-
151.
0anasıyla en son aramızda geçenler
"yıl kaç?" dedim buna. "nasıl yani?" dedi.
"ulan içinde bulunduğumuz yıl kaç işte" dedim hafif sinirlenerek. "2010" diye fısıldadı ürkekçe.
"be toynağını gibtiğimin huursu, bilim diyoruz, ilerleme diyoruz, aydınlanma diyoruz sen orana burana ip bağlıyorsun, adak adıyorsun" diye bağırdım sonra.
hafif ağlamaklı oldu bu. "git makas getir" dedim. aldım makası kesiyormuş gibi yaptım ipi. sonra düşündüm, bu bana küser, ben de elimi giberim, pişman olurum dedim.
sonra anlayışlı ayağına yattım. "kızım inanma böyle şeylere, insanların olmayan güçlerden medet umması bunlar" dedim. "kesmiyorum bu sefer ama lütfen bir daha görmeyeyim batıl inanç falan" diye kapattım konuyu.
iki gün sonra bir baktım burçlarını okuyor internetten. yavaşça yaklaştım arkasından, omuz masajı yapıyormuş gibi yapıp okudum çaktırmadan. "canım sen burçlara da mı inanıyorsun?" diye sordum.
"tabii inanıyorum, var böyle bir şey, ne derse çıkıyor bu site" dedi. "ssıh" diye güldüm bıyık altından. yanağına bir öpücük kondurup kalktım yanından.
mutfağa gidip arandım biraz. kepçe buldum çekmecede. tam çıkarken teflon tavaya gözüm çarptı. kepçeyi bırakıp teflon tava aldım elime. "mutfaktaysan su getirir misin?" diye bağırdı içerden. "tabii canım getiririm" dedim. su doldurdum bir bardak.
odaya dönüp bardağı uzattım, gulp gulp diye içti, bardağı bana uzattı. bardağı alıyormuş gibi yapıp aniden ağzına vurdum tavanın arkası ile. "senin dıbına korum haa" diye de bağırdım. bu yerde kıvranıyor, "napıyosun laaan, aaah ağzım" diye yuvarlanıyor yerde.
dizimi boğazına dayayıp "sus giberim ense tıraşını, ben ne dedim sana dün?" dedim. "batıl inanç yok, yıl olmui 2010 demedim mi?" diye bağırdım tüm gücümle. ağlamaya başladı bu. "dıbına kodumun karısı" diye doğruldum. ceketimi alıp çıktım evden. -
152.
0anasıyla en son aramızda geçenler
"yıl kaç?" dedim buna. "nasıl yani?" dedi.
"ulan içinde bulunduğumuz yıl kaç işte" dedim hafif sinirlenerek. "2010" diye fısıldadı ürkekçe.
"be toynağını gibtiğimin huursu, bilim diyoruz, ilerleme diyoruz, aydınlanma diyoruz sen orana burana ip bağlıyorsun, adak adıyorsun" diye bağırdım sonra.
hafif ağlamaklı oldu bu. "git makas getir" dedim. aldım makası kesiyormuş gibi yaptım ipi. sonra düşündüm, bu bana küser, ben de elimi giberim, pişman olurum dedim.
sonra anlayışlı ayağına yattım. "kızım inanma böyle şeylere, insanların olmayan güçlerden medet umması bunlar" dedim. "kesmiyorum bu sefer ama lütfen bir daha görmeyeyim batıl inanç falan" diye kapattım konuyu.
iki gün sonra bir baktım burçlarını okuyor internetten. yavaşça yaklaştım arkasından, omuz masajı yapıyormuş gibi yapıp okudum çaktırmadan. "canım sen burçlara da mı inanıyorsun?" diye sordum.
"tabii inanıyorum, var böyle bir şey, ne derse çıkıyor bu site" dedi. "ssıh" diye güldüm bıyık altından. yanağına bir öpücük kondurup kalktım yanından.
mutfağa gidip arandım biraz. kepçe buldum çekmecede. tam çıkarken teflon tavaya gözüm çarptı. kepçeyi bırakıp teflon tava aldım elime. "mutfaktaysan su getirir misin?" diye bağırdı içerden. "tabii canım getiririm" dedim. su doldurdum bir bardak.
odaya dönüp bardağı uzattım, gulp gulp diye içti, bardağı bana uzattı. bardağı alıyormuş gibi yapıp aniden ağzına vurdum tavanın arkası ile. "senin dıbına korum haa" diye de bağırdım. bu yerde kıvranıyor, "napıyosun laaan, aaah ağzım" diye yuvarlanıyor yerde.
dizimi boğazına dayayıp "sus giberim ense tıraşını, ben ne dedim sana dün?" dedim. "batıl inanç yok, yıl olmui 2010 demedim mi?" diye bağırdım tüm gücümle. ağlamaya başladı bu. "dıbına kodumun karısı" diye doğruldum. ceketimi alıp çıktım evden. -
153.
0anasıyla en son aramızda geçenler
"yıl kaç?" dedim buna. "nasıl yani?" dedi.
"ulan içinde bulunduğumuz yıl kaç işte" dedim hafif sinirlenerek. "2010" diye fısıldadı ürkekçe.
"be toynağını gibtiğimin huursu, bilim diyoruz, ilerleme diyoruz, aydınlanma diyoruz sen orana burana ip bağlıyorsun, adak adıyorsun" diye bağırdım sonra.
hafif ağlamaklı oldu bu. "git makas getir" dedim. aldım makası kesiyormuş gibi yaptım ipi. sonra düşündüm, bu bana küser, ben de elimi giberim, pişman olurum dedim.
sonra anlayışlı ayağına yattım. "kızım inanma böyle şeylere, insanların olmayan güçlerden medet umması bunlar" dedim. "kesmiyorum bu sefer ama lütfen bir daha görmeyeyim batıl inanç falan" diye kapattım konuyu.
iki gün sonra bir baktım burçlarını okuyor internetten. yavaşça yaklaştım arkasından, omuz masajı yapıyormuş gibi yapıp okudum çaktırmadan. "canım sen burçlara da mı inanıyorsun?" diye sordum.
