-
1.
+26 -1Bizim sülale osmanlı soyundan aslında. O zamanlar sene 1854 bizimkilerin ingiltereye göçtüğü vakitler. küçükken dinlediğime göre bizim paşa dede pek bi delibozukmuş. ingilterenin kasabalarında altın madenleri furyası olduğunu duyunca bunlar yalıymış konakmış at tarla marla ne varsa satmış.. sonra bunlar bi yazılıyo cihan dışı seyahatname'ye tık ver elini ingiltere.. Neyse geçelim bu teferruatı. 20 küsur sene içinde ingiltere mühim gelişmelerle ilerlemiş. Artık dedemler gibi altın aramaya gelenler şehirli burjuva sınıfı insanlar olmuş. Altından parayı kıran godaman oluyomuş o devirlerde. Dedemler gibi dedik amma bakmayın işte. Bizim sülale cenabetliğinden tuttura tuttura anca gümüş damarı tutturmuş. O da Kof çıkmış zati bi yere gelememişler
Gelelim hikayemin başladığı yere. Bizimkiler bakmışlar para kazanacaklarına para domalıyolar demişler gurbet elde ne tak yenir ? hemen bi ev almışlar kocaman. 2 tane de kiraya vermişler hatta. O dönem gibke gramından 1.70 felan.. rekordu. tabii tak gibi para vardı yani. tam bu dönem ingiltere borçlarını kapatmak için bir ada satmaya karar vermiş ama açık arttırmayla. Sokağa atlı bi tellal salmış tellal sürekli bağırıyo peşin parayla satılık ada masraflar alıcıya aittir satılık adaa meşhurmuş o dönem böyle müzayede muhabbetleri.. Şehrin.. Hatta ülkenin her yerinden godamanlar buraya gelirlermiş. Sırf toprak mal alabilmek uğruna.. Bi dönem bu ada çok konuşulmuş ama
Kimse bunu gibine takmamış dıbına koyim. Büyük okyanusta işe güce yaramayan önünden gemi bile geçmeyen ada. Ticaret yollarının da dışında. Denildiğine göre bayağı bi dalga konusu olmuş bu ada
-
2.
+1Rezerved
-
-
1.
0Kabulümdür
-
1.
-
3.
+7Uzun bi zaman boyunca adaya tek allahın kulu talip olmamış. Çok sonraları hiç bilinmeyen bi adam bu adayı satın almış.. Kimse bilmez amma bu adam benim paşa dedem. Hangi gavur tohumu aklına girdiyse aldırmışlar dedeme bu adayı.. Şu anki fakirliğimiz de bu yüzdendir amk.
Fakiriz tabi.. dedem adayı satın aldıktan sonra sanki gümüş gibten düşmüş gibi ne tak aldığını görmek için adaya gitmiş. Anlatıldığına göre çok güzelmiş ama. Çayırlar tepeler dereler koca koca ağaçlar.. Cennetten bi köşe misali. Dedem bu adaya ayak basar basmaz bi isim koymuş. Benim ismimi. Şerafettin
Aradan seneler geçmiş dede sizlere ömür.. Geldik benim zamana.. Açık Konuşayım mektebi hiç gibime takmadım.. -
4.
+1Tutmazzzz
-
-
1.
0Tutarsa da tutmazsa da ben yazdım. Bence güzel oldu
-
1.
-
5.
+2 -2Anani cumayla gibtim sg
-
6.
+8Sabahtan akşama kadar londra'nın sokaklarında meşin (bkz: top) koşturdum. Bi de can dostum var sebastian.. Küçüklüğüm hep onna geçti. Az sapanla cam indirip dayak yemedik.hep okulu kırardık seboya. yapmadığımız haytalık kalmazdı. En son seboyla birlikte öğretmenimiz Mrs. Anderson tuvalete girdiğinde onu dikizleyip 31 çektiğimiz için atıldık. Valideme ise o dönemin popüler yalanlarından dahiymişim' yalanını sıkıp sıyrıldım. Zaten genelde maria için giderdim. O okula.. Turunç saçlım benim.. Maria'ya küçüklükten aşıktım. Bizim evin karşısında bunlar oturuyodu hep eteğini kaldırıp kaçardım pek haz etmez benden yani. Çok güzel kızdı.. Turunç saçları adeta beni benden alırdı. Saman altından çok su yürüttük öyle böyle büyüdük fişek gibi delikanlıyız şimdi.. gevur ellerdeydik amma buraya pek bi alışmıştım.. Her karışında bi işimiz vardı.. Buradaki Günlerim ya maria'nın peşinde ya da seboyla haytalık peşinde hiç olup gidiyodu. Validem pek bi kızardı böyle boş dolanmama.
