-
101.
+3evet bir tanrı var, bliyorum ancak ona saygı duymuyorum.
neden mi ?
çünkü tanrı, çocukların ölmesine izin veriyor bunun herhangi bir açıklaması olamaz.bu sistemin devam etmesine izin veriyor, aşıkları sevdikleriyle buluşturacak bir kader yazmıyor, kadınların tecavüze uğramasına izin veriyor. tanrının sorunları olmalı. bizimle yani neden bize mutluluk vermiyor ki ? tama çok güçlü,bu dünyayı ve içinde ki herşeyi o yarattı. bunada inanıyorum ama tanrı neden acıyı yarattı ki ? insanları nede zor bir sınava soktu ki ? bizi yeşil kırlarda koşmaya itebilirdi halbüki. tanrının kesnlikle pgibolojik bir yardıma ihtiyacı var. -
102.
+1 -2boş buzdolabina bakıp iç gecirdim. acaba ne zaman bira dolu bir buzdolabim olacak ? diye düşündüm. içimde ki ses hiçbir zaman diye bağırıyor ve benim çıldırmama sebep oluyordu. boş bir miğde ve baş ağrısı ile sokaklara dagildim. eski dostlar ve biraz ekmek arıyordum. aslında bu durumu çok önemsemiyor ve anlayamıyordum.aç kalmak benim için yeni birşey değildi.aç kaldığım ve yaralandigim günler oldu. bununla yaşamayı öğreniyor insan diye düşündüm. aşk acısı gibi birşey aç kalmak. sürekli orada bir yerlerde. sakin kalamıyor ve mantıklı düşünemiyorsun aç olunca. eğer paran yoksa caresizsin üstelik.o an tanrının elinde biraz para görsen bıçağını cekersin ve tanrıya saldirisin.
-
103.
+2 -1eski bir şarkı var kulağım da,
dudaklarım kuru ve çatlak,
sevilmeyen olmayı düşünüyorum,
hiç sevilmeyen ve çok seven adam olmayı.
en sevdiğim şarkının nakaratı var,
sigaranın son dumanı ve
biranın son yudumu var
aklımda.
saçlarına takılan birkaç ıslık,
gözlerine bakan yalanlar ve
küfürleri sayamıyorum artık.
uykularım yarım,
sesim kısık ve gözlerim kırmızı.
senin rengini bilirim,
turuncudur.
sen kendine demezsin ama
ben bilirim, rengin turucudur.
sesini biraz duysam, korkarım.
aşkını biraz yaşam ölürüm,
biraz daha çay içsem,
şarkı dinlesem,
sigara içsem,
biraz daha, biraz daha sevsem,
ölürüm be kadın.
seninle birkaç gün daha uyusaydım,
uyanamazdım, uyanmazdım.
sen şarkıların ve şiirlerin toplamı,
sarının şarkısı,
iğrençliğin ve umursamazlığım en adisi ve
en beceriklisin.
kadın, bırak beni,
yeter.
sıkılmadım ama öldürürüm seni,
sigaramda ve aklımda. -
104.
+3tanrı görür, tanrı ister, tanrı bilir, tanrı yazar, tanrı yapar, tanrı var, tanrı yok. tanrının hiçbir konu üzerin de hakkı yada söz söyleme lüksü yok. tanrı,büyük ve yaşlı üstün egolu bir varlıktan ibaret. onunla kendinizi aynı kefeye koymanıza aşırı kızar ve sizi yeryüzünde açlık ve sefalete salar ama çocukları öldüren askerlere yada milislere karşı herangi bir uygulamada bulunmaz. tanrım,egolarını al ve bizi rahat bırak. eşcinsellerden nefret eden, ciks yapanları ayıplayan kişilerin tanrısı. seni sevmiyorum, seni reddetmiyorum yada sana yoksun demiyorum çünkü biliyorum. oradan,uzaklardan bir yerlerde deri koltuğuna oturmuş beni izliyorsun ve bundan çok rahatsızım. biliyorum ki beni duyuyor ve görüyorsun ve sana söylemek istediğim tek şey ;
cehennminde yanmak benim için büyük bir şeeftir çünkü cennetinde senin gibi, cehhenneminde benim gibi (özgür)insanlar var. -
105.
