öncesinde
özet geç bin diyecekler hiç okumasın, daha iyi.
her ne kadar iki oluşumun formatı birbirinden çok farklı olsa da, türkiye'deki sözlüklerin atası ekşi sözlük'tür. iyidir, kötüdür, entel yuvasıdır, kendini beğenmiştir deniliyor, olabilir. ama yine de ilk oluşum budur. bir düşünün; eğer ekşi sözlük olmasaydı sözlükspot kurulmazdı. e sözlükspot kurulmasa inci sözlük de olmazdı. ha bu insanlar başka bir oluşumda da toplanamazlar mıydı? toplanabilirdi. ama bakalım böylesine bir arkadaş/geyik ortamı yaratılabilir miydi? bu kadar organize çalışma ortamı olacak mıydı?
insanların karıştırdığı bir şey var; ekşi'dekiler enteldir, inci'dekiler iki kelimeyi bir araya getiremeyen mallardır. buna kesinlikle karşı çıkıyorum. ekşi sözlük'tekiler, o sözlüğün formatına uymak amacıyla kasmakta, buradaki yazarların bir günde girdiği entryyi iki ayda girmektedirler. inci sözlük'tekiler ise istediklerini yazabilecekleri bir sözlük formatı olduğu için başlıklara flood yapabilmekte, entry kasabilmekte, küfür edebilmekte ve en önemlisi istediğini özgürce söyleyebilmektedir. çünkü burda "ya silinirsem? ya çaylak yapılırsam?" endişesi yok. zaten böyle bir endişe söz konusu olsa buradaki 85000 yazarın ne işi var?
yani kısaca, inci sözlük yazarları, iki kelimeyi bir araya getiremeyen mallar değillerdir. ama pek çok kişi bunu düşünmektedir. beyinleri giblerinde insanlar değil burdakiler. ekşi'de de aynı cinsten yazarlar var, onlar sadece bu şekilde yazmıyorlar da gizlemeyi tercih ediyorlar. inci'de sansür diye bir şey olmadığı için her şey yazılabiliyor. burdakiler akıllı olmalarına rağmen salak, abaza taklidi yapıyor. zaten özgür bir yer olmasa şu anda ekşi'ye üye olmadığım gibi buraya da olmazdım.
not: ekşi sözlük'e üye değilim, olmayı da düşünmüyorum.