Bi dönem ihtiyar jack'in tükkanda kasiyerlik yaptım. Ama masanın altından gelen müşterilere bakıp 31 çektiğimi görünce kalp krizi geçirip gaz lambasını devirdi. Tükkanıyla birlikte yandı alagavat. Ne var yani iki asıldıksa ? Ne demeye geberirsin be adam.. Valideke baktı ki benden adam olmaz. Saldı sıyırdı beni. -
7.
+8Ben de
Boş günlerimi doldurmak adına mariayı tekrar takip etmeye başladım
Sabahları okula çıkardı maria tık yazılırdım bunun peşine.. Amk azdırıyodu bu kız beni. Siyah diz altı çorap kara önlük altına beyaz gömlek pileli etek.. Görseniz bi içim su hani.. Hep bunun okula çıkmasını beklerdim katolik lisesine gidiyo bide.. Aldığım riski siz düşünün. Papaz efendi bi görse zütümü gibecek ama Her gün peşine yazılırdım bunun. Genellikle valideme söver taş falan atardı ama biliyodum ki o da bana sevdalıydı. Hiç unutmam bi keresinde annemle pazar dönüşü bunu görmüştük. Anneme gelip mihriman hanım siz bunu sıçtınız mı demişti. Canım benim.. Sözde annemin karşısında beni küçük düşürüp aynı zamanda yüceltmiş olacaktı..
Yine bi sabah bunun peşinden gidiyorum. Yaktım bi camel (o dönemin en kral filtrelisi) cepte var biraz mangır felan geçtim kenara bi baktım bu babasıyla çıktı bu sefer.. Babası kasabanın en yarma herifi. Adı da tom amk enik adı gibi. Naaparsın insan sıfatını seçemezmiş.. Kesin bu huur çocuğu mariayla benim ilişkimi kıskanıyo dedim. Ama el mecbur dönüp gitmek lazım neyse döndüm gidiyorum... arkamdan bi ayak sesi..
Bi baktım tom yarması beni kesmiş.. Üstüme üstüme geliyo gavat.
Pek mülayim bi osmanlı beyefendisi olduğumu göstermek adına bozuntuya vermeden 'gününüz aydın olsun tom efendi nasılsınız azizim' dedim. Samimiyetimden yüz bulmuş olacak ki 'gibtirme lan günaydınını gel buraya' diye böğürdü. Resmen maria'nın önünde beni alaşağı etmişti. Manitanın yanında karizmayı çizdirmemek lazımdı. -
8.
+6Ben de bunun üzerine yürüdüm. Ciddiyetime muvaffak olması adına pardesümün kolunu sıyırırken sol gözüme bi darbe aldım. Uyandığımda sebo başımdaydı. Kalk şerafettin ne oldi sana yahu dedi. Ne bileyim lan dedim. Aldığım darbeyle yığılıp bayılmışım. Maria kim bilir şimdi nası üzülmüştür. Seboyla öğle vakti olmasına rağmen meyhaneci ron'un meyhaneye kaydık. Yediğim yumruktan sonra 2 küp şarap açtırdık tütünler sarıldı muhabbet koyu. Seboya mariayı kaçırma mevzumdan bahsediyorum derken çişim geldi. Tuvalete gidip meyhaneci ronun avradına iki posta eda ettiktensonra işeyip çıktım. Ülke kötü dönemlerde o sıra.. Sanayi devrimiymiş cartmış curtmuş. Savaş durumları felan var yani. Heryerden asker topluyolar. Ben içeri dönüp de masaya oturduğumda kolluklar damladı içeri. Kralllık yine ciddi bi harbe giriyomuş. Eli silah tutan her ferd cepheye girecekmiş. Seboyla benim züt tutuştu. Daha ölmek için çok gençtik. Hadi sebo buranın adamı. Ulan ben ? Sinirim bozulmuştu. Seboyla ayrıldık ben eve kaydım..
-
9.