"tabii inanıyorum, var böyle bir şey, ne derse çıkıyor bu site" dedi. "ssıh" diye güldüm bıyık altından. yanağına bir öpücük kondurup kalktım yanından.
mutfağa gidip arandım biraz. kepçe buldum çekmecede. tam çıkarken teflon tavaya gözüm çarptı. kepçeyi bırakıp teflon tava aldım elime. "mutfaktaysan su getirir misin?" diye bağırdı içerden. "tabii canım getiririm" dedim. su doldurdum bir bardak.
odaya dönüp bardağı uzattım, gulp gulp diye içti, bardağı bana uzattı. bardağı alıyormuş gibi yapıp aniden ağzına vurdum tavanın arkası ile. "senin dıbına korum haa" diye de bağırdım. bu yerde kıvranıyor, "napıyosun laaan, aaah ağzım" diye yuvarlanıyor yerde.
dizimi boğazına dayayıp "sus giberim ense tıraşını, ben ne dedim sana dün?" dedim. "batıl inanç yok, yıl olmui 2010 demedim mi?" diye bağırdım tüm gücümle. ağlamaya başladı bu. "dıbına kodumun karısı" diye doğruldum. ceketimi alıp çıktım evden. -
154.
0anasıyla en son aramızda geçenler
"yıl kaç?" dedim buna. "nasıl yani?" dedi.
"ulan içinde bulunduğumuz yıl kaç işte" dedim hafif sinirlenerek. "2010" diye fısıldadı ürkekçe.
"be toynağını gibtiğimin huursu, bilim diyoruz, ilerleme diyoruz, aydınlanma diyoruz sen orana burana ip bağlıyorsun, adak adıyorsun" diye bağırdım sonra.
hafif ağlamaklı oldu bu. "git makas getir" dedim. aldım makası kesiyormuş gibi yaptım ipi. sonra düşündüm, bu bana küser, ben de elimi giberim, pişman olurum dedim.
sonra anlayışlı ayağına yattım. "kızım inanma böyle şeylere, insanların olmayan güçlerden medet umması bunlar" dedim. "kesmiyorum bu sefer ama lütfen bir daha görmeyeyim batıl inanç falan" diye kapattım konuyu.
iki gün sonra bir baktım burçlarını okuyor internetten. yavaşça yaklaştım arkasından, omuz masajı yapıyormuş gibi yapıp okudum çaktırmadan. "canım sen burçlara da mı inanıyorsun?" diye sordum.
"tabii inanıyorum, var böyle bir şey, ne derse çıkıyor bu site" dedi. "ssıh" diye güldüm bıyık altından. yanağına bir öpücük kondurup kalktım yanından.
mutfağa gidip arandım biraz. kepçe buldum çekmecede. tam çıkarken teflon tavaya gözüm çarptı. kepçeyi bırakıp teflon tava aldım elime. "mutfaktaysan su getirir misin?" diye bağırdı içerden. "tabii canım getiririm" dedim. su doldurdum bir bardak.
odaya dönüp bardağı uzattım, gulp gulp diye içti, bardağı bana uzattı. bardağı alıyormuş gibi yapıp aniden ağzına vurdum tavanın arkası ile. "senin dıbına korum haa" diye de bağırdım. bu yerde kıvranıyor, "napıyosun laaan, aaah ağzım" diye yuvarlanıyor yerde.
dizimi boğazına dayayıp "sus giberim ense tıraşını, ben ne dedim sana dün?" dedim. "batıl inanç yok, yıl olmui 2010 demedim mi?" diye bağırdım tüm gücümle. ağlamaya başladı bu. "dıbına kodumun karısı" diye doğruldum. ceketimi alıp çıktım evden. -
155.
0anasıyla en son aramızda geçenler
"yıl kaç?" dedim buna. "nasıl yani?" dedi.
"ulan içinde bulunduğumuz yıl kaç işte" dedim hafif sinirlenerek. "2010" diye fısıldadı ürkekçe.
"be toynağını gibtiğimin huursu, bilim diyoruz, ilerleme diyoruz, aydınlanma diyoruz sen orana burana ip bağlıyorsun, adak adıyorsun" diye bağırdım sonra.
hafif ağlamaklı oldu bu. "git makas getir" dedim. aldım makası kesiyormuş gibi yaptım ipi. sonra düşündüm, bu bana küser, ben de elimi giberim, pişman olurum dedim.
sonra anlayışlı ayağına yattım. "kızım inanma böyle şeylere, insanların olmayan güçlerden medet umması bunlar" dedim. "kesmiyorum bu sefer ama lütfen bir daha görmeyeyim batıl inanç falan" diye kapattım konuyu.
iki gün sonra bir baktım burçlarını okuyor internetten. yavaşça yaklaştım arkasından, omuz masajı yapıyormuş gibi yapıp okudum çaktırmadan. "canım sen burçlara da mı inanıyorsun?" diye sordum.
"tabii inanıyorum, var böyle bir şey, ne derse çıkıyor bu site" dedi. "ssıh" diye güldüm bıyık altından. yanağına bir öpücük kondurup kalktım yanından.
mutfağa gidip arandım biraz. kepçe buldum çekmecede. tam çıkarken teflon tavaya gözüm çarptı. kepçeyi bırakıp teflon tava aldım elime. "mutfaktaysan su getirir misin?" diye bağırdı içerden. "tabii canım getiririm" dedim. su doldurdum bir bardak.
odaya dönüp bardağı uzattım, gulp gulp diye içti, bardağı bana uzattı. bardağı alıyormuş gibi yapıp aniden ağzına vurdum tavanın arkası ile. "senin dıbına korum haa" diye de bağırdım. bu yerde kıvranıyor, "napıyosun laaan, aaah ağzım" diye yuvarlanıyor yerde.
dizimi boğazına dayayıp "sus giberim ense tıraşını, ben ne dedim sana dün?" dedim. "batıl inanç yok, yıl olmui 2010 demedim mi?" diye bağırdım tüm gücümle. ağlamaya başladı bu. "dıbına kodumun karısı" diye doğruldum. ceketimi alıp çıktım evden. -
156.
0anasıyla en son aramızda geçenler
"yıl kaç?" dedim buna. "nasıl yani?" dedi.
"ulan içinde bulunduğumuz yıl kaç işte" dedim hafif sinirlenerek. "2010" diye fısıldadı ürkekçe.
