/i/Korkunclu

Korkularımız yaşamımızı yönlendirir.
    başlık yok! burası bom boş!
  1. 1.
    +32 -4
    Beyler selamunaleyküm öncelikle sizlere başımdan yaklaşık 6 yıl önce geçen olaylar silsilesinden bahsetmek istiyorum.

    O zamanlar 20 yaşlarıma yeni adım atmış kendine göre espirili şen şakrak hepiniz gibi birisiydim kırklareli de küçük bir balıkçı kasabasında yaşamımızı idame ettiriyorduk. Ailecek geçimimizi ormancılık ve balıkçılıktan sağlıyor günlerimizi de yokluk içerisinde ama mutlu ve birbirimize bağlı bir şekilde geçiriyorduk kasaba yeri küçüktü bakkal rahmi amca berber niyazi abi ve manavımız ismail başkan bildiğiniz filmlerde ki kasaba yaşamı şirin bir yerdi.
    Ve tabi kardeşim canım ciğerim serkan vardı hep birlikte takılır kasabanın haylaz çocuklarını oynardık mobiletlerimize atlar kayalıklara gider akşamları içerdik çoğu zaman ta ki son gitmemizden bir kaç hafta sonra serkan arkasında "alkhutat almuhala"
    (Çamurlu günahkar) diye yazılı bir notu mobiletine yapıştırıp kayalıklar da her akşam gidip içtiğimiz yerde yaşdıbına son verene kadar herşey çok güzel gidiyordu. Yaklaşık bir kaç gün evden dışarı çıkmadım kendisini o kayalıklardan atması hemde bir gece vakti en önemli kısmı serkan daha türkçeyi doğru konuşamazdı kaldıki arapça bir not bırakması hemde KENDi KANINDAN YAZILMIŞ BiR NOT inanın şu an bile anlatırken üzerime bir kasvet bir ürperti çöküyor. Bu durumu ailesi çok araştırdı polis hepimizin ifadesini aldı en çok beni sorguladılar en yakınında ben vardım ama hiç birşey çıkmadı. Serkan bana intihar etmeden 2 gün önce rüyasında sürekli kayalıklara giderken içinden geçtiğimiz karanlık ormanın içinden geçen bir patika vardı orada motorunun arıza yaptığını ve onunla birlikte benimde orada olduğumu ardından birşeyin bizleri ağaçların arasından izlediğini söylüyordu. Anlattığına göre 1 tane gelinlik içerisin de bir kız ormanın içerisinden üzerimize doğru yürüyor tam bize yaklaştığında duvağını kaldırıyor kafasını kaldırdığında insan dışı bir mahlük ve bir anda elinde beliren serkanın gözleri oyulmuş kafası ve yerde yatan serkan rüyasını aynen bu şekilde anlatmıştı devamında hep uyandığını korkuyla terden sırılsıklam kaldığını anlatıyordu. Bunu takıntı haline getirdiğini söyledim bu tür kabusları çok önemsememesini söyledim fakat bu kabusların aynısını serkanın 7 sinden sonra okutulan mevlüd ün gecesinde rüyanın devdıbını ben görene kadar.
    Tümünü Göster
    ···
  2. 2.
    +24
    Beyler beklediğim ilgiyi göremiyorum boşa yazıyormuşum gibi bir his var içimde kimse dinlemeyecekse emek verip yazmamın bir anlamı yok okuyan belli etsin amk bir şukı yada yorumu çok görmeyin mobilden yazıp emek veriyorum sizlere gece gece hikayemi anlatıyorum beklediğim ilgi gelmezse hikayemi anlatmamın bir anlamı kalmıycak gece ve yarın kontrol edicem sabahtan duruma göre devam ederim.
    ···
  3. 3.
    +13
    O gün sabaha kadar uyumadım hoca evin camlarına, kapılarına ve duvarlarına şekiller çizmeye başladı kırmızı özel bir mütekkeple dualar ediyordu her çiziminde bunlar ne işe yarayacak dedim arkasını döndü elindeki küçük uçlu resim fırçasını kırmızı mürekkebin içine bırakarak yanıma gelip bağdaş kurdu. Bir sigara uzattı aman hocam dedim al al diye tekerrür etti. Peki dedim sigaradan bir duman aldı başladı anlatmaya.
    bak evlat! Bu işaretler evinizi bu şerli cehennemliklerden koruyacak sana fiziksel olarak ulaşamazlar ama manevi olarak ruhsal olarak ulaşmak için bir sürü yolları var.