+7Valide bu savaş olayını duyar duymaz memlekete geri dönme kararı almış. Elde kalan son parayı alıp 2 kiralığı da satacakmış.. istanbula geri gitmek icin.ben dönmek istemedim. Mariayı buralarda elin sünnetsiz gevurlarına yar edip altlarına yatıramazdım. Aşkım için fedakarlık yapıp kalmaya karar verdim. Babaannem tuuuh senin tohumunu atan gavatı gibiyim diyerek kendi oğluna sövdükten sonra annemle toparlanıp gittiler. Çağının ilerisinde bi kadındı babaannem. Evi bana bıraktı annem. Kıyamamıştı.
-
10.
+6Akşama sokağa çıktım tam kapının önündeyim seboya uğrayım dedim bi baktım karşıdan deli gibmiş gibi koşuyo. Tuttum bunu kolundan dedim ne oldu amk atlı mı kovalıyo diye.. Meğer inzibatmış. Nası zırlıyo bu kanka noolur beni verme falan diye. Salak.. Sanki seni alsalar beni salacaklar amk. Etrafa bi bakış atıp soktum bunu eve dedim git bi elini yüzünü yıka kendine gel aha ayakyolu şurda diye. Bu çıkana kadar ben de bi menemen yaptım beyler. Parmaklarınızı yersiniz.. Velhasılkelam seboyla yedik içtik birer sigara yaktık. Tabi bunun züt hala yangın yeri. Beni bi yokladıktan sonra dönüp 'simdi ne yapacağiz serafettin' dedi. Bu konuyu açınca ben de hafiften mevzuya girdim. 'Dedim bak sebo ben anadolu bebesiyim.bu memleket artık bana dar. Kusura bakma seni bilmem ama ben gidipte elin zütü gibik kralı için kendi zütümü feda edemem. Ben yarın bi gün bi gemiyle mariayı da alıp kaçmayı düşünüyorum sen de gelirsin heralde' dedim. 'iyi de şerafettin nasil olacag o is her yer kollük. gemileri tekkker tekker kontırol ediyorlardır. (Sebonun konuşmalarını sanki sebo rummuş gibi okuyun daha hoş olur)
-
11.
+6dedim bak şimdi sebo.. Limanda bi dünya sevkiyat gemisi var. Gece genişçene kasaların birine atarız kapağı.. Hop ver elini Amerika. Gireriz orda bi sanayiye tornacı diye. Zaten bize geç gelir öyle şeyler hem ben osmanlı'ya dönersem bana da ekmek kapısı olur dedim. Bana hak vermiş olacak ki kaşlarını çatıp zütünü kanepede iyice gerdirdi. Gece geç olmuştu. Seboya bi battaniye verdim dedim geç şuraya da yat uyu kedi gibi kıvrıldı bu hemen uyudu mk. Ben uyumayıp planın üzerinden bi kere daha geçtim böyle bi operasyonda yan basmak istemiyordum. balkondan maria'nın odasını da dikizledim. Baktım ışığı yanık. Dedim gideyim de şu kaçma işini ona da anlatayım. Hani kız bohçasını felan hazırlasın diye .indim aşşağı bunun pencerenin altına bi taş attım iki taş attım derken çıktı.. Ne var yine ne istiyosun diye bağırıdı bu kaltak. 'Sus kız milleti uyartacan.. Bak şimdi beni iyi dinle. Yarın seninle birlikte amerikaya giden bi gemiyle burdan kaçıcaz maria.. Ona göre bohçanı hazırla' dedim
-
12.
+7Bu bi anda parlayıp ben seninle hiçbiryere gelmem amk salağı küçüklükten beri peşimdesin düş artık peşimden serseri muallak soyunu itler gibsin senin... Öyle tatlı sövüyodu ki bizim şairler görse ilham gelirdi.ben bile erekte olmuştum. Ah benim nazlı yarim. Muhtemelen babasının duyduğunu düşünüp bozuntuya vermemek için böyle söylemişti. Ayrıca kelime dağarcığı da çok genişti. Cidden küfürün hakkını vermişti.Çok zeki kızdı şu maria.. Küfürleri tükenince kafama tükürüp cdıbını kapattı. Ben de eve geçtim
-
13.
