+6
-11
Mustafa Kemal’in maaşı
Kemalist aydın, hurafeleri uğruna gerçekleri çarpıtmakta da ustadır. Meselâ, Mustafa Kemal’in maaşı konusunda sadece o günkü rakamı (ortalama 13.000 TL) verir, ama onun bugünkü değerinden söz etmez. M. Kemal’in maaşının altın üzerinden 2006 yılındaki karşılığı 620.000 liradır. 2006 yılında Cumhurbaşkanı’nın maaşı ise 14.000 liraydı. Yani, ilk Cumhurbaşkanı, 2006′daki Cumhurbaşkanı’ndan altın üzerinden 24, TL üzerinden 44 kat fazla maaş almaktaydı. O dönemde Türkiye’nin şimdikinden en az 15 kat daha fakir olduğu hesaba katıldığında, ilk Cumhurbaşkanı, 2006 yılı itibariyle Cumhurbaşkanı’ndan reel olarak en az 350 kat fazla maaş alıyordu. Ve ismail Cem’in Türkiye’de Geri Kalmışlığın Tarihi’nde M. Kemal’in servetinin dökümü, 4 sayfa tutmaktadır. Bu servet gibi, iş Bankası ve CHP servetinin de ana kaynağı, Abbas Hilmi Paşa’nın verdiğinin dışında, Hint Müslümanlarının Kurtuluş Savaşımız için gönderdiği 500.000 lira idi (bugün için 20 milyon dolar civarında).
Şeflik dönemleri ekonomik mucizesi için 3 net göstergemiz var: Köylü nüfusun şehirli nüfusa oranı, 1923-38 arası hiç değişmemiştir. M. Kemal’in has adamlarından A. Hamdi Başar, 1930′da şöyle demektedir: “Köylü, sırtına giyecek ve boğazına sokacak bir şey bulamıyor. Memleketi kalkınmaya zütürebilecek bir manivela ise henüz keşfedilmedi.” Hürriyet gazetesinin yıllar önce yazdığına göre, Türkiye ekonomisi, 1927′de % 12,8; 1932′de % 10,6; 1935′te % 3; 1940′ta % 5; 1941′de % 10,3; 1943′te % 9,8; 1944′te % 5,1; 1945′te % 15,3; 1949′da % 5,5 küçülmüştür.
Eğitime gelince: 1895 yılında Türkiye sınırları içinde yaklaşık rakamlarla 25.800 ilkokul, 2 milyon ilkokul yaşında çocuk ve 1 milyon 200 bin öğrenci vardır; okuma oranı, % 60′tır. 1938′de ise 6.700 ilkokul, 2.335.000 ilkokul çağında çocuk ve 765.000 öğrenci vardır; okuma oranı % 33′tür. 1925-38 arasında Türkiye’de sadece 173 yeni ilkokul açılmıştır.
1895′te Türkiye toprakları içinde ortaokul ve lise sayısı 830, ortaöğretim çağındaki nüfus 2 milyon 550 bin, öğrenci sayısı 98.000, okuma oranı % 3,8′dir. 1938′de ise 208 ortaokul ve lise, 3 milyon küsur orta öğretim çağında nüfus, 95 bin küsur öğrenci vardır ve okuma oranı % 3,2′dir. Cumhuriyet, Abdülhamid döneminin eğitim seviyesine ancak 1950′lerde ulaşabilmiştir.
1914′e gelindiğinde tek üniversitemiz, 7 fakültesi ve 4.600 öğrencisi ile istanbul Üniversitesi idi. 1938′de de yine tek üniversitemiz vardır; fakülte sayısı 8 olup, öğrenci sayısı 5.700 civarındadır.
Tümünü Göster