    Mesela nasıl hocam nasıl manevi ve ruhsal.
    Yani şöyle söyliym sana evlat mesela rüyalarına girip seni etkilemeye çalışırlar evde otururken bir anda üstünde bir baskı kurmaya çalışırlar kasvet oluştururlar başını ağrıtırlar ama güçlü olman gerekicek.
    Peki hocam dedim.
    kavramıştım artık işin gerçekliğini tam boyutunu ve bu oyunu oynamaya hazırdım. Bu sırada sigarasından son dumanını alan hoca kalktı ve şekilleri çizmeye devam etti.
    Akşam olmuştu hoca bana kesinlikle camlardan ve kapılardan uzak durmamı söylemişti tehlikeli olabileceğini sana özellikle aynalar yolu ile ulaşmaya çalışacaklarını aynaları kaldırmamız gerektiğini söyledi.
    O gece bütün aynaları kaldırdık bodrum kattaki kilere kolileyip koyduk. içi boş fakat yorucu bir gündü uykumun geldiğini söyledim yatmak için odama geçtim hoca,
    Peki evladım sen odana geç ben dualar edicem bu gece sabaha kadar dedi. Allah sizden razı olsun hocam dedim. Odama geçip yatmaya başladım. Gece rüyamda hocayı gördüm içeride ayağa kalkmış dua ediyordu bana söylediği gibi yanına doğru yürümeye başlıyordum mırıldanıyordu yaklaştıkça ses hırıldamaya dönüştü hocanın yüzünü çevirdim ve o an çığlıklarla uyandım. Çok korkmuştum hocanın gözleri oyulmuş ayakları ters dönmüş ve bana çok değişik bir sesle "Seni bizim elimizden kimse alamaz çamur" diye bağırdı o sırada etrafımda daire şeklinde dizilmişlerdi.

    Kan ter içinde kaldım içeri gittim hocanın yanına gidip rüyamı anlatacaktım.
    Hoca tıpkı rüyamda ki gibi ayaktaydı fakat bu sefer odanın ortasında mutfağın karanlığına doğtu konuşuyordu sessizce.

    Ne zaman
    Kim bunlar ne istiyorlar şeklinde fısıldıyordu.

    Bir anda sustu ve sanki o karanlık ona benim arkasında olduğumu söylemişti. Direk bana döndü uyumadın mı evladım dedi. Hayır hocam dedim rüyamı anlattım. Hoca durdu ve sakalını sıvazladı evladım artık bu iş çok tehlikeli olmaya başladı dedi. Gözlerinde ki korkuyu ben de hissetmiştim. Evladım bu evin içinde şu an benim eşim var dedi. Ben merkeze inip bir kaç işimi halledicem sana o göz kulak olucak dedi. Eşiniz nerede hocam dedim ne zaman geldi dedim. O zaten hep buradaydı dedi. O bir cinni dedi arkamda bir anda beliriverdi döndüğümde karşımdaydı yüzü gözü kapalı kara çarşaflı bir varlıktı. O seni korur dedi ve yola koyulmak üzere evden çıktı.
    Tümünü Göster
    ···
  4. 4.
    +11
    O sırada kilerden bazı sesler geliyodu lamia bakmak istedi ama kiler kapısının eşiğinde ki kırmızı sıvı geçmesine mani oluyordu bana sıvının üzerine ayağımla basmamı söyledi gitmesini hiç istemiyor olsamda dediğini yaptım ve o merdivenlerden inmeye başladı bir kaç dakika sonra aşağıdan çığlıkları kulaklarımı yırtmaya başladı ama aşağı inemezdim kapıya yaklaştım aşağı doğru kafamı eğerken karanlığın içinden bir el bana doğru uzandı kafamı geri çektim eşiğin gerisine karşımda ki varlık bana seni bizim elimizden kimse alamaz sen bize aitsin ruhun bizim sana yardım etmeye çalışan kim olursa olsun bedelini ödeyecek dedi. Ve karanlığa karıştı bir sessizlik oldu merdivenlerden yukarı birşey geliyordu lamiaydı bu belli ki yürüyüşünden çok hırpalanmış düştü düşecekti hemen sıvıya ayağımla basıp içeri çektim. Tutup onu içeride ki döşeğe kadar destek oldum bana baktı üzülme allah daima yanımızda allaha sığın çocuk dedi. O gece acı içinde inlemeleriyle kulaklarımı sağır edercesine inledi ben ise ne yapacağımı bilmiyordum sadece başında oturdum ve dua ettim ta ki sabahın ilk ışıklarında kapı çalana dek. Hoca gelmişti hemen içeri geldi kapıyı kapattı durumu anlattım eşinin başına geçti. Bir karışım hazırladı ve içirmeye başladı acısı sanki biraz hafiflemişti uyumuştu. Hoca bana dönerek evlat gelemedim kusura bakma bırakmadılar eve dönmeme müsade etmediler engellediler beni dedi. Ne zaman ki dönüş yoluna geçsem başımı dolandırdılar dedi. Bu gece bir ain daha yapıcaz ama bu ritüeli serkanın intihar ettiği kayalıklarda yapacağız dedi. Bana bir muska uzattı bunu boynundan sakın çıkartma dedi. Akşamı beklemeye başladık.
    ···
    1. 1.
      0
      Hadi zumqi devamı nerde?
      ···
  5. 5.
    +8 -1
    Hoca evden çıktıktan sonra korkudan salona nasıl gideceğimi düşünüyordum sonuçta bir insan değildi. Bir cinniydi çekinerek ve korkarak odaya doğru yürüdüm salonun tam ortasında durmuş ayakta dikiliyordu. Bana gel! Diye hitap etti.
    Yaklaşmaya başladım karşısında durduğumda yüzüm gözüm kan ter içinde kalmıştı gerilmiştim.

