1. 6251.
    +7
    Geçti karşıma oturdu, gerçi ufak olan masalardan mütevelli, yine epey yakın sayılırdık birbirimize, dirseklerini masaya dayayıp elleriyle yüzünü destekledi, dimdirekt gözlerimin içine bakmaya başladı..bir süre ben de gülümseyerek karşılık verdim, sonra hepten gülerek, gözlerimi kaçırdım,

    “sahiden kıskanç mısın yoksa kıskanç taklidi mi yapmaya çalışıyorsun? (:”

    “beceremiyorum demi?”

    “hiç hem de (:”

    Biraz daha baktı öyle, sonra ben,

    “gel hadi yanıma”, deyip kolumu açtım..bir kaç saniye boşlukta süzüldükten sonra tam indiriyordum ki yeniden yerinden kalkıp yanıma oturdu, iyice sokuldu.. başını omzuma yasladı, o sırada da benimki takserin duvarlarına kafa atıverdi.. sakin ol oğlum.. sakin..daha gece uzun lan? Neler var önümüzde dur..

    Grup sahneye çıktı, bu gece rock çalacaklar, bu iyi haber, çünkü rock demek, gürültü demek, gürültü demek, daha fazla yakınlaşma demek.. neden olduğunu biliyorsunuz tabi..

    “hep böyle misindir?” diye sordu kulağıma eğilip.

    “nasıl?” diye sordum.

    “böyle işte, ilişkilerin böyle hızlı mı ilerler insanlarla, hemen kaynaşır mısın?”

    “karşımdakine bağlı aslında.. eğer onu samimi ve kafa dengi bulursam, neden olmasın? Kasan bir tip değilim gördüğün gibi (:”

    “yani nabza göre şerbet veriyorsun?”

    “aynen öyle (:”

    “o zaman karşındakiler bunu öğrendiğinde kendini kandırılmış hissetmiyor mu?..şahsen ben öyle hissettim şu an (:”

    “valla ayça, başkası ne düşünür, nasıl hisseder bilmiyorum da, en az kandırılmış hissetmesi gereken sensin, hatta hiç hissetmemen lazım.. çünkü sen gerçek beni görüyor ve tanıyorsun.. asıl kandırılanlar benim yüzlerine cici çocuk taklidi yaptığım, yanında gerçek kişiliğimi gizlediğim insanlar”

    “ya ben de aslında gerçek kişiliğini gizlemen gereken biriysem?”

    “öyle olmadığını biliyorum.”

    “Allah Allah.. alnımda mı yazıyordu (: ?”

    “insan hissediyor, eminim sen de hissetmişsindir.. ayrıca senden iyi elektrik almıştım taa en başında..e sen de kafa dengi olunca.. işte şimdi buradayız..ve kaygısızca eğleniyoruz.. daha ne?”
    ···
  2. 6252.
    +11
    “öyle tabi.. yine de sende bir tuhaflık var.. çünkü ben çok insan tanıdım inan.. neler gördüm bilemezsin..ve genelde artık birini tanıyınca direkt olarak bir kategoriye oturturum.. misal Alper, gayet iyi bir çocuk, hem eğlenmesini biliyor hem de karakteri sağlam, daha ilk muhabbetimizde nasıl biri olduğunu çözmüştüm, zaten o yüzden sevdiğim bir arkadaşım oldu…ama seni oturtamıyorum bir türlü.. yanlış anlama, karakterin bozuk filan demiyorum.. (:

    “anladım ne demeye çalıştığını (: ..iyi de ayçacım, daha ben kendimi kategorize edemezken, sen beni nasıl bir kalıba sokacaksın ki? ;) ..en iyisi böyle tanımlamalarla, ayrımlarla uğraşmamak..ben de çok uğraştım zamanında, insanları gruplara ayırdım kafamda, böldüm, sınıflandırdım.. inan bana gereksiz, külfetten başka bir şey değil, bana göre artık sadece iki tip insan var,

    Bir, birlikte eğlenebileceğin bir şeyler paylaşabileceğin, işe yarar insan,

    iki, birlikte eğlenemeyeceğin, bir şeyler paylaşamayacağın, işe yaramaz insan..

