Herkesin sevmediği yönleri vardır. Kimi fazla takıntılı kimi evhamlıdır. Benim de küçük yaştan itibaren silahlar savaşlar ve vahşet beni çok çekerdi ve iyi rol yapardım. Çok inandırıcı yalan söyler ve yalanımı çok uzun süre insanlara inandırırdım. Gerçek adımı, doğduğum yeri, nereli olduğumu unutacak kadar fazla insan öldürdüm. Genci yaşlısı kadını erkeği zengini fakiri ve daha nicesi... işte bu da bir kiralık katilin hikayesi.

Adım Ömer. Veya ben öyle hatırlıyorum. Şu an Sudi Arabsitanda bi hapisanede idam edilmeyi bekliyorum. içimdekileri siz dostlarıma anlatmadan ölmeyi istemiyorum. Hem kendi vicdan muhasebemi yapmak hem de içim rahat ölmek istiyorum.

ilgiye göre devam edeceğim sevgili dostlar...

Silahların yanı sıra kumar da ilgimi çeken diğer bir faktördü. ilk başlarda kart oyunlarına dedemden öğrendiğim 1-2 basit iskambil oyunu ile başladım. Sonralarda Blackjack Poker gibi baba oyunları öğrendim. Başlarda sadece arkadaş ortamında 50-100 lirasına veya cips-kolasına oynuyoduk. Lise 3. Sınıfta Erasmusla Amerikaya Los Angelesa gittim. Orda kumarhaneler yoktu zaten yaşım da tutmuyodu. Ama ruslarım mekanları olduğunu hep filmlerden görür duyardım.

Bi gün arkadaşlarım Andrey ki kendisi Rus kökenlidir amcasının mekanına beni davet etti. Ben başta yemek falan yemek için çağırdı zannediyordum. Mekana gittik şehrin en işlek caddesinde en iyi restorauntlarrdan birisiydi. içeri girdik ben bi masaya oturacakken Andrey beni durdurdu. Önünde iki tane çamyarmasının durduğu bi kapıdan içeri girdik ve merdivenlerden aşşağıya indik ve o hayalini kurduğum ortama kavuştum. Poker masaları ruletler blackjack masalari. Gerçi masaları dediğime bakmayın. Hepsinden ikişer tane vardı (Rulet hariç o bir taneydi).

Poker masasına davet ettiler ben de oturdum. Andrey e benide sadece 250 dolar para olduğunu söyledim. Amcası benim adıma hesap açmış ve 10000 dolara kadar bet oynayabileceğimi söylemişti. Ama kaybedersem ne olacağını söylememişti...

ilgi ve isteğe göre devam edeceğim sevgili dostlar

ilk eller güzel gelmeye başladı 1,2,3,4 güzel güzel giderken destenin son eli geldi. 10000 dolar koydum ortaya. Elim full as. Tek ihtimal Floşroyal gelirse ben batıyorum. Ve floşroyal geldi ben hasgibtir çektim ve arkamda Andreyin amcası Mostov u gördüm. Gel bakalım Ömer dedi. Ben taku yediğimin farkındaydım. Daha lise 3. Sınıfa giderken 10000 dolar borcum olmuştu hemde Rus mafyasına. Mostov bana 1 hafta verdi. 1 haftada 10000 dolar bulmam gerekliydi ama yapamazdım. Mostov a durumu anlattım ve borcumu ödeyene kadar onun için çalışabileceğimi ve ne iş verirse yapacağımı söyledim. Mostov özellikle 'Ne iş verirsem mi ?' diye sordu ben de evet dedim ve büyük bir hata yaptım.

ilgiye göre devam edeceğim sevgili dostlar. 2-3 kişi olduğunu belli edin devam edicem

Mostov bana o anda bi paket verdi. iki gün içinde New York Brighton Beach e gidip Yuri Orlov adında birine vermem gerektiğini söyledi. Nasıl gideceğimi sorduğumda bana bir araba anahtarı verdi. Arabanın torpidosunda dolu bir silah ve 200 dolar nakit olduğunu söyledi. Ben o güne kadar sadece istanbulda ara sokaklarda araba kullanmıştım. ilk defa uzun yolda araba kullanacaktım ve ehliyetim de yoktu. Ben Allaha emanet arabanın şoför koltuğuna oturdum. Aklımda polisten nasıl uzak duracağım vardı.