"be toynağını gibtiğimin huursu, bilim diyoruz, ilerleme diyoruz, aydınlanma diyoruz sen orana burana ip bağlıyorsun, adak adıyorsun" diye bağırdım sonra.
hafif ağlamaklı oldu bu. "git makas getir" dedim. aldım makası kesiyormuş gibi yaptım ipi. sonra düşündüm, bu bana küser, ben de elimi giberim, pişman olurum dedim.
sonra anlayışlı ayağına yattım. "kızım inanma böyle şeylere, insanların olmayan güçlerden medet umması bunlar" dedim. "kesmiyorum bu sefer ama lütfen bir daha görmeyeyim batıl inanç falan" diye kapattım konuyu.
iki gün sonra bir baktım burçlarını okuyor internetten. yavaşça yaklaştım arkasından, omuz masajı yapıyormuş gibi yapıp okudum çaktırmadan. "canım sen burçlara da mı inanıyorsun?" diye sordum.
"tabii inanıyorum, var böyle bir şey, ne derse çıkıyor bu site" dedi. "ssıh" diye güldüm bıyık altından. yanağına bir öpücük kondurup kalktım yanından.
mutfağa gidip arandım biraz. kepçe buldum çekmecede. tam çıkarken teflon tavaya gözüm çarptı. kepçeyi bırakıp teflon tava aldım elime. "mutfaktaysan su getirir misin?" diye bağırdı içerden. "tabii canım getiririm" dedim. su doldurdum bir bardak.
odaya dönüp bardağı uzattım, gulp gulp diye içti, bardağı bana uzattı. bardağı alıyormuş gibi yapıp aniden ağzına vurdum tavanın arkası ile. "senin dıbına korum haa" diye de bağırdım. bu yerde kıvranıyor, "napıyosun laaan, aaah ağzım" diye yuvarlanıyor yerde.
dizimi boğazına dayayıp "sus giberim ense tıraşını, ben ne dedim sana dün?" dedim. "batıl inanç yok, yıl olmui 2010 demedim mi?" diye bağırdım tüm gücümle. ağlamaya başladı bu. "dıbına kodumun karısı" diye doğruldum. ceketimi alıp çıktım evden. -
157.
0anasıyla en son aramızda geçenler
"yıl kaç?" dedim buna. "nasıl yani?" dedi.
"ulan içinde bulunduğumuz yıl kaç işte" dedim hafif sinirlenerek. "2010" diye fısıldadı ürkekçe.
"be toynağını gibtiğimin huursu, bilim diyoruz, ilerleme diyoruz, aydınlanma diyoruz sen orana burana ip bağlıyorsun, adak adıyorsun" diye bağırdım sonra.
hafif ağlamaklı oldu bu. "git makas getir" dedim. aldım makası kesiyormuş gibi yaptım ipi. sonra düşündüm, bu bana küser, ben de elimi giberim, pişman olurum dedim.
sonra anlayışlı ayağına yattım. "kızım inanma böyle şeylere, insanların olmayan güçlerden medet umması bunlar" dedim. "kesmiyorum bu sefer ama lütfen bir daha görmeyeyim batıl inanç falan" diye kapattım konuyu.
iki gün sonra bir baktım burçlarını okuyor internetten. yavaşça yaklaştım arkasından, omuz masajı yapıyormuş gibi yapıp okudum çaktırmadan. "canım sen burçlara da mı inanıyorsun?" diye sordum.
"tabii inanıyorum, var böyle bir şey, ne derse çıkıyor bu site" dedi. "ssıh" diye güldüm bıyık altından. yanağına bir öpücük kondurup kalktım yanından.
mutfağa gidip arandım biraz. kepçe buldum çekmecede. tam çıkarken teflon tavaya gözüm çarptı. kepçeyi bırakıp teflon tava aldım elime. "mutfaktaysan su getirir misin?" diye bağırdı içerden. "tabii canım getiririm" dedim. su doldurdum bir bardak.
odaya dönüp bardağı uzattım, gulp gulp diye içti, bardağı bana uzattı. bardağı alıyormuş gibi yapıp aniden ağzına vurdum tavanın arkası ile. "senin dıbına korum haa" diye de bağırdım. bu yerde kıvranıyor, "napıyosun laaan, aaah ağzım" diye yuvarlanıyor yerde.
dizimi boğazına dayayıp "sus giberim ense tıraşını, ben ne dedim sana dün?" dedim. "batıl inanç yok, yıl olmui 2010 demedim mi?" diye bağırdım tüm gücümle. ağlamaya başladı bu. "dıbına kodumun karısı" diye doğruldum. ceketimi alıp çıktım evden. -
158.
0anasıyla en son aramızda geçenler
"yıl kaç?" dedim buna. "nasıl yani?" dedi.
"ulan içinde bulunduğumuz yıl kaç işte" dedim hafif sinirlenerek. "2010" diye fısıldadı ürkekçe.
"be toynağını gibtiğimin huursu, bilim diyoruz, ilerleme diyoruz, aydınlanma diyoruz sen orana burana ip bağlıyorsun, adak adıyorsun" diye bağırdım sonra.
hafif ağlamaklı oldu bu. "git makas getir" dedim. aldım makası kesiyormuş gibi yaptım ipi. sonra düşündüm, bu bana küser, ben de elimi giberim, pişman olurum dedim.
sonra anlayışlı ayağına yattım. "kızım inanma böyle şeylere, insanların olmayan güçlerden medet umması bunlar" dedim. "kesmiyorum bu sefer ama lütfen bir daha görmeyeyim batıl inanç falan" diye kapattım konuyu.
iki gün sonra bir baktım burçlarını okuyor internetten. yavaşça yaklaştım arkasından, omuz masajı yapıyormuş gibi yapıp okudum çaktırmadan. "canım sen burçlara da mı inanıyorsun?" diye sordum.
