/i/Sözlük İçi

sözlük içi.
  1. 951.
    +1
    Bu okunur kardeşim bekliyoruz.
    ···
  2. 952.
    +1
    Okurum sonra
    ···
  3. 953.
    +1
    Sonunda buldum amk
    ···
  4. 954.
    +1
    Miqo rezz
    ···
  5. 955.
    +1
    Rezzers
    ···
  6. 956.
    +1
    16 ya ayraç
    ···
  7. 957.
    +1
    Rezerved
    ···
  8. 958.
    +2

    Bugun aticam bi 60 70 part beyler

    ···
  9. 959.
    +1
    rezervd
    ···
  10. 960.
    +1
    Rezervasyon
    ···
  11. 961.
    +1
    Rez kanka dinliyorum takip ediyom bb
    ···
  12. 962.
    +1
    Okurum bir ara
    ···
  13. 963.
    +1
    Rez of the
    ···
  14. 964.
    +5
    iyi geceler panpalar, bu gün dün gecenin üzerine zorlu bir gün oldu, o yüzden çok yoruldum.
    hikayenin sağlığı açısından yarın akşam devam etsek daha iyi olur. hafta sonu epeyce yazarım
    diye düşünüyorum, muhtemelen dönemi bitiririz.
    yarın gece görüşmek üzere, yorumlarınız için teşekkürler *
    güzel bir pazar gününden hepinize selamlar panpalar,
    bu gece 23.00 gibi başlarız, uzun bir gece olabilir, depolarınızı doldurun, yedek yakıtınızı da
    almayı unutmayın. görüşmek üzere *
    takip eden panpalara iyi geceler, ev dolu, çaktırmadan yavaş yavaş yazmaya çalışacağım ;)
    sıkıntı var..
    göz göre göre, sırf daha fazlasını elde edebileceğime kendimi inandırmam yüzünden, huzurumu
    bozmak üzereyim..
    normalde bu gece ebru ile buluşup, ona kararımı bildirmem gerekiyordu ama bu son
    yaşananlardan sonra bunu biraz ertelemenin ve biraz tavsiye almanın iyi olacağını düşündüm.
    ebruyu ekip, ceyda ile buluştum. size bu kızı pek iyi tanıtamadığımın farkındayım, ben, onunla bir
    araya gelince, kendimi, sanki yıllardır özlemini çektiğim eski bir dostla karşılaşmış gibi
    hissediyorum..şu son paylaştıklarımızın ardından.. onun bütün gece göğsümde uyuduğu,
    omzumda ağladığı o gecenin ardından..
    çok derinden ve keşfedilmemiş bir şekilde aramızda bulunan bağın ortaya çıktığı o geceden
    sonra, ceydayı ciddi anlamda, her dakika yanımda istiyor, onunla paylaştığım her şeyden keyif
    alıyorum.. acaba bana büyü mü yaptı amk? *
    ···
  15. 965.
    +3
    geceki buluşmamızda da önce biraz hasret gidermiş, sonra da genel mevzulardan konuşmaya
    başlamıştık. bir şekilde konuyu ebru-ben ve ceyda üçgenine getirdim.. evet doğru tahmin ettiniz,
    tavsiyeyi isteyeceğim kişi, ceydadan başkası değildi..
    bu sabah sınıfta yaşananları detaylıca anlattım, sonra da fikrini sordum,
    "yani, ceyda, biliyorsun, şimdi ben böyle bir şey yaparsam, tamamen yanlış anlaşılacak.. ebrudan
    ayrılmam şu aşamada zor görünüyor.."
    kız biraz düşündü.. sonra gülümsedi..ben, onun yanında bu derece rahat konuşabildiğim için hem
    şaşırıyor, hem de seviniyordum, nasıl bu kadar anlayışlı olabiliyordu?
    "hımm..o zaman onun senden ayrılmasını sağlarsın? ;)"
    "nasıl yani?"
    "bizi anlat?..geçirdiğimiz geceyi, aslında nerede olduğunu? zaten bunları duyunca.."
    içim titremişti.. karşımdaki tehlikeli güzelliğe baktım..tam bir suç ortağı..
    "... iyi dedin de..onu söylemesi de kolay değil ki?"