+3ne yalanlar izledik,
ne göğüslere kafa gömdük,
ne aşkları sevdik,
ne şiirleri okuduk,
ne şarkıları yazdık.
neler bagirdik,
neler infilak etti,
neler gördük,
ne ölümler yaşadık.
çok aç kaldık,
nasıl da sevdik ama
hiçbir şey bilmedik,
sigara ve bira istedik,
açık bırakın kapıları,
yatiya kalacağız dedik.
nelere küfür ettik,
neleri istemedik ki,
siirlerimiz farklı,
kelimelerimiz aynı idi.
nereler de yazmadık,
ne senaryolar da figüran olduk.
her aşk sahnesi yabancı,
her ölüme aşikar olduk.
biz ne yeşillikler gördük,
ne kısalar sevdik,
ne saçlar istedik,
ne kanlar vardı ellerimiz de.
ne suçlar ve ne günahlar vardı omuzlarimiz da.
biz ne gece yarıları gördük,
ne kavgalar da uyuşuk,
ne uykular da koşar olduk.
neler çalmadık ki,
ne hatalar yapmadık,
boğazköyü sevdik,
çift katlı otobüsleri,
bizi terk edip, taksime koşan sevgilimiz unutmadık.
nasıl da sevdik,
bogazimiz çöl olana dek söyledik adını.
kısa saçlı, kısa kadın.
ne banklar da seviştik,
neler korktuk
ama önemli olan
beraber korkmamizdi.
biz ne hayalleri gömdük,
yaşananları hayal etmedik.
ne parklar da sarıldık,
çocukluğumun geçtiği mahalle de sevistik.
biz ne mevsimleri yaşadık,
tekirdağ da ağladım,
sen duydun ve
gariptir ki sen de ağladın.
biz ne kitaplar okuduk,
ne romanları susturduk ama
hicirini göremedim sende.
biz neler yaşadık,
nelere göğüs gerdik.
biz ne sınavlar verdik,
biz neler içip,
adımızı unuttuk.
ve yine biz,
sen ve ben,
biz,ne mevsimler geçirdik.
adına melis mevsimi dedik. -
106.
+3gözlerin de göremediğim ilgiyi ve
ellerin de olmayan sıcaklığı,
sesin de ki yabancıyı,
aklın da ki yalanları ve
bitmeyen şarkıları alıp gidiyorum.
sana taze güller versin tanrı,
ben acıları alıyorum.
sen de olsun bütün ormanlar,
ben yanginlari çalıyorum.
sen de olsun gurur, umursamazlık,
ben aşkı seçiyorum.
ve yine sen de olsun güzellik,
ben yorgunluğu alıp gidiyorum.
sarı saçlarını ve ince gülüşünü,
başkasına verme.
kalbin, başkasının olmasın,
denizlere bakma başkası ile,
tüm şiirler tükenir umarım
eğer başkası sana okursa.
tüm şarkılar yabancı gelsin,
tüm günler sessiz,
tüm yemekler tatsız bundan sonra,
bir tamam kelimesinden sonra.
tüm şehirler uzak, tüm aşklar yalan gelir,
bir umurumda kelimlen ile.
üstün de bahar,
ellerin de yaz,
sözlerin de kış var artık.
bir şiir yakışır bu yalancı aşka.
bir dolunay da iğrenç bir şiir yazarım ve
sen okumazsin. bilirim,
sevmek yakışır sana ve bilirim
sende seversin ama
benden başka herşeyi.
perdeler dans ederken odam da,
yine aynı karanlık,
sen de yine aynı mutluluk.
dolaplar sessiz, parkeler yorgun.
duvarlar sigara, yatak sert.
sen yoksun diye mutsuz her bir materyal.
her bir senaryo ve her kanun.
her nota yalnız çalar artık.
bir sen yoksun bir de içki.
bir fotoğrafın ezmez mi geceyi ?
bir sesin bitirmez mi yalanı ?
bir aşk yok eder mi beni ?
ve bir kelimen beni hayata bağlar mi ?
güvercinler ölü artık,
bulutlar siyah,
gökyüzün de yıldız yok artik.
her nefes,bir cinayet.
her duman bir komplo,
ve her kahkaha biraz hain.