"tabii inanıyorum, var böyle bir şey, ne derse çıkıyor bu site" dedi. "ssıh" diye güldüm bıyık altından. yanağına bir öpücük kondurup kalktım yanından.
mutfağa gidip arandım biraz. kepçe buldum çekmecede. tam çıkarken teflon tavaya gözüm çarptı. kepçeyi bırakıp teflon tava aldım elime. "mutfaktaysan su getirir misin?" diye bağırdı içerden. "tabii canım getiririm" dedim. su doldurdum bir bardak.
odaya dönüp bardağı uzattım, gulp gulp diye içti, bardağı bana uzattı. bardağı alıyormuş gibi yapıp aniden ağzına vurdum tavanın arkası ile. "senin dıbına korum haa" diye de bağırdım. bu yerde kıvranıyor, "napıyosun laaan, aaah ağzım" diye yuvarlanıyor yerde.
dizimi boğazına dayayıp "sus giberim ense tıraşını, ben ne dedim sana dün?" dedim. "batıl inanç yok, yıl olmui 2010 demedim mi?" diye bağırdım tüm gücümle. ağlamaya başladı bu. "dıbına kodumun karısı" diye doğruldum. ceketimi alıp çıktım evden. -
159.
0anasıyla en son aramızda geçenler
"yıl kaç?" dedim buna. "nasıl yani?" dedi.
"ulan içinde bulunduğumuz yıl kaç işte" dedim hafif sinirlenerek. "2010" diye fısıldadı ürkekçe.
"be toynağını gibtiğimin huursu, bilim diyoruz, ilerleme diyoruz, aydınlanma diyoruz sen orana burana ip bağlıyorsun, adak adıyorsun" diye bağırdım sonra.
hafif ağlamaklı oldu bu. "git makas getir" dedim. aldım makası kesiyormuş gibi yaptım ipi. sonra düşündüm, bu bana küser, ben de elimi giberim, pişman olurum dedim.
sonra anlayışlı ayağına yattım. "kızım inanma böyle şeylere, insanların olmayan güçlerden medet umması bunlar" dedim. "kesmiyorum bu sefer ama lütfen bir daha görmeyeyim batıl inanç falan" diye kapattım konuyu.
iki gün sonra bir baktım burçlarını okuyor internetten. yavaşça yaklaştım arkasından, omuz masajı yapıyormuş gibi yapıp okudum çaktırmadan. "canım sen burçlara da mı inanıyorsun?" diye sordum.
"tabii inanıyorum, var böyle bir şey, ne derse çıkıyor bu site" dedi. "ssıh" diye güldüm bıyık altından. yanağına bir öpücük kondurup kalktım yanından.
mutfağa gidip arandım biraz. kepçe buldum çekmecede. tam çıkarken teflon tavaya gözüm çarptı. kepçeyi bırakıp teflon tava aldım elime. "mutfaktaysan su getirir misin?" diye bağırdı içerden. "tabii canım getiririm" dedim. su doldurdum bir bardak.
odaya dönüp bardağı uzattım, gulp gulp diye içti, bardağı bana uzattı. bardağı alıyormuş gibi yapıp aniden ağzına vurdum tavanın arkası ile. "senin dıbına korum haa" diye de bağırdım. bu yerde kıvranıyor, "napıyosun laaan, aaah ağzım" diye yuvarlanıyor yerde.
dizimi boğazına dayayıp "sus giberim ense tıraşını, ben ne dedim sana dün?" dedim. "batıl inanç yok, yıl olmui 2010 demedim mi?" diye bağırdım tüm gücümle. ağlamaya başladı bu. "dıbına kodumun karısı" diye doğruldum. ceketimi alıp çıktım evden. -
160.
0anasıyla en son aramızda geçenler
"yıl kaç?" dedim buna. "nasıl yani?" dedi.
"ulan içinde bulunduğumuz yıl kaç işte" dedim hafif sinirlenerek. "2010" diye fısıldadı ürkekçe.
"be toynağını gibtiğimin huursu, bilim diyoruz, ilerleme diyoruz, aydınlanma diyoruz sen orana burana ip bağlıyorsun, adak adıyorsun" diye bağırdım sonra.
hafif ağlamaklı oldu bu. "git makas getir" dedim. aldım makası kesiyormuş gibi yaptım ipi. sonra düşündüm, bu bana küser, ben de elimi giberim, pişman olurum dedim.
sonra anlayışlı ayağına yattım. "kızım inanma böyle şeylere, insanların olmayan güçlerden medet umması bunlar" dedim. "kesmiyorum bu sefer ama lütfen bir daha görmeyeyim batıl inanç falan" diye kapattım konuyu.
iki gün sonra bir baktım burçlarını okuyor internetten. yavaşça yaklaştım arkasından, omuz masajı yapıyormuş gibi yapıp okudum çaktırmadan. "canım sen burçlara da mı inanıyorsun?" diye sordum.
"tabii inanıyorum, var böyle bir şey, ne derse çıkıyor bu site" dedi. "ssıh" diye güldüm bıyık altından. yanağına bir öpücük kondurup kalktım yanından.
mutfağa gidip arandım biraz. kepçe buldum çekmecede. tam çıkarken teflon tavaya gözüm çarptı. kepçeyi bırakıp teflon tava aldım elime. "mutfaktaysan su getirir misin?" diye bağırdı içerden. "tabii canım getiririm" dedim. su doldurdum bir bardak.
odaya dönüp bardağı uzattım, gulp gulp diye içti, bardağı bana uzattı. bardağı alıyormuş gibi yapıp aniden ağzına vurdum tavanın arkası ile. "senin dıbına korum haa" diye de bağırdım. bu yerde kıvranıyor, "napıyosun laaan, aaah ağzım" diye yuvarlanıyor yerde.
dizimi boğazına dayayıp "sus giberim ense tıraşını, ben ne dedim sana dün?" dedim. "batıl inanç yok, yıl olmui 2010 demedim mi?" diye bağırdım tüm gücümle. ağlamaya başladı bu. "dıbına kodumun karısı" diye doğruldum. ceketimi alıp çıktım evden. -
161.
0anasıyla en son aramızda geçenler
"yıl kaç?" dedim buna. "nasıl yani?" dedi.
"ulan içinde bulunduğumuz yıl kaç işte" dedim hafif sinirlenerek. "2010" diye fısıldadı ürkekçe.
"be toynağını gibtiğimin huursu, bilim diyoruz, ilerleme diyoruz, aydınlanma diyoruz sen orana burana ip bağlıyorsun, adak adıyorsun" diye bağırdım sonra.
hafif ağlamaklı oldu bu. "git makas getir" dedim. aldım makası kesiyormuş gibi yaptım ipi. sonra düşündüm, bu bana küser, ben de elimi giberim, pişman olurum dedim.
sonra anlayışlı ayağına yattım. "kızım inanma böyle şeylere, insanların olmayan güçlerden medet umması bunlar" dedim. "kesmiyorum bu sefer ama lütfen bir daha görmeyeyim batıl inanç falan" diye kapattım konuyu.
iki gün sonra bir baktım burçlarını okuyor internetten. yavaşça yaklaştım arkasından, omuz masajı yapıyormuş gibi yapıp okudum çaktırmadan. "canım sen burçlara da mı inanıyorsun?" diye sordum.