    Genelde bu iki tip arasındaki ayrımı tanışmanın ilk on dakikasında yapıyorsun zaten.. sonra da işine yarayanla devam, içi boşla tamam..bu kadar basit (:”

    Gülmeye başladı,

    “konuş konuş böyle.. nihayet makara yapmadan, ciddi ciddi konuşturmayı başardım seni (:”

    “(: ee ama senin yüzünden? Sen gırgıra vurursan, ben de vururum..sen ciddi olursan ben de olurum ;)”

    “tamam böyle devam edelim, biraz daha konuşturabilirsem bulucam yerini az kaldı (:”

    “ya bulduğun yerden memnun kalmazsan ne olacak?”

    “bir şey olmaz, kalkar giderim masadan, hıyar gibi kalırsın” deyip bir kahkaha patlattı..

    “eyvallah.. (:” deyip güldüm..
    ···
  3. 6253.
    +9
    http://fizy.org/#s/1ajfhe

    Saatler ilerledi, içki mekanda su gibi akıp gitmeye başladı..ben fazla içmemeye çalışıyorum..zaten içkiyi sevmem aslında be beyler, ama bakmayın işte, ortam, muhabbet,rahatlık, mevzular cart curt.. yoksa çok da menem bir tak değil hani..böyle anlatıyorum diye içki içmeyi övüyorum sanmayın, genç arkadaşlar var okuyan, kafalarını bulandırmak istemem, zaten her şeyden önemlisi “ağızla içmek” çünkü zütünüzle içerseniz, ağzınızdan geri çıkar..siz siz olun, ağız anüs farklılaşmasına sahip canlılar olduğunuzu unutmayın, amiplik yapmayın aq..

    Saat 2 ye doğru, canlı müzik çoktan bitmiş, ayça omzumda sızmak üzere..konuşmaya da konuşamıyoruz..gittim çörçil aldım bir tane biraz açılsın diye..”erken nakavt oldun güzelim, bana mı güvendin yine? (:”

    Sıfatı kaymış biçimde sırıtarak bana baktı,

    “evime zütürür müsün beni?”

    “olur, sıkıldın mı benden? (:”

    “yoohoo..evime gitmek istiyorum sadece (:”

    “tamam madem hadi, kendini topla, kucağıma alabileceğimi sanmıyorum pek (:”

    “niye yaa, şişko muyum ben?”

    “yok canım..ben çelimsizim, o yüzden x)”

    “aaa..bırak yaa..tut elimden hadi”

    Sarhoşa gerekli desteği sağlayıp kaldırdım, çıkışa kadar yine ağırlığının yüzde 70 ini taşıyarak eşlik ettim,

    “kızım bu kadar içinde ne oluyor sanki, şimdi böbreklerini alıp buz dolu küvete bırakayım mı seni ha?”

    “yaaa sanaaa güv..”

    “tamam tamam bana güvendin anasını satayım, hadi, sağ ayağını..sağ ayağını at hadi ayçaa (:”

    Lan o kadar salak ki sarhoşken..gülmeye başladım artık..kendim de yürüyemiyorum..neyse zorlukla taksi tutabildik bir tane, attım arabanın içine,
    ···
  4. 6254.
    +10
    “adresini hatırlıyor musun?” dedim,

    Biraz düşünür gibi yaptı.. sonra, “yaa ben eve gitmek istemiyorum aslında…çorbacıya zütürsene beni gene??”

    Hey allahım ya..iyi hadi zütüreyim, hem belki biraz ayılırsın..amk,

    Taksiciye çorbanın ismini verdim,

    Gittik, bol limonlu mercimeğin yarısını zorla içti, yerin sahibi bizi geçen geceden hatırlamış olmalı ki ekstra iyi niyet gösterdi, bir tane de kahve yaptırdım ayçaya, onu da içti.. yarım saat filan orda oturduk, az açılır gibi oldu salak.. kendisi yürümeyi becermeye başladı, “artık eve gidebiliriz” dedi mayhoş mayhoş.. gene taksinin birine atladık, bu bilerek erken indi biraz, “biraz yürüyelim, hava güzel hem açılırım” dedi,

    Neyse.. apartmana doğru ilerliyoruz..iyi güzel de, şimdi ben sorucam, soramıyorum.. evde kimse var mı? varsa kim var? Filan diye.. ailesiyle mi kalıyor, arkadaşıyla mı kalıyor.. bilelim yani.. ailesiyle kalmak gibi bir durum olamaz diye düşünüyorum, zira ben kızları eve gecenin iki buçuğunda sarhoş gelen ailenin te dıbına koyayım afedersin..