belki, keşke ve unut kelimeleri ile donanmış bir hayat ve kader çizen tanrı ;
ne ister ki benden ?
ya da
tanrı beni nasıl cezalandırır artık ?
ateş ile değil, sensizlik ile verdi günahın kefaletini.
ben, yalnız ve yorgun bir erkek huursu.
sen, gecenin ve turuncunun, güzelliğin ve sigaranın, ölüm ve nefesin, aşk ve merhametin, şiir ve şarkının, sarı ve ümidin, gökyüzünün ve yıldızların, güneşin ve dolunayin, umut ve umursamazlığın, huzur ve kavganın, uyku ve kanın toplamı olan kadın.
tanrı, seni balciktan yaratmış olamaz.sen de güzel olan herşeyden var. -
107.
+3iyi bir geceye sığan iki şiir,
karanlık geceler de ki sessizliğin.
biliyorum, sıkılacaksin.
yazdıklarımdan.hep aynı,
daha önce diyeceksin.
sen değişmedin kadın.
senin huurluğundan ve iğrençliginden bahsedemem. değilsin.
sen güzelsin, sesin ve saçların.
bilirim, sevişemezsin ve sen de bilirsin,
yazamam ben, yaşayamam.
senin olduğun yer de değilim artık,
senin olmadığın heryer evim oldu.
monoton bir hayata sıkışan ben,
sessizlik ve bunalım olan,
buhran ve savaş olan,
boşluk ve düşüncesiz, sıradan ve çirkin olan ben.
seni söylemiyorum artık.
sen biliyorsun. güzelliğini ve gözlerini.
ben hariç herkesle konuşur ve ben hariç her yeri bilirsin.
bir benim kalbimi,bir benim aşkımı tanımaz ve sevmezsin.
göğüsü kapalı bir perde ve silik olmayan bir kadınsın sen.
dudaklarını özlememek, sana sarilmayi özlememek,zor.
sana bir daha sarılma ihtimali beni ayakta tutan ve daha güçlü oluyor hep,
sana bir daha sarilamama korkusu.
sen bir mevsimsin ve ben yaşadım.
dudaklarından bir küfür gibi çıkar,
artık sevmiyorum kelimeleri.
ben kaçamak bir gülüş ve bir kaldırım.
bir rüzgar gibi, poyraz gibi, fırtına gibi geçti sesin, kalbimden.
bilmiyorsun, seni nasıl sevdiğimi. -
108.
+3gibiş ve dudaklarin arasın da saatler.
sıcak ve derin bir dünya da nefes.
siyah tren, saçlar.
huur ve turunç kadınların çığlıkları,
zevk ve acının son hali.
inanılmaz bir deneyim,bir savaş.
duvarlar yıkık, eller çatlak.
bir dudaklar ıslak,bir de kadın.
ellerini sıkıp, gökyüzüne bakmak,
bir de sevişmek,bir de çığlıklarına şarkılar yazmak.
bir oda da değil, tüm dünya da göğüslerin de uyumak.
izler ya bizi tanrı,
o yalan,o kaçık,o zalim.
seni çıplak görür ya tanrı,
ona düşmanım.
gözlerin, ellerin ve yanaklarin,
saçların ve kokun sonra
bacakların,
hepsi bir peygamber gibi kutsal.
sana böyle dizeleri kim dizer ki benden başka ?
ben iğrenç bir serseri,sen
kaldırımın soluğu ve gecenin soluk rengi.
bir şairin son şiiri ve perdelerin ahengi.
ve içine girmek, yeni bir dünya,
bir evreni saçlarından kavramak ile eşdeğer.
kapalı gözlerinden, yumruklaşmış ellerin ve nefes nefesin.
hepsi güzel, hepsi bir çocuğa eşdeğer.
dudaklarını ısırman,bir ırmağın tutulmasından üstün.
oportünist bir kadının zevki değil bu,
nü bir tablo ya da ferregrafi değil.
bu zevkin ve acının kutsallığı. -
109.
