-
76.
+8Artık bir iş bulma vakti gelmişti. Param suyunu çekmişti. Yola koyuldum. Aradığım iş yine garsonluk tarzı bir işti. Deneyimim olduğu için kolayca bulurdum diye düşünüyordum. Tüm gün cafeleri gezdim ama iş bulamadım. Sonra aklıma bir fikir geldi. Yüzsüzlük yapıp eski çalıştığım sanayi lokantasına gitsem iş verir miydi acaba. Deneyip görecektim. Motoru eve bırakıp yürüyerek eski çalıştığım yere gittim. Paramı harcamak istemediğim için yeni sigara paketi alamamanın üzüntüsü vardı üzerimde. Usta beni tanımamıştı. Ulan insan kaç ay yanında çalışan kişiyi tanımaz mı? Bu kadar mı önemsiz biriyim lan ben ? Neyse işime gelir. Beni işe alabilceğini söyledi. Kaç ay sonra gelip eski çalıştığım yerde sanki hiç çalışmamışım gibi çalışıyordum. Dükkanın televizyonunda Müge Anlı ablamız vardı. Hala beni arıyorlardı. Yaptıkları tahminler falan çok gülünçtü. Henüz beni yakalamanın yakınında bile değillerdi. Onun yakaladığı katiller hep kurbanın bir tanıdığı oluyor. Fakat bu durum farklı. Dükkandan yarın gelmez üzere çıktım. iş bulmanın rahatlığıyla evde uzanıp televizyonu açtım. Müge anlı hala devam ediyordu. Daha önceden pek tv izleyen biri değildim o yüzden program saatlerini bilmiyordum. Her katil zanlısı dediklerinde gururlanıyordum resmen. Utanmasam programı arayıp "Ben yaptım lan g*tler." diyecektim. Bu kadar gurur iyi değildi. Zaten takı olayıyla kendi çizgimin dışına çıkmıştım.
-
77.
+7 -1-Cidden önemli değil. Ama özür dilemek istiyorsan bana yukarı katta bir yemek ısmarlayabilirsin.
+Yani şey..
-O zaman yeterince üzgün değilsin herhalde.
+Yok tamam ya bir şey demedim. Neyse gidelim bari.
Üst kata çıkana kadar biraz daha sohbet ettik. Fastfood atıştırırken sohbeti iyice ilerlettim. Kızın daha önce erkeklerle sohbeti olmadığı çok belliydi. Fakat bende ondan farklı sayılmazdım. Yinede sosyal ve havalı gibi görünmeyi çok iyi başarıyordum. Biraz sosyal bir kız olsaydı daha ilk günden eve getirebilirdim ama bu biraz zaman alacaktı. Kıza yemek için teşekkür ettikten sonra yanından ayrıldım. Fakat yine uzaktan takibe başladım. Kızın evi AVM'ye yakındı. Kız yürüyerek gittiği için bende yürüyerek gittim. Motoru AVM'nin orada bıraktım yani. En fazla 10 dakika yürüdükten sonra kız bir apartmana girdi. Artık kurbanımın nerede oturduğunu biliyordum. Yarın sabah gelip pusucaktım. -
78.