    Apartmana iyice yaklaşınca bu kendisi söyledi, pencerelerden birini gösterip, “işte bu da benim evimm (:”
    “güzelmiş” dedim konuşmak olsun diye, “kimle kalıyorsun?” diye sorabildim hafiften utanarak,

    Tip tip baktı, “kendim?... benim evim olumm burasııı (:”
    “oo..iyimiş o zaman (:” dedim bu sefer daha gerçekçi duygu ile.. gülmeye başladı kendi kendine.. nedenini sormadım.. zaten artık iyice azmışım aq..bir an önce girelim şu eve de..sonrası malum zaten..

    Kapının önüne geldik, bu apartmanın girişindeki duvara yaslandı..”off..dur az dinleniyim.. başım dönüyor valla..”
    “peki” dedim kibarca, sabırsızlığımı çaktırmamaya çalışıyordum..
    ···
  5. 6255.
    +6
    http://fizy.org/#s/1d7av2

    Biraz durdu orda, ofladı pufladı, sonra yüzüme baktı..güldü gülecek..o tipi benimde komiğime gitti..zaten ben de ona sarhoş diyorum ama, kendim de baya güzelim hani..kafam gevşemiş durumda..öyle güldük..sonra bu gülüşlerinin arasından zorla,

    “kah..kahve içer misin? Diyecektim” dedi der demez yine koptu..lan bazıları sarhoşken çok tokatlık oluyor ya..böyle ota taka gülüyorlar, helva gibi yumuşuyorlar, çok komiğime gidiyor anasını satayım..acaba ben sarhoşken nasıl olurum? Asabi mi? yoksa muzip mi?..

    Derler ki, insan sarhoş olduğunda, ama gerçekten sarhoş olduğunda, derinlerde, içindeki gerçek kimliğini ve kişiliğini ortaya çıkarırmış..bir anlamda, bilinç işlevini yerine getiremediği için söz sırası, bizlerin en temel iç güdülerini ve en gizli karakteristik özelliklerini barındıran bilinç altına geçer ve işte o andan itibaren de, bizlerin gerçekte ne denli ilkel hayvanlar olduğumuzu gizleyen bütün toplumsal ve geleneksel örtülerden sıyrılıp, özümüze, taa en dibimize dönermişiz..

    Gördüğüm kadarıyla, ayçanın özü, salak salak gülen, saftirik bir kız..bağıran çağıran, ortalığı ayağa kaldıran bir şırfıntı olmadığı için teşekkür ediyorum..

    “olur içeriz” dedim gülerek, “yapmayı becerebilirsen tabi?” diye ekledim yarı alayla,

    “oohoo…süper kahve yaparım ben..sarhoşken hele..ha..bu arada kabul ediyorummm “ben, sarhoşum!” deyip el çırptı..

    “ahaha..tamam tamam deli..hadi, taşıyalım seni yukarıya..”

    Koluna girdim, bu elini çantasına attı, dış kapının anahtarını arıyor..ona kalırsa sabaha kadar bulamayacağı için bel aldım çantayı, sağını solunu yokluyorum,

    O ara telefonum titredi..valla kimse kurusa bakmasın, şu anda hiç mesaj cevaplayacak durumda değilim aq..giberim, kimse kim..

    Lakin telefonum mesaj geldiğindekinin aksine, 2. Seferden sonra bir kez daha titredi..sonra bir kez daha..lan..bu mesaj değil, arama?

    “tut bakayım şu çantayı bi, biri arıyor”

    Elimi cebime atıp telefonu çıkardım, bir yandan da kendi kendime soruyorum, “lan bu saatte kim, niye arar ki? Kötü bir şey olmuş olmasın lan? Annem, babam, anneannem, kardeşim?? Hayırdır inşallah ya..”

    Neyse, çıkardım teli bir baktım, anaa..arayan,

    Nilay?
    ···
  6. 6256.
    +11
    Ayça şaşırdığımı görünce durdu beni izlemeye başladı.. neyse, sonuçta arama bu, açıcaz, hem, belki de tolga ya da nilaya da kötü bir şey olmuş olabilir Allah korusun..her ne kadar nilay benle küs olsa da, böyle durumlarda ilk olarak araması gereken ailelerden sonra elbette benim..

    Telefonu açtım kaygıyla,

    “alo? Nilay??”

    ilk birkaç saniye cevap yerine hırt hurt sesler geldi.. iyice kıllandım, “nilay??” dedim yüksekçe bir sesle.. göz ucuyla ayçaya baktım.. deminki haline oranla gayet ayık bir şekilde ve şaşkın bir halde beni izliyor..

