1. 4926.
    +8 -1
    Yaklaşık 20 kişilik sevgi pıtırcıkları grubuna buluşma yerinde dahil olmuş, mekana doğru ilerlemeye başlamıştık. Herkesle tokalaşmak ve isim isim selamlaşmak mümkün olmadığı için nilay beni gruba şöyle bir tanıttı, ben de hepsine gülücük dağıttım.
    Sıradan bir topluluk,bir iki kişi dışında kız ya da erkek bazında dikkatimi çeken olmadı, hatta en dikkat çekici tipler yine bizleriz diyebilirim. (nilay-tolga – biraz da ben :p) bizim haricimizde grubun en kıdemlisi (artık nasıl bir örgütlenmeyse bilemiyorum işte, sosyal sorumluluk projesi bilmem nesi..) olduğunu tahmin ettiğim gamze diye bir kız var, hoş sayılır, kirli sarı diye tabir edilecek renkte düz saçlara sahip, bakımlı hatun, enerjik, gülüşü filan ışıldıyor böyle, belli ki çok iyi bir insan evladı (: (benim zıddım işte)..sonra ömer diye bir çocuk var, bu da klarnetçiymiş, orada küçük çaplı bir şeyler de sunmayı planlıyor,

    “yumuşak çalıyorum, çok hoşlarına gidiyor” diyor, daha önceki ziyaretlerde de çalmış. ince, uzun boylu top sakallı

    doğuştan cool ama muhabbetçi bir adam, kasıntı değil.

    Elde ev yapımı pasta-börekler, kurabiyeler, yanında çeşit çeşit içecekler, hediye atkılar, eldivenler, bereler, kalemler, daha önceki ziyaretlerden tembihlenmiş küçük istekler ve yüzümüzde gülücüklerle, kim bilir kaç zaman yaşamış, ne anılara, hatıralara mazhar olmuş çınarlarla dolu bu kasvetli mekana adımımız atmıştık.
    ···
  2. 4927.
    +4 -1
    insanın içi bir tuhaf oluyor be beyler..70 ini, 80 ini geçmiş , sükunet içerisinde, dünya denilen limandan kalkacak son gemilerini bekleyen bu kabullenmiş topluluk.. nineler..dedeler.. büyük amcalar.. onlar da bir zamanlar bizim gibi gençti?

    Bir zamanlar,

    Onlar da bizim gibi ne cenderelerden geçti..

    Neler yaşadılar.. neler gördüler.. kimleri sevdiler.. kimleri üzdüler.. sevildiler..

    Arkadaşlar edindiler.. dostluklar yetiştirdiler.. çocuklarını, torunlarını, hatta torunlarının çocuklarını gördüler..

    Neydiler?..neler ettiler..

    Nihayetinde şimdi mutlak huzuru, bizlerin “huzur evi” dediği bu yerde beklemekteler..

    çok tuhaf oluyor insanın içi.. çok..

    sen de, ben de, biz de böyle olacağız (Allah o kadar ömür verirse tabi)...

    artık sadece ailemin bildiği iyi çocuk tarafımı, burada da gün yüzüne çıkarmış, yüzümde gülücüklerle içecek dağıtırken düşündüm..

    dünya malına bu denli düşkünlüklerimizi düşündüm…küçük hesaplarımızı, oyunlarımızı, triplerimizi, aldatmacalarımızı düşündüm..

    kırdığımız kalpleri, düşmanlıkları, yok yere kendimizin ve başkalarının hayatlarına vurduğumuz darbeleri, sıktığımız kurşunları düşündüm..

    havamız kimeydi Allah aşkına? Derdimiz neydi? Gün gelecek, belki böyle bir yerde, ya da kendi evimizde, yüzümüze gülümseyecek, bize “nasılsın amcacım?” diyecek bir genç ruha hasret, yorgun ve eskimiş halde anılarla baş başa kalacak olan yine bizler değil miydik?

    öyleyse nedendi bu anlamsız çaba? Bu kişisel, duygusal savaşlar..
    ···
  3. 4928.
    +6 -2
    müziksiz olmuyor değil mi? (:
    http://fizy.org/#s/3wkukm

    Kendi hayatımı düşününce utanmaya başladım..yalanlar üzerine kurduğum ilişkilerimi ve dişe dokunur tek bir iş yapmaksızın, bir baltaya sap olamadan geçirdiğim 20 yılı düşündüm..insan, sonunun yaşlılık ve ölüm olduğunu bile bile, nasıl bu kadar açgözlü, arsız ve acımasız olabiliyordu?

    Tek çocuklarını trafik kazasında kaybetmiş ve buraya da daha rahat bakım alabilmek amacıyla, kendi isteğiyle yerleşmiş, 70 küsürlük bir çiftle sohbet etme imkanı buldum. Zaten onlar da birileri gelse de bir şeyler anlatsak diye bekliyor olacaklar ki ( (: ) yakaladıklarını sohbete boğuyorlardı, tıpkı diğer huzur evi sakinleri gibi..olsun..boğsunlar..en tatlı zahmetti bu..zaten bu yüzden burada değil miydik?

    Onların yer yer hüzünlü, yer yer eğlenceli hatıralarını dinliyor, ben de kendi hayatımın, anlatılabilecek kısımlarından kuplelerle kendimi tanıtıyor, sohbetlerine ortak oluyordum. 30 unda kaybettikleri oğlundan bahsederken hala gözleri dolan teyzenin eli saçlarımdan, sırtımdan ayrılmadı, ben de onlara destek verdim, omuzlarını sıvazladım..zordu evlat acısı..doğrudur..ben bilemem..kimse de bilsin istemem zaten..bilmeyelim biz öyle bir acıyı hiç..allah sıralı ölüm versin..