    Benden çekinmene gerek yok dedi.
    Elhamdulillah aynı rabbe inanıyoruz secde ediyoruz. Dedi.
    O söylemi biraz beni ne yalan söyşeyeyim rahatlatmıştı. Bilmiyorum beyler garip bi his işte tutunucak bir dal gibi gelmişti. Peki bunlarla sen başa çıkabilirmisin diye sordum;
    O kabile allahın üzerine lanetler saldığı sonsuz cehennemle lanetlendiği sapkın bir kabile onlar bizden daha güçlü varlıklar şeytanın öz ve öz çocukları. Dedi
    iyice korkumu ortaya çıkarmıştı titremeye başlayan ellerimi gizleyemiyordum bile bana korkma dedi.
    Bu arada ismi lamiaydı hoca daha önce lamia yı buna benzer varlıkların arasından kurtarmış lamia da ona minnetini sunmak için eşi olmuş onu hep korumuş kollamış. Bu sohbetler eşliğinde akşam etmiştik zamanı oturup televizyona bakıyordum sadece ses olsun diye açıktı aslında lamia da sürekli evin içerisinde dolaşıyordu. Derken elektrikler gitti hemen mum yaktım. Mum bir anda söndü lamia sakın bir daha mumu yakma dedi.
    Dışarı çevirdik kafamızı her yerde elektrik vardı yalnız bizim evimizde yoktu. Arka bahçeden sesler geliyordu lamia cama yaklaştı ve bana her tarafı sarmışlar içeri girmek istiyorlar dedi.
    Göz ucuyla camdan dışarı baltığımda dehşete düştüm. Gerçekten kapının önünde karanlığın içerisinde bekliyorlar ve evi izliyorlardı.
    ···
  6. 6.
    +8
    Sırtımda arapça *** yazıyordu gitmeyi planladığım hocayıda annemler haber verip köye getirtmiş bu yazıyı gördüklerinde hoca odadakileri çıkarttı odadan ve bana anlat evladım dedi.
    Ne geçtiyse başımdan serkandan itibaren anlattım hoca bana yatağımı sordu arka odada olduğunu söyledim oraya doğru yöneldi ve bir 25-30 dakika sonra elinde bir muska benzeri bir bezle geri geldi evladım sana büyü yapılmış dedi. Şok oldum ne büyüsü hocam dedim. Sana musallat büyüsü yapmışlar dedi. O gece evdekilere sizin bir kaç gece sabah ezanıyla yatsı arasında bu evde kalmamanız gerekiyor diye söyledi bizimkilerde çaresizce kabul etti teyzemlerde kalmak için kasabanın diğer ucuna gittiler hocayla o akşam sohbet ettik varlığı biraz bana güven verdi. Bu büyüyü kimin yaptırabileceğini sordu hiç bir fikrim yoktu kim neden nasıl sorularıyla boğuşuyorken hoca kapının eşiğindeki torbasına yöneldi ve bir kaç mum bir tas kırmızı bir sıvı ve bıçak çıkarttı. Bu gece sana musallat olan şeylerin ne olduklarını öğrenicez evladım dedi. Korkmuştum ama başka çaremde yoktu ki zaten kabul ettim. Odanın ortasını boşaltıp mumları V şeklinde dizdik V' nin kesişim ucu beni gösteriyordu hoca da tam karşıma oturdu ve mumları yakıp ışıkları kapattıp hoca bir yarım saat bilmediğim duymadığım dualar okumaya başladı ardından kırmızı sıvıyı etrafımıza daire şeklinde döktü ve bizi çembere aldı. Sonra tasa biraz su döküp elimi bıçakla kanatıp tasa kanımı akıttı ve en son arapça birşeyler söyledi. Kurduğu cümleyi burada paylaşmıyorum. O am mumların alevi yükseldi nerdeyse ahşap tavanımızı yakıcak kadar yükseldi.