+2 -1alkislar esligin de sahneden iniyor,bir yandan ise hafif bir şekil de gülümsüyordu. sahne ile oturdugu yer arasın da ki yere varmak 3 dakika sürüyordu ama sanki bir an da herşey durdu ve geçmişe doğru gitti. geçmiş derken ? melis mevsiminin yazılmasına kadar. lise yıllarına kadar. lise de ki yalnız ve asosyal hayatı gözlerinin önünden geçiyordu. poster ve kitap dolu olan odası ve otuz birleri. lise de aşık olduğu kız onu hiç fark etmemişti. zaten o da kendini fark ettirmek için bir çaba içerisine girmemişti. sigara kokan odasın da,asla sahip olamayacağı kıza şiir yazmak için beynini zorluyor,bir yandan ise ailesinin sigara içtiğini öğrenmemesi için camları açıyordu.her gece yarısı aynıydı asa için. elin de bir sigara ile odanın etrafin da döner ve kısık bir ses ile kendi yazdığı şiirleri okurdu.
aşkın duru hali,
bir bahçe de uykusuz ve konuşmalı sessizlik.
elbette sen.
varsa eğer gecenin bir katili,
tanrıdir.
boş tehditleri aldırmadan seni sevmek,
fark ettirmeden saclarini ezberlemek.
boş bir odaya dalmak gibidir,
kalbim de uyumak,
sen ise o oda da uyuyan yegane çiçek.
hergün evine kadar onun arkasından yürür sonra kendi evine giderdi.bu onu çok yorardi ama kendisine aşk diye fisildardi. elinde o kadar çok şiir olmuştu ki,en güzellerini arkadaşlarına satmış, onlar da kız arkadaşlarına okumuştu. yavaş bir şekil de kabuğunu kırıyor ve bira ile tanışıyordu. alkollü iken daha iyi yazdığını fark etmesi zor olmamıştı. birkaç arkadaşının tavsiyesi ile sokakta şiir okumaya başladı.ilk zamanlar da utanıyor ve kizariyordu. daha sonra el ele onu dinleyen aşıklar görünce hoşuna gitmeye başladı ve sesini yükseltti. kazandığı parayı biraya yatiriyordu. babası ise bu durumdan pek hoşnut değildi.hem alkole başladığını hem de derslerini umursamadığını düşünüyordu. lise üçte okulu bıraktı. babası ile çetin bir kavgadan sonra bir ay sokakta ve arkadaşların da yaşadı. derken kitap yazmaya karar verdi.bir kitap evi ile anlaşıp kitabını bastırdı. umutsuzdu ancak yaniliyordu. ışte su an elin de ki ödülü almasini sağlayan kitaptı. insanlar beğenmişti. normal zamana döndü ve yüzün de ki gülümseme son buldu. yerine oturdu ve kız arkadaşının yanağına bir öpücük kondurdu.bu,onun son mutlu anlarından birisiydi. -
110.
+3dert görme,
kalbim, acı ve hüsran nedir bilmesin.
yalnız kalma,
korku, uykusuzluk nedir anlama.
ölme,
nefessizlik nedir bilmesin sol yanın.
susma,
sesin, sessizliği bilmesin.
alkollü olma,
ağlamayı ve şarkıları öğrenme.
sarisinligin korkmasın,
yırtar ve atar geceyi.
bir andan ve sonsuzluğa uzanmaktan vazgeçme,
ellerin.
ellerin, üşümesin.
ben olmasam da,
başkası tutsun o elleri.
yeter ki,ellerin,
ellerin, üşümesin.
dizlerin de hiç yara olmasın,
gözlerin kararmasin,
şiirleri oku,
istersen başkasına.
başkasına aşık ol hem.
asksizlik nedir bilmesin sol yanın.
kestir saçlarını,
kahverengi olsun,
bir son nefesini,
bir de gidişini sevdim.
kavgayı, yorgunluğu,polisi, jopu,kurşunu, politikayı,kışı, yağmuru,mecburi ıslanmayi bilmesin vücudun.
sen hiç üzülme,
bir adam serseri var.
bir de birası.
elin de sekiz bira ile gel.
ağız dolusu gül,
ben susarim.
elin de defter ve kalemle gel,
dizeleri sen yazarsın,
ben okurum.
eğlenceni,
müziğini ve dansını bölmem.
bir sahili ve okyanusu,
bir şarabın dökülüşünü getir,
avuç için de.
belki son nefes,
son sigara ve son durak budur benim için.
ihtimal.
ihtimaller.
