Zamanı evreni dahilinde gerçeklerden pek kopmayan bir hikayeye başlıyoruz
Rezleri ve şukuları alalım başlığın ilgi görmesi halinde yazmaya başlıyacam ilgi görmezse kendi kendime yazacak değilim

Tadımlık olarak bu burada dursun
"... hanın kapısından yavaşça içeriye doğru girdi. Yolculuğu boyunca takip edildiğinin farkındaydı. Hana girdiğinde bütün herkes ona dik dik bakıyor ve onun varlığından hiç hoşnut görünmüyorlardı.O etrafındaki bakışları aldırmıyor yavaş yavaş bir içki almak üzere hancının yanına doğru ilerliyordu. Hana asıl girmesinin nedeni onu yolculuğu boyunca takip edenleri dışarıda zifiri karanlıkta elinden kaçmalarından endişelenmesiydi. içkisini söyledi ve onu takip edenlerin hana girmesini bekliyordu. içkisinden birkaç yudum aldıktan sonra hanın kapısının açıldığını farketti. Göz ucuyla arkasına baktı ve hafifçe gülümsedi... "

Başlıyorum
Part 1 Ava Giden Avlanır
"iki tane siyah kapşonlu adam girdi içeri etrafı çaktırmadan gözlemliyorlardı.Bir iki dakika olmadan takip ettikleri adamı bulmuşlardı. Gördükleri gibi hiç tereddüt etmeden hızlı adımlarla kahramanımızın üzerine doğru ilerlemeye başladılar. Burun buruna gelmerine iki-üç metre kala içlerinden bir tanesi kapşonun içinden çıkardığı hançerle kahramanımızın üzerine atıldı.Üzerine atılmasıyla bira bardağını kafasına yemesi bir oldu. Diğeri arkadaşına olanlardan sonra ne kadar tereddüt etsede hançeri çektiği gibi savurdu. Kahramanımız o an ki refleksle hançere karşı kolunu uzatarak bu saldırıyı neredeyse blokladı. Hançeri saplamaya kalktığı anda kahramanımız onu savuşturdu ve kafasını masaya vurdu. Bira şişesini kafasına yiyen adam yarı baygın bir şekilde kahramanımıza son kez saldırmayı planlarken kahramanımız yaklaşık 1.50 metrelik kılıçla adamın kafasını havaya uçurdu. Handakiler kılıç çekilmesinden rahatsız olacaklardı ki herkes elini kılıcına attı. Kahramanımız o kadar öfkeli ve agresif bağırdıki kimse bu canavarla uğraşmaya cesaret edemezdi. Sonuçta o bir gezgin şövalyeydi.”

Part 3 isyan
Kahramanımız kasabaya varır ve kasabada atıyla ağır ağır ilerlerken bir yandan etrafı inceler. Summit kasabasıyla ilgili ilk izlenimi kasabanın inanılmaz derecede yoksul olmasıdır. Kasabanın derinlerine doğru yavaş yavaş ilerlerken aniden bir köylü ayağına sarlır ve “Yardım edin beyim çok fakiriz kendimi geçtim çocuklarım aç!” der. Kahramanımız orta yaşlarda ve üstü yırtık bu sefil adama bakar ve öfkeli bir biçimde ”Elin ayağın tutuyor neden çalışıpta çocuklarına bakmıyorsun da gelip dileniyorsun” der ve atı biraz hızlandırır. Köylü kahramanımızın arkasından bağırır “Siz ejderhanın zulmü nedir bilmezmisiniz” der. Kahramanımız ejderha lafını duymasıyla beraber buz kesilir.Bu durumu üzerinden attıktan hemen sonra yere bir kese altın atar ve gider.
3-4 günlük yolculuk sonrası yorulan kahramanımız kendini bir hana atar bir geceliğine burada konaklar. Yarın sabah yapacağı ilk iş domuz sam ı sorgulamaktır. Sabaha dışarıdan gelen bağarış çağarış sesleriyle uyanır. Zırhını ve kılıcını kuşandıktan sonra hemen dışarı fırlar. Dışarıda olan bu kaosun sebebi aşikardır. Domuz sam in vergilerine ve zulmüne dayanamayan halk isyan etmiştir. Domuz sam in muhafızlarının büyük kısmının isyanı bastırmaya uğraştığını gören kahramanımız fırsat bu fırsat der ve domuz sam in malikanesine doğru yardırır. Gizli saklı işler yapmak konusunda pekte becerikli olmayan kahramanımız kapıdaki muhafızlara bodoslama yüklenir.Ne olduğunu anlayamayan muhafızlar bu iri adamın elinde can verirler. Birkaç tane daha muhafızı da harcadıktan sonra sam in bulunduğu evin kapısına gelir. Aniden kahramanımızla karşılaşan evin hizmetkarı kapıyı heyecanla kapatır. Kapıyı bir omuz darbesiyle yıkan kahramanımız kılıcını hizmetçiye doğrultur domuz sam in nerede olduğunu öğrendikten sonra buradan hemen ayrılmasını söyler. Domuz sam tabi ki de yemek salonundadır. Yemek salonuna geldiğinde domuz sam i gören kahramanımızın öfkesi geçer ve gülme krizine girer.