    Bütün yaşadıklarının ardından, hala burada böyle sevgi dolu, el ele, diz dize oturan ve birbirinden artık ne maddi ne manevi ne de cinsel hiçbir beklentisi olmadığı halde bu denli birbirine bağlı olan bu iki çınar, gözlerimi yaşartmıştı..içimde insani bir şeylerin kıpırdadığını hissettim..bu his beni hüzünlendiriyor, kendimle daha da sert şekilde yüzleşmeme neden oluyor, beni zorluyordu..belki de Ceyda bu yüzden gelmek istememişti..valla ben de utanmasam ağlayacaktım anasını satayım..ne güzel bir aşk lan bu…bu nasıl bir sevgi…nedir yahu böyle birbirinize bağlayan sizi?..

    Ben hiç tadabilecek miyim acaba bu denli bir sevgiyi?
    ···
  4. 4929.
    +5 -1
    Daha fazla dayanamadım yanlarında, ikisine de sarıldım, ellerini öptüm, hafifçe dolan gözlerimi çaktırmadan elimin tersine silip, başında küçük bir kalabalık toplamayı başarmış, etrafındakileri güldürüp duran tonton bir amcanın yanına doğru ilerledim, boş gitmedim tabi, bir yandan da kurabiye tabaklarını servis ettim,

    Askerliğini “topçu” birliğinde yapan ilhan dede, atıcılığını oldukça marifetli şekilde sergiliyor, hem kendisi tok bir sesle kahkaha atarken, bizim iyilik meleklerini de kıkırdatıyordu..

    Yaşlı adam, umulmadık şekilde esprili ve geyikçi çıkmıştı, hikayelerinin bazılarını aklıma kaydettim, sonra birkaç hafta bizim tayfayla bu geyik aramızda devam etti (:

    Az önceki duygusal halimden sıyrılıp, mezarlığa ya da ölü evine değil, belli bir yaşın üzerindeki insanların, sakin ve mutlu bir yaşam sürdüğü bir yere geldiğimi hatırladım, kendime telkin ettim.

    Bir süre bu hal hatır sorma, dert ve neşelere ortak olma faslı sona erdi, ömerin klarneti ayyuka çıktı,

    Bazılarını benim de bildiğim, ama çoğunun ne olduğunu anlamadığım eserleri icra etmeye başladı, eleman ciddi anlamda profesyonel diyebilirim, enstrümanı resmen konuşturuyor.. sözlerini bildiğimiz bestelere hep bir ağızdan eşlik ettik, slow başlayan bu mini resital, şen şakrak son bulmuş, biz de yaklaşık 2.5 saatin ardından, arkamızda mutlu ve muhtemel sevgi ekgibliği, bir süreliğine de olsa önemli ölçüde giderilmiş bir kadife yürekli insalar topluluğu bırakmış şekilde huzur evinden ayrılmıştık..
    ···
  5. 4930.
    +1
    yuh amk 2011 lan rizorvid
    ···
  6. 4931.
    +7 -1
    http://fizy.org/#s/1302x8

    Herhangi bir gününüzün öğleden sonra maksimum 3 saatine mal olacak olan ama vereceği huzur ve vicdani rahatlamanın bu kadar kısa sürede pek az şey tarafından verilebileceği bir etkinlikti.

    Benden de size tavsiye beyler, arada bu tarz etkinliklere katılın, insana, unuttuğu, yoğun (!) hayatının karmaşalarında kaybettiği insanlığını hatırlatması açısından son derece etkili, son derece faydalı.

    Ve o gün, ben de insanlığımı yeniden hatırlamıştım adeta..harbi, niye ki bütün bu savaşım? Kendimi zorlayışlarım? Kimden intikam almaya çalışıyorum? Kimi kandırıyorum?..

    Gönül oyunları ve pgibolojik savaşlardan ibaret olan ikili ilişkilerimi gözümün önüne getirdim tekrar, sonra bir vuruşta paramparça ettim hepsini..

    Daha fazla oyun, yalan, intikam, savaş yoktu…bu hayat benimdi..ve ben, kendim için yaşayacaktım..başka kimse için, başka kimseye zarar vermek ya da mutlu etmek için değil..kendim için..ve, beni mutlu edeni, beni seveni sevecektim..sırtını döneni değil..

    Gruptan ayrıldıktan sonra tolga ve nilay kibarlık olsun diye beni de davet etti, birazdan gidecekleri kafeye, ama örnek çiftimizin, bu duygusal günün ardından biraz yalnız kalması gerekiyordu bence..o yüzden ben de kibarca reddettim tekliflerini, bahanelerimi sıraladım, “peki madem (:” deyip salıverdiler beni..

    Ruhum gibi, bedenim de azat olunca, o tanıdık yola düştüm yeniden..yurda doğru, uzun ve arındırıcı bir uyku çekmek için ilerlerken, geleceğimi yeniden ve daha insani şekilde biçimlendirmeye karar vermiş ve buna binaen, ilk iş olarak da bana sadece manevi ve cinsel tatmin sağlayabildiğini artık açıkça görebildiğim Ceyda dan ayrılmayı kafama koymuştum..

    Bu iş 1-2 gün içinde bitmiş olacaktı..

    Sonra..

    Sonrası kader..kısmet..şans..
    ···
  7. 4932.
    +8 -1
    O günü ve sonrasındaki ikinci yüzleşmeyi nasıl anlatırım bilemiyorum.. günlüğümde de epey saçmalamışım zira.. elimden

    geldiğince yazmaya çalışacağım..ama epey zor..