"tabii inanıyorum, var böyle bir şey, ne derse çıkıyor bu site" dedi. "ssıh" diye güldüm bıyık altından. yanağına bir öpücük kondurup kalktım yanından.
mutfağa gidip arandım biraz. kepçe buldum çekmecede. tam çıkarken teflon tavaya gözüm çarptı. kepçeyi bırakıp teflon tava aldım elime. "mutfaktaysan su getirir misin?" diye bağırdı içerden. "tabii canım getiririm" dedim. su doldurdum bir bardak.
odaya dönüp bardağı uzattım, gulp gulp diye içti, bardağı bana uzattı. bardağı alıyormuş gibi yapıp aniden ağzına vurdum tavanın arkası ile. "senin dıbına korum haa" diye de bağırdım. bu yerde kıvranıyor, "napıyosun laaan, aaah ağzım" diye yuvarlanıyor yerde.
dizimi boğazına dayayıp "sus giberim ense tıraşını, ben ne dedim sana dün?" dedim. "batıl inanç yok, yıl olmui 2010 demedim mi?" diye bağırdım tüm gücümle. ağlamaya başladı bu. "dıbına kodumun karısı" diye doğruldum. ceketimi alıp çıktım evden. -
162.
0anasıyla en son aramızda geçenler
"yıl kaç?" dedim buna. "nasıl yani?" dedi.
"ulan içinde bulunduğumuz yıl kaç işte" dedim hafif sinirlenerek. "2010" diye fısıldadı ürkekçe.
"be toynağını gibtiğimin huursu, bilim diyoruz, ilerleme diyoruz, aydınlanma diyoruz sen orana burana ip bağlıyorsun, adak adıyorsun" diye bağırdım sonra.
hafif ağlamaklı oldu bu. "git makas getir" dedim. aldım makası kesiyormuş gibi yaptım ipi. sonra düşündüm, bu bana küser, ben de elimi giberim, pişman olurum dedim.
sonra anlayışlı ayağına yattım. "kızım inanma böyle şeylere, insanların olmayan güçlerden medet umması bunlar" dedim. "kesmiyorum bu sefer ama lütfen bir daha görmeyeyim batıl inanç falan" diye kapattım konuyu.
iki gün sonra bir baktım burçlarını okuyor internetten. yavaşça yaklaştım arkasından, omuz masajı yapıyormuş gibi yapıp okudum çaktırmadan. "canım sen burçlara da mı inanıyorsun?" diye sordum.
"tabii inanıyorum, var böyle bir şey, ne derse çıkıyor bu site" dedi. "ssıh" diye güldüm bıyık altından. yanağına bir öpücük kondurup kalktım yanından.
mutfağa gidip arandım biraz. kepçe buldum çekmecede. tam çıkarken teflon tavaya gözüm çarptı. kepçeyi bırakıp teflon tava aldım elime. "mutfaktaysan su getirir misin?" diye bağırdı içerden. "tabii canım getiririm" dedim. su doldurdum bir bardak.
odaya dönüp bardağı uzattım, gulp gulp diye içti, bardağı bana uzattı. bardağı alıyormuş gibi yapıp aniden ağzına vurdum tavanın arkası ile. "senin dıbına korum haa" diye de bağırdım. bu yerde kıvranıyor, "napıyosun laaan, aaah ağzım" diye yuvarlanıyor yerde.
dizimi boğazına dayayıp "sus giberim ense tıraşını, ben ne dedim sana dün?" dedim. "batıl inanç yok, yıl olmui 2010 demedim mi?" diye bağırdım tüm gücümle. ağlamaya başladı bu. "dıbına kodumun karısı" diye doğruldum. ceketimi alıp çıktım evden. -
163.
0anasıyla en son aramızda geçenler
"yıl kaç?" dedim buna. "nasıl yani?" dedi.
"ulan içinde bulunduğumuz yıl kaç işte" dedim hafif sinirlenerek. "2010" diye fısıldadı ürkekçe.
"be toynağını gibtiğimin huursu, bilim diyoruz, ilerleme diyoruz, aydınlanma diyoruz sen orana burana ip bağlıyorsun, adak adıyorsun" diye bağırdım sonra.
hafif ağlamaklı oldu bu. "git makas getir" dedim. aldım makası kesiyormuş gibi yaptım ipi. sonra düşündüm, bu bana küser, ben de elimi giberim, pişman olurum dedim.
sonra anlayışlı ayağına yattım. "kızım inanma böyle şeylere, insanların olmayan güçlerden medet umması bunlar" dedim. "kesmiyorum bu sefer ama lütfen bir daha görmeyeyim batıl inanç falan" diye kapattım konuyu.
iki gün sonra bir baktım burçlarını okuyor internetten. yavaşça yaklaştım arkasından, omuz masajı yapıyormuş gibi yapıp okudum çaktırmadan. "canım sen burçlara da mı inanıyorsun?" diye sordum.
"tabii inanıyorum, var böyle bir şey, ne derse çıkıyor bu site" dedi. "ssıh" diye güldüm bıyık altından. yanağına bir öpücük kondurup kalktım yanından.
mutfağa gidip arandım biraz. kepçe buldum çekmecede. tam çıkarken teflon tavaya gözüm çarptı. kepçeyi bırakıp teflon tava aldım elime. "mutfaktaysan su getirir misin?" diye bağırdı içerden. "tabii canım getiririm" dedim. su doldurdum bir bardak.
odaya dönüp bardağı uzattım, gulp gulp diye içti, bardağı bana uzattı. bardağı alıyormuş gibi yapıp aniden ağzına vurdum tavanın arkası ile. "senin dıbına korum haa" diye de bağırdım. bu yerde kıvranıyor, "napıyosun laaan, aaah ağzım" diye yuvarlanıyor yerde.
dizimi boğazına dayayıp "sus giberim ense tıraşını, ben ne dedim sana dün?" dedim. "batıl inanç yok, yıl olmui 2010 demedim mi?" diye bağırdım tüm gücümle. ağlamaya başladı bu. "dıbına kodumun karısı" diye doğruldum. ceketimi alıp çıktım evden. -
164.