Altımdaki araba da 67 model Shelby Gt500 dü. Yol bilmem iz bilmem Tabelaları takip ede ede Los Angeles tan çıkmayı başardım. Tabi eyaletler arasında kanunlarım değişebildiğini bilmiyodum. Benzin almak için bi benzinliğe girdim. Dedim pompacılar nirde amqu. içimden hem Andrey e hem Mostov a hem de kendime ana avrat küfrediyodum. Benzin aldım karnım deli gibi acıkmıştı. Parayı ödemek ve bişeyler almak için dükkana girdim ki Elinde pompalı tüfek olan 2 kişi kasiyere deli gibi bağırıyo. Korkudan hemen koşarak arabaya gittim. Marşa bastım ama tekte çalısmadı. Silahlı adamlardan biri marketten dışarı çıktı.

Benim aklıma torpidodaki silah geldi. Silahı çektim ve adama doğru ateşledim. Hay ananı gibeyim ıska. Adam siper aldı. Çatışmaya başladık. Mermilerim git gide azalıyodu. 6,5,4 ve sonunda kafasından vurdum muallakyi. Son kurşunum kalmıştı ve diğer adam kaçıyodu. Derin bi nefes aldım ve silahı ateşledim...

1-2 kişi olsun devamı yolda sevgili dostlar

Beyler dışardayım 40 dakikaya eve gidicem hemen yazacam

tam sağ omzundan vurdum adamı ve adam lap diye yere yığıldı. Elindeki pompalı tüfek uzağına düştü. Ufak bi tüfekti zaten namlusu ve dipçiği kesilmiş olanlardan. Sawed off denilen ufak bişeydi. Koşar adım yanına gittim. Yerden silahı aldım. Adam yerde kıvranır vaziyetteydi. 'Please don't kill me' diye yalvarmaya başladı. Ben de 'Do your last prayer before u die' dedim ve tetiği çektim. Adamın kafası kamyondan düşen karpuz gibi dağıldı. Para dolu çantayı ve silahı aldım arabama doğru ağır adımlarla ilerledim. Markete girip kasiyer kıza çantayı uzattım ' Is this yours ?' diyerek. Kız teşekkür etti ve o da beni öldürmeyecek misin? diye sordu. Cevap vermedim. Kasiyere aldığım benzinin parasını verecektim ki bizden olsun dedi vene istersem alabileceğimi söyledi. Bikaç parça yiyecek aldıktan sonra arabaya bindim ve bi sefer lanet araba tek marşta çalıştı.

Yol boyu öldürdüğüm iki adamı düşündüm. Aksiyonun içinde olunca insan o gibik birini öldürdüm ben ne tak yiyecem ps1kolojisine giremiyo. Sonunda New Yorka geldim. Brighton Beache giriş yaptığım andan itibaren her yerin Rus restoranlarıyla Rusların mekanlarıyla doluydu. Mostov un söylediğine göre restoranın üzerinde Davut Yıldızı vardı. Az biraz dolaştıktan sonra sonunda restoranı buldum. içeri girdim ve alışkanlıkla selamın aleyküm dedim. Selamıma karşılık gelmişti aman yarabbi.

V:Vitaly Ö:ben Y:Yuri

-Y: Aleyküm selam
-B: Beni Mostov yolladı. Bi emanetiniz varmış.
-V: Baksana Yuri Mostov artık kurye olarak çocukları kullanıyo.
-Y: Adın ne evlat?
-B: Ömer.