    Nihayet karşıdan ses geldi..

    “alo.. tsigalko..” dedi ıslak ve miyavlayan bir ses..

    “nilay?..ne oldu, iyi misin?”

    Burun çekilmesine benzer bir sesin ardından,

    “hayır.. çok kötüyüm tsigalko.. konuşabilir miyiz?” dedi ağlamayla karışık bir şekilde.. sonra kulağıma hıçkırıklar geldi,

    Hay anasını yaa..lan ne oldu?..

    “ne oldu, kötü bir şey mi oldu? Nilay!!!”

    Karşıda ağlamaya başladı.. çaresiz bekledim konuşana kadar,

    “konuşmamız lazım…uygunsa senin için.. lütfen” ama bunu öyle bir sesle söylüyor ki, hani “uygun değilim” desen orada hönkürmeye başlayacak tekrar..

    Ben böyle işin kemiğine sokayım sayın seyirciler.. harbiden debriyajına sıçayım böyle manevranın…bu nasıl bir zamanlama, nasıl bir şans.. nasıl bir talih?...
    ···
  7. 6257.
    +8
    http://fizy.org/#s/1d77sb

    “tamam” dedim, “tamam, beş dakika sonra arıycam ben seni tamam mı? sakin bir yer bulayım kendime, ordan konuşalım”

    “tamam..sen yurtta değil misin?”

    “hayır..hayır dışarıdayım..5 dakikaya arıycam tamam mı?”

    “peki” deyip hıçkırdıktan sonra kapattı..

    Merakla bana odaklanmış ve epey ayılmış görünen ayçaya baktım, yine duvara yaslanmış duruyordu..

    “arkadaşım” dedim usulca..”bir sıkıntısı varmış..ciddi bir şey olabilir..”

    “şu güzel mühendis arkadaşlardan mı?” dedi buruk bir gülüşle bizimki..

    “ayçacım..kahveyi..başka zaman içsek?..benim..yeniden aramam lazım onu..seni evine çıkarayım önce ama, tamam mı?”

    Oldukça sıkkın bir biçimde beni inceledi..sonra, “ben çıkarım ya kendim” dedi..off..ya lütfen bir de sen başlama triplere..sanki ben çok mu memnunum şu durumda..ne güzel kahve içecektik aq (:..

    “ayça..ben eşlik edeyim canım..düşersin filan..”

    “yok ya cidden gerek yok..çok daha sarhoş hallerde geldim ben buraya..o zaman kimse de yoktu yanımda..gayet çıktım yani..gene çıkarım..”

    “peki madem..yavaş yavaş tamam mı?..bir de şey..iyiyiz demi?”

    “tamam..iyiyiz? neden ki?” dedi umursamazca..

    Yanına yanaştım, duvara iyice sıkıştırdım, gözlerimi yüzüne diktim,

    “güzel geceydi..geldiğin için teşekkür ederim” dedim gülümseyerek..

    “aynen “ dedi, biraz daha yumuşamış bir tonla, “ben teşekkür ederim, iyi ki çağırmışsın..iyi ki gelmişim..”

    “gene çıkarız” dedim..”tabi sen de istersen?”

    “isterim” dedi lafı gevelemeden..”çıkarız tabi..”

    “peki o zaman..iyi geceler sana…dikkat et merdivenlerde tamam mı?” deyip yanağına bir öpücük kondurdum..kafamı fazla ayıramadan, bir tane daha..bu kez dudağının kenarı da girmişti menzile..aman allahım..bu kadar mı tatlı olur..ve bir tane daha..bu kez dudağıyla yarı yarıya..sonra o uzandı, ki ben de zaten kafamı kaldıramamıştım..aynı yerden bir daha..bir daha..bir daha…
    ···
  8. 6258.
    +10
    Birkaç saniye içinde deli gibi öpüşmeye başlamıştık.. ilişkimizin ekstra hızına rağmen, sanki geç kalmış, bir şeyleri kaçırmış gibi davranıyor, birbirimizin dudaklarına adeta saldırıyorduk.. omuzlarından tutup iyice duvara yapıştırdım.. kendim de üzerine abandım..bir elim boynuna, bir diğeri kalçasına indi.. bacağını aşağıya doğru bütün kıvrımlarını hissederek okşadım ve zarifçe kaldırıp belime doladığım, dudaklarından boynuna indiğim anda nefes nefese konuştu,

    “arkadaşın..” dedi ..”arayacaktın..”