    çok zor beyler..

    birini sevmek zor, evet doğrudur,

    birinin sizi sevdiğinden emin olmak zor..

    sevdiğinizin sizi reddetmesi.. daha da zor..

    ama inanın bana, en zoru, ama en zoru,
    sizi seven birini hayatınızdan çıkarmak, sevgisini reddetmek, buna mecbur kalmak..

    ben reddedildim..hem de bir kere filan değil ha! Defalarca.. çok hayal kırıklıkları yaşadım, çok savaş, yarış kaybettim..
    ama hiç biri, sizi seven birini reddetmek ya da bir ilişkiyi bitirmek kadar zor değil..en duygusuz huur çocuğu bile olsanız bir şekilde canınızı yakmayı başarıyor bu durum, felçli sinirleri bile harekete geçiriyor, çürümüş kalpleri bile canlandırıyor..

    bu şeyin zıddı, yani olumlu versiyonu ise, hiç şüphe yok ki gerçek aşktır.
    Ama bugün, benim yüzleşmem gereken kısım, her zamanki gibi olumsuz olan kısım.. madalyonun karanlık tarafı..

    Bu gün yine beni seven birine “git” diyeceğim..eh, alışkanlık oldu artık, “sen bağışıklık kazanmışsındır amın oğlu” diyeceksiniz, ama öyle değil..

    Ve bu sefer son.. söz veriyorum.. kendime, kalbime, beynime, ruhuma.. söz..bir daha asla cellat olmayacağım.. gerekirse o bıçağın altına ben yatarım, ama elime almam..bir daha gönül katili olmak yok..

    Düşünün beyler, daha olayın öncesinde bile böyle kendimi sakinleştirmeye çalışırken, bir de onun gerçekleştiği anı ve sonrasını düşünün..

    Size nasıl aksettirdiğimi biliyorum.. ceyda, bu güne kadar ilişki yaşadığım kızların arasında en “hafif” görüneniydi, şimdi, hepiniz (hepimiz) de bekliyoruz ki, buna oranla, ayrılması, kurtulması en kolay ve sorunsuz olanı da o olacak.

    Ama bazı şeyler göründüğü gibi değildir.. kadınları ve bazılarının “hafif görüntüsünü hafife almayın”, aldanmayın..
    ···
  8. 4933.
    +6
    Sevgililer gününden bir gün önceydi..(amma zaman seçmişim değil mi? Ee madem bu son cinayet, o zaman en esaslısı da bu olmalı.. zira artık emekli oluyorum.. tövbe filan edicez..)

    Ceyda ile okulda görüştük, yukardaki çardağa, yani klagib cinayet mahallime zütürdüm onu da..

    Kız, bu aralar biraz uzak kalışımız ve benim ona şu “huzur evi meselesi” nedeniyle kızgın olduğumu düşündüğü için temkinli görünüyordu.. hatta gergin sayılırdı...

    Yo hayır.. sana kızgın değilim Ceyda..sen de bana kızma…lütfen kızma..

    Oturduk, onu yola dik uzanan banka oturtmuş ben de her zamanki gibi çapraza oturmuştum…klagib ritüeller.. daha önce mine ve

    ebrunun sevgilerinin sonunun geldiği yerde, aynı şekilde.. aynı pozisyonda..

    Bütün bu benzerlikler ve tekerrür beni rahatsız etti.. takıntılı bir seri katil gibi hissediyordum..
    “konuşmamız lazım” dedim..

    Kız, kesilmeye zütürüldüğünü anlayan kuzunun huzursuzluğuyla yüzüme bakmaya başlamıştı.. acaba başına gelecekleri anlamış mıydı?

    “konuşalım?” dedi rengini oturtamadığı bir sesle, omuz silkti.. rahat görünmeye çalıştı..

    şimdi yeniden hamle sırası bendeydi.. acaba direkt, bodoslama mı girseydim? Yoksa gene sol elimle sağ kulağımı mı tutacaktım?
    ···
  9. 4934.
    +5
    http://fizy.org/#s/2b7d41

    Ceyda, ne olursa olsun, dobra bir kızdı..benim de en azından bu seferlik, sona yakışır bir biçimde dobra olmam gerekirdi sanırım..bunu ona borçluydum..

    “Ceyda..sence ilişkimiz ne durumda?” dedim..

    Dobralık telkini boşa gitmişti..

    Kızın dudakları titredi, “nasıl yani?” der gibi bir bakış attı, başını öne doğru uzatmış, tek kaşını hafifçe kaldırıp soru anlamı yüklemişti..

    “nasıl yani?” diyordu mimikleriyle..”bu da sorulacak soru mu?” “ne demekti şimdi bu?”…

    Ses gelmeyince yeniden konuştum,

    “son zamanlarda..biraz..sıkıntımız var gibi?”

    “bence yok” dedi, adeta laflar ağzından fırlamıştı..yaydan fırlayan ok gibi aceleci ve keskin..

    Beni biraz olsun görememeye hatta benle mesajlaşamamaya bile tahammülü yokken, ona, ondan tümüyle kopmak istediğimi nasıl söylerdim?..allah kahretsin..mine ve ebru, olacakların farkında değildi..bu yüzden bu, söyleme kısmı nispeten kolay olmuştu..

    Oysa bu kız biliyor…başından beri biliyor zaten..bu riski alarak beraber oldu benle..hatta suçlarımdan birine ortak bile oldu..

    şimdi, ben onun her zaman içten içe bildiği, kuşkulandığı şeyi, gözlerinin içine baka baka nasıl söyleyecektim?..nasıl..

    “Ceyda…bizim ilişkimiz..başından beri sağlıklı değil..ben..bunu biraz geç fark etmiş olabilirim ama sonuçta..”

    Devam edemedim..

    Kız yüzünü ellerinin arasına almış, hıçkırmaya başlamıştı…evet..korktuğu başına gelmişti işte..zaten daha fazla söze ne gerek vardı? Tsigalko, yine yapacağını yapmıştı..huylu huyundan vazgeçer mi?

    Durdum biraz..

    Bir süre sonra yüzünü ellerinin arasından çıkardı..gözlerini sildi, kızarmış yüzü, çarpılmış mimikleri ile içimi parçalıyordu..

    Keşke fırlayıp gitseydi mine gibi..

    Ya da sövüp saysaydı, hakaret etseydi, aşağılasaydı ebru gibi..