0anasıyla en son aramızda geçenler
"yıl kaç?" dedim buna. "nasıl yani?" dedi.
"ulan içinde bulunduğumuz yıl kaç işte" dedim hafif sinirlenerek. "2010" diye fısıldadı ürkekçe.
"be toynağını gibtiğimin huursu, bilim diyoruz, ilerleme diyoruz, aydınlanma diyoruz sen orana burana ip bağlıyorsun, adak adıyorsun" diye bağırdım sonra.
hafif ağlamaklı oldu bu. "git makas getir" dedim. aldım makası kesiyormuş gibi yaptım ipi. sonra düşündüm, bu bana küser, ben de elimi giberim, pişman olurum dedim.
sonra anlayışlı ayağına yattım. "kızım inanma böyle şeylere, insanların olmayan güçlerden medet umması bunlar" dedim. "kesmiyorum bu sefer ama lütfen bir daha görmeyeyim batıl inanç falan" diye kapattım konuyu.
iki gün sonra bir baktım burçlarını okuyor internetten. yavaşça yaklaştım arkasından, omuz masajı yapıyormuş gibi yapıp okudum çaktırmadan. "canım sen burçlara da mı inanıyorsun?" diye sordum.
"tabii inanıyorum, var böyle bir şey, ne derse çıkıyor bu site" dedi. "ssıh" diye güldüm bıyık altından. yanağına bir öpücük kondurup kalktım yanından.
mutfağa gidip arandım biraz. kepçe buldum çekmecede. tam çıkarken teflon tavaya gözüm çarptı. kepçeyi bırakıp teflon tava aldım elime. "mutfaktaysan su getirir misin?" diye bağırdı içerden. "tabii canım getiririm" dedim. su doldurdum bir bardak.
odaya dönüp bardağı uzattım, gulp gulp diye içti, bardağı bana uzattı. bardağı alıyormuş gibi yapıp aniden ağzına vurdum tavanın arkası ile. "senin dıbına korum haa" diye de bağırdım. bu yerde kıvranıyor, "napıyosun laaan, aaah ağzım" diye yuvarlanıyor yerde.
dizimi boğazına dayayıp "sus giberim ense tıraşını, ben ne dedim sana dün?" dedim. "batıl inanç yok, yıl olmui 2010 demedim mi?" diye bağırdım tüm gücümle. ağlamaya başladı bu. "dıbına kodumun karısı" diye doğruldum. ceketimi alıp çıktım evden. -
165.
0anasıyla en son aramızda geçenler
"yıl kaç?" dedim buna. "nasıl yani?" dedi.
"ulan içinde bulunduğumuz yıl kaç işte" dedim hafif sinirlenerek. "2010" diye fısıldadı ürkekçe.
"be toynağını gibtiğimin huursu, bilim diyoruz, ilerleme diyoruz, aydınlanma diyoruz sen orana burana ip bağlıyorsun, adak adıyorsun" diye bağırdım sonra.
hafif ağlamaklı oldu bu. "git makas getir" dedim. aldım makası kesiyormuş gibi yaptım ipi. sonra düşündüm, bu bana küser, ben de elimi giberim, pişman olurum dedim.
sonra anlayışlı ayağına yattım. "kızım inanma böyle şeylere, insanların olmayan güçlerden medet umması bunlar" dedim. "kesmiyorum bu sefer ama lütfen bir daha görmeyeyim batıl inanç falan" diye kapattım konuyu.
iki gün sonra bir baktım burçlarını okuyor internetten. yavaşça yaklaştım arkasından, omuz masajı yapıyormuş gibi yapıp okudum çaktırmadan. "canım sen burçlara da mı inanıyorsun?" diye sordum.
"tabii inanıyorum, var böyle bir şey, ne derse çıkıyor bu site" dedi. "ssıh" diye güldüm bıyık altından. yanağına bir öpücük kondurup kalktım yanından.
mutfağa gidip arandım biraz. kepçe buldum çekmecede. tam çıkarken teflon tavaya gözüm çarptı. kepçeyi bırakıp teflon tava aldım elime. "mutfaktaysan su getirir misin?" diye bağırdı içerden. "tabii canım getiririm" dedim. su doldurdum bir bardak.
odaya dönüp bardağı uzattım, gulp gulp diye içti, bardağı bana uzattı. bardağı alıyormuş gibi yapıp aniden ağzına vurdum tavanın arkası ile. "senin dıbına korum haa" diye de bağırdım. bu yerde kıvranıyor, "napıyosun laaan, aaah ağzım" diye yuvarlanıyor yerde.
dizimi boğazına dayayıp "sus giberim ense tıraşını, ben ne dedim sana dün?" dedim. "batıl inanç yok, yıl olmui 2010 demedim mi?" diye bağırdım tüm gücümle. ağlamaya başladı bu. "dıbına kodumun karısı" diye doğruldum. ceketimi alıp çıktım evden. -
166.
0anasıyla en son aramızda geçenler
"yıl kaç?" dedim buna. "nasıl yani?" dedi.
"ulan içinde bulunduğumuz yıl kaç işte" dedim hafif sinirlenerek. "2010" diye fısıldadı ürkekçe.
"be toynağını gibtiğimin huursu, bilim diyoruz, ilerleme diyoruz, aydınlanma diyoruz sen orana burana ip bağlıyorsun, adak adıyorsun" diye bağırdım sonra.
hafif ağlamaklı oldu bu. "git makas getir" dedim. aldım makası kesiyormuş gibi yaptım ipi. sonra düşündüm, bu bana küser, ben de elimi giberim, pişman olurum dedim.
sonra anlayışlı ayağına yattım. "kızım inanma böyle şeylere, insanların olmayan güçlerden medet umması bunlar" dedim. "kesmiyorum bu sefer ama lütfen bir daha görmeyeyim batıl inanç falan" diye kapattım konuyu.
iki gün sonra bir baktım burçlarını okuyor internetten. yavaşça yaklaştım arkasından, omuz masajı yapıyormuş gibi yapıp okudum çaktırmadan. "canım sen burçlara da mı inanıyorsun?" diye sordum.