Part 2 Sorular
Sağ kolu kanlar içinde olmasına rağmen umursamayan kahramanımız bayılan çapulcuyu sırtına alır ve handan ayrılır. Atın arka tarafına çapulcuyu yerleştirir ve yola koyulur. Günün doğmasına yakın ellerini bağladığı çapulcunun hafif hafif ayıldığını görür. Atını hemen durdurur ve çapulcuyu alıp yere fırlatır.Çapulcu korkak bir şekilde olduğu yerde debelenir. Kahramanımız ise öfkeli bir şekilde onu süzüyordur. Kısa süreli bir sessizlikten sonra çapulcu konuşur.
Çapulcu:Arkadaşım?! (Ürkek bir sesle)
Kahraman:Öldü!! Bunu size kimin emrettiğini söylemezsen senide yanına gönderecem(Öfkeli)
Çapulcu:Söyleyemem ailemi öldürürler
Kahraman:Bir daha sormuyacam söyle!!!(Bağırır ve kılıcı havaya kaldırır)
Çapulcu:Dur!!! Gerçekten söyleyemem
Adamın çaresizliğini gören kahramanımız kılıcını kınına yerleştirir ve sakinleşir
Kahraman:Kimin emir verdiğini söylersen hayatını bağışlarım ve aileni kurtarırım(sakince)
Çapulcu:tamam söyleyeceğim summit kasabasının valisi domuz sam bizi buna zorladı
Kahraman:Pekala han 4-5 kilometre gerimizde kaldı oraya kadar yürü aileni kurtarıp oraya yönlendireceğim
Gezginin cömertliğine karşı duygulanan çapulcu ağlayarak teşekkür eder ve kahramanımız yola koyulur.

d&r mı burası dıbına koyım anlat işte

Eline sağlık knk devam

Rez Eve gidince okurum

Tanımlar 2 Summit kasabası günümüzden yaklaşık 20-22 yıl önce orta boyutlarda bir dağ ejderi tarafından talan edilmiş yakılmış bir kasabadır. (Dağ ejderleri genellikle gri renklidirler)

Rezerved

tak gibi beyler okumayın

Tanımlar 1 Gezgin şövalyeler genelde hayatları boyunca yollara düşen ve herhangi bir arayış içinde olan kimselerdir. Gezgin şövalyeler bir topluluk değil daha çok kişiseldir.Ne iyi ne de tamamen kötüdürler yolculukları onları adaletin koruyucusu belkide bir katil yapabilir. Gezgin şövalyelik o zamanlarda ne kadar bilinmesede aslında genetik bir faktördür. Gezginlerin bazı özelliklerinin normal insanlara göre gelişmiş olması onları farklı ve değerli kılar.

Sam olsun obezse knk

rez hadi rez

Rez iyi hikaye gibi anlat okuyoruz

Rez de bro bu domuz sam e yaptığın pelteklik oturmamış
Domuz sam dediğin adam aklımda "vurucam kırbacı vurucam kırbacı" diyen uşak

dıbına koyim başlığı görünce kesin bu ortaçağda ki lejyoner ve burjuvaların karılarını kızlarını gibtim diye konu geçer sandım :(

Part 4 ekstra
Kahramanımız gri dağlara doğru yola koyulurken çapulcuya verdiği sözü unuttuğunu farkeder
Arkadaşlar burada seçim size ait seçiminiz hikayenin sonunu etkileyecek kahramanımız ana göreve doğru yol alsın mı yoksa sözünü tutmak üzere geri mi dönsün

Tanımlar 3 Dağ ejderleri genellikle gri renkli olurlar. Vücutlarının dış kısmı dikenlidir. Yıkıcı ejderler(şehirleri yakan talan eden) sınıfına girmezler. Yetişkinler orta boyutlu ejderler sınıfına girerler. Genelde dağlarda mağaralarda yaşarlar. Derisinin dışındaki dikenler onlara yakından saldırı yapılmasını büyük ölçüde engeller. Ateş püskürtebilirler ama bu özellikleri diğer ejderlere göre daha az gelişmiştir.

Takip edenler kendini belli etsin ona göre devamı gelir

sen devam et amk,bu binler anlamaz