+7 -1Omurilik soğanı açıktaydı, bıçağı rahatça saplayabilirdim. Üzerindeki fahişenin uyanması kötü olurdu. Bu riski göze aldım. Bıçağı tüm gücümle omurilik soğanına sapladım. Vücudu titredi. O kadar sert titredi ki üzerindeki fahişeyi yere attı. Fahişe yerde uyumaya devam etti. Gözlerini fal taşı gibi açtı. Beni görebiliyordu. Ama oyalanmaya zamanım yoktu. Bıçağı omurilik soğanından çıkarıp şah damarına batırdım. Kanın fışkıracağını biliyordum. Ona göre pozisyon almıştım. Oluk oluk kan akarken o kanın kırmızısında annemi gördüm. Elimdeki kanlı bıçakta babamı gördüm. Hayata ilk hizmetimi yapmıştım. Bu sanki ilk defa orgazm olduğunuz an gibiydi. Çok güzel bir histi, en yakın zamanda bir daha yaşamak istiyordunuz bu hissi. Bu hizmetin devdıbının gelmesi için yakalanmamam gerekiyordu. Eğer duygusal biri olsaydı o ölüm anıyla ilgili daha fazla şey anlatırdım sizlere. Ama ben mantıklı birisiydim. Tek düşündüğüm delil bırakmamaktı. Peçete ile tuttuğum bıçağı diğer koltukta sızmış olan adamın eline bıraktım. Uyuyan adamımızın kafasında biraz saç alıp ölü adamımızın tırnaklarının arasına sıkıştırdım, birazda avucuna. Öldürdüğüm adamın adını bile öğrenmemiştim. Gerek yoktu. Diğer seri katiller gibi zaaflarım yoktu. Onlar çok basit egoları yüzünden yakalanırlar.
-
79.
+8Cep telefonunu da bir poşete koydum. Küllerin olduğu poşeti sırt çantama koydum. Kemiklerin olduğu poşeti ise bir spor çantasına sığdırmayı başardım. Cep telefonunun olduğu poşeti cebime koydum. Köprünün oraya kadar motorla gittim. Köprüye yaklaşınca motordan inip yayan olarak devam ettim. Köprünün ortalarına geldiğim zaman yayalar için ayrılmış çiti aşıp denize karşı selfie çekiliyormuş gibi yapacaktım. Bu sırada spor çantamı çitlerin üzerine koyacak ve yanlışlıkla düşürüyormuş gibi yapacaktım. Kemikler denizin dibini boylayacaktı.Bu tiyatroyu oynamamda ki amaç köprünün her zaman yoğun olması ve birinin sizi denize çanta atarken görmesini pek hoş karşılamayacak olmasıydı. Planım işlemişti. Sırt çantamdan da aynı yöntemle ama farklı köprüde kurtulacaktım. Cep telefonu da tıpkı planladığım yere bırakmıştım. Poşeti yeniden cebime alıp içine taş koyup denize fırlattım. Artık hiç bir delil yoktu. işte kusursuz cinayet yoktur diyenlere gelsin. Bu cinayette bir kusur yoktu.
-
80.
+8Her zarfa farklı takı koyuyordum. Keşke kızın kanını sürmek aklıma gelseydi önceden. Önemli değil, böylesi daha iyi oldu. Artık kızlarının yaşıyor olabileceğini ümit edeceklerdi. Bende onların ümitleriyle dalga geçecektim. 2 ayrı zarfa kızın küpelerini koydum. Bir diğer zarfa kızın kolyesini koydum. Belli zaman aralıklarıyla bunu onlara ulaştıracaktım bir şekilde. Henüz nasıl ulaştıracağım konusunda detaylı bir plan yapmamıştım ama plan yapmak benim işimdi. Bence üzerinden biraz zaman geçmeliydi. Tam ümitleri tükenirken onlara ümit aşılamalıydım. Zarfları temiz bir poşete koydum ve buzluğa attım. Neden buzluğa attığımı bilmiyorum ama bir şey saklamak için güzel göründü gözüme.
-
81.
+8Vay dıbını gibim beni de yanına al lan. Beraber herkesden intikam alalım. Ilk defa da rez alıyorum bakalım hadi yaz
-
82.