    O anda maç sırasında şehir trafosunun patlayınca tüm stadın karanlıklara gömülmesi misali, benim de trafom patladı..bir anda karanlığa gömülüverdim.. elimi bacağından çektim..o da bacağını belimden çekti…yavaşça kafamı kaldırdım saçlarının arasından.. yüzüne gelen perçemlerini iteledim diğer elimle.. sonra onu da uzaklaştırdım bedeninden.. geriye bir adım attım.. karşı karşıya kaldık.. öyle birkaç saniye daha bakıştıktan sonra,

    “iyi geceler..” dedim tekrar..

    “iyi geceler..” dedi donuk gözlerini gözlerimden ayırmaksızın.. elini çantasına atıp bir hamlede buldu anahtarını, kapıyı açtı, içeriye girdi, son bir kez bana çevirdi kafasını, gözlerimiz sessizce selamladı birbirini.. sonra beni şok eden o sözcükleri söyledi, “hiçbir arkadaş diğerini gecenin üçünde arayıp ağlayarak konuşmak istemez tsigalko.. arkadaşlarınla mesafeni iyi ayarla derim..”
    ve ben o kapının ötesinde yeniden tek başıma kalıverdim…

    Kurtulamadığım geçmişim ve insani yanımın pençeleri arasında kıvranıyordum..
    sokağa doğru birkaç adım attım.. telefondan nilayın adının üzerine geldim..”ara” tuşuna basmadan önce adındaki harflere öylece bakakaldım…aklımdan binlerce şey geçti..az önce ayçanın söyledikleri kulağımda yankılandı.. sonra güzel dudaklarının yumuşaklığı, boynunun estetik kıvrımları geldi gözümün önüne.. kokusu çalındı burnuma….bütün bunların sonrasında, elimde Nokia marka siyah beyaz bir telefon, onun hafifçe çizikli ekranı, o ekranda tuhaf bir arkadaşımın adı.. yanında yeşil bir arama simgesi…

    derin bir nefes alıp duygularım kontrol etmeye çalıştım.. öfke, şaşkınlık, kaygı, üzüntü, heyecan, adeta smackdown yapar gibi çarpışıyorlardı zihnimde kurdukları ringin ortasında..

    “ara” tuşuna bastım..ilk çalıştan sonra açıldı telefon..

    “alo, tsigalko?” dedi, biraz öncekinden daha az hüzünlü olmayan bir ses,

    “konuşalım bakalım nilay” dedim..”ne konuşmak istiyorsan konuşalım bu gece…”
    Tümünü Göster
    ···
  9. 6259.
    +14
    bu gecelik benden bu kadar panpalar, sezon finaline yaklaştığımız şu günlerde, artık daha fazla yorum bekliyorum sizlerden, gül kokulu vazelinlerle gelme organizasyonunda bile daha fazla adam vardı valla x)

    neyse, takip ettiğiniz için teşekkürler, hepinize sevgiler, ne zaman yazacağım hakkında bir şey demiyorum artık, çünkü illa bir gibkoluk çıkıyor, ama elime geçen ilk fırsatta geleceğimi bilmenizi istiyorum,

    hepinize iyi geceler, öpüldünüz gene x)
    ···
  10. 6260.
    +6
    yine gibemedi lan adam.
    ···
  11. 6261.
    0
    aha bitirmiş bile, iyi geceler tsi.
    ···
  12. 6262.
    0
    beh dıbınakodumun hikayesini bi bitiremedin ha
    ···
  13. 6263.
    0
    reserved
    ···
  14. 6264.
    +1
    nasıl okıcam bunu amk neyse hadi başlayalım rezerve.

    edit:747 vay amk.
    ···
  15. 6265.
    0
    reserved
    ···
  16. 6266.
    +1
    meltem ve ayşegül'ü hatırlatsın lan birileri, araya 53453465645564 yıl girince unutmuşum amk.
    ···
  17. 6267.
    +4
    tsi brocan herşey iyide allağnı seversen şu gülüşten vazgeç ayar oluyorum senin kadar güzel temiz bir adama "x)" yakışmıyor anasını avradını.
    ···
  18. 6268.
    0
    meltem ve ayşegül'ü hatırlatsın lan birileri, araya 53453465645564 yıl girince unutmuşum amk.
    ···
  19. 6269.
    +2
    şansına sokayım la tsi bu gidişle muallak olucan diye korkuyorum olum (:
    ···
  20. 6270.
    +1
    RESERVED
    ···