"tabii inanıyorum, var böyle bir şey, ne derse çıkıyor bu site" dedi. "ssıh" diye güldüm bıyık altından. yanağına bir öpücük kondurup kalktım yanından.
mutfağa gidip arandım biraz. kepçe buldum çekmecede. tam çıkarken teflon tavaya gözüm çarptı. kepçeyi bırakıp teflon tava aldım elime. "mutfaktaysan su getirir misin?" diye bağırdı içerden. "tabii canım getiririm" dedim. su doldurdum bir bardak.
odaya dönüp bardağı uzattım, gulp gulp diye içti, bardağı bana uzattı. bardağı alıyormuş gibi yapıp aniden ağzına vurdum tavanın arkası ile. "senin dıbına korum haa" diye de bağırdım. bu yerde kıvranıyor, "napıyosun laaan, aaah ağzım" diye yuvarlanıyor yerde.
dizimi boğazına dayayıp "sus giberim ense tıraşını, ben ne dedim sana dün?" dedim. "batıl inanç yok, yıl olmui 2010 demedim mi?" diye bağırdım tüm gücümle. ağlamaya başladı bu. "dıbına kodumun karısı" diye doğruldum. ceketimi alıp çıktım evden. -
167.
0anasıyla en son aramızda geçenler
"yıl kaç?" dedim buna. "nasıl yani?" dedi.
"ulan içinde bulunduğumuz yıl kaç işte" dedim hafif sinirlenerek. "2010" diye fısıldadı ürkekçe.
"be toynağını gibtiğimin huursu, bilim diyoruz, ilerleme diyoruz, aydınlanma diyoruz sen orana burana ip bağlıyorsun, adak adıyorsun" diye bağırdım sonra.
hafif ağlamaklı oldu bu. "git makas getir" dedim. aldım makası kesiyormuş gibi yaptım ipi. sonra düşündüm, bu bana küser, ben de elimi giberim, pişman olurum dedim.
sonra anlayışlı ayağına yattım. "kızım inanma böyle şeylere, insanların olmayan güçlerden medet umması bunlar" dedim. "kesmiyorum bu sefer ama lütfen bir daha görmeyeyim batıl inanç falan" diye kapattım konuyu.
iki gün sonra bir baktım burçlarını okuyor internetten. yavaşça yaklaştım arkasından, omuz masajı yapıyormuş gibi yapıp okudum çaktırmadan. "canım sen burçlara da mı inanıyorsun?" diye sordum.
"tabii inanıyorum, var böyle bir şey, ne derse çıkıyor bu site" dedi. "ssıh" diye güldüm bıyık altından. yanağına bir öpücük kondurup kalktım yanından.
mutfağa gidip arandım biraz. kepçe buldum çekmecede. tam çıkarken teflon tavaya gözüm çarptı. kepçeyi bırakıp teflon tava aldım elime. "mutfaktaysan su getirir misin?" diye bağırdı içerden. "tabii canım getiririm" dedim. su doldurdum bir bardak.
odaya dönüp bardağı uzattım, gulp gulp diye içti, bardağı bana uzattı. bardağı alıyormuş gibi yapıp aniden ağzına vurdum tavanın arkası ile. "senin dıbına korum haa" diye de bağırdım. bu yerde kıvranıyor, "napıyosun laaan, aaah ağzım" diye yuvarlanıyor yerde.
dizimi boğazına dayayıp "sus giberim ense tıraşını, ben ne dedim sana dün?" dedim. "batıl inanç yok, yıl olmui 2010 demedim mi?" diye bağırdım tüm gücümle. ağlamaya başladı bu. "dıbına kodumun karısı" diye doğruldum. ceketimi alıp çıktım evden. -
168.
0anasıyla en son aramızda geçenler
"yıl kaç?" dedim buna. "nasıl yani?" dedi.
"ulan içinde bulunduğumuz yıl kaç işte" dedim hafif sinirlenerek. "2010" diye fısıldadı ürkekçe.
"be toynağını gibtiğimin huursu, bilim diyoruz, ilerleme diyoruz, aydınlanma diyoruz sen orana burana ip bağlıyorsun, adak adıyorsun" diye bağırdım sonra.
hafif ağlamaklı oldu bu. "git makas getir" dedim. aldım makası kesiyormuş gibi yaptım ipi. sonra düşündüm, bu bana küser, ben de elimi giberim, pişman olurum dedim.
sonra anlayışlı ayağına yattım. "kızım inanma böyle şeylere, insanların olmayan güçlerden medet umması bunlar" dedim. "kesmiyorum bu sefer ama lütfen bir daha görmeyeyim batıl inanç falan" diye kapattım konuyu.
iki gün sonra bir baktım burçlarını okuyor internetten. yavaşça yaklaştım arkasından, omuz masajı yapıyormuş gibi yapıp okudum çaktırmadan. "canım sen burçlara da mı inanıyorsun?" diye sordum.
"tabii inanıyorum, var böyle bir şey, ne derse çıkıyor bu site" dedi. "ssıh" diye güldüm bıyık altından. yanağına bir öpücük kondurup kalktım yanından.
mutfağa gidip arandım biraz. kepçe buldum çekmecede. tam çıkarken teflon tavaya gözüm çarptı. kepçeyi bırakıp teflon tava aldım elime. "mutfaktaysan su getirir misin?" diye bağırdı içerden. "tabii canım getiririm" dedim. su doldurdum bir bardak.
odaya dönüp bardağı uzattım, gulp gulp diye içti, bardağı bana uzattı. bardağı alıyormuş gibi yapıp aniden ağzına vurdum tavanın arkası ile. "senin dıbına korum haa" diye de bağırdım. bu yerde kıvranıyor, "napıyosun laaan, aaah ağzım" diye yuvarlanıyor yerde.
dizimi boğazına dayayıp "sus giberim ense tıraşını, ben ne dedim sana dün?" dedim. "batıl inanç yok, yıl olmui 2010 demedim mi?" diye bağırdım tüm gücümle. ağlamaya başladı bu. "dıbına kodumun karısı" diye doğruldum. ceketimi alıp çıktım evden. -
169.
0anasıyla en son aramızda geçenler
"yıl kaç?" dedim buna. "nasıl yani?" dedi.