+7Biz salonda sohbet ederken diğer oda da kiler işi iyice büyütmüşlerdi. Sesleri çok rahat bize geliyordu. Sanırım bu sesler kızı da tahrik etmiş olacak ki biraz daha yaklaşmaya ve bana temas etmeye başladı. Bir kız sizi başka hangi nedenden evine çağırsın ki zaten. Ne olacağını kestirmiştim ama bu işe girişmek istemiyordum. Bunun cinsel tercihle falan alakası yok. Ben öldürmekten zevk alıyordum hepsi bu. Kız kalkıp kucağıma oturdu. O sırada saçma konular açıp beni de azdırmaya çalışıyordu. O konuşurken cebimdeki çakıyı çıkardım. Kızın ağzını elimle sıkıca kapattım. O bunu fantezi falan sandı sanırım, hiç tepki vermedi. Bıçağı direk boğazına sapladım. Bıçağı çıkardığım gibi oluk oluk kan fışkırmaya başladı. Elim kan olsa da üzerime sıçramadı. Kan akarken çok fazla tepinmeye başladı. Bende ilk cinayetim de ki gibi omuriliğine sapladım bıçağı ve artık harekeler kesilmişti. Sadece klagib ölüm refleksleri... Bunları yaparken ses çıkarmamaya özen göstermiştim. Diğer oda da kiler hala işlerine devam ediyorlardı. Tuvalete girip elimi ve bıçağımı yıkadım. Hemen ardından diğer odaya daldım. Hemen başlarında dikildim. ikisi de bana baktıkları halde sex yapmaya devam ediyorlardı. Adamın pantolonu salondaydı ve cep telefonu da. Adama cep telefonunun çaldığını söyledim. Kızı dudağından öperek hemen geleceğini söyledi. Odanın kapısını kapatıp salona doğru hareketlendi. O kısa kolidor yolu bitene kadar çok heyecanlandım. içer de ki manzarayı görünce nasıl tepki vereceğini merak ediyordum. Odanın kapısını vardığında donup kaldı. Hiçbir tepki veremedi. Tam önümde durmuş odaya bakıyordu. Bağırma riskini göze alamazdım. Hemen omuriliğine bıçağımı sapladım. Sanırım bu omuriliğe bıçak saplama olayı benim imzam olmaya başlamıştı. Bana çok garanti bir yöntem gibi geliyordu çünkü.
-
83.
+7Bir karar vermeliydim. Karar vermek için geçirdiğim her süre elimde delil ile bekliyor olacaktım. Eğlence mi yoksa temiz iş mi? Sabah gün aydınlanana kadar bunu düşündüm. Sonra heyecan içinde kendi kendime "Hadi biraz eğlenelim." dedim. Onlar gerçek bir seri katilin neye benzediğini bile bilmiyorlardı. Onlara gösterecektim. Belkide diğer yakalanan katillerin düştüğü hatayı yapıyordum. Eğer bu eğlenceyi yapacaksam kendimden emin olmalı ve yakalanma kuşkusunu kafamdan atmalıydım. Sabah güzel bir kahvaltı yapıp kırtasiyeye gittim. Ara sokaklarda, kamera sistemi olmayan küçük bir kırtasiyeydi burası. 10 tane mektup zarfı istedim. Mektup zarflarını direk bana uzattı. Mektup zarflarında parmak izimi bırakmak istemezdim değil mi? Poşete koyup vermesini istedim. Şuan zarfların üzerinde benim parmak izlerim yoktu. Direk bu adamı bulacaklardı, dükkanda kamera sistemi olmadığı için mektup zarflarını kime sattığını kanıtlayamayacaktı. Eve dönüp yeni bir plastik eldiven giydim. Eldivenleri giyerken bile üzerinde parmak izim kalmasın diye giydikten sonra eldiven takılı ellerimi yıkıyordum. Yeni maske ve yeni boneyi taktım. Başımdan düşen bir kepek, ağzımdan çıkan küçük bir tükürük parçası bu oyunu bitirebilirdi.
-
84.