    Ama yapmadı..yapamadı..yapamazdı…çünkü zaten o, her şeyin farkındaydı..kendine mi kızsın, bana mı kızsın..kime, nasıl kızsın?..

    “Ceyda..böyle yapma…özür dilerim ben..beceremedim gene değil mi…senin gibi birini bile idare edemedim..”

    Kuzu gibi bakıyordu..küçük hıçkırıklarını bastırmaya, dolan gözlerini küçük parmaklarıyla sildi..

    O ateş parçası gibi, alev alev, yanan, ciksi, baştan çıkarıcı, tehlikeli kadın gitmiş, yerine bir kedi yavrusu gelmişti..

    Diyorum ya, keşke bağırsaydı, küfretseydi, basıp gitseydi de, böyle bakmasaydı yüzüme..

    Gözlerindeki derin hayal kırıklığı ve başarısızlığı, sakin bana da beni yansıyor gibi geldi..

    “özür dilerim..olmuyor..zaten..bir daha bu işlere gireceğimi sanmıyorum ben..yeterince insan üzdüm..seni üzdüm..”

    Yaşlar yanaklarından süzülürken, nihayet ilk konuştu,
    Tümünü Göster
    ···
  10. 4935.
    +4
    “napıcaz seni bilmiyorum” dedi, sonra da histerik bir gülüş koyverdi..ben de gözlerim dolu dolu bir “hasgibtir bana” gülüşü attım..” kıhh” diye bir ses çıkarır ya insan, kafasını sağa sola oynatır hafifçe, sırtı dikleşip söner bir saniyeliğine.. güler…insan, böyle de güler..ama aslında böyle gülerken “hasgibtir” çeker..
    Hasgibtir..

    “kim, nasıl mutlu edebilir ki seni?” dedi, tatlı tatlı.. hala ağlıyor, bir yandan da resmen mantıklı mantıklı konuşmaya, bir şeyleri anlamaya çalışıyordu..

    “herhalde ben belamı arıyorum.. mutluluğu filan değil.. yoksa, senle gayet mutlu sayılırdım..”

    Ben de mantıklı bir şekilde cevap vermeye çalışmıştım..

    Lan sanki ayrılık konuşması değil de, benim sorunum üzerine bir açık oturum yapıyormuşuz gibi hissediyordum.. hani, birazdan da “bir telefon bağlantısı alalım” filan dense şaşırmazdım heralde (:

    Bu ilk defa oluyordu..

    Her şeyiyle farklı, marjinal bu kızın, ayrılık seansı da kendisine özgü oluyordu.. konuşarak, anlaşarak, yorumlaşarak ayrılıyorduk resmen.. zıplayıp giden, lanet eden, beni bırakma diyen bir taraf yoktu…

    “seni her zaman çok sevdiğimi biliyorsun değil mi?..bunu da senin hoşuna giden şekilde göstermeye çalıştım hep.. omza başını dayayıp yıldızları izlemeler, geceleri aşk dolu mesajlaşmalar filan, sana göre değildi.. değil mi?..”

    Bir şey diyemedim..

    “ben de kuralına göre oynadım senin de beni sevmen için..ama olmadı.. gene olmadı…sen kimseyi sevemezsin be tsigalko..”

    “bunu ilk kez duymuyorum” dedim.. gene karşılıklı bir “hasgibtir” gülüşü çektik..

    Eliyle uzandı.. elimi tuttu..ne yapıyordu? Daha demin “bitti” dememiş miydim ben? Yeniden başlayabilmeyi mi umuyordu? 30 saniye sonrasında?

    “daha önce hiç böyle hissetmemiştim..” dedi.. “ sen belki fark edemedin, ama ben seni ciddi anlamda sevdim.. hastalık derecesinde sevdim..sen.. sanki ruh eşim gibiydin.. şimdi kafana koymuşsun, gideceksin, belli…ama bu beni mahveder.. iyice hesapladın mı olacakları?”
    ···
  11. 4936.
    +6
    http://fizy.org/#s/2b7d3x

    Bir ürperti geldi..nasıl yani..

    “Ceyda, saçmalama..sakın..yani..bak,”

    “yok yok..kendime zarar vermeyeceğim..” dedi yine gülümseyerek, artık ağlaya güle, yaşlarla da ıslanmış olan yüzü iyice dramatik bir hale gelmişti..ifadeler, duygular karışmış, anılar, hatıralar dağılmış,

    Soyguna uğramış bir evin yatak odası gibiydi yüzü..çekmeceler yerde..yorgan, çarşaf dağılmış..kıyafetler etrafa saçılmış…bir cümbüş…eğlencelisinden değil, acı vereninden bir cümbüş..kaos..karmaşa…

    “en azından fiziksel olarak” diye devam etti..elimin üzerindeki eli sıklaştı..bakışları donuklaştı..

    “yarın sevgililer günü..” dedi… “rezervasyonları iptal etmem gerekecek..ama hediyeni verebilirim hala” deyip yine hastalıklı şekilde güldü..

    içim fokurdamaya başlamıştı..düdüklü tencere gibi, korkunç bir basınç dalgası hissediyordum içimde, sanki, biraz koyversem kendimi, patlayacağım..paramparça olup dağılacağım..

    Kulaklarım uğulduyordu..rakımı yüksek dağ geçitlerinden geçerken kulaklarınız basınçtan tıkanır, sonra da siz yutkuna yutkuna onu açmaya çalışırsınız ya hani..(izmir-manisa arası çok olur bu) işte ben de sanki bu baskı ve ağırlıktan kurtulmak ister gibi, bir biri ardına yutkunuyor, yanmaya başlayan yüzüm ve boynum için serinletici, Allah vergisi bir esinti diliyordum..

    “yok..çok..çok özür dilerim..ceyda..gitmeliyim ben..yoksa ağlamak zorunda kalacağım..beni öyle görmeni istemem..”

