiğimizde evin incin olduğunu ve duvara Arapça ile git yazılı yazı farkettik. Hoca koşarak üst kata çıktı. Ve üzüntü içinde aşağı indi. Ali hoca ya içeri ki odada birşeyler söylüyordu. Ne söylediğini az çok duymuştum. Sanırım müslüman cinleri zütürmüşlerdi. Hoca tek umudumuz buydu diyordu.

Korkudan bayılmışım ve sabah ezanı okunurken uyandım. Hemen sesin geldiği yöne doğru koşup cami hocasına olan herşeyi anlatacaktım. Köye girişte 2 tane köpek beni görünce adeta zincirlerini koparacak şekilde kudurmaya başladılar. Koşarak camiye sığındım. Karşımda sadece hoca vardı ve namaz kılıyordu. Arkamı döndüğümde yaşlı çirkin suratlı bir adam git buradan diye bağırıyordu...

Uykuya dalmışım ancak böyle bir rüya göreceğimi bilsem asla uyumazdım. Karanlık bir yerdeydim. Etrafımda ağaçlar vardı ve üzerime geliyor gibi hissediyordum. Arkamı döndüm annem ve babam kahkaha atarak üzerime geliyorlardı. Arkalarında ise küçükken vefat eden kardeşim duruyordu. Öfkeli bir şekilde bana bakıyordu. Sanki annem ve babamı o kontrol ediyordu. Kardeşim ile aramda 4 yaş vardı ve 2 aylıkken vefat etmişti. Neden öldüğünü annem ve babam biliyordu ancak bana bir türlü söylememişlerdi. Kardeşim sürekli az kaldı diyordu bana. Arkasında bir çok karanlık vardı ve hareket ediyorlardı. Annem ve babam üzerime gelerek beni boğmaya çalıştılar. Uyanmıştım. Korkuyordum ve hava almak için aşağıya indim. Bir kez daha hata yaptığımın farkına vardığımda çok geçti. Kardeşim bu defa gerçekten karşımdaydı ya da ben öyle sanıyordum. Bebek olmasına rağmen akıcı bir dille konuşuyor ve Arapça bişeyler söylüyordu. En sonda az kaldı diyerek bağırmış ve beni korkudan bayıltmıştı...

Ali Hoca yola çıkmamız lazım dedi. Yukarı köyde büyük bir hoca bulunduğunu söyledi ve bu olayları yaşayan insanlara çok faydası olur dedi. Hemen benim arabanın olduğu yere yol aldık. Arabanın bütün camları kırılmıştı. Anahtarı takıp çalıştırmayı denedim. Tek seferde çalıştı ve yola koyulduk. 1 saatlik yolun ardından 80 yaşında olan Musa hocanın yanına vardık. Akşam ezanı okunuyordu. Kapıyı çaldık ve bir bayan çıktı. Gözleri benim üzerimdeydi. Hiç bir şey söylemeden hemen içeriye koşarak hocaya haber verdi. Musa hoca beni görünce gözlerindeki korkuyu hemen farkedebilmiştim. Sağına ve soluna dönerek gördünüz mü dedi. Bi anlam vermemiştim. Ali hoca selam verdi. Ve içeriye girdik...

Beyler burdaysanız bu belirti verin Allah rızası için boşa uğraşmayayım

Beyler burda olanlar bi ses versin boşa yazmayalım

Kardeşim yeni doğduktan 1 ay sonra bir hastalığa yakalandığımı ve ölüme çok yakın olduğunu söylüyordu. Hiçbir doktorun çare bulamadığını ve ellerinde eridiğimi söylüyordu. Bir yakınımız bir hocanın olduğunu ve bir de ona gözükmemiz gerektiğini söylemiş. Ailem son çare olarak hocanın yanına gitmiş ve hastalıktan sadece kurban la kurtulacağını söylemiş. Ama bu kurbanın sıradan bir kurban olmadığını ve bir insanın kurban edilmesi gerektiğini söylemiş. Annem ve babam kurban olmaya hazır olduklarını ellerinden ne geliyorsa yapacaklarını söylemişler. Ancak bu kurban olacak kişinin yeni doğan bir bebek olması gerektiğini söylemiş. Kurban edildikten sonra kurtulan hasta 25 yaşına geldiğinde türlü sıkıntılarla karşılaşacak ve kötü rüyalar görecektir diye eklemiş. Ve ben geçen hafta 25 yaşına girmiştim. Babam bunları anlattıktan sonra telefon kesildi ve telefona ulaşılamadı...