+7Evin yoluna koyulduk. Ondan daha sarhoş olduğum belliydi. Onu öldüreyim derken kendimi öldürebilecek kadar sarhoş olmuştum. Ama öldürme arzumun önüne geçemiyordu bunlar. Çok uzun süre yürüyerek eve vardık. O kadar dalgın ve düşüncesizdim ki bir önceki cinayette olduğu gibi kurbanın dokunduğu yerlere hiç dikkat etmedim. Üzerime ağırlık çökmüştü. Yolun uzunluğu hem beni hemde onu iyice yormuştu. Tek istediğim yatıp uyumaktı. Ama bu gece bu kızı öldürmekte istiyordum. ikimizde eve girdiğimiz gibi kendimizi çekyatın üzerine attık. "Biraz uzanayım sonra icabına bakarım diye" düşündüm. O da direk sızmıştı zaten. Bu mal gibi kafayla plan yapmaya çalışıyordum. Uyanık mıyım yoksa hala uyuyor muyum bilmiyordum. Rüya mı görüyordum gerçekten yaşıyormuydum emin değilim. Kızı defalarca bıçaklamaya başladım. Bıçağı her soktuğumda bıçağın açtığı delikten oluk oluk kan çıkıyordu. Bu rüya gerçekten çok etkileyiciydi. Bunları hayal ederken sızmıştım...
-
85.
+7Felç olmuş bedeniyle ölmüş kızın kanının üzerine yuvarlandı. Açık ağzından içeri kızın kanları giriyordu. Adamı hemen öldürmek istemiyordum bu yüzden boğazını kesmedim. Hemen diğer kızın yanına gittim.
+Erkek arkadaşın seni salona çağırıyor.
Yatak çarşafıyla üzerini kapatarak yürümeye başladı. Odanın kapısından manzarayı gördüğü gibi yere düşüp bayıldı. Bu ne şimdi? Kan fobisi mi? Bana uyar. Burada sanatımı icra edecek yeri kadar insan vardı. Takıları takacağım yeteri insan vardı. Sanat başlasın... -
86.
+7Yeni cinayetler işlemek için cebimdeki çakı yeterdi. Artık izimi bırakmaktan da korkmuyordum. Her şey daha kolay olacaktı. Her cesetin üzerine bir takı bırakacaktım. Fakat bunları düşünürken bir şey fark etmiştim. izlerimi temizlemek bu işe ayrı bir zevk katıyordu. Artık bu işlemi yapmayacak olmam insan öldürme zevkimden biraz eksiltecekti. Ama ben yerini dolduracak şeyler bulurdum. Hayal gücü geniş duygusuz bir pgibopattan çıkacak sanatları gördüklerinde küçük dillerini yutacaklardı. iyi ki zamanında izlediğim yabancı diziler arasında "hannibal" da vardı. Yemek işi bana uymasa da bende pekala güzel sanatlar çıkarabilirdim.
-
-
1.
+1Silah al suikastçi ol amk
-
2.
+1the suikastchi
-
1.
-
87.
+7HiKAYE HAKKINDA KISA AÇIKLAMA :
Normalde hiç bir hikayemi böle bölmezdim ama küçük bir açıklama yapıcam. Hikaye ileride iyiçe iğrençleşebilir ve inciden kaldırılablir. Ben önce wattpade yazıp sonra buraya atıyom. Arada en fazla bir kaç dakika fark oluyor. Eğer başlık silinirse wattpaddeki hikaye : https://www.wattpad.com/2...sinin-an%C4%B1lar%C4%B1-1 -
88.
+4 -3Devam pnp
Edit:Heyecanin dibj beyler tavsiye ederim.
Allah belami versnki suku vercm -
89.
+7Belki de diğer katiller bu yüzden kendilerini yakalatıyorlar. Belki de çıkar yol yoktur. Ya dünyada gerçekten kötü birini öldürüp bu dünyayı terk edersiniz yada ömrünüzün geri kalanını duvarlar arasında geçirirsiniz. ilk olasılık bana pek uygun değil. Bence intihar edenler zavallılardır. Sorunlar karşısında savaşmayıp hemen pes eden ahmaklardır. Şunu bir düşünün sonsuz zaman diliminde herhangi bir yerde var oldunuz ve dünyaya geldiniz ve bu dünyaya geliş bu sonsuz zaman diliminde bir daha tekrarlanmayacak. Sizce dünyanın tüm yükünü omuzlarınızda tutsanız da bu yaşam şansı tepilir mi? Aklım almıyor cidden. Bu sonsuzlukta bir kere dünyaya gelmişsin sanki acelen var gibi hemen yarıda kesiyorsun. Tamamen ahmaklık. Diğer olasılıkta bana uymuyordu. Hayal gücü sınırsız olan bir kişiyi cidden herhangi bir hapishanede tutabileceklerine inanıyorlar mıydı? Şüphem yok ki dünyanın en korumalı hapishanesinde olsam yinede oradan kaçmanın bir yolunu bulurdum. insan tarafından yapılmış her sistem kusurludur.