"ulan içinde bulunduğumuz yıl kaç işte" dedim hafif sinirlenerek. "2010" diye fısıldadı ürkekçe.
"be toynağını gibtiğimin huursu, bilim diyoruz, ilerleme diyoruz, aydınlanma diyoruz sen orana burana ip bağlıyorsun, adak adıyorsun" diye bağırdım sonra.
hafif ağlamaklı oldu bu. "git makas getir" dedim. aldım makası kesiyormuş gibi yaptım ipi. sonra düşündüm, bu bana küser, ben de elimi giberim, pişman olurum dedim.
sonra anlayışlı ayağına yattım. "kızım inanma böyle şeylere, insanların olmayan güçlerden medet umması bunlar" dedim. "kesmiyorum bu sefer ama lütfen bir daha görmeyeyim batıl inanç falan" diye kapattım konuyu.
iki gün sonra bir baktım burçlarını okuyor internetten. yavaşça yaklaştım arkasından, omuz masajı yapıyormuş gibi yapıp okudum çaktırmadan. "canım sen burçlara da mı inanıyorsun?" diye sordum.
"tabii inanıyorum, var böyle bir şey, ne derse çıkıyor bu site" dedi. "ssıh" diye güldüm bıyık altından. yanağına bir öpücük kondurup kalktım yanından.
mutfağa gidip arandım biraz. kepçe buldum çekmecede. tam çıkarken teflon tavaya gözüm çarptı. kepçeyi bırakıp teflon tava aldım elime. "mutfaktaysan su getirir misin?" diye bağırdı içerden. "tabii canım getiririm" dedim. su doldurdum bir bardak.
odaya dönüp bardağı uzattım, gulp gulp diye içti, bardağı bana uzattı. bardağı alıyormuş gibi yapıp aniden ağzına vurdum tavanın arkası ile. "senin dıbına korum haa" diye de bağırdım. bu yerde kıvranıyor, "napıyosun laaan, aaah ağzım" diye yuvarlanıyor yerde.
dizimi boğazına dayayıp "sus giberim ense tıraşını, ben ne dedim sana dün?" dedim. "batıl inanç yok, yıl olmui 2010 demedim mi?" diye bağırdım tüm gücümle. ağlamaya başladı bu. "dıbına kodumun karısı" diye doğruldum. ceketimi alıp çıktım evden. -
170.
0anasıyla en son aramızda geçenler
"yıl kaç?" dedim buna. "nasıl yani?" dedi.
"ulan içinde bulunduğumuz yıl kaç işte" dedim hafif sinirlenerek. "2010" diye fısıldadı ürkekçe.
"be toynağını gibtiğimin huursu, bilim diyoruz, ilerleme diyoruz, aydınlanma diyoruz sen orana burana ip bağlıyorsun, adak adıyorsun" diye bağırdım sonra.
hafif ağlamaklı oldu bu. "git makas getir" dedim. aldım makası kesiyormuş gibi yaptım ipi. sonra düşündüm, bu bana küser, ben de elimi giberim, pişman olurum dedim.
sonra anlayışlı ayağına yattım. "kızım inanma böyle şeylere, insanların olmayan güçlerden medet umması bunlar" dedim. "kesmiyorum bu sefer ama lütfen bir daha görmeyeyim batıl inanç falan" diye kapattım konuyu.
iki gün sonra bir baktım burçlarını okuyor internetten. yavaşça yaklaştım arkasından, omuz masajı yapıyormuş gibi yapıp okudum çaktırmadan. "canım sen burçlara da mı inanıyorsun?" diye sordum.
"tabii inanıyorum, var böyle bir şey, ne derse çıkıyor bu site" dedi. "ssıh" diye güldüm bıyık altından. yanağına bir öpücük kondurup kalktım yanından.
mutfağa gidip arandım biraz. kepçe buldum çekmecede. tam çıkarken teflon tavaya gözüm çarptı. kepçeyi bırakıp teflon tava aldım elime. "mutfaktaysan su getirir misin?" diye bağırdı içerden. "tabii canım getiririm" dedim. su doldurdum bir bardak.
odaya dönüp bardağı uzattım, gulp gulp diye içti, bardağı bana uzattı. bardağı alıyormuş gibi yapıp aniden ağzına vurdum tavanın arkası ile. "senin dıbına korum haa" diye de bağırdım. bu yerde kıvranıyor, "napıyosun laaan, aaah ağzım" diye yuvarlanıyor yerde.
dizimi boğazına dayayıp "sus giberim ense tıraşını, ben ne dedim sana dün?" dedim. "batıl inanç yok, yıl olmui 2010 demedim mi?" diye bağırdım tüm gücümle. ağlamaya başladı bu. "dıbına kodumun karısı" diye doğruldum. ceketimi alıp çıktım evden.
-
instagram tiktok twitter alayının amg
-
olum bu sözlükte ne değişik adamlar var lan
-
wow girl sesin çok çıkmasınn
-
öz anasının zütünü yatarken çekmiş
-
wow girl kiziniz olabilirdi
-
bu karı önünüze domallsa
-
gay pataklayan senin derini yüzdürüp
-
zalinazurtt annene arkadaan
-
wow girl olarak 20 ocakta diktirme
-
39 yaşındayım hala 31 çekiyorum bakirim
-
wow girl olarak 560bin tl
-
45 tane ermeniyi geberten babayiğit
-
burdaki pek cok kişi
-
dünyada en çok 31 çekilen ülke
-
wow girl bu adam hakkında ne düşünüyorsun
-
beyler 560 kez sex yaptım ve bankada
-
beyler putu acaba neden beni terketti
-
wow girl olarak bekaretim ssli
-
cccrammsteinccc gran torino gwynplaine adlı
-
tokmakçım olur musun
-
özgür özel iktidara kırmızı kart gösterdi
-
ccc rammstein ccc günaydın diler 15 01 2025
-
züt kanseri olsanız makatınizdan
-
aylar geçti halen aklımdan çıkmıyor
-
beyler whatsap ve insta fotomu ne yapsam
-
kafkas man seni kafes dövüşüne davet
-
eski sevgilim putu beni terkettiğinden beri
-
beyler bundan alıcam nasıl iyimi
-
ferrelardaki karilar birilerinin kizi ve bacisi
-
sözlükte kimse ne başlık açıyor ne de
- / 2