    Hoca: kimsin sen!
    Varlık: Ben senin efendinim dedi.

    Ben korkudan titremeye başladım sesi duyunca.

    H: ne istiyorsun bu çocuktan ne tür bir varlıksın sen!
    V: seni böcek gibi ezebilecek bir varlığım sen benimle bu basit oyuncaklarınla başa çıkabilirmisin sanıyorsun dedi.

    Ve odadaki bütün cam ayna ne varsa çatır çatır çatlayıp kırılmaya başladı oda bir anda buz kesti. Ses bir kadına aitti bunu olay bittikten sonra idrak edebilmiştim.

    H: ne istiyorsun diye sordu arapça bir dua edip ardından elinde ki bıçağı mumların ortasında ki ahşap zemine sapladı.

    O an çıkan ses bütün kasabadan duyulmuştur haykırış ve acının sesiydi bu

    H: ne istiyorsun derdin ne eyyyy cehennemlik diye sordu tekrardan.
    V: Ona büyüyü yaptıran kişinin bir çocuk vaadettiğini bu çocuğunda onunla benim ilişkimizden olacağını söylediğini anlattı. Ardından da benim ruhumun onlara peşkeş çekildiğini söyledi.

    Kanım donmuştu resmen vücudum kaskatı kesilmişti odada ki tekli koltuk bir anda hocayla benim üzerine doğru fırlatıldı resmen ve mumlar söndü çember bozuldu ain sona ermişti.

    Kendime geldikten sonra hocanınn aldığı darbeden burnunun kanadığını gördüm iyimisiniz hocam diye sordum.

    Oğul ben iyiyim iyi olmasına ama bu sana musallat olan şerli ifrit dedi önce seninle bir ilişki kurup bir yarı ölümlü çocuk istiyor ardından senin ruhunu bedenini kıyamete kadar kemirip kendileriyle birlikte cehenneme zütürmek istiyorlar dedi. Aklım almıyordu kim neden yapardı bunu bana.
    Tümünü Göster
    ···
  7. 7.
    +7
    Rüyamın devamında serkan yerde kankar içerisinde yatarken kafası gözleri oyulmuş adeta bowling topu tutarmış gibi karşımda ki insa.. insan değil mahlukun parmaklarına geçmiş dehşete düşmüştüm bagırdım tüm gücümle bağırdım ve koşmaya başladım. Fakat son nefesime kadar koşmama rağmen bir türlü atlatamadım 4 ayakla peşimden geliyordu ve ben soluksuz bir şekilde kalıp yerde yatarken dibimde belirip bana "çocuğumuz olacak" ve "seninle işim bitecek" dedi. Bu kabuslardan sonra bir kaç köy ötede bir hoca vardı pek hacıyla hocayla işim olmazdı ama artık bu mesele beni aşmıştı. Annemlere bu meseleyi anlatmadım çünkü zaten yeterince derdimz vardı geçim sıkıntısı içindeydik bir de bu, bunu yapamazdım. Ertesi gün gitmeyi kararlaştırdım o akşam babam ben bahçede otururken cep telefonu cüzdan neyi varsa içinde tuttuğu bir kesesi vardı onu ormanda ki sürekli ağaç keserken oturup dinlentiğimiz ufak çardakta unutmuştu bana gidip almamı söyledi bişey diyemedim rüyalar yaşadıklarım hava da zaten tam kararmamıştı ama dönüşte kararmış olurdu çoktan atladım motoruma yola koyuldum. Kese yoktu en son tam pes edip geri dönecekken aklıma arayayım sesinden bulurum nerde olduğunu dedim. Çaldırmaya başladım ve telefonu babam açtı.