benim için umut yok,
ışık ve gürültü yok.
para ve mutluluk yok.
dost ve müzik yok.
benim için sabahın erkeni ve
koşturmaca var.
bitirmek istemem,
sanma şikayetçiyim.
sen mutluysan ben,
mutluluktan ölürüm.
sen uyu,ben kalkarım.
sen, sabahın erken saatlerini bilme.
ben bir sana yazarım,
bir sen bilirsin,
şiirleri ve sana olan aşkı.
bir gün, olur ya sadece bir gün.
seninle aynı evde uyanmış olmak.
beraber kahvaltı etmek,
aynı paketten sigara içmek,
ay bu şarabı bardaksiz içmek.
kısa olsun,
saçların ve eteğin.
ömrün uzun olsun,
derin bir yara gibi.
hatırlama beni, eğer canın yanıyorsa,
sen ağlama diye,
adımı bile unuttururum sana.
sonra,
bu aşka alabilir beni,
bir sahil kiyisin da intihar,
uzun bir şiir belki ama
tutamıyorum kendimi.
affet. -
111.
+3sence de komik değil mi ?
yani bu,yani yalnızlık.
sensizliğin getirdiği yalnızlık,
kimsesizlik bu.
adımı hatırlayan bir kişinin bile olmaması.
radyolar teselli etmiyor artık,
bunu hatırlıyorum,
evet, hatta hissetmeye başladım.
bu aynı alkole alışmak gibi.
önce miğde bulantısı,
birkaç yıl sonrası, sonsuz mutluluk.
sensizlik ve alkolün arasın da fark var elbette.
alkol mutlu eder,
mutlu eder hem,
hem de umursar seni.
acini ve acınacak halini dinler.
şikayet etmez, susar ve dinler sadece.
sen,sen ki kadın,
dinlemiyor ve umursamıyorsun artık beni.
belki de birgün,
kollarım da ağlarsın,
kapatırız ışıkları, sevişiriz,
sevişiriz ve yine
sevişiriz.
bir renk seç sen,
ben masaya dökerim onu,
bir hayal seç,
ben göğsüne yatiririm.
sen bir ömür iste,
ben, hazırım zaten. -
112.
+3terk eden dostlar vardı,
terk eden asklar,
sadık yalnızlık ve
hep geçen zaman.
kısa saçlı bir kadın yoktu.
ne kadar oldu gün mutlu olmayalı?
siyahlılar vardı,
kırmızı trenler,
mor dumanları ve
gri gökyüzün.
uç noktalar ve yalnız oturan bir kadın.
benim elim de sıkıcı şiirler ve
biraz da aşk vardı.
bir baba özlemi vardı sanki elim de,
bir de çocuk gibi olan sen.
biraz gezinti,
biraz tanrısız sigaralar.
tanrısızliga ve alkolün kutsallığına içtim.
maskeli balolar vardı,
mutlu şapkası taktım,
yalancı gülümseme giydim.
çıplak gibiydim.
iğrençliği taktım peşime,
yalnızlığı sürükledim.
belki birgün umudu vardı sesim de,
pusulasiz bir denizci,
kavgası bir serseri ve
kayıp bir çocuğum.
şiir sattım çocuklara,
Çektim gözlerinden körlüğü,
mavi umutsuzluk ve
çarşaf gibi olan deniz.
iş arayan yorgun bir hamalin,
son sigarası.
bir kar tanesi kadar eşsiz,
bir şarap gibi güzel,
sigara kadar zararlı,
ölüm kadar belirsiz,
turuncu kadar açık
ve bir huur gibi olan ellerinden öpüyorum. -
113.
+3bir ailem, evim,işim, param,arabam ve dostlarım vardı eskiden.
şimdi ne oldu ? neden bu haldesin ?
ne var halim de ? şarap içiyoruz, sahile de yakınız hem bak, uzakta müslüm gürses çalıyor. bundan daha güzel şey mi var ?
