0
namaz kılarken zaten kendini dışarıdan izliyorsun, Allah'ın karşısında aciz bir kul olarak dışarıdan kamerayla izler gibi izliyorsun kendini. onun önünde tevazudan eğilişini, en önemli varlığın olarak gördüğün hatta taptığın aklını (egonu) yer ile temas ettirişini, gönlünü (teslimiyetini) yukarıda tutuşunu.. vs. hem aczini belirtiyorsun, teslim oluyorsun hemde kendini dışarıdan kamera gibi izliyorsun. namazdaki tevazu, Allah'ın azametini düşünme, O'nun huzurunda kendine küçümser bir göz ile bakma. aczini hissetme vs. bunları yapıyorsun. içindeki o yüce, latif duyguları canlandırmış oluyorsun. namazdaki tevazu, aşağılık gereksiz bir varlık oldugun anldıbına gelmez. bu zorba cahil ateistlerin ve kibirli insanların yanılgısıdır. namazdaki tevazu, O'nun huzurunda neredeyse bir hiç olduğun anldıbına gelir. insanların karşısında daha yüce daha ruhani bir varlık oluyorsun. tabiki kibrini kırmış olman gerekiyor ve nefsini sürekli teftiş etmen gerekiyor. ki kıldıgın namazın verdiği ruhanilk ilahi olsun. fakat burada dikkat edilmesi gereken bir husus var, dur ben kendimi izleyeyim diye namaz kılmak da yanlıştır.. sırf bu amaçla kılarsan namazı mekanikleştirmiş olursun. namazını yine bildiğin gibi acz ve huşu içinde kılınca, zaten kendini izlemiş oluyorsun. namaz kıldığın esnada ayrıca farkındalık çabasına gerek yok.