    Elini elimden çekti..ama gözlerini yüzümden çekmedi..yeniden hıçkırıklara boğulup oturduğu yere sinerken, bu sefer hem terk eden, hem de kalkıp giden bendim..ayağa kalktım..sonra güya vicdan yapıp omzunu sıvazladım..(ne kadar pekekentim aq..kendime sinir oldum bak şu an..) sonra da onu orada, öylece, darmadağın bırakıp uzaklaştım..

    Attığım her adımda, az önceki anların baskı ve kasvetinden de uzaklaşıyordum..artık yeni bir hayat vardı önümde..başka biri olma şansı..ve Ceyda, bu yolda vermem gereken son kurbandı..son..artık düzgün bir adam olacaktım..değişecektim..

    Yüzümde anlamsız bir gülümsemeyle mühendislik kantinine girerken, bulutların arasından çıkan güneş göz kırptı..aydınlanan girişte, elinde parlak kılıcıyla, kar beyazı atının üzerinde şaha kalkmış, üstü başı parça parça ve dağılmış haldeki kara kuru şeytanı köşeye sıkıştırmış heybetli bir melek figürü gözümün önüne gelir gibi oldu..

    iyi tsigalkonun dönüşü muhteşem olmuştu..
    Tümünü Göster
    ···
  12. 4937.
    +7
    gibicem bu fizy i de haa..tak ettiler versiyon yapalım derken amk salakları..

    14 şubat..

    Havanın “yağsam mı? Yoksa açsam mı lan?” düşünceleri arasında bir türlü karar veremediği, bir çiseleyip, bir parladığı, yarı ıslak bir Salı günü..

    Düne kadar, bu özel günün, kendisine özel anlamlar ifade ettiği, sevgilisi olan bir adamdım.. bugün sapım.. tamamen kendi tercihim,

    öğlen biten dersimin ardından yurtta oturmuş, kupama doldurduğum çay eşliğinde play station oynuyorum. Manchester city de darius vassel in, frimpong un filan olduğu zamanlar, iki de transfer yapmışım.. takım yakıyor ortalığı..

    Tolga odada değil, bütün gün-gece yalnızım bugün.. günlüğümü yazarım..ps oynuyorum işte.. çayım biterse doldururum gene..tv salonuna iner diğer sap kardeşlerimle geyik muhabbeti yaparım..iyi ya..ne var olm.. takılıyoruz..

    5-0 lık m’boro galibiyetinden sonra sıkılıp kolu bir tarafa bırakmıştım ki telefonum titredi..

    Mesaj gelmiş, nilaydan..

    “iyi misin?” diyor.. sanırım tolgadan haberi almış.. tolga da dün gece benden öğrenmişti malum,
    önce kızgın numarası yapmış, sonra “ee ben demiştim abi” moduna geçip üstüme gelmiş, en nihayetinde benim üzgün ve bir şeylere yeniden başlama çabasında olduğumu görünce kankalık görevini yerine getirerek bildiğim dostane tolgaya dönüş yapmıştı.

    Epey dertleştik, karşılıklı fikir alışverişiyle, hayatımı masaya yatırdık, geleceğime dair, kendisinin de dahil olduğu planlar yaptık..

    Evet, işte ben buyum..her daim ilgiye, pohpohlanmaya, arka çıkılmaya, teselli edilmeye muhtaç bir muhallebi çocuğu! Yes!
    Benim bu olmam lazım, binliktir, Kazanovalıktır, jigololuktur (:p) filan bana göre değil, ne diye girmişim ki ben bu toplara?

    Benim süt çocuğu olarak devam etmem lazım, en pastörizesinden…

    Yoksa çok zarar veriyorum.. kendime..etrafıma.. böyle yürümez..bir gün ağzım yüzüm kayar, ondan sonra belamı bulmuş olurum
    işte..en iyisi bir an önce doğru yola dönmek.. demi?

    Nilaya cevap attım,

    “gayet iyiyim (: size de iyi eğlenceler ;)”

    Temiz bir mesaj.. takılmanıza bakın, beni rahat bırakın demek istiyorum öz olarak.

    Tekrar mesaj geldi,
    “istersen bize katılabilirsin bak?”

    Bizim deli kızın gene sevecenliği tutmuştu..ne işim var amk benim sizin aranızda sevgililer gününde?

    “yok artık canım (: hadi, bak tolgayı ihmal etme sonra gece hıncını benden alır :p”

    “iyi madem.. konuşalım bir ara ama?”

    “tamam konuşuruz, hadi bb”

    Noktayı koyduğumu umuyordum ama buna rağmen bir kez daha telefonum titredi, içimden hafifçe küfrettim, kızım manitanla ilgilensene yeaa.. anladık iyi arkadaşsın, eyvallah..

    Mesajı açmamla dona kaldım, Ceyda yazmış,
    Tümünü Göster
    ···
  13. 4938.
    +5
    http://fizy.org/#s/1ah6hs

    “şimdi kol kola ıslanıyor olabilirdik bizim bankımızda”

    ….hay anasını ya..ne diyon sen Ceyda?..ne diyebilirim ki?..sinirim bozulmuştu birden..ceyda vazgeçmiyordu..gurur yapmak zaten ona göre değildi..ama ısrar etmek de faydasız değil miydi?

    Cevap yazmadım..telefonumu da kapattım..gittim bir bardak daha çay koydum, tv salonuna inip zevksiz italya kupası maçını izleyerek günümü muhteşem bir şekilde değerlendirmeye devam ettim..

    Sonraki günleri Alper-nilay ve diğer çocuklara iyi olduğumu ve konuyu artık kapatmamız gerektiğini söyleyerek geçirdim..lan sanki terk edilen benmişim gibi davranıyorlar..belki de kafadan sakat olduğumu nihayet anladılar da, acıdıkları için teselli ediyorlar..bilemiyorum..

