nasıl zengin oldum anlatıyorummm

Evet beyler hikayem 3-4 gün sürecek. Varsa 3-5 up başlıyorum.

edit: Sadece benim entrylerimi okumak için http://ccc.incisozluk.cc/...edeviyi%20giben%20ayicikk

Neyse başlıyayım beyler upları gibtiret.

2010 un başları.. Ben dışarda aç aç gezen binin tekiyim. çalışmaya geldiğim bu memlekette aça acına geziyorum.. gece gece saat 12ye yaklaşıyor. Bir otel bulmam lazım. Cebimde 25 lira param var. Otele gidersem yarın ne yiyeceğim? Bu sorularla uğraşırken. Pansıyon gibi bir yer. içeri girdim.

Ben: Merhaba abi bir oda kiralıyacaktım..
Resepsiyon görevlisi: Buyrun 20 lira ya 13 numara
Ben: Ben bir bankamatıkden para çekip geliyorum.

Dönüp leş gibi yerden çıktım.

Mersin sokaklarında gezerken sahile inmeye karar verdim. Orda 24 saat açık kafeler var. Orda oturup bir iki çay içip sabahlıyabılırım diye düşündüm. Işıkları açık bir cafe. içeri girdim. Bir çay istedim ve düşünüyorum. Ne tak yiyecem lan ben ? Cebimde üç kuruş para. Kalacak gidecek yerim yok. Para isteyecek kimsem yok. Nereye gidecem m.k? Bu sorular beynimi kurcalarken çayım geldi. O soğukta çayımı yudumlarken kafamdaki bu sorularada cevap arıyordum.

Allahdan sıkı giyinmişim. Elimeki valizimi alıp atkımla eldivenimi çıkarıyorum. Gece uzun ve ıssız. Sahil karanlık. Sahilin karanlıgını cafenin ve sokak lambaları aydınlatıyor. Denizi izliyorum. Düşünüyorum. iş bulsam ? bulalım bulmasınada elimden ne gelirki? Ne şoförlüğüm var ne ehliyetim. Oraları geçtim. Bir iş bulmam gerek ama ne işi ?

Ailem.. Ailemi geçen yaz ki trafik kazasına kaybettim. Annemin ve babamın Fotografını çıkardım çantamdan. Buruşmuş fotografı elimle düzeltirken bir yandanda o mutlu aile tablomuzu seyrediyorum.. Evimize gelen haciz yüzünden ev eşyalarını kaybettim. Ellerimde kalan tek şey çantamda duran iki pijama takımım 4-5 iç çamaşaırı ve bir kaç kazak ve kot pantolon. Birde leptopum var. Babamın bana binbir emeklerle aldıgı leptopum. Evet onu satabilirim.

Saat sabaha karşı 4 içeride oturan adam beni gözlüyor. 3 saatir 2 bardak çayla burda oturuyorum. Şimdi diceksiniz gibtir git içeride otur diye. Cafe değil küçük bir çay ocagı konteynırda dışarda masaları sandalyeleri var. binin evladı içeride davet etmiyor gel otur dondun o soğukta diye. Neyse Çıkardım leptopu koydum masanın üstüne. içindeki aile fotograflarımızı flashıma kopyalıyorum. Annemin babamın. :Öyle özlüyorumki onları..

işim bitti şimdi tek iş bilgisayarı temızlemek. Temızledim bütün aile fotograflarını herşeyi kaldırdım. Saat sabah 6 Adama teşekkür edip 2 lira tutan hesabı ödeyip mekandan kalkıyorum. Uykusuzlukdan gözlerim gidiyor. Ölüyorum desem yeridir. ilk işim bir iş bulmak. Caddede geziniyorum. Karnımın gurultusu beni ürkütüyor. Birşeyler yemem lazım ve birazda kestirmem. Böyle iş arıyamam. Tekrar sahildeyim bir simit ve su aldım. Suyun birazını içip valizime koydum. simidimi yedim. Çok aıktıgımın farkına varmışım. Karnımı doyurmadı cebimde şuan 21.5 liram kaldı. Bekliyorum. Şu üstü kapalı banklarda birazcık kestireyim. Nasılsa gündüz oldu. Çantamın ipini elime sıkıcı bağladım ve kafamı tahtaya koyup uyudum.

Yaklaşık 2-3 saat kadar uyumuşum saat 10a geliyor kalkıp iş aramalıyım. Mağazaları tek tek dolaşıyorum ve cafeleride.

iŞ ARNIYOR

gibimsonik bir mağaza. ORta halli içeriye girdim. Adam beni gördü. Giyimim düzgün. iş ilanı için gelmiştim ? dedim. adam cw niz varmıydı dedi. Hayır maalesef dedim. Kusura bakmayın sw nizin olması lazım dedi. Tam arkamı dönmüş çıkıyordum birisi dur bakıyım delikanlı dedi. Arkamı döndüm. Yaşlı bir adam kısa boylu beyaz saçlı. Gel bir odama bir çay iç konuşalım senle.

@31 Mekanın masalarınınn yanındaki çardaklarda tahtalara priz yapmışlar oraya takıyordum.

Odasına girdim. Hava soğuk yağmur yağacak gibi. Mersinin kışını bilenler bilir. Soğuk içinizi titretir. Kar yağmaz ama kar soğugu vardır.