Çok uzun süre düşündüm. Bunlar düşünürken kaç polis önümden veya arkamdan geçti bilmiyorum. Bu işi yaparken polisler tarafından öldürülme olasılığı geldi aklıma. Cidden rezillik. Bu ihtimalin üzerinde durmadım bile. Bir çıkar yol olmalıydı. Ben her zaman bulurdum bir şeyler... -
90.
+7Denize karşı bir şeyler atıştırıyor ve düşünüyordum. Bu olaylar daha ne kadar devam edecekti? Öyle yada böyle sonsuza kadar kaçmaya kimsenin enerjisi yetmezdi. Mantıklı düşünün kalacak veya gidecek hiç bir yeriniz yok, akşam nerede uyuyacağınızı bilmiyorsunuz, her polis gördüğünüzde veya siren sesinde sanki sizin için geliyorlarmış gibi panik yaşıyorsunuz. Her sokağa veya mekana girerken kameraları kontrol ediyorsunuz. Bu cidden çok yorucu bir işti ve ben bu zorluğa ne kadar dayanacağımı bilmiyordum. Belki saatlerce sahilde oturup bir çıkar yol bulmaya çalıştım. Para bulup ülke değiştirmek geldi aklıma. Ama para bulmamın tek yolu daha fazla insan öldürmekti. Ayrıca kaçak yollardan ülke dışına nasıl çıkılcağını bilmiyordum. Hadi bir şekilde halledip başka bir ülkeye gittim. Peki orada nasıl yaşayacağım? Yeni bir kimlik ve pasaportta bulmam gerekliydi. Tamam diyelim bunları da hallettim, peki o ülkede birilerini öldürmeden durabilecek miyim? Pek sanmıyorum. Bir çıkar yol olmalıydı. Her zaman bir çözümünü buldum ama bu sefer tıkanmıştım. Daha ne kadar kaçacaktım?
-
91.
+7Evden 150 metre uzakta olan biteni izliyordum. Bende yakalancaktım. izlediğim diğer katiller gibi sonuma yaklaşıyordum. Bu kadar basit mi olacaktı her şey. içtiğim bir kaç bira ve biraz votka yüzünden geldiğim hale bakın dostlarım. Kızın cesetini ceset torbası içinde çıkarıp ambulans arabasının içine koydular. Olay yeri inceleme yapıyordu. Hani şu beyaz giyinmiş, beyaz bone, eldiven takan herifler. Sanki film izliyormuş gibi yaptığım yanlışın sonuçlarını izliyordum. Ne yapacağımı düşünmüyordum. Sanki sona gelmiştim. Oltanın ucunda ki balık bendim artık ve çırpındığım sürece kendime zarar verecektim.
-
-
1.
+5Böyle yannanlara gelirsin işte panpa
-
1.
-
92.
+7Beyler evde değilimdim kusura bakmayın. Bu arada kurguyu mantıklı ve çelişkisiz hazırlamaya çalışıyorum, yavaş yazmamın nedeni budur. Ayrıca benim tek işim hikaye yazmak değil. Gün içinde çok vakit ayıramayabiliyorum
-
-
1.
+1Yaz panpa pusudayız
-
1.
-
93.