Hocalar olayı şimdi daha iyi anlıyordu. Bana bize bu laneti bulaştıran adamı tanıyıp tanımadığımı sordu. Bende tanıdığımı ve birkaç defa yanına gidip muska yazdırdığımızı hatılıyorum dedim. Adamın yaşadığı yer doğru yola çıktık. Gece 11 gibiydi. Arabanın bagajından sesler geliyordu ve yalnız olmadığımızı biliyordum. Yolda tekerimiz patlamıştı ve biraz uğraşmak zorunda kalmıştık. Yolda garip garip sesler geliyordu. Ancak teker dışında herhangi bir sorunla karşılaşmadan şehre varmıştık. Direk o adamın evine geçmeden bir otelde kalmaya karar verdik. 2 şer kişilik 2 oda tuttuk orada kalacaktık. Musa hoca ve ben aynı odada kalıyorduk ve biraz konuşmaya başladık. Musa hoca odada sadece ikimizin olmadığını söyledi. içimde herhangi bir korku yoktu çünkü onların iyi olduğunu ve bize zarar vermeyeceğini biliyordum. Musa hocanın yanında gelen müslüman cinlerdi. ve bizi düştüğümüz çukurdan çıkarmaya yardım edeceklerdi...

Uyandığımda hocalar başıma konuşuyorlardı. Bu işi nasıl halledeceklerini neden bana musallat olduklarını anlamaya çalışıyorlardı. Ben gördüğüm rüyayı anlattım ve Musa hoca ailemin bir işler karıştırdığını ve ölen kardeşimin kurban edildiğini tahmin ettiğini söyledi. Ailemin bana neden hiçbir şey söylemediğini şimdi anlıyordum. Telefonu alarak ailemi aradım. Annem açtı ve herşeyi babanın planladığını anlattı ve telefonu ona verdi. Babamın anlattıkları şöyleydi..

Devam edeyim mi beyler???

Yarın ne yapacağımızı gittiğimiz adamla ne konuşacağımızı sordum. Musa hoca bu adamın pek tekin olmadığını ve kafirlerle iletişimde olduğunu söylemişti. Yavaş yavaş uykumuz gelmişti. Musa hoca Allah rahatlık versin diyerek uykuya daldı.Ben ise hala korkuyordum ve bir an önce bu işten kurtulmak için Allaha dua ediyordum. Uykum gelmişti ama uyumaya gerçekten korkuyordum.Çünkü bu defa rüyamda ne ile karşılaşacağım belli değildi. Ama kendime engel olamayarak uykuya dalmıştım.

Evin önüne geldiğimizde saat sabah 10 gibiydi. Musa hoca önden giderek evin kapısını çaldı. 60 yaşlarında bir adam kapıyı açtı ve hoşgeldiniz bende sizi bekliyordum dedi. Musa hoca adamların bizden önce gelmiş diyerek adama karşılık verdi. Musa hocanın neyden bahsettiğini ilk önce anlamamıştım ama evin içerisine girdiğimizde daha iyi anlamıştım.Eve girince içimizde bir sıkıntı olmuştu.Ve içeriden kötü kokular ve sesler geliyordu. Adamın adı yusuf idi. Bana bakarak kimin oğlu olduğumu sordu. Bende ailemi tanıttım ve hatırladıgını söyledi. Yaşın 25 oldu mu diye sordu. Geçen hafta 25 e girdiğimi söyleyince lanet başladı demek diyerek sertçe güldü. Musa hoca bu belayı nasıl başlattıysan öyle bitireceksin diyerek karşı çıktı. Yusuf hoca Çok geç diyerek gülmeye devam etti. Ali hoca Ve Recep hoca (köyde karşılaştığım ilk hoca) öfkelenerek ayağa kalktılar ve yusuf un üzerine doğru gitmeye çalıştılar ancak onları tutan bişey vardı. Yusuf hemen oturmalarını söyledi yoksa kötü şeyler olacağını setçe belirtti. Musa hoca buraya yanlız gelmediğini ve dışarıda kendisiyle gelen müslüman cinlerin beklediğini söyledi. Yusuf inanmayarak dışarıya bakmaya gitti ve geldiğinde yüzü bembeyaz olmuştu...

Bu defa karşımda annem veya babam yoktu. Yine karanlık bir yerdeydim.Az kaldı diyen birilerinin sesi geliyordu. Arkamda bir el hissettim.Bu musa hocaydı ve bana korkma evladım seni bu karanlık dünyadan kurtaracağız diyordu ancak birden yere düştü ve arkasında küçük kardeşim duruyordu. Sonuna yaklaşıyorsun Hasan diyordu. Musa hoca yerden birilerinin yardımıyla kalkıyordu ama bunların kim oldugunu anlayamamıştım. Sanırım yanındakiler buraya bizimle gelen müslüman arkadaşlarıydı ve kardeşime bu insanı rahat bırak yoksa Alemlerin Rabbinin gazabına uğrayacaksın diyorlardı. Ancak kardeşim veya kardeşimin içindeki kötü şey asla bırakmayacağını ve kendisine yapılanın bana da yapılmasını istediğini belirtti. Evden gelen ufak seslerle uyandım. Musa hoca sabah namazını kılıyordu ve arkadaşlarına imamlık yapıyordu. Namazdan sonra gördüğüm rüyayı ve onların da orda olduğunu anlattım. Bunu bildiğini söyledi. Ardından eline Kuranı Kerim'i alarak okumaya başladı.O anda ruhumun birden rahatladığını ve kendimi daha iyi hissettiğimin farkına vardım. Sabah olmuştu ve otelden ayrılarak başımıza tüm bu olayları musallat eden adamın evine doğru yol aldık...