Ne yapacaksın bakalım işi?

Efendim bir işe ihtiyacım var çalışmam gerek kalacak ve gidecek yerim yok. Enazından çalışırsam cebime 3-5 birşeyler girer diye düşündüm.

Nasıl yani? Bir yerde kalmıyormusun? Dedi kanlı gözlerime bakarak.

Hayır efendim iki gün önce geldim buraya. Belki inanmıyacaksınız ama ailemi trafik kazasında kaybettim.

peki delikanlı ne iş yapabilirsin?

Ne iş olursa..

Bir iş var öğleden sonra bizim dükkana mal gelecek. üç eleman var üçüde bayan o yüzden kolileri içeriye taşıyamıyor. Beklersen o malları indirdikden sonra sana biraz para veririm.

Çok teşekkür ederim efendim çok sağolun

Açmısın ?

Hiç ses etmedım ve önüme baktım. Peki otur burda dedi ve odasından çıktı. Odada beklerken içeri mağazanın bir bayan elemanı girerek elindeki poşette duran dürümle ayranı masaya bıraktı. Çıkar çıkmaz onları yemeye başladım.

Adam içeri girdiğinde Mal geldi delikanlı dedi.

Bir Transitin içinde hafif ağırlıkda koliler duruyordu. Gidip şoföre hangilerini indireceğimi sordum. Oda işaret etti ve dükkana girdi. Kolilari birer ikişer alıp dükkana sokuyordum. Mağazanın deposuna bırakıp geri kolileri almak üzere dönüyordum. Koliler bitmişti ben ise terlemiş ve yorgundum. iki gündür üç saatlik uykunun üstünde duruyordum.

içeri girip bitti abi dedim. Adamla şoför ise çaylarını yudumluyorlardı. Şoför ben kalkayım artık diyip adamla tokalaştı ve mekandan çıktı. Adam otur delikanlı dedi. Cüsseme bakarak (1.87 boyundayım 73 kiloyum) Aferim delikanlı dedi. Çekmeden çıkardıgı bir 50 lirayı bana uzattı al dedi. Teşekkür ettim. Ama şaşırmıştım. Fazla yormayan bir iş için 50 lira fazlaydı. MEkandan çıkmak üzereyken. Adam peşimden gelerek şimdi nereye gideceksin diye sordu. Ben ise bir pansıyonda kalırım heralde dedim.

Kolumdan tuttu ve gel sana kalacak bir yer ayarlıyabılırım dedi. Çaresizdim. Geri dönüp onu takip ettim. saat aksam 9 a geliyordu. arabasına bindik bir eve gittik. iki katlı bu müstakil evin alt katı dışardan bakıldıgında boştu. Üst katında ise bir ışık yanıyordu. Gel dedi ve yukarıya çıktık. Yukarıda bizi onun yaşlarında bir teyze karşıladı. Hanımı olmalıydı bu kadın. Hoşgeldin bey dedi ve bizi içeri buyur etti. içeri girdik. Bu delikanlı kim dedi gözleri parıldar bir şekilde bana bakarak. Tanrı misafiri hanım dedi.

Kadın bize sofra hazırlamaya başladı adam ise evdeki sobayı yakmış televizyona kitlenmişti. Ben bir yandan yemeği beklerken biryandanda dyvardaki asker resimlerine bakıyordum. Her köşede bir asker fotografı benim yaşlarımda bir çocuk. Benim boyumda ve benim kilomda. işin kötü tarafı fotografdaki çocuk bana çok benziyor. Şimdi adamın bana neden iyi davrandıgını anlamış gibiydim.

Takiptemisiniz panpalar?

Bu kim amca diye ona sordum. Omu dedi. O sırada hanımı girdi içeriye yemekleri büyük bir tepside getirmişti. Adam cevap vermedi oturduk yemek yemeğe başladık. Kadın bana bakıp gitmişti gözleri dolmuştu. Adam ise yemek yemekle meşgul dü. Durumlarının iyi oldugu her hallerinden belliydi. Çünkü evin eşyaları olsun. Kadının kolların daki bilezikler olsun adamın arabası olsun. Yemeğimizi yedik ve kadın bize demlikle beraber çay getirdi. Bir an kendi ailemi hayal ettim. Sanki ailemle yemek yiyordum.

10 dkya geliyorum panpalar.

devam ediyorum

Çayımızı içerken ben hala neden adam bana böyle iyilik yapıyor onu düşünüyordum. Adam bana dönerek ailene noldu delikanlı diye sordu.

Efendim ramazan için memelekete gitmiştik. Ailem memleketten dönemk için yola çıkmıştı. Ben ise amcamlarda kalmak istediğimi. Daha sonra otobüsle geleceğimi söyledim. Tamam dediler. Ters yöne gelen bir kamyona çarpmamak için babam direksiyonu kırınca araba etrafdaki tarlaya girip takla atmış. Kadın vah yavrum derken adam pek inanmış değil gibiydi. Kimliğin yanındamı delikanlı diye sordu bana tabi efendim buyrun dedim. Ve kimliğimi çıkaraıp ona verdim. O karısıyla bizi yalnız bırakırken odaya birilerine telefon etmeye gitti.