    "sadece doğruları söyleyeceksin sevgilim?..belki de ilk defa ona karşı tamamen dürüst olacaksın,
    bir de böyle düşün.. ;)"
    içimden biraz kızmakla beraber söylediklerine hak verdim.. doğru.. ebruya karşı pek çok kez
    samimiyetsiz davranmıştım.. daha çıkmaya başladığımızın 2. günü, geceyi başka bir kızla
    geçirmiş, bunu da güya vicdan yaparak, yarım yamalak ve çarpıcı gerçeklerini örterek
    söyleyebilmiştim.. daha sonra da pek çok kez, yazın, sırf kendi rahatım ve bencilliğim adına ufak
    ufak yalanlar ve kaçamaklarıma devam etmiş, bu yılın başlamasıyla beraberse, onu iki ayrı kızla
    önce düşünsel, sonra da biriyle fiziksel olarak aldatmıştım..
    ···
  16. 966.
    +2
    kendime karşı bile dürüst olmamıştım ki, ona karşı olabileyim.. başından beri, herkesi
    kandırmıştım..
    biraz daha fikir alışverişinin ardından, ceydanın önerisini kabul ettim. böylece topu ebruya atmış
    olacak, onu terk etmek zorunda kalmayacaktım..o duyacaklarına kızarak beni terk edecekti..
    "zaten, bunun üzerine bile seni bırakmazsa, o zaman ben aradan çekilir giderim.." dedi ceyda
    ciddi bir ses tonuyla,
    "gitme.. gitmezsin" diyebildim aniden.. tuzağa mı düşmüştüm ne?
    " gitmene gerek kalmaz çünkü, beni çok seviyor evet ama bunları duyduktan sonra kalamayacak
    kadar da gururludur ebru" dedim..
    gururlu.. beni seviyor..
    güzel özelliklerini saymak bile içimi acıtıyordu.. acaba bile bile ateşe mi yürüyordum? ne vardı
    sanki huzurumu bozmasam?
    kafamda uçuşan son tereddütleri, ceydanın teredütsüz öpücükleri alıp zütürmüştü,
    "hayatım, saçımı boyatmayı düşünüyorum, senin de fikrini almak istiyorum ;)"
    çakma sarışınlıktan vazgeçmeye karar vermişti anlaşılan.. kızların genelde bu tarz şeyleri sorma
    huyu yoktur, bildiklerini okur, değişimlerini kafalarına estiği gibi yaparlar ve karşılarındaki erkeğin
    bunu sorgusuz sualsiz kabullenmesini ve beğenmesini beklerler..
    ama ceydanın genellemelerin çok dışında bir kız olduğunu hepiniz biliyorsunuz,
    omuzlarına dökülen dalgalara baktım.. gözlerini, yüzünü, beyaz tenini inceledim..ne yakışırdı
    ona? bize?
    saçlarını okşadım, gülümseyerek, gülen gözlerinin içine baktım;
    "kızıl olsun.."
    şimdi biraz ileriye sarmak istiyorum,bir hafta sonraya yani ebru ile nihai konuşmamızı yaptığımız
    o geceye gideceğiz..
    öncesinde, kontakta olduğum insanlara ve onların son durumlarına genel bir bakış atalım
    istiyorum;
    bir zamanlar kardeşim gibi olan, şimdiyse benden binlerce kilometre uzakta, ve muhtemelen
    benden binlerce kat daha mutlu bir hayat yaşayan eski kankam okanla başlayalım,
    ···
  17. 967.
    +1
    okanla hafta da 2-3 kez msn üzerinden görüşüyoruz.. enternasyonel ilişkisi devam etmekte,
    kanadalı yengemiz ile gayet mutlular, okula ve ülkeye iyice alışmış.. alışır abi..o adam her yere
    uyum sağlar.. bunca zaman oldu, hala daha okan kadar babacan, mantıklı, olgun, adam gibi bir
    adam daha görmedim. adam sanki dünyaya iyilik ve karakterlilik timsali olmak için gelmiş
    aq..nasıl bu kadar düzgün olunur, imreniyorum..
    uzaktan ve sadece harflerle konuşuyor olmak bile içime tanıdık bir sıcaklık ve dostluk
    duygusunun dolmasına yetiyor.. kesinlikle bağlantıyı kesmeyeceğim bir adam işte..
    dahası, bu yaz beni amerikaya çağırıyor.. müthiş şaşırmak ve sevinmekle beraber, net bir şey
    söyleyebilecek durumda değilim, antalya, ankara filan değil aq, amerika orası.. resmi ve gayri
    resmi (ailesel) bir düzine izin ve işlem gerekiyor, öyle ha deyince kalkıp gidilecek bir yer değil
    yani..
