Seni gayet iyi anlıyorum. Zamanında bende beklemiştim. Sabret. Sabredince mutlu oluyosun.

Bana anlat garantili çözüm söylerim. Kesin sonuç

Sabretme falan yalan tam 2 yıl 17 gün sevdim ilk gördüğüm anı bile hatırlıyorum ama en son sınıfımdaki sevdiğim arkadaşımla birlikte gördüm.

öncelikle istanbulda yaşıyorum ama merkeze biraz uzak. herkes de genelde birbirini tanır. ilçenin merkezinde bir liseden mezun olmuştum o yüzden tanınıyorum. öyle anadolu lisesi falan değil bildiğin düz lise. üniversite sınavlarında da istediğim puanı alamadım. tekrar dershaneye gitmek falan zütüm yemedi açıkcası ve evde de sıkılırım diye yine ilçe merkezinde bir kafede garsonluk yapıyordum. fazla uzatmayacağım.

bir sürü arkadaşım gidip geliyordu sohbet ediyorduk. hiç unutmuyorum 18 ekim günü. hastayım diye izinliydim. liseden bir arkadaşımla oturuyorduk o erkek arkadaşını bekliyordu.

en sonunda üç arkadaşıyla birlikte geldi çocuk. diğer iki arkadaşı başka masaya oturdu. tam o sırada konu benim kısa süren ilişkilerimdi. selamlaştıktan sonra konuya devam ettik. arkadaşımın adı leyla (isimler değişik) sevgilisinin adı da yavuz.
b: ben l: leyla y: yavuz
b: biz de tam benim ilişkilerim neden hep kısa sürüyor onu konuşuyorduk.
y: istersen sana uzun süreli ilişk yapabileceğin biriyle tanıştırayım ayıp ediyosun.
b: ya yok olur mu yle şey marketten domates mi alıyosun

o sırada diğer iki arkadaşından birini gösterdi. biraz tipsizdi. yok dedim. diğerini gösterdi. o sırada kimseyi istemediğim içn allah sahibine bağışlasın dedim. sonra o tipini beğenmediğim çocuk gitti. diğer çocuk da bizim masaya geldi.

öyle muhabbet falan ediyoruz bu sevgili muhabbetiyle ilgili hiçbir şey yok. arkadaşça bir sohbet. benim de o gün gözlerim mikrop kapmıştı beyler böyle kıpkırmızıydı falan annemleri bekliyordum hastaneye gidicez diye. ben bir ara lavaboya gittim. sonra yavuzun gitmesi gerekti. leyla onunla dışarı gitti. biz ikimiz kaldık. onun adı da ogün olsun.

o: biz de kaldık böyle.
b: evet leyla gelir şimdi

o sırada annem geldi hadi gidelim dedi. tamam dedim. leylayı bekledim bir süre. o gelince de kalktım ordan. hastaneye gidiyoruz annemlerle.

Degmeyecekse bekleme 1 yıl bekledim 1 yıl ama işte gine uzuluyoz be hele bi erkeği bekleme

telefonumda bir mesaj gördüm. leylanın sevgilisi yavuz. "aynenolm izin ver bak bu çocuk çok iyidir. ben kefilim siz mutlu olursunuz" dedi. ben de onayladım. ogünle konuşmaya başladık. klagib muhabbetler.

o: naptın birden gittin.
b: gözüm mikrop kapmıştı fark etmedin mi kıpkırmızıydı. hastaneye gidiyorum
o: nazar değmiş gözlerine.
b: lenslerdendir ya
o: bana gözlerinin lens olduğunu söyleme.
b: lens ama şeffaf. kendi rengi yani (gözlerim yeşil)
o: o zaman neden lens kullanıyorsun (bu soruya da ayar olurum)
b: gözlerim bozuk çünkü.
o: ben de tam diyecektim ki dünyada böyle güzel bi renk olamazdı zaten.
b: teşekkür ederim.

biraz daha sohbet ettik. ve ertesi gün buluşma kararı aldık. ertesi gün oldu, biz evime yakın bir kafede buluştuk. yaklaşık bir buçuk iki saat kadar muhabbet ettik orda. her şeyden konuştuk. ve ben o kafeden ona aşık olarak çıktım beyler. ama bir görün. nasıl midemde kelebekler uçuşuyor. bu adam o adam dedim. beni evime bıraktı. sonra yine mesajlaşmaya devam ettik ve o gece sevgili olduk.

