ne kadar boktan bi dunya

@1171 olum senin olmayan egonu yerim lan yardır kardeşim

aynı manzaradan aynı yere bakıyorum ve sen yoksun.o yol aklıma geliyor, dalıyorum.uzun yol, sana benim olmayacağını biliyorum ama yinede seviyorum dediğim yol. ikimizde aglamistik.ben o yolda çok yürüdüm. çok ağladım o yolda ama yanimda sen yoktum.o kaldırımda uyudum bazen bazen o kaldırımda kavga ettim. yeşil gözlerinin etrafına kızıl vurulunca bir başka güzel oluyordun. bir yıldır aklımda hep aynı şey var.bu defterleri kapina bırakıp kaçmak. okusan bana geri döner misin bilmiyorum. korktuğum şey aşık olduğun adamın bu defterleri okuması. kendimden korkuyorum damla,onu öldürmekten korkuyorum. tüm dünyaya ceset gözüyle bakıyorum senden sonra. iyice nefret ettim toplumdan,ev arkadaşım bile adımı unutmuştur. aslında son birkez sana sarılıp uzağa gitmek istiyorum. nerede savaş varsa oraya, nerede kavga ve ölüm korkusu varsa oraya gitmek istiyorum. kadın,gel artık yoksa öleceğim.

her sigaraya son sigara diyorum ve her şişeye son gözüyle bakıyorum. aslında bırakabilirim bunları sen olmasan. sigarayı söndürüp evet ışte bıraktım dememle bir başka sigara yakmamin arasında sadece bir dakika var.hep aklimdasin ve her aklıma gelişinde bir sigara yakiyorum. aslında sende bunu isterdin yani sigara icmemi. bana hep sigara alırdin sonrada sigarayı içerken beni izlerdin. ölümünü izliyorum derdin bazen ve hemen ağlamaya başlardin seni ağlarken görünce sigarayı atıp sana sarilirdim. bende aglardim. bana gecenin bir yarısı ekmek getirdiğin günler vardı. aklım almıyor bunları yapan sendin ve bunları yapan kişi mutlaka aşık olmalı. neden terk ettin ? zeki bir adam olamadığımi biliyorsun, düşünmeyi sevmediğimi ve ben hariç tüm insanların düşünmesini istediğimi bilirsin. artık düşünüyorum neden gittiğini, sana neden yetemedigimi düşünüyorum.

gerçekten bu yazdıklarımı ona okutsam bana geri döner mi sizce ?

@1176 dönebilir kardeşim lakin şüphelerle yaşayamazsınki o başkasıyla birlikte olmuş felan kafalar karışabilir

@1177 çok güzeldi be dayanamam ben tak yerse yesin yine gel derim ben moruk

@1178 http://inci.ca/ufsimt93zp

son bir martı kalana kadar devam eder bende ki aşk. unutulmuyor aslında,son sigara bitine kadar bitmez bende ki saçmalık.son şarap içilene kadar devam eder bende ki kavga,son çocuk yaşatılana kadar devam eder bende ki dava.son umut tukenen kadar devam eder bende ki bu serserik,son yağmur yağana kadar bitmez bu gözlerin.son turuncu siyaha karışana kadar bitmez ruhun. nefes bitene kadar bitmez bu sende ki güzellik.ben biterim de sendeki yeşıl ve turuncu bitmez.