öyle tabii ama ailene, dostlarına ne oldu ?
sigara içmezdim ben. hayatim boyunca ağzıma bir damla şarap düşmedi. otuz yaşında tanıdım şarabı ben. sonra ne çok eksiğim var diye düşündüm. otuz yılın boşluğuna üzülüp kendimi şaraba bıraktım.ben böyle mutluyum dedim eşime, çocuklarıma ve dostlarıma. kabullenmediler.haklılar bir yerde.kim şarap kokan bir adamla konuşmak ister ki ?
tam sözünü kesip ben konuşmak isterim diyecektim ki,elini kaldırıp ;
çünkü sen de şarap kokuyorsun. çocuklarım bana baba demeyi kesti. eşim zengin babasının yanına dönmek için can atıyordu.ben ise işten çıkalı aylar olmuştu. gerekmedikçe calismiyordum. bazen işportacılik falan. eşim daha fazla dayanamadı. çocukları da aldı gitti.o sıra ben arabayı çoktan satmisim. arkadaşlarım yüzüme bakmıyordu artık. sonra sakallarimin uzadığını fark ettim. kesmedim.hem alkolik gibi ben de sakalı kendime yakistirdim. aslında biliyor musun bazen onlara haksızlık ettiğimi düşünüyorum. bazen de kızıyorum onlara bencil davrandılar. beni kabullenmediler. oysa ben onları zengin couklari olarak kabullenmiştim. -
114.
+3gökyüzün de birşeyler oluyor. tanrı,yeryüzün de olan serserilerini dövüyor sanirim. dışarı da muazzam bir yağmur ve rüzgar var. sıcak yataktan çıkıp sokaklara dalmak istiyorum. eskisi gibi, işlenip şiir yazmak istiyorum ama engel olan şeyler var. korkum mesela. korkuyorum.dışarı çıkarsam ağlayabilirim. aylardır ağlamiyorum. benim için başarı budur.iyi bir sınav sonucu değil.
-
115.
+2 -1gecenin bir vakti,
saatlerin sessizliği ve
yağmurun çığlıkları.
yan oda da sevişen kişiler,
benim yılmayan yalnızlığım.
üzerim de olan hasret ve
bir güvercin beyazı.
bıkkınım,
usuyorum ve siyahın etkisindeyim.
karanlık bir oda da,
dünyaya ışık tutan bir fikir var.
gecenin bir vakti,
korkuyorum.
karşı da kalanlar,
ölenler,
sokakta olanlar ve
islananlar.
bir yalnızlığın içine def edilmek beni sıkıyor.
şiirler de nefes almak,
ciğerlerimi yormak ve
hayalinle gözlerimi parlatmak beni bitiriyor.
iyi bir şair olmamak beni üzmüyor,
beni üzen, senin aşkın olmamak.
bir umut gibisin içimde. -
116.
+2 -1senden sonrada birkac kadın oldu hayatımda. kısa süreli ve saçma ilişkiler. hiçbiri sen olamadı sen gibi kokmuyorlardi. aslında senden net olarak hatırladığım tek şey kokun. diğer şeyler sadece natural bir resim gibi aklımın bir köşesinde duran eskiler. sesini de hatırlıyorum. bana "sarilalim" dediğin o koridorun sonunu unutamıyorum. kollarını açıp gözlerini buyuttugun gün o an dedim ki ; tanrı bazen ölümsüz kadınlar yaratıyor.sen ölümsüzdün kadın. saçlarını umutsuzluğa uzatıp gulumsemen ve gözlerimle yalnızlığini çalmak istemem birer tesadüf değil. saatlerce aynı yerde oturup göğsüme yaslanmana izin vermem birer tiyatro değil. başka birisi yada başka insanlara aşık olman gerçek ve bunun farkındayım. bosverdim.hayatim gibi, nefesin gibi, tanrı gibi boş verdim. sana sıraladığım soruları soramamami bos verdim .şimdi sorsam bir hayatı iki dudağının arasında barındırmak nasıl bir his ? her fotoğrafta güzel olmak nasıl bir his ? benim de senin bilmediğin birşeyleri bildiğim var tabii. tanrı,kendisinden güzel bir varlığı nasıl yaratır ?
-
117.