+7Sabaha karşı seboyu uyandırdım. ayak yolunda sabah postamı attıktan sonra beraber çarşıya çıktık. Madem bi taka girişecektik bu işi düzgünce yapmalıydık. Üstümüze başımıza bi dünya alık aldık (alık:kıyafet) çakmak taşı kibrit felan.. Kısacası yolculuk için herşey. Ben ne olur ne olmaz diye el altından bi altı patlar almayı da ihmal etmedim.. Belli bi miktar erzak da alıp eve döndük. Aldıklarımızı bırakıp akşam son bi kez daha ron'un meyhanesine gittik. son bi kez daha şarap içip sylenecek.. Ben de meyhanenin tuvaletinde asılacaktım. Eski günlerin hatrına hesabı..
-
14.
+4Eski günlerimizi gibiyim.
Biz işin astarını kaçırıp 5 küp şarap içtik seboyla. Benim bi posta oldu 3 posta. Bi ara tuvaleti bırak masanın altında asılıyodum. Kasap Donald kusarak meyhaneden kaçtı hatta. Meyhaneci ron'un kasayı boşalttık Kafalar leyla bi şekilde kaçtık meyhaneden sağa sola bulaşa çatışa eve döndük kafam fırıldak gibi dönerken 'sebo sen çık eşyaları al bende şu kızı indireyim' dedim.. sebo eve çıkıp eşyaları getirirken ben maria'nın pencereye taş atmaya başladım. Kız pencereye çıkıp da beni görünce yine küplere bindi.. Onu o halde görmek beni erekte etmişti bile.. bana saydırmaya başladı Fakat vaktimiz yoktu. Kolluklar her an gelebilirdi. Bu işi sessiz halletmeliydi. Çektim belimden altı patları 2 el ateş edip bütün mahalleyi ayağa diktim. dedim bak kızım benim adım şerafettin tanı beni ya o lanet kıçını şuraya indirirsin yada zavallı baban öteki tarafı boylar dedim. Yeni gangsta lugatımdı. Eee amerikaya bi yerden başlamak lazımdı. Hiç beklemediğim bi şekilde gözü korkmuştu. Alkollü ve erekte olmam içimdeki haşin erkeği bi anda ortaya çıkarıvermişti. Maria da bunu sezmiş olmalı ki bi kaç parça kıyafetle salına salına indi bu aşağı. Çok güzeldi kahpe ay ışığı ciksi vücuduna vurmuş hatlarını belli ederken göz göze geldik. -
15.
+5Tam o anda sebo küfürler eşliğinde merdivenlerden aşşağı yuvarlandı.. Burnu kırıldı salağın. Mariayı bırakıp erekte olmuş gibimi donumun astarına sıkıştırıp seboyu topladım. ikimiz sebonun koluna girip rıhtıma doğru yola koyulduk..
Rıhtıma vardığımızda sadece 2 gemi vardı. Biri italyaya biri amerikaya gidiyordu. Soğuk hava biraz açtığından sebo artık kendisi yürüyordu. Limandan yüklenecek en geniş kasayı bulduk. Birine maria ile ben diğerine bizim sebo binecekti. Erzakları paylaştırıp bindik kasalara. Herşey tam hayalimdeki gibiydi. Tek ekgib kral bebişinci henry'nin çıplak bi şekilde at sırtında gibi karnına çarpa çarpa yanımızdan geçmemiş olmasıydı ama olsun.
Mariayla kasaya girdikten sonra uyumak istediğini söyleyip arkasını döndü. Tam bir odun amk. Ulan kaçırılmışsın yaninda filinta gibi oğlan.. iki cilve yap gel koynuma.. Yook döndü zütünü osura osura uyudu. Kasalarımız uzak olduğundan sebodan da habersizdim. Mecbur benden döndüm uyudum -
16.
+3Tam rüyamın en tatlı noktasındayım. gibim vücut bulmuş bilek güreşi felan yapıyoruz. Gece milletin bağırtısına gözüm açıldı geminin battığına dair bağırtılar vardı. Ulan bari 1 gün yol alabilseydik mk Mariayı telaşa vermemek için sağ ayak başparmağımı burun deliklerinden gezidirip adını fısıldadım. Fütursuz kahpe uyanmadı. Yusyuvarlak zütü dikkatimi dağıtıyordu bide. Kafamı toplayıp kasadan dışarı baktım. Resmen kasalar denize devrilmiş biz de içinde dalga vura vura gidiyoduk. Sebonun 'serafettiiiiin' diye bağırdığını hala duyar gibiydim.
-
17.