    yine de biz hayırlısı diyelim *
    sonra tolga var tabi,
    şimdiki kankam, okan gibi dinlendirici ve güvende hissettirici bir havası olmasa da, tam anlamıyla
    aynı dilden konuştuğum bir adam,(en azından normal karakterimin aynı dilden konuştuğu
    diyelim.. anormal olanla konuşabilen tek kişi ceyda.. belki biraz da alper..) hatta aramızda
    kendimize özgü bir dil yarattığımız bir dostluğumuz var,
    leb demeden "çorum" diyebilir hale gelmişiz..
    ortak zevklerimizin çokluğu ve tolganın da stabil, sakin bir adam olması dolayısıyla, aramız son
    derece iyi.. sanırım tek kötü özelliği beni biraz fazla yargılaması..
    eskişehirdeki gecelerimi anlattığımda epey kızdı, resmen baba moduna girdi, bir ensemi
    tokatlamadığı kaldı aq..sanırım bana olan sevgisinden ötürü böyle yapıyor zira benim bile bile
    kendi huzurumu bozmak üzere olduğumu, dışardan bakan bir göz olarak çok daha rahat bir
    biçimde görebildiği aşikar..
    ceyda ile başlayacak olan (hatta başlamış olan) ilişkime kesinlikle onay vermiyor ve "abi ikiniz bir
    aradayken ben de orada olmak istemiyorum, hiç şekilde.." diyerek tavrını koyuyor..
    ···
  18. 968.
    +4
    anlayacağınız
    ebruylayken olduğu gibi 2 ye 2 takılma durumları yalan olacak..
    ebru demişken, tolganın bu tepkisinin sebebi, biraz da ebruya (nilayla işi bağlamasına yardım
    ettiği için) olan sempatisi ve kendini borçlu hissediyor oluşu olabilir..
    yine de tolga hala benim 1 numaralı kankam ve seneye eve çıkma konusunda konuşup hemen
    hemen anlaşmış bulunuyoruz..bu konuda ilerleyen bölümlerde detaya gireceğim..
    bir başka yakın arkadaşım, alper var..
    beni biraz daha farklı bir biçimde algılayabilen, benimle benzer geçmişe sahip, tolga ve okan ın
    aksine epey hareketli, ama yine, iyi kalpli bir adam olan alper..
    beraber eğlendiğim, pek çok şey paylaştığım bir çocuk. onunla olmak keyifli, dertten, tasadan
    uzak ve her zaman yeniliklere açık bir durum. sayesinde pek çok insan tanıdım, onlardan biri,
    şimdi sevgilim oluyor.
    alper bu duruma epey şaşırmış olmakla beraber, en azından artık rahatsız olmuyor, sonuçta ne
    olursa olsun, artık birilerini aldatmak zorunda kalmayacağım ve ceyda ile yaşadığımız şeyin de bir
    adı olacak. böylece o da "yanındaki kızı koruması gereken adam" görevini yapabilmiş olacak.
    ilayda ile ayrıldılar.. çok da üzülmedim açıkçası.. kız, takımın pas trafiğini yavaşlatan selçuk şahin
    gibi dıbına koyim.. aradan çekilmesi iyi olacak.. böylece alperle bir araya geldiğimizde artık daha
    az kasarak ve daha çılgınca takılabiliriz... ben, çılgın sevgilim.. isimleri lazım olmayan bir kaç
    çılgın kız daha..her seferinde yeni yüzler.. yeni ortamlar..
    bir de sınıfta yeni bir elemanla tanışmış, ben de tanıştım, nurettin diye bir çocuk.
    artık ilayda ile oturmadıkları için (hatta mümkün olduğunca birbirlerinin olduğu tarafa bile
    bakmıyorlar), sınıfın dolu olduğu bir gün bu çocuğun yanına oturmuş, öyle muhabbet olmuş filan..
    normalde belki dikkatini bile çekmeyecek bir adamla, böylece arkadaş olmuşlar..
    bu nurettin dediğim çocuk, tam bir karikatür aq..saçlar kıvırcık, sakallar kıvırcık, siyah çerçeveli
    gözlükler, sevimli bir surat..
    ···
  19. 969.