+7Kaçmalıydım ama nereye. Altımdaki motoru kullanırsam izimi sürerlerdi. Cep telefonumdan da yerimi tespit edebilirlerdi. Olduğum yere motoru bıraktım. Üzerine de cebimdeki takı zarflarını. Madem artık katil olduğum bulunmuştu bari beni acemi bir katil olarak anmasınlar diye diğer cinayeti de göstermek istiyordum. Bence bu duruma onlar da en az benim kadar şaşıracaklardı. Bu kadar profesyonel bir katil nasıl böyle acemice bir iş yapardı. Bu katil bizimle dalgamı geçiyordu. Bu sadece bir oyun muydu. Bu ceseti ve dellileri bilerek mi bırakmıştı.
Bende diğer acemi katiller gibi "Evet bilerek delil bıraktım. Ben istemesem beni yakalayamazdınız." diyebilirdim. Ama kabullendim, ben aptaldım. Yine de bu acizliğimi onlara belli etmeyecektim. Diğer acemi katillerin yollarından gidecektim. Acizliğimi size yücelterek gösterecektim. Bunların hepsi oyundu, o ceseti ve izleri bilerek bıraktım. Poliscilik oynamak istiyordum. Hadi gelin ve bulun beni. -
94.
+6Hızlı hızlı düşündüm. Zamanım daralıyordu bu yüzden çok hızlı davranmalıydım. Motoru olduğum yere bırakmıştım. Cep telefonuna "Oyun başlasın" diye not yazıp onuda motorun koltuğunun altına koydum. Takılardan birini de hemen telefonun yanına koydum. Ekmek kırıntısı bırakır gibi bu takılarla iz bırakıp onları yanıltabilirdim. Henüz fotoğraflarım televizyonlara düşmeden önce cebimdeki 50 lirayı iyi değerlendirmem gerekiyordu. Önceliğim kılık değiştirmekti. Aksi taktirde var olan paramı da harcayamazdım. 10 dakika yürüdükten sonra ara mahallede vasat bir berbere girdim ve saçları 3 numaraya vurdurdum ve saçlarımı yıkattım. Bunun için berbere 10 lira verdim. Böyle vasat bir berber için fazla paraydı ama pazarlık edecek durumda değildim. Marketler de kamera vardı, güvenli değildi. işportacılardan güneş gözlüğü ve şapka edindim. Bunlar size çok klişe gelebilir ama yolda yürürken milletin size "Aaa bugün televizyonun gösterdiği katil lan bu" demesini engellemek için gayet basit araçlardı. Çakma güneş gözlüğü için 10 lira, şapka içinde 5 lira vermiştim. Yani paramın yarısını harcamıştım. Ben bunları yaptığımda gece olmuştu iyice. Özellikle kameraların olmadığı sokakları ve mekanları tercih ediyordum. Sürekli paranoyak gibi gözlerim kamera noktalarını arıyordu. Artık o kadar ustalaşmıştım ki yarım saniye baktığım bir mekanda kaç kamera olduğunu anlayabiliyordum. Bu geceyi bir yerde geçirmeliydim çünkü diğer gecelerin en iyisi bu gece gibi olacaktı.
-
-
1.
+3KArdeş geberttiğin kızın parasını alsaydın ya
-
1.
-
95.
+6Bu gülüş kapının anahtarıydı. Uzun süre sohbetten ve kendime ısmarlattığım yemek ve içkilerden sonra evine doğru yola koyulduk. Bu sefer fazla içmemiştim. Ayık olmam gerekiyordu. Kızın evine vardığımızda saat gece 3'tü. Evi bir oda bir salon küçük bir evdi. içeride bir kızı ve erkek arkadaşını yiyişirken basmıştık. Söylediğine göre o kızla beraber kalıyormuş. Biz salona oturunca onlar kendilerini bozmadan diğer oda da devam ettiler. Neyse onların ne yaptığı o kadarda umurumda değildi. Barda karnımı doyurmuştum ve sıcak bir ortamda bulmuştum. Üstelik yeni kurbanlarım da belli olmuştu.
başlık yok! burası bom boş!