    Grupça eve çıkma işini konuştuk, 5 kişilik evi nerden bulucaz bilmiyorum..3+1 filan bile küçük gelir..hani iki kişi salonda yatar desek, o iki kişi kim olacak aq? Madem eve çıkıyorsun, o zaman herkes kendi odası olsun ister yani..kalabalık olmanın dezavantajını yaşacak gibi duruyoruz..ama avantajı da var tabi bu durumun, o da daha geniş bir araştırma halkası oluşturabilmemiz..şimdiden etrafı soruşturmaya başladık, hepimize yetecek bir ev (barınak :p) arıyoruz..

    Dubleks villalar var ama onların da kirası çok pahalı aq..7-8 kişilik onlar..2-3 tane ona boş kalır, taku takuna para vermeyelim dedik..e başka adamlar bulsak yanımıza, bu sefer de otel gibi olacak amk evi..8 kişi eve mi çıkılır? Az daha kassak futbol takımı kurucaz kodumun yerinde..

    Neyse bakalım..şöyle 4+1 filan bulabilsek diyoruz..ama çok az var öyle de okula yakın..genelde şehrin kıyılarındaki büyük sitelerde var o tip büyük evler..

    Sonra Cuma günü geldi..hatırlamak bile istemediğim, ama her bir ayrıntısını da kaydetmekten geri duramadığım o kara Cuma..
    ···
  14. 4939.
    +5
    Cuma sabahı, ilk blok dersin ardından koridorda alperi gördüm, ne haber gibisinden yanına gittim ki biraz moralsiz olduğunu fark ettim,

    “hayırdır bro ne iş ;) ?”

    Ters ters baktı, “duymadın sen daha demi?”

    şaşırmıştım, “neyi?”

    Gözlerini etrafta gezdirdi boş boş.. sonra konuştu,

    “Ceyda gidiyor abi..”

    “ne?! Ne demek gidiyor?”

    “okuldan ayrılıyormuş..”

    “o..oh..a…neden?”

    “bilmem? Belki kendisine sorsan daha iyi olur?”

    Alper ilk defa bana karşı tavırlı görünüyordu.. neden? çünkü bir arkadaşı okuldan ayrılıyor ve bunun sebebi…bir Dakka lan..yok artık!..benim yüzümden değil tabi ki! Böyle saçmalık mı olur aq?..

    “nerde şimdi Ceyda?”

    “kaydını sildirme işleriyle ilgilenecekti, kantinde olabilir şu an..”

    Hemen fırladım..

    Bir alt kata inmiştim ki ceydanın kızlar tuvaletinden çıktığını gördüm, hemen seslendim,

    “Ceyda!?”

    Döndü, beni görünce bir anlığına gülümsedi…hafif ve buruk..
    “duyduğum şeyin doğru olmadığını öğrenmeye geldim” dedim kararlı ama endişesini gizleyememiş bir sesle..
    ···
  15. 4940.
    +4 -1
    burada olanlar bir ses verse? kimse yok mu yoksa amk çok yalnız hissettim bir an (:
    ···
  16. 4941.
    +1
    burdayız panpa devam et sen
    ···
  17. 4942.
    +3
    60 küsür insan mı? öğretmen yerine çoban mı vardı lan sizin kampüste
    ···
  18. 4943.
    +4
    http://fizy.org/#s/2b7d3v

    Gene aynı sıkıntılı gülümsemesinin eşliğinde sordu, “ne duydun ki sen (: ?”

    “Ceyda….bir yere gittiğin filan yok? Değil mi?”

    “hıı..o mesele..”

    Elini havada şöyle bir salladı, sanki önemsiz bir şeyden bahsediyormuşuz gibi..

    Dik dik bakıp cevap bekledim, konuştu,

    “evet…doğru duymuşsun..ayrılıyorum..”

    “nedenn?!”

    "bilmem…bana göre değil sanırım..yapamayacağımı anladım..seneye…dershane filan..tekrar hazırlanırım..”

    “ya..ya..saçmalama gayet iyiydi notların filan..hem, daha ilk dönemdennasıl anlayabiliyorsun sana uygun olmadığını? Alan derslerinin a sını bile almadın?”

    Dudakları titremeye başlamıştı..hala inatla gülümsemeye çalışıyordu, ama ağlamak üzere olduğunu hissettim..midem

    kıvranmaya başlamıştı…işler kötüleşecek..

    “anladım işte…anlar insan..”

    “Ceyda..bak..çok..çok saçma bir şey yapmak üzerisin şu anda..2 yıl kaybettirecek bu sana bilmem farkında mısın? iyice düşündün mü?”

    “yeterince şey kaybettim ben zaten..2 yıl koymaz..”

    Kitlenip kalmıştım..dizlerim titremeye başladı..pencere tarafına doğru sürükledim ikimizi, bacaklarımı usulca yanan kalorifere yaslayıp sıcaklığından güç almaya çalıştım..

    “saçmalıyorsun..” dedim defalarca..papağan gibi..

    “kalamam artık tsigalko mümkün değil” dedi..artık gülmek için kendini zorlamıyordu..gözleri dolarken, ben de iyice güçten düştüm..

    “ne demek mümkün değil ya?” diye mivayladım..”benim yüzümden mi?”

    Göz yaşları süzülürken, bir “hasgibtir gülüşü” attı yine..

    “evet..senin yüzünden (:”
    ···
  19. 4944.
    +9 -1
    Ellerimi teslim olur gibi kaldırdım..”salak mıs…saçmalama Ceyda.. böyle..böyle bir şey mi var ya?” dedim iftiraya uğramış gibi..

    Gözleri parladı,

    “sen kal dersen kalırım ama”

    “kal!!” diye haykırdım resmen..”kal! kal! Nereye gidiyorsun ya..yüreğime mi indireceksin?”

    Ağlaya güle konuştu gene,

    “umurunda mı bu kadar?”

    “herhalde umurumda, deli misin sen?..kal.. gitme..duydun mu? Bak kal diyorum!”