birşeyler çalmak herzaman mantıklı olandır.ben genelde şarap ve kitap çaldım. size bunun garantisini verebilirim ; eğer ihtiyaciniz olan şeyden ihtiyaç kadarını calarsaniz bu dünyanın en güzel hissi olur. özgürlük çalın siz, örgütlenerek spreylerinizle özgürlük çalın. yüzünüzü asla kapatmayin, molotof atmayın, polis yada vatandaş öldürmeyin. arkadaşınıza ya yoldaş yada ülküdaş diyim ama sizin gibi demeyenleri öldürmeyin. kimler ölmeli biliyor musunuz ? banka sahipleri,bir kitabı 20 liraya satan kişi, emperyalist güçler ve bu sistemi savunan herkes öldürülmeli. yeni bir dünya için, sperm olan şeylerin ileride özgür birer varlık olması için pisliklerin öldürülmesi gerekiyor.bir polis olmemeli ama bir silah taciri ölmeli,bir hakim ölmemeli ama pekekent ölmeli. güneşin ve balçığın yada bir spermin yada adem ile havvanin ürünleri olan bizler acilen uyanmali ve yeni bir dünya sistemi için duvarlara şiir yazıp, şarap icmeliyiz.

dönmez bence, bir kez gittikten sonra eskisi gibi olmaz.
Ben denedim, yalvardım, süslü cümleler kurdum, aklını karıştırdım.
Sonra keşke yapmasaydım diye düşündüm,
Denemeyip, umuduyla yaşamak daha güzel.
Olmayacağını bilsen bile.

sonra uyandım, beni ölümüne sarsan adama baktım. gözlerimi acamiyordum hafifçe ayağa kalktım.

kapatıyoruz dedi. etrafima bakindim bilmediğim bir birahanedeyim, saat baktım sabaha karşı dört. borcum ne kadar dedim, zaten ödediniz dedi. peki diyip birahaneden çıktım. dışarı çok soğuktu. elimi cebime attık soft pakette son bir sigara, sonra bir an durdum ve defterim dedim, defterim nerede ? 

hemen birahaneye koştum ve içeri girdim adam yine geldiğimi görünce gözlerini devirip 

kapattık efendim dedi.

defterim nerede ? 

evet, unutmuşum.defterinizi burada dedi.

barın altına eğilip, kırmızı kaplı defteri çıkardı. koşar adım yanına gittim o sırada defteri karistiriyordu. sert bir şekilde defteri elinden aldım ve kapıya yöneldim.tam cikacakken ; 

güzel yazılar dedi. yavaşça arkamı döndüm ve 

yazdıkları mi okumadım değil mi ? dedim.

okudum,bir mahsuru yoktur umarım.

var ulan var. nasıl okursun yazdıklarımı, kimden izin aldın? diye bağırdım. şaşırdı ve utandi onu o halde görünce bende utandım.

lütfen sessiz olun, lütfen patrona şikayet etmeyin dedi.

bu mekan senin değil mi ? 

hayır efendim be sadece barmenlik yapıyorum dedi.

onun barmen olduğunu bilseydim bunu gerçekten yapmazdım ve belli ki paraya ihtiyacı vardı,onu şikayet etmemden korkuyordu. yanına gittim ve 

patrona söylemem ama bir şartım var dedim.

ne olursa efendim dedi.

bana bir bomonti ver ama param yok haberin olsun.

hemen efendim dedi. birayı verdi ve dışarı çıktım. kendimi bir kahraman gibi hissediyordum bu ilk kez olmuştu aslında ilk ve sonuncuydu.

@1182 galiba haklısın, onunla da olmuyor onsuzda olmuyor galiba dünyanın en taktan ikilemi bu.

son birkez dedim kendime ve telefonu elime aldım. tekila shot diye bağırdım barmene hemen hazırladı. tekilayi vurdum ve numaranı çevirmeye başladım bir yandan da kendimd hayret ediyordum,bu numarayı nasıl unutmadım ? diye. arama tuşuna bastım ve telefonu kulağıma görturdum. çaldı uzunca çaldı ve açtım telefonu "alo" diye bir ses duydum önce.bu senin sesin mi diye düşündüm, uzun zaman olmuştu sesini duymayali.bir daha alo dedin ve küfür etmeye basladin. gözlerim barın arkasında duran olmecada yüzümde ise saçma bir tebessüm sonra bir anda telefonu kapattım. çekmedim telefonu kulağımdan,o sesi dinliyordum. elimi hafifçe kaldırıp 

tekila sisesi ver dedim.