    Babam: efendim oğlum
    Ben: baba bulmuşsun keseyi evdemiymiş dedim.
    Babam: Yooo zaten hiç kaybetmedim ki neden ne oldu? Hem nerdesin sen bir anda kayboldun ortadan çabuk ol yemek yiyicez seni bekliyoruz. Dedi

    Ben kaskatı kesildim yatsı ezanına bir kaç dakika vardı acilen oradan uzaklaşmam gerektiğinin farkındaydım çünkü ben babamla ya da onun görünümünde birisiyle konuştuğuma adım kadar emindim. Atladım motoruma tekrar koyuldum yola ormandan çıkmam lazımdı sürekli arkamda bir nefes hissediyordum sanki beni takip ediyor. Çalıların arasından bir sürü göz bana bakıyor tıpkı bu hissi yaşıyordum ve daha da gaza yükleniyordum. Hava iyice kararmıştı zaten o sırada tek görüşümü açan şey motorumun farıydı ezan okunmaya başladı o sırada biraz rahatladım vücudumda ki baskının hafiflediğini hissettim kasabaya çok bi mesafem kalmamıştı ezan bittiğinde kasabayı tam karşımda gördüm 100 metre sonra ama o an önümden bir şey geçti bir anlıktı sadece domuza benziyordu çarptım sanırım sonra uyandığımda evimde açtım gözlerimi. Ailem hepsi başımda bana endişeli gözlerle bakıyor fakat bu endişe ufak bir motor kazasından daha derin bir üzüntüye neden olmuştu hepsinin gözlerinde korku vardı bunu farletmiştim ne olduğunu sordum bana bir ayna getirip sırtımı gösterdiler.
    Tümünü Göster
    ···
  8. 8.
    +6
    Akşam olmuştu evden çıkıp serkanın kendini attığı kayalıklara doğru gitmek için hazırlığımızı yaptık hocanın beyaz torosuna atlayıp yola koyulduk lamia yı getirmemiştik yanımızda onun için bizden daha tehlikeli bir durumdu hem yarada almıştı zaten hocayla yolda giderken birer tane sigaramızdan yaktık sormaya başladım hocam tam olarak ne yapıcaz?
    Evlat dedi bu gece bu işi kökünden kazıycaz bu büyüyü sana serkan yaptı kurtulamadı ilk ona musallat oldular daha sonrada senin peşine düştüler. Dedi.