Devamı yolda yemek yiyip gelicem sevgili dostlar.

-Y: Arap mısın ?

-B: Türküm!

-V: O zaman burda ne arıyosun!

-Y: Sakin ol Vit! Çocuğun üstüne gitme.

- B: Bakın bay Orlov ben buraya teslimat için geldim. Uykusuzum ve yolda iki tane serseriyi öldürmek zorunda kaldım. Muhtemelen polis peşimde.

-Y: Burda hergün birileri ölür evlat. Polis işini bana bırak. Kalacak yerin var mı?

-B: Yyyok.

-Y: Tahmin etmiştim. Bu akşam benle kalırsın. Hem de bu yaşta neden bu işlerle uğraştığımı bana anlatırsın.

istemeyerek de olsa kabul ettim. Çok lüks bi apartman dairesine girdik. Yuri bu kadar zenginse neden o köhne yeri işletiyordu acaba.

Salona girdiğimde karşımda Ava Fontaine i gördüm ve şoka uğradım. Yuri Ava nın kocasımıydı. Hasgibtiiiir. Yemeğe oturduk. Yemekten sonra Yuriyle terasta sohbet ediyorduk.

-B: Bay Orlov tam olarak ne iş yapıyosunuz?

-Y: Bana Yuri de. Silah tüccarıyım. Dünyanın her yerine silah satıyorum. Hani orta doğudaki kullanılan Ak-47ler var ya onlar benim. Satana kadar tabi.

-B: Hiç Türkiyeye silah sattın mı?

-Y: Hayır. Ödeme yöntemleri çok ilkel ve yazdıkları çekler genelde karşılıksız çıkıyor :D Sen nasıl düştün bu işe ?

Her şeyi sırayla anlatmaya başladım. Nereli olduğumu Amerikaya nasıl geldiğimi kumarhaneyi Mostov u. Bana iyi taka battığımı söyledi.

Ertesi sabah kalktığımda Yuri Mostovla konuşmuş ve benim borcumu ödemiş. Yuri bana iş teklif ediyordu. Onun için çalışmamı istedi. Bende ona daha okulumun bitmediğini ve ailemin beni Istanbulda beklediğini söyledim. Ayrıca Amerikan vatandaşı bile değildim. Sadece öğrenci vizem vardı. Yuri bana numarasını verdi ve 1 sene sonra okulum bitince beni Amerikaya çağıracağını söyledi.

istabula dönmüştüm. Okuluma devam ettim. Üniversite sınavına girdim. Sınavdan sonra biri beni arıyodu. Telefonu açtığımda Yurinin sesini duydum.

-Y: Evlat hazır mısın?
-B: Nneye Yuri?
-Y: Beninle çalışmaya.
-B: Nasıl olacak ki ?
-Y: Sen buraya gel de gerisi teferruat.

Pasaportumu ve vize işlemlerini hallettikten sonra ailemle vedalaştım Üniye diye Amerikaya uçtum...

Alluo ordamısınız lan bi kendinizi belli edin

Amerikaya New York JFK hava limaninda Yuri beni Lincoln marka limuzuniyle karşıladı. Şık bi takım giymişti. Özel dikim olduğunu moron olsanız dahi anlardınız. Beni Manhattan da bir mağazaya zütürdü. Kıyafet için ölçü aldırdım. Yeni telefon hattı aldı ve beni deposuna zütürdü. Küçük bi konteyneri vardı sadece ama içindekiler dostlarım içindekiler çok acaipti. 7 tane bond çanta masanın üstunde duruyodu. Neden diye sorduğumda ise 7 kıta 7 çanta demişti. Demekki her kıtaya silah satıyodu. Konteynerin duvarında envai çeşıt silah asılıydı. Daha önce gördüğüm veya görmediğim bissürü tüfek.