+5Beni deniz tuttuğundan kasaya iyice sindim. Sabahı bekleyim derken uyuya kalmışım. Karaya oturduğumuzu anımsatan sarsıntıyla uyandım. Karşımda maria'nın yusyuvarlak zütü olmasına rağmen şuan menfaatlerimi düşünecek pozisyonda değildim. Bi kere sebo nerdeydi mk ? Sebosuz olmazdı yani. Sağ ayağımı kasadan atmak suretiyle karaya tam olarak çıktım. Kahpe tekrar denize açılmasın diye kasayı da bi güzel kıyıya park ettim. Bakın hala mariayı düşünüyodum. Sahilde 2 saat yürüyüp seboyu aradım. ilerdeki ikinci kasada olabilme ihtimali vardı. Fakat çok kolay olur diye onu es geçip ormana daldım. Ulan bu nası adaydı. Senelerdir anlatılan yamyam kabileleri olsun aslan kaplan olsun. Hiçbir tak yoktu. Ulan deresi çayırı olan ada mı olur mk. Böyle düzenin içine sıçarım diyerek tepkimi koydum. Somutlaştırmak adına da köşedeki hindistan cevizi ağacının dibine sıçtım. Bu işimi de hallettikten sonra sahildeki 2. kasaya yöneldim sebo içindeydi.
-
18.
+4usulca sağ ayak baş parmağımı havaya dikip sebonun sabah erkesiyonuna uğramış gibinin üstüne zütürdüm. Parmaklarımın arasına sıkıştırdım (bkz: başını) sebo sıçrayarak uyandı. Kalk lan keranacı dedim. Ağır ağır doğrulup etrafa bakındı. Etrafa biraz bakındıktan sonra ıssız bi adaya düştüğünü anlamıştı az önceki samimiyetimden yüz bulmuş olacak ki altına sıçtı. Ortama adabte olabilmesi adına onu kasada tek başına bırakıp mariama yöneldim. Hala uyuyodu fütursuz yosma. Popişine bi şaplak atıp uyanmasına yardımcı oldum. Gözlerini kırpıştırarak bana baktı. Uyan bakalım güzellik diyim sağ ayak baş parmağımla burnundan bir çimdik aldım. O da adaya düştüğümüzü anlamıştı. Ulan sebo da maria da şıp diye anladılar ben neden buranın ada olduğunu 2 saat sonra ancak çözebilmiştim
-
19.
+6Alayımız kasadan çıkıp durumun ciddiyetine vardıktan sonra işler sebo ve maria için pisleşmeye başladı. Kendilerince ömürlerinin sonuna kadar burada çürüyüp ölecekleri hakkında bağıra çağıra ağlıyorlardı. Bense ağırbaşlılığımı koruyarak acaba en iyi nerede asılırım diye etrafı inceliyordum. Yaklaşık yarım saat sonra sebo ve maria sızlanmayı kesip ben de uygun bölgeyi bulduktan sonra eşyalarımızı alıp ormana Daldık. Pek de orman denemezdi. 20 metrelik ağaçları vardı. 2 yanyana ağaç bulduk. içleri delinmişti. Maria anında birini seçti. Hızlı kahpe.. Anlaşılan biz seboyla zütlü başlı yatacaktık. Ama olsun. O bahtiyar olsun da. Gerekirse ben şu ağaçta asılırdım. Nedir yani ?
-
20.
+7Akşama doğru anormal biçimde adada varolan tavuklardan birini yakaladım. Sebo ateşi yakmakla meşguldü. Maria ise seçtiği ağaç kavuğunun içini temizliyordu. Ben de tavuğu alıp az önce gözüme kestirdiğim 31 alanına gidip tavuğa bakarak asıldım. Onun verdiği rahatlıkla tavuğun yaşdıbına oracıkta son verdim. Bu sırada maria'ya ilk çağ erkeği figürü sergiliyordum. Avını yakalamış ve kadınına getirmiş cefakar elleri nasırlı ilk çağ erkeği.. Ama kendisi dünyanın en odun kadını olduğu için dönüp bakmadı bile. Sebo bile bakmıştı lan. Avımı seboya verip pişirmesi için onu terk ettim. Usulca maria'nın yanına sokuldum. icinde bulunduğumuz hadiseden dolayı ona karşı düzeyli bi biçimde yaklaşmam gerektiğinin bilincindeydim.