+2 -1cenazeler. binlerce ağlayan varlik. anneler,babalar, insanlar.herkes üzgün ve herkesin başı önde. sohbet edenler, ölen kişinin ne kadar iyi birisi oldugundan bahsederler. eğer ölen kişi hasta ise onun şanslı olduğunu ve kurtulduğunu söyler insanlar. tanrı aşkına,bu kadar insan neden ağlıyor ? ölüm için mi ? anne ve babasını yada kardeşlerini anlayabilirsiniz ama onu tanıyanların aglamasini anlamiyorum. arkadaşlarım ve akrabalarımı öldü ama ağlamadim. üzüldüm ama gözyaşı dökmedim. cenazenin olduğu eve girip herkesin,o odada ki ve bu dünyada ki herkesin birgün öleceğini ve cesedinin iğrenç sürüngenler tarafından kemirilecegini bağırmak istiyorum.ama bunu yapmayacağım çünkü yaparsam saygısız olarak nitelenen birisi olacağım kesin. bunlar gerçek ve insanlar gerçeklerin yüzünü görmekten kaçıyor. insanların kalbine ve yüzlerine kutsallik biçiyorlar sonra da çürümeye başladığın da ağlıyorlar. bunların hepsi sacmaliktan ibaret. benim cenazemi düşünüyorum. kalabalık olur muydu acaba ? binlerce insan yağmurun altında siyah şemsiyelerileri ile beklermiydi acaba ? peki,ben bunu umursar miydim ? peki siz, sizler umursar miydiniz? eğer şansım varsa cesedimi bulamazlar ve saçma cenaze törenlerine gerek kalmaz.
-
118.
+2 -1hey, brad.ne halt etmeye bir sigara almıyorsun ? hem sana aşk ve sigara gibi legal olaylardan bahsederim. hayır dostum, hayır.küçük burjuva özentisi, sakalsiz muallaklerin yaptığı gibi değil.ah,bilirsin. hayatim oldukça kötü diyor. faturalar,kiralar ve tekrar faturalar arasında boğulup gidiyorum. oysa,ev sahibim olacak huurya elimde para olmadığını ve olduğunda vereceğimi defalarca söyledim. iğrenç bir semtin eseriyim adeta brad.hey dost, bana bir bira uzatta sana geçen yaz gibtiğim rus hatunu anlatayım. hadi ama, gerçekten fazla içmedim. seni yaşlı çakal. derdin beni sarhoş edip cebimde ki parayı almak değil mi ? eğer öyle ise söyle paramı seninle paylasabilirim dostum. hey, barmen.kıs şu televizyonunun sesini. lanet politika ve popçu huurlarin ne yaptığı bu barda ki kimsenin gibinde değil.ah,evet brad. sıcaklar dostum. gerçekten günler çok kötü geçiyor. yani yazarken evet diyorum.bu yazdığım şey çok güzel oldu. evet dostum, insanlar bunu okur ve beğenir diyorum ama insanlar beğenmiyor. bu,beni gerçekten yoruyor oğlum. yeraltına inip bu iğrenç barda olmak bile kötü geliyor bir şiir den sonra.bak,su karşı masada ki yaşlı cakali görüyor musun dostum ? hergün buraya gelip sulu skoç söylüyor ve bira içiyor. tanrı aşkına bu insanların dertleri ne ? kim gibine takar amerikayı yada kim umursar ingiltere kraliçesinin bekaretini ? biz dostum yani sen ve ben brad. birer suikastiz dostum. kendi hayatlatimizi sabote ediyoruz. hergün burada futbol maçı izleyip futbolcuların aldıkları paradan ve eşlerinden bahsediyoruz.ah seni yaşlı pislik. hadi bana bir bira ısmarla ve gulmeyi kes. yoksa seni zihnim de canlandirmaktan vazgeçerim. aslında yapamam dostum. bana asa diyen ve beni dinleyen tek kisi sensin.iyi varsın brad.
-
119.
+2 -1gereği nedir ?
ah bu aşırı özlem.
sevmek, aşk,
tutku ve yalanın ruhunu sarar.
tekrar sevişmek,
tekrar izlemek saçlarını,
ve tekrar nefesini kesmek.
üç sigara sonra,
ciğerim, aşkım ve gözlerim.
hepsi berbat, hepsi hayalperest.
ihtimaller, sessizlik bir de
sen.
gözlerini tekrar gorebilme ihtimali,
ellerini tekrar saçlarım da hissetme özlemi.
bir bulutun ağırlığı var kalbim de.
kısa saçlarının güzelliğini özlüyorum.
bir semti,bir parkı ve
yere dökülen biraları özlüyorum.
su ve ateşin ahengi,
bir çin lokantasin da seni başkasıyla sevişirken görme düşüncesi.