    “peki kalırsam.. yeniden “biz” olacak mıyız?”
    Palm face yaptım.. kalorifer peteğine verdim tüm ağırlığımı, sıcak demirler bacaklarımı acıtıyordu..oha ya..ne oluyor olm?..kesin kabus görüyorum…böyle bir şey mantık çerçevesine dahil olamaz.. mümkün değil..

    “Ceyda…”

    “olacak mıyız? Olmayacak mıyız?”

    “ya manyak mısın sen? Ne alakası var bununla yaptığın şeyin? Böyle anlaşma mı olur? Sen her sevgilinden ayrıldığında şehir mi değiştireceksin böyle?..yaptığın şeyin mantıklı tek bir noktası bile yok.. kendine gel tamam mı? Bir yere gitmiyorsun.. gerizekalı!”

    Koyvermiştim artık bende.. sinirden sesim ve bedenim titremeye başladı..

    “sen herkes değilsin.. söyledim sana.. neler paylaştım.. neler anlattım…sen farklıydın.. farklısın..”

    “o anlattıkların bende kalacak söz veriyorum..sen de kal.. burada kal..”

    “biliyorum.. sana güvenip inandığım için konuştum zaten onları.. sana inandığım için sevdim seni.. değişebileceğine inandım..”

    Aslında değişmiştim zaten.. hayatımı düzeltmeye, artık gerçek sevgiler üzerine ilişkiler inşa etmeye çalışıyordum.. ceyda beni tedavi etmiş olabilirdi..ama olay şu ki, sizi tedavi eden ilaç, dünyanın en muhteşem icadı bile olsa, iyileşince artık ona ihtiyaç duymazsınız ki artık?

    Ceyda bunu kabullenmek istemiyordu.. beni iyileştiren panzehir olarak, onu hayatımın sonuna kadar kullanmamı istiyordu.. artık ihtiyacım olmadığına inanmıyordu.. bile bile devam etseydim, bu da başka bir bağımlılık, başka bir hastalık olmaz mıydı?

    “Ceyda lütfen gitme..ama.. bizim işimiz bitti bu saatten sonra..ben farklı bir hayat istiyorum.. daha sakin.. yalnız hatta.. evet..yalnız olmak istiyorum bir süre..kim bilir belki de muallak filanımdır ha?”