    +2
    hani birinin yüzüne bakınca, "la bu bebe iyi bir çocuğa benziyor" dersin ya, aynen öyle, ılımlı,
    sakin, sevimli bir adam,
    hatta ben kendisine tanıştığımız aman,
    "kardeşim sen makinecilere benziyorsun daha ziyade, böyle saç sakal gözlük filan " deyip gır gır
    geçmiştim, adamın hoşuna gitti aq *
    makineci nurettin,
    bu ismi de ilerde epey duyacaksınız.
    ve yakın kontakta olduğum, son hemcinsim, necati, namı diğer "neco"..
    necatinin serhat ve binlerinin ne mal olduğunu anlamasının ardından, soluğu yanımda alması ve
    beni orada yaşadığı bazı durumlar hakkında -ayrıca muallaklerin hakkımda, kendi aralarında ve
    başkalarına karşı konuştuğu bazı şeyler hakkında- bilgilendirmesi de, ona yeniden kucak
    açmamda etkili oldu.
    necati için en başlarda bir şey söylemiştim, hatırlarsınız.. hani, böyle varlığı sanki pek bir şeyi
    etkilemiyor gibi görünür, ama olmadı mı da arasınız, "lan neco da burda olaydı keşke" dersiniz..
    öyle bir adam, her eve lazım *
    düşman cephesine gelince... (ilk okullu gibi hisettim kendimi böyle deyince * )
    ozan pekekenti, ayşen ile işleri bir şekilde yoluna koymayı başardı.. artık nasıl yavşaklıklar
    ettiyse, bir kaç günlük dargınlığın ardından, nihayet son cuma günü yeniden yan yana görüldüler..
    böylece insanların dilinde dolanan dedikodular da biraz azalmış oldu.. bense yiyeceğim halt
    öncesi biraz daha rahatladım.. normalde benim de sıkıntım olmasaydı, aralarının bu kadar çabuk
    düzelmesine üzülürdüm tabi..
    ···
  20. 970.
    +2
    dıbına koduklarım..
    çocukla benim, zaten ayşen öncesinde de muhabbetim yoktu* * , sonrasında hiç bir şekilde
    olmadı.. göz göze bile gelmiyoruz sınıfın içinde, birbirimiz yokmuş gibi davranıyoruz.. zaten ufak
    bir elektriklenme de tekme tokat girişme potansiyelim var ki, bu hiçte bana uygun olmayan bir
    tarz. ben genelde laflarımla dövmeyi tercih ederim insanları..hak ettikleri takdirde..
    ve tabi bir de serhat denen sivri kafa var..
    yumruğu yedikten sonra sesi kesildi, artık yanımdan geçerken yerdeki parkeleri sayıyor filan ama
    ben hala kendisinden bir yılanlık, son bir intikam ısırığı bekliyorum.. kendisine karşı her daim
    tetikteyim..bu adam, öyle bir adam ki..her şeyi yapar.. üzerinize her türlü iftirayı, pisliği atabilir, sizi
    her türlü oyuna ve kumpasa sokabilir.. öyle bir yılan..
    yemin ediyorum, sınıfta çantamı, ceketimi bile bırakmıyorum, sırf bu şerefsiz bir şeyler yapar diye,
    ne bileyim, başkasının eşyasını alır, benim çantama atar matar..
    her şey beklenir böyle tiplerden, beyler size de lafım şudur, her şey olabilirsiniz.. kavgacı, arsız,
    küfürbaz, tembel hatta yalancı..her şeyi..her türlü kötü özellik bulunabilir karakteriniz de, ama
    lütfen "sinsi" olmayın.. kurt olun, kaplan olun, köpek balığı olun hatta köpek olun ama "yılan"
    olmayın..
    necatiden duyduğuma göre, benim yumruk olayından önce, yani geçen sene, arkamdan sınıftaki
    kızlara filan demediğini bırakmamış ( başta nilayın tayfasına ve diğer tüm herkese).
    adam kimle tanışsa, kimle muhabbet etse, hangi kızla bir şekilde iki lafın belini kırsa, bir şekilde
    konuyu bana getirmiş, kötülemiş de kötülemiş..
    ne ayran gönüllülüğümüz kalmış, ne artistliğimiz kalmış, ne ulaşılamayan adamlığımız,
    kompleksliliğimiz kalmış...
    yok efendim işte, önce ceylin e yazmışım (külliyen yalan.. hatta bence kendisi ona göz koymuştu
    amk gibiği) sonra ebruya yazmışım (bu da yine elinden kaçırdığı hatunlardan biri) o ara gitmişim
    ayşen e yazmışım, mineyle çıkmışım, onla çıkarken başka hatunlara yavşamışım..
    ···