1. 1.
    0
    ama 10. entry'den itibaren, hadi uplayın
    ···
  2. 2.
    0
    tamam anlatıyorum, bir pazar sabahı saat 7'de uyanmışım, canım öyle sıkılıyor ki. telefonumla en sevdiğim arkadaşım belma'yı aradım. dedim, kızım canım sıkıldı biraz ormana yürüyüşe çıkalım mı. deli misin sen kııız diye çıkıştı ilk. ama ben kahvaltımızı da orada yaparız, hem aldığın kiloları da verirsin diye belma'yı ikna ettim.
    ···
  3. 3.
    0
    neyse kapı zili çaldı, belma spor kıyafetlerini giymişti. göğüs çatalları ortada, dedim kızım ormana gidiyoruz biraz kapalı giyin ne olur ne olmaz. o da yok dedi, öyle şeyler ancak filmlerde olur. ben de iyi hadi dedim. kızdan cesaret aldım ben de altıma bir şort giydim, sütun gibi bacaklarım ortadaydı. henüz yeni ağda yapmıştım. erzakları hazırlayıp çıktık kızla beraber.
    ···
  4. 4.
    0
    mahallenin ağır abileri önümüzü kesti, kızlar sabah şerifleriniz hayrola diyerek ellerindeki tespihleri sallaya sallaya benim bacağıma belma'nın göğüsüne doğru keskin bakış attılar. sonra da dikkat edin buraların iti kopuğu çok olur diyerek bizi rahat bıraktırlar. biz yolumuza devam ettik.
    ···
  5. 5.
    0
    zaten kasabada oturuyoruz, orman dediğin bir iki kilometre ileride. kasaba çıkışında bir de bakkal var. hazır giderken abur cubur da alalım dedik, girdik. bu sefer bakkal amca yoktu, oğlu vardı. oğlu kirli sakallı, 180 boylarında, kaslı hoş bir çocuktu. üniversitede okuyordu, ama yaz tatili olduğu için kasabada babasına yardım ediyordu. dedim bakkal amca nerede, o bugün dinleniyor ben bakıyorum dedi. ha iyi o zaman şuradan iki paket doritos cips, iki şişe de kola ver dedik çıktık. çocuk bizden para istemedi, ikramım olsun dedi. sevindik. ama nereden bilebilirdik ki onun bu iyiliğinin karşılıksız kalmayacağını.
    ···
  6. 6.
    0
    artık hazırdık. kasabadan iyice uzaklaşmıştık. patikadan ormana doğru ilerliyorduk. henüz sabah olduğu için orman hafif sisliydi ve içeri girdikçe ortalık daha da karanlık ve ürkütücü bir yere dönüşüyordu. kargaların o ürpertici sesi de cabası. belma bana kız nereden getirdin beni buralara diye kızmaya başlamıştı bile. korkudan o kadar bağırmaya başladı ki kargaların sesini duyamıyordum bu manyak kızın yüzünden.
    ···
  7. 7.
    0
    derken aniden irkildi ve sus pus oldu. çalılardan sesler geliyordu, kargalar bile susmuştu artık. orada duyulan tek şey bizim hızlı nefes alıp verişlerimiz ve çalılardan gelen o çıtırtıydı. belma hemen bana sarıldı, sessizce kim var orada dedim ben. ses çıkmadı, sonra cesaretimi toplayıp çalılara biraz daha yaklaştım, kim var orada diye sesimi yükselttim. o sırada arkamdan belime sarılan belma'dan bir çığlık yükseldi, tam ona doğru dönüyordum ki
    ···
  8. 8.
    0
    sağımdan bir el kavramıştı beni. tutuyordu kolumu, bağırıyordum, o an belma'nın korkudan yere yığıldığını gördüm, sol kolumdan da birisi sımsıkı tutuyordu beni. tam yüzüne bakacaktım ki bu sefer arkadan yüzüme doğru uzanan bir el gözümü ve ağzımı kapamıştı. canla başla oradan kurtulmaya çalışıyordum ama ne mümkün! bu üç el benim hareketlerimi kısıtlıyordu, sonra güçsüz düştüm zaten ve kendimi bıraktım.
    ···
  9. 9.
    0
    ondan sonra bu üç arkadaş beni iyice becerdi. üç arkadaştan biri bakkalın oğulu, diğer ikisi de mahalledeki ağır abilerdi. bu hikaye de burada biter. *
    ···