barmen hiç tereddüt etmeden şişesi ve bardağı verdi bir yandan da limon kesiyordu. doldurdum,bir,iki üç, dört,beş, alto,yedi, sekiz ve dokuz gerisi yok. uyandığımda bar bölümündeydim. elimde telefon, cebimde 20 lira ve akbil, kemerinde ise bir paket sigara. ayağa kalktım ve bardan çıktım.ne olduğunu hatırlamaya çalışıyordum ve hatırladım ve o an durdum sanki hızlı adımlarla yürürken bir anda arkadan birisinin adınızı bağırması gibi birşeydi yada hiç ummadığınız anda bicaklanmak gibi birşey.

asa, dün gece sesini duydun dedim kendime ve koşmaya başladım ama nereye.eve kadar kostum, mutluluktan ölüyor gibiydim.o sabah ki çayın tadını hala unutamıyorum ve ben hala o kadar güzel bir çay icmedim.

peki aşk nedir ?

aşk, onunla doğmamak ama onunla ölmeyi istemektir.

peki aşkına karşılık alamamak nedir asa ? 

ölüm gibi birşey, aslında tam olarak ölüm arasında ki tek fark ise nefes alıyor olman.

herkes uyudu mu ?

uyumadik panpa yaz

yeraltı edebiyatı mı kaldı be güzel kardeşim.

kandinlari gerçekten anlamiyorum. evim ve iyi bir işim var,bir kadına sahip olduğum herşeyi vermeyede hazırım ama bir kadınla düzenli bir ilişki kuramiyorum.

güldüm ve ona baktım.

bak moruk, kadınlar senin araba kullanabildiginle değil araban olup olmadigiyla ilgilenir dedim.

sustu, düşündü ve anlamaya çalıştı sonra beni doğrular gibi kafasını salladı.

hani bir içsem ama güzel içsem üstelik yarını hatta anı dahi düşünmesem. alkol almalıyım hemde çok alkol bulabilirsem birazda ot ve geceyi bir telefon kulübesinde kusarak sonuçlandırmaliyim. yarı baygın ve iğrenç bir halde belki bir serserinin gaspına uğrarım olumune dayak yer kafayı çay evinde açarım. uyumam hemde tüm gece sokaklarda ellerim ceplerimde dolanirim bir sokak lambasının altında gözlerimi kapar, sınırlı bir sonsuzlukta ayilirim. iğrenç paradoksal bir ömür beni bekliyor ve tabiki bu dünyada ki herkesi o kadar anarşist ve özgürüz ki sabahın yedisinde uyanıp aynanın karşısında kravatimizi duzeltiyoruz,su an bunları düşünmek istemiyorum tek istediğim kendimi sokağa atıp kopuk bir şekilde kavgalı ve turuncu sıcak gecenin boynuna dolanıp sevişmek bira ve otla. nerede olursa olsun bu gece kafayı bozup kapının önünde yatmali ve ertesi gün pişman olmadan, ıslak bir şekilde uyanıp geceyi dusunmeliyim. hani bir uyansam ölmüşüm, senin kollarında, gecenin ayazinda protest bir toplumla birlikte polis jopunda.bu gece kafayı kirmaliyim.

şu yarı kimsesiz gecelerin en guzeliydin be kadın.

öylesine sahipsiz ve öylesine asi, ölümlü olamayacak kadar sonsuzdun be kadın.

dört defa yeşil ve jilet kesigi gözlerinde aradığım herşey vardı.

aşk, kavga,dava, gece,bin, kimsesizlik,ekmek, şarap namus ve huurluk.

özlem ve aşk ile bekleyen bir adam olarak söylüyorum bunu,

her kim isen yada her kiminle isen dön, ben hala bekliyorum,asa hala bekliyor be kadın.

-ki ben damla, bilirsin bulurum seni bir şişe birada, kavgada ve ekmekte.

özlüyor ve ağlıyorum ah be kadın, senin yüzünden bitecek bir ömür.