Ulan bi gecede sevgili olan var ben 5 ay uğraşmıştım gene olmadı amk

her şey mükemmeldi sözlük. ben normalde aşkı tek bir adamla yaşanabileceğine inanırım. o konuşmadan sonra dedim ki ben bu adama aşık olacağım. hissediyorum. bu o. kafede otururken koray avcı- aşk sana benzer çalmıştı. gülerek demişti ki bu şarkı bizim olsun o zaman.

kafede çalışıyorum demiştim. o zaman akşam 4te vardiyaya girip gece 1de çıkıyordum. o da çalışıyordu çok görüşemiyorduk. her gün molada benimle 15 dakika sigara içmek için kafede oturup 2 saat beklerdi. çalışmış olan varsa bilir ne zaman molaya çıkacağımız belli olmaz. ilk sarılmamızı hatırlıyorum sözlük. yine ben onu evine uğurlarken gel sana bir sarılayım demişti. üçüncü günümüz falan. bir sarıldım. kokusunu duyduğumda resmen merdivenleri gördüm böyle cennete doğru. öyle güvende hissettmiştim ki hiç bitmesin istedim. sürekli izin günlerimi denkleştirip takılıyorduk. kahvaltıya gidiyorduk, sonra arkadaşlarıyla 101 oynuyorduk. pes oynamaya bile giderdik. en çok bu özelliğimi sevdiğini söylerdi. seninle her şeyi yapabiliyorum. sadece sevgilim değilsin ki derdi mesela.

beni evime bırakırken hep 40la giderdi. normalde makas falan atar. bir gün sordum merak edip. "beni eve bırakırken hep yavaş gidiyorsun. neden?" dedim.
"çünkü bırakmak istemiyorum. burda şu an huzurluyum" dedi. ben bir kez daha aşık oldum.
arada böyle tartışıyorduk. ama ben konuşma yanlısı bir insan olduğum için hep konuşarak hallederdim. tatlıya bağlardık yani. böyle böyle bir ay geçti sözlük. bir ay sonra bir soğukluk başladı.

en sonunda beklediğim mesaj geldi. "seninle biraz konuşalım. müsait olduğunda söyle."

b: müsaitim. konuşabiliriz.
tahmin edebiliyordum.
"ben sana hak ettiğin değeri ve sevgiyi veremiyorum."
"ne yani ayrılmak istiyorum'un kibarcası mı bu?"
"evet"

baksana sözlük. insan bari yok canım öyle değil falan der. hem mesajla ayrılıp hem züt etmişti. sadece şunu yazdım
"bir şeyi merak ediyorum, neden?"
"nedeni yok ki. bitti m bitiyor."
sonrasını bilirsiniz. allah yolunu açık etsin'ler, kendine iyi bak'lar. üzüldüm ama o kadar değil aslında. sadece sevmiştim.

asıl olay burdan sonra başlıyor beyler.

