nasıl keşfedildi bir johnny sins hikayesi

siyah deri kanepe imalatı-satışı yapıyoruz biz.. sektörü bilirim az çok. sor.
(bkz: ferre sektöründe olan arkadaş var mı içinizde)

johnny sins dediğin eleman bizim şirkette kanepe taşıyordu. elemanımızdı yani. birgün gene sipariş aldık.. dediler abi lütfen bize 23 adet siyah deri kaplamalı 4 tane de bej olanından kadifeli couchh yap. deim olmaz yetişmez dedim hayatta. neyse ısrar ettiler. kıramadık tabii. işte malları teslim ediyoruz.. kendi adamlarımız taşıyori kurulumunu yapıyor. şirket politikamız bu. çok dikkat ederiz. neyse işte girdikk binaya. dediler asönserle öçıkaramzsınız bozuluyor yükten.. haydaaaaaa... neyse tanıdık ta 45. kat. plaza amk. bi girdik dedik. nereye bırakalım.. dediler şuraya şuraya diye.. neyse odalara bırakıyoruz.. bu arada deneme çekimleri filan yapıyor set. ışığı filan ayarlıyorlar.. dedim jonyy tut şu kanepeyi karşıya bırakalımm.. o ara kameranın önüden geçtikk.. meğersem yönetmen kadrajdan bakıyormuş.. bi daakkkaaa diye bağırdı birdenn... (van minütttt tabi buraları çeviriyorumm..) kimdi o kameranın önünden geçen kendini bilmez? (who was that cucumber?) aha dedim sıçtıkk..

ya dedim amk jony neden dikkat etmiyorsun. bak yönetmeni kızdırdın. sahneyi yeniden çekecekler.. bu işler ciddi işler olm. büyük patrona şikayet ederlerse aylıktan keserler. burası amerika adamı giberler, halden anlmazlar dedim.. bunları çok ivedilikle dedim. johny abi ben bileyim, kamera mı gördüm hayatımda dedi. haklı çocukk.. neyse dedim bırak ben konuşayım hocayla.. taam dedi.

hocam dedim kusurumuza bakmayın. yeni elman aldık. hödük yol yordam bilmiyor. (johnyi sattım iki dakkada). hoca kim lan o diye bağırdı.. aha dedim kesin mevzu çıkacak... kim lan o geçen kel dedi.. ama sırıtıyor hafiften. alla allaa demek bunlar böyle tartışıyo zannettim.. beni elinin tersiyle itip johnye doğru hareket yaptı. elini tuttum.. ağar ol dedim.. dalsa ben de dalıcam.
neyse bu pek pralı olmadı gitti bizim kelin etrafına şöyle alıcı bi gözle baktı etrafında dönerek.. sanki eski bir tanıdığı gibi bakıyordu ona.

ya dedi hoca.. sen naptın biraz önce.. gözlerime inanmıyorum dedi. biraz önce gördüklerim bir serapmıydı yoksa... aman allahım (oh my fucking godd diyor burada) lan allaha sövüyor diye gene dalacak gibi oldum ama bi şey de diyemiyorumm.. johnny de tam anlamadı. çocuk afalladı tabii.

yönetmen bi anda johnnynin eşofmana sıyırdı. land edim adamlar gibecek bizi. ne taka bulaştık gene.. johny de kıvra k bi hamleyle tutu tumanını. yönetmen hoca yanlış nalma bi şeye bakıcam dedi.. sonra hemen kameraya doğru koştu.. bişeyler izledi ordan.. evet dedi doğru görmüşüm.. harikaa ( marvelousss!!!) merak ettim ben de koştum kameraya bakıyorumm.. bizim kamera taşırkenki görüntülerimize bakıyor.. bak dedi yönetmen bak şuraya bakk.. inanılmaz.. evet gördüklerim bei de şok etti. meğersem bizim johny kanepeyi taşırken arada elleri yorulunca gibiyle destekliyormuş alttan... tam da o anı yakalamış deneme çekimi yapan kamera.. vay amk dedim.. ben de şaşırdım...