    Güldü gene, sonra iyice buruştu yüzü.. tamamen bıraktı kendini.. üzerime yüklendi.. sarıldı..başını göğsümde hissettim.. hıçkıra hıçkıra konuştu.. bizden bahsetti.. başka şeyler de söyledi ama onları yazamayacağım amk çok utanıyorum zaten şu an, ter bastı resmen…yalvardı desem kısaca, çok mu egoist görürsünüz beni?..
    Tümünü Göster
    ···
  20. 4945.
    +4 -20
    o yazıyı kim okuyacak dıbını dengesini gibtiğimin manyağı seni. harbi manyak huur çocuğu ya. şuna bak şuna şuna. senin zütünün astarını giberim ben lan rap manyağı. fakir huur çocuğu seni. dıbına koduğumun eşşekle dolaşan kahpenin evladı seni. senin ananın dıbına el bombası atarım lan ben. o kadar yazıyı kime yazdın lan dengesiz pekekent. puuh dıbına koyim senin. o yazıyı kim okuyacak dıbını dengesini gibtiğimin manyağı seni. harbi manyak huur çocuğu ya. şuna bak şuna şuna. senin zütünün astarını giberim ben lan rap manyağı. fakir huur çocuğu seni. dıbına koduğumun eşşekle dolaşan kahpenin evladı seni. senin ananın dıbına el bombası atarım lan ben. o kadar yazıyı kime yazdın lan dengesiz pekekent. puuh dıbına koyim senin. o yazıyı kim okuyacak dıbını dengesini gibtiğimin manyağı seni. harbi manyak huur çocuğu ya. şuna bak şuna şuna. senin zütünün astarını giberim ben lan rap manyağı. fakir huur çocuğu seni. dıbına koduğumun eşşekle dolaşan kahpenin evladı seni. senin ananın dıbına el bombası atarım lan ben. o kadar yazıyı kime yazdın lan dengesiz pekekent. puuh dıbına koyim senin. o yazıyı kim okuyacak dıbını dengesini gibtiğimin manyağı seni. harbi manyak huur çocuğu ya. şuna bak şuna şuna. senin zütünün astarını giberim ben lan rap manyağı. fakir huur çocuğu seni. dıbına koduğumun eşşekle dolaşan kahpenin evladı seni. senin ananın dıbına el bombası atarım lan ben. o kadar yazıyı kime yazdın lan dengesiz pekekent. puuh dıbına koyim senin. o yazıyı kim okuyacak dıbını dengesini gibtiğimin manyağı seni. harbi manyak huur çocuğu ya. şuna bak şuna şuna. senin zütünün astarını giberim ben lan rap manyağı. fakir huur çocuğu seni. dıbına koduğumun eşşekle dolaşan kahpenin evladı seni. senin ananın dıbına el bombası atarım lan ben. o kadar yazıyı kime yazdın lan dengesiz pekekent. puuh dıbına koyim senin. o yazıyı kim okuyacak dıbını dengesini gibtiğimin manyağı seni. harbi manyak huur çocuğu ya. şuna bak şuna şuna. senin zütünün astarını giberim ben lan rap manyağı. fakir huur çocuğu seni. dıbına koduğumun eşşekle dolaşan kahpenin evladı seni. senin ananın dıbına el bombası atarım lan ben. o kadar yazıyı kime yazdın lan dengesiz pekekent. puuh dıbına koyim senin. o yazıyı kim okuyacak dıbını dengesini gibtiğimin manyağı seni. harbi manyak huur çocuğu ya. şuna bak şuna şuna. senin zütünün astarını giberim ben lan rap manyağı. fakir huur çocuğu seni. dıbına koduğumun eşşekle dolaşan kahpenin evladı seni. senin ananın dıbına el bombası atarım lan ben. o kadar yazıyı kime yazdın lan dengesiz pekekent. puuh dıbına koyim senin. o yazıyı kim okuyacak dıbını dengesini gibtiğimin manyağı seni. harbi manyak huur çocuğu ya. şuna bak şuna şuna. senin zütünün astarını giberim ben lan rap manyağı. fakir huur çocuğu seni. dıbına koduğumun eşşekle dolaşan kahpenin evladı seni. senin ananın dıbına el bombası atarım lan ben. o kadar yazıyı kime yazdın lan dengesiz pekekent. puuh dıbına koyim senin. o yazıyı kim okuyacak dıbını dengesini gibtiğimin manyağı seni. harbi manyak huur çocuğu ya. şuna bak şuna şuna. senin zütünün astarını giberim ben lan rap manyağı. fakir huur çocuğu seni. dıbına koduğumun eşşekle dolaşan kahpenin evladı seni. senin ananın dıbına el bombası atarım lan ben. o kadar yazıyı kime yazdın lan dengesiz pekekent. puuh dıbına koyim senin. o yazıyı kim okuyacak dıbını dengesini gibtiğimin manyağı seni. harbi manyak huur çocuğu ya. şuna bak şuna şuna. senin zütünün astarını giberim ben lan rap manyağı. fakir huur çocuğu seni. dıbına koduğumun eşşekle dolaşan kahpenin evladı seni. senin ananın dıbına el bombası atarım lan ben. o kadar yazıyı kime yazdın lan dengesiz pekekent. puuh dıbına koyim senin.o yazıyı kim okuyacak dıbını dengesini gibtiğimin manyağı seni. harbi manyak huur çocuğu ya. şuna bak şuna şuna. senin zütünün astarını giberim ben lan rap manyağı. fakir huur çocuğu seni. dıbına koduğumun eşşekle dolaşan kahpenin evladı seni. senin ananın dıbına el bombası atarım lan ben. o kadar yazıyı kime yazdın lan dengesiz pekekent. puuh dıbına koyim senin. o yazıyı kim okuyacak dıbını dengesini gibtiğimin manyağı seni. harbi manyak huur çocuğu ya. şuna bak şuna şuna. senin zütünün astarını giberim ben lan rap manyağı. fakir huur çocuğu seni. dıbına koduğumun eşşekle dolaşan kahpenin evladı seni. senin ananın dıbına el bombası atarım lan ben. o kadar yazıyı kime yazdın lan dengesiz pekekent. puuh dıbına koyim senin. o yazıyı kim okuyacak dıbını dengesini gibtiğimin manyağı seni. harbi manyak huur çocuğu ya. şuna bak şuna şuna. senin zütünün astarını giberim ben lan rap manyağı. fakir huur çocuğu seni. dıbına koduğumun eşşekle dolaşan kahpenin evladı seni. senin ananın dıbına el bombası atarım lan ben. o kadar yazıyı kime yazdın lan dengesiz pekekent. puuh dıbına koyim senin. o yazıyı kim okuyacak dıbını dengesini gibtiğimin manyağı seni. harbi manyak huur çocuğu ya. şuna bak şuna şuna. senin zütünün astarını giberim ben lan rap manyağı. fakir huur çocuğu seni. dıbına koduğumun eşşekle dolaşan kahpenin evladı seni. senin ananın dıbına el bombası atarım lan ben. o kadar yazıyı kime yazdın lan dengesiz pekekent. puuh dıbına koyim senin. o yazıyı kim okuyacak dıbını dengesini gibtiğimin manyağı seni. harbi manyak huur çocuğu ya. şuna bak şuna şuna. senin zütünün astarını giberim ben lan rap manyağı. fakir huur çocuğu seni. dıbına koduğumun eşşekle dolaşan kahpenin evladı seni. senin ananın dıbına el bombası atarım lan ben. o kadar yazıyı kime yazdın lan dengesiz pekekent. puuh dıbına koyim senin. o yazıyı kim okuyacak dıbını dengesini gibtiğimin manyağı seni. harbi manyak huur çocuğu ya. şuna bak şuna şuna. senin zütünün astarını giberim ben lan rap manyağı. fakir huur çocuğu seni. dıbına koduğumun eşşekle dolaşan kahpenin evladı seni. senin ananın dıbına el bombası atarım lan ben. o kadar yazıyı kime yazdın lan dengesiz pekekent. puuh dıbına koyim senin. o yazıyı kim okuyacak dıbını dengesini gibtiğimin manyağı seni. harbi manyak huur çocuğu ya. şuna bak şuna şuna. senin zütünün astarını giberim ben lan rap manyağı. fakir huur çocuğu seni. dıbına koduğumun eşşekle dolaşan kahpenin evladı seni. senin ananın dıbına el bombası atarım lan ben. o kadar yazıyı kime yazdın lan dengesiz pekekent. puuh dıbına koyim senin. o yazıyı kim okuyacak dıbını dengesini gibtiğimin manyağı seni. harbi manyak huur çocuğu ya. şuna bak şuna şuna. senin zütünün astarını giberim ben lan rap manyağı. fakir huur çocuğu seni. dıbına koduğumun eşşekle dolaşan kahpenin evladı seni. senin ananın dıbına el bombası atarım lan ben. o kadar yazıyı kime yazdın lan dengesiz pekekent. puuh dıbına koyim senin. o yazıyı kim okuyacak dıbını dengesini gibtiğimin manyağı seni. harbi manyak huur çocuğu ya. şuna bak şuna şuna. senin zütünün astarını giberim ben lan rap manyağı. fakir huur çocuğu seni. dıbına koduğumun eşşekle dolaşan kahpenin evladı seni. senin ananın dıbına el bombası atarım lan ben. o kadar yazıyı kime yazdın lan dengesiz pekekent. puuh dıbına koyim senin
    Tümünü Göster
    ···