üç hafta sonra mesaj attı bana. sana ihtiyacım var diye. tamam dedim buluşalım. ailesiyle arkadaşlarıyla sıkıntıları varmış. anlattı hepsini. yanında oldum. tavsiye verdim. e o günden sonra tekrar konuşmaya başladık. kafelerde buluşuyoruz yine. görenler diyor ki siz barıştınız mı? birbirimize bakıyoruz falan. ikimiz de tanınıyorduk zaten. herkes kıskanıyordu.
en sonunda ben konuştum. onu sevdiğimi söyledim ama o "sevgili olursak tekrar kavga edeceğiz. ve hayatımda kaybetmek istemediğim bir tek sen kaldın" dedi. eyvallah dedim. yeter ki yanımda olsun arkadaş da olurum.

ama arkadaş da olamadık sözlük. gördüğü yerde sımsıkı sarılıyordu. biz ev kiralayıp film falan izlerdik. yakınlaşırdık. saçlarımı okşardı. o günden bu güne hep böyle onu sevdim. arkadaş olsaydık gerçekten belki böyle acı çekmezdim ama, arkadaş da olmuyor. beni her öpüşünde acı çekiyorum. bazen başka kızlarla konuşuyor hissediyorum. hadi onu boşverin kanka diyor lan bana o kadar öpüp koklayıp.
itiraf ediyor diyor ki "benim karşıma bir daha senin gibi biri çıkmaz. ama korkuyorum" diyor. neden korkuyor bu adam sözlük? iyi biliyor gerekirse ben nefes almam o ilişkiyi yürütürüm. beni benden daha iyi tanıyor. iki kez aynı evde kaldık. bana öyle bir sarılışı var ki uyurken. arada saçlarımı okşuyor yine. öpüyor. hangi iki arkadaş aynı yatakta sarılıp uyumuş allah aşkına

Seni avucuna almış baya zaten bunu gibiyom başkasını nie gibmiyim hesabı yapiyo bi yol ver birkaç hafta en fazla bir aya donmezse sanaa gel seni ben alırım mk.

Bu seni giber ortada birakir soyliyim ben seni yedek eleman olarak tutuyo zaten elimde mantigiyla

Basligi okuyunca gay sandim amk

edit: cok icten yaziyon la

Rezimizi alalım Tam tersi bana olacak hissediyorum kız 2 cümlesinden biri arkadaşız

Rezerved

Bazen kendimi uzaklaştırmaya çalışıyorum. Fark ediyor ve duygusal bir şekilde yaklaşıyor bana. Gideceğimi biliyor. Son zamanlarda arayıp sormuyorum mesela neden beni aramıyorsun diye sitem ediyor. Ben bırakmak istiyorum aslında çünkü gerçekten yoruldum.

Ama o kadar alışmışım ki sözlük. Istanbul'un neresine gitsem onunla bir anım var. Yiğidi öldür hakkını yeme ihtiyacım olduğunda buluşacağımız zaman kapımın önünden alır yine aynı yere bırakır. O da benim yanımda oldu sağ olsun. Ama son zamanlarda öyle değil.

Eskiden bana "bu seni yedekte tutuyor" derlerdi ihtimal vermezdim hiç. Ama bu sefer böyle olduğunu hissediyorum. Eskiden sürekli arardı konuşurduk. Son zamanlarda biraz fazla dışarda takılmaya başladı arkadaşlarının okulu bitti falan, yine her gün arıyor ama boş zamanında...

Daha az önce aradı normal konuşuyorduk. Dışarda bir kız görmüş beyefendi öyle bi şey görmemiş, yok ağlayacakmış çok güzelmiş. Sevdiğim adamdan ekseriyetle bunları dinliyorum. Artık her gün ağlamaktan gözümde yaş kalmadı.

Hiç kendimi bu kadar aciz, çaresiz hissetmemiştim beyler. Normalde sert bir insanımdır. Dışardaki pelinsular gibi ota taka ağlayıp gördüğü her eli yüzü düzgün erkeğe aşık olup da fedakarlık yapmam. Ben hayatımda sadede onun için fedakarlık yaptım...

Ozelden yaz derdini soyleyim

çok fazla kendinden bir şeyler katarak hayal ürünü gibi yazmışsın. biraz törpüle bir dahaki yazdığın hikayeleri.
ben de aynen böyle yazıyorum, ama benimkiler zaten %95 sallama. A:DF:A:DA

aynenolm , keşke her kız senin gibi olsa