ölüyorum hatun.
bilmiyorsun belki de,
önemsemiyorsun.
tekrar sesini duymak,
koşmamı sağlar.
malesef beni düşünmüyorsun.
ellerin de ölmeyi,
bir cennet ile takas edebilirim. -
120.
+2 -1hey, brad.bu insanların sorunu ne dostum ? ah lanet komünistler. sistemden şikayet etmekten başka birşey yapmazlar. ah,brad. milliyetçileri de sevmiyorum dostum. hayır, bana öyle bakma yaşlı bin. bu ruhu çekilmiş birahane de yumurtalı bira içen adam sensin dostum.ah,brad. çay ve sigara gibi dostum. bilirsin. aşk ve aynı klagib cümleler. sevmiyorum dostum. asalak gibi yaşadığımız bir gerçek ama bizler de insanız.hey, frank.buraya bir bira daha gönder ve omuzunda ki o iğrenç havluyu at pislik herif. gulmeyi de kes. lanet olası serseri.ah,her neyse brad.en son ne diyordum ben.ah evet dostum hatırladım. siyahi kadınlardan bahsediyordum değil mi ? ne ? neden guluyorusun ? seni gibime takmiyorum yaşlı serseri. evet dostum siyahi kadınlar. sanki tanridan ruh almışlar dostum. tanrı lanet olasi bir zenci olabilir oğlum. ah,her neyse. siyahlar da iyidir.bob marley falan. teşekkürler frank. param olduğun da tüm borcumu kapatacağım dostum.iyi birisin sen.ama bu senin çirkin bir barmen olduğun gerçeğini değiştirmez. brad.sen neden içmiyorsun ? sakin bana bıraktığını söyleme. yoksa senden nefret etmem için bir neden daha verirsin bana. boşver oğlum. bilirsin.buraya eskiden genç huurlar takılırdi.ne oldu onlara ? hepsi yaslandı sanırım.hey. eğer hepsi yaşlandıysa bizde yaşlanıyoruz değil mi ? hayır dostum. senden bahsetmiyorum.sen zaten yaşlısın.ama ben.ben genç sayılırım. dişlerim hala sağlam ve prostat olmadım.ah,lanet huurlar.hep aklımızı karıştırıyorlar.hey brad.en son ne zaman sevistin dostum ? sanırım en son annenin memesini görmüşsündur.hey frank. gulmeyi kes tamam mi ? bu ciddi bir konu. brad.dostum.en kısa zaman da seni çılgın bir bakire ile tanıştıran kişi olacağım.bir bira daha.
-
ccc rammstein ccc günaydın diler 19 11 2024
-
dişi maymuna benzeyen kari silkenler de
-
memeok silinmiyor
-
arkadan züt deliğini cinsel olarak uyardım
-
kadinlara saygi duymuyorumm
-
benim 26 yaşima kadar full pompa
-
kış günü iş saati okul vakti sabahın 10 u
-
allah öldü yerine lucifer geçti
-
memeok sizofren it
-
barisacaksak savasmanin ne anlami var
-
hailey bieber
-
ımrali ve selonun dedigi gibi
-
memati sana define islerinle ilgineme
-
ben bu gün parasızlıktan travestiye gittim
-
insan beyni robota aktarıla ne olur
-
yarin turkiye maci icin mactan 15 dk once
-
5 yil irak kurdistan ozel heraketa
-
dedelerimizin kovuldugu ulkelerin listesi
-
gece vakti sis bastı amk ne alaka allah
-
incideki tiplerin nekadar sahte
-
5 yil ekşide aktrolluk mesele yaptim
-
öndeyizzzzz
-
dün elektrik yoktu yagmur dolayisi ile
-
tip okuyan incideki dibte ve yikik
-
mahlemiz sakinlerinden memati
-
size inernetin cinler tarafindan
-
pıttak kumbaraysa pipi ne
-
bir keresinde 1 yıl nofab yapmıştım pgibolojim
-
incideki erkeklerin yüzüne oturdum
-
memeok baslik icat eder siz
- / 2