Deposundan ayrıldıktan sonra sonraki hayatımı kökünden değiştirecek olan adamla yani Han Chobai ile tanıştırdı. Han benim senseyimdi. Yakın dövüşle ilgili her şeyi Kung Fu Ninjitsu Muai Thai Shaolin stillerinin hepsini bana Han öğretmişti. Aynı şekilde silah kullanmayı Sniper ile atış yapmayı hedefi nerelerinden kolayca öldürebileceğimi öğretti. Uzun ve meşakkatli bir o kadar da acılı geçen 1 yıllık eğitimin ardından nihayet Yuriden ilk işimi almak için hazırdım. Hedef Simon Weilz. israil asıllı Yahudi silah tüccarı. Yurinin en büyük rakibi. Yuri silahlarını Ukraynadaki General Dimitri Ivanov Kozlovdan yani Dimitri Amcasından alıyordu. Dağılan sovyetler birliğinden geriye kalan ordugahtaki tüm piyade tüfekleri tanklar helikopterler hepsi onundu. Odessadaki üssü bir depo gibi kullanıyodu resmen. Ukraynadaki her devlet memuru Yurinin rüşvetini bir sefer de olsa yemiştir. Simon Dimitri amcaya cazip tekliflerle geliyodu ama Dimitri Amca için sadakat satın alınamaz bişeydi.

Simon bi gün gene Odessadaki ordugaha geldi. Ben de fırsattan istifade edip bi t-72 ye binip tam Simon un Rolls Rocye unun önüne park ettim ve mermiyi namluya sürüp arabaya doğrulttum. Simon yüzü asık bi şekilde arabaya bindi. Tam hareket edecekken topu ateşledim.

BAAAAAAAUUUUUMMMM!
Milyondolarlık Rolls Royce ve Simon Weils artık yoktu...

Beyler yarın devam edice uykum geldi

Yuri bana ilk başarılı işim için tam 50000 dolar verdi. 50000 dolar ve tamamı bana ait. Sonrasını hiç düşünmemiştim. ilk defa o kadar param vardı. Yuriye kendim için ufak çapta bi cephanelik toplamak istediğimi söyledim. Bana istediğim silahların listesini vermemi kendisinin bunalrı tedarik edeceğini söyledi.

Silahların listesi şöyleydi:
- Colt 1911 x10
-Barett M82 x5
-G36c x5
-Scar L x5
-M60 x2
-M24 x5
-Taktiksel Çelikyelek x25
Ve el bobmalarıyla taktiksel nişangahlar ve dürbünler

-Y: M82 yi ne yapıcan amqu
-B: O özel bi istek.
-Y: M82yi bulmak zor olucak ama diğerleri hallolur (M82 sadece Amerikan Deniz piyadelerinin kullanabildiği ağır bir sniper, halka satışı yok)

Gel zaman git zaman diğer mafya babalarının işlerini de yapa yapa Amerikan yeraltı dünyasında meşhur bir kiralık katil olup çıkmıştım. Artık insanların masumiyetine veya kim olduklarına bakmıyordum. Sadece aldığım paraya bakıyodum. ilk zamanlardaki adam öldürmenin verdiği gibik ps1koloji artık yoktu. Her işimde daha da insani melekelerimden uzaklaşıyodum. Ruhum git gide kararıyodu ve dinimden, ailemden uzaklaşıyodum. Arkadaşlarım dostlarım. istanbuldaki sevgilim Aslı hiçbirinin bir anlamı kalmamıştı.

Rus mafyasının büyük bir planı vardı. O kadar insan içinden o kadar suikastçi içinden bana Yakuzaların liderlerinden Xian Lu Pheng adındaki oyabu(baba)yu öldürmem için iş teklifinde bulumdular. 10 milyon dolar da ücret verdiler. işi kabul ettim. Bu iş benim dünyaca tanınam bir suikastçiye dönüştürecek işti. Dünya beni 'СЫН' (Bliyed)(Evlat, Çocuk anldıbına gelir) olarak tanıyacaktı.

Orda mısınız beyler