    Ben şok olmuştum canım ciğerim serkan neden böyle birşey yapmıştı ki ve hoca bunu nerden öğrenmişti. Ben bütün gece aslında merkezde değildim diyerek söze girdi. Serkanın mezarını kazdım bir sürü şerliyi başıma musallat ettim ama allahın izniyle mezarı açmayı başardım. Serkandan bir saç parçası almak için yaptım herşeyi bir tutam saçını kestim bak arka koştuktaki torbanın içerisinde ayin için lazım bu dedi. Peki hocam serkan neden böyle birşey yapsın? Kıskançlık seni içten içe kıskanıyor hep senin yanında ikinci planda kalmayı kendine yediremiyordu kendine. Oda bir anlaşma yapmaya karar verdi istediği popülerliğe karşılık senin ruhunu ifritlere en kötülerine büyüyle verdi. Ben iyice dehşete düşmüştüm sigaramın dumanından son bir nefes çektim camı indirip yola attım. Düşünmeye başladım kendimi sormaktan alı koyamadım o an. Hocam orada ne yapıcaz tam olarak?
    Evlat bu gece sana musallat olan kabileyi komple kurucağımız tuzağım içine çekicez ve hepsini orada tuzağımızda tuz ruhuyla zem zem suyuyla yakıp en son çemberi ateşe verip hepsinin üzerine su dökücez bu onları öldürücektir. Ama tuzağımıza düşmezlerse evlat işimiz zor allah yardımcımız olsun ozaman. Dedi ve sürmeye devam etti yatsıdan önce ormana varıp tuzağı kurmaşıydık ki şerliler bizi bulduğunda biz zaten onları bekliyor olalım.
    ···
    1. 1.
      0
      hadi bebeğim
      ···
  9. 9.
    +4
    Ormanda kayalıklara vardık hemen hazırlıklara koyulmamız lazımdı çünkü vakit daralıyordu yatsıya 40 dk vardı. Hoca bagajından çıkarttığı 10 metrelik haltı bana verdi ve bir çember şeklinde yere serdim, üzerine bagajdan çıkarttığı 2 bidonu dökmemizi söyledi zem zem suyunu o aldı önden dökmeye başladı özel kırmızı sıvısını alıp bana verdi bende peşinden dökerek ilerledim. Ardından benzin bidonunu bana verdi bunu çemberin merkezi dışında her yere bolca serpmemi söyledi yerde zaten kurumuş ağaç dalları yapraklar vardı her yere iyice serptim en son orta noktasına su döktük üstünede bir sini koyduk siniye yyuvarlak bir şekilde yaklaşık 20 tane mum diktik ortasınada tek bir mum koyduk.
    ···
  10. 10.
    +4
    Beyler rezlerinizi alın bir saate başlıyorum tekrar
    ···
  11. 11.
    +3
    Yatsı okunmaya başlamıştı hemen namaza durduk evden abdestli çıkmıştık zaten namaz kılarken sürekli başım düşüyor gözüm kapanıyor sureleri unutuyordum bir şekilde namazı bitirdim hemen oturduk sofra sinisinin başına hoca bir rahle koydu önüne be bir kitap çıkarttı bunun ne kitabı olduğunu sorduğumda peganlara ait eski bir eser dedi. Sorgulamadım peki dedim okumaya başladı bir çağrı gibiydi bilmediğim bir dilde okuyordu hoca ardından mumları yaktık 5 dakika sonra hoca okumaya devam ederken tüm mumlar teker teker sönmeye başladı kafamı kaldırdığımda etrafta müthiş bir sis ve soğuk hakimdi sisin arkasına saklanmış gölgeler hızla haraket ediyordu farkındaydım. Sesler çoğalmaya başladı mumlardan en sonuncusu söndüğünde ortadaki mum yaklaşık 2 metreye kadar yükseldi çok korkmuştum o an ve ateşin içinden bir ses yükseldi eyy çamur artık sonun geldi hoca senin kemiklerinle kendime kürdan yapıcam ruhunu ise evlatlarım kemiricek kıyamete kadar artık bizimsiniz diyerek iğrenç bir kahkaha atmaya başladı fakat ben çoktan kalbimin atışlarını kulağımla duyar olmuştum çok korkmuştum her yerim kaskatı kesilmişti hoca bana sakın kafanı kaldırma dedi sessizce başımı öne eğdim hoca okumaya devam etti arkamda birşeyler vardı ayak seslerini duyuyor yaprakların çatırtısından anlıyordum omzuma bir el dokundu o sırada bir an da vücudumdan ruhumun çekildiğini hisseder olmuştum.
    ···
  12. 12.
    +3
    Beyler işlerim dolayısıyla yazamıyorum şu an çalışan bi insanım zaten hikaye gece hikayesi akşama doğru partları yağdırıcam muhtemelen bu gece ye biter hikaye öpüyorum totoşlarınızdan şimdilik hoşçakalın
    ···
    1. 1.
      0
      Rez yaz pnp
      ···
  13. 13.
    +2
    9:30 gibi başlıyorum hikayeme özellikle anlatmak için geç vakitleri seçiyorum ki okuyucu kitleme daha fazla etki edebileyim bu gece bitecek takipte kalın.
    ···
    1. 1.
      0
      Hadi amq
      ···
  14. 14.
    +2
    umarım yarıda kesen gavatlardn olmazsın
    ···
  15. 15.
    -1
    At yalani
    ···
  16. 16.
    +1
    Eve gittiğimizde lamia nın başında birisi vardı oda kara çarşaflı biriydi kız kardeşiymiş ve biz şu an onunla imam nikahıyla evliyiz hayatım boyunca benim yanımda oldu ve hala da yanımda olmaya devam ediyor.

    SON BENi DiNLEYEN HERKESE TEŞEKKÜR EDERiM.
    ···
    1. 1.
      0
      güzeldi aşkım gerçekmi peki
      ···
    2. 2.
      0
      rez alalım
      ···
  17. 17.
    +1
    Rezzzzzz
    ···
  18. 18.
    +1
    Kafamı yavaşça kaldırıp hocanın arkasına baktım her yerde değişik varlıkların ayakları vardı resmen etrafımızı sarmışlar ayaklarından ne kadar kalabalık olduklarını anlıyabiliyordum. Hoca en son ya kahhar diyerek nida attı o sırada hocanın gözlerinden kan gelmeye başladı zorlandığını anlıyordum kan ter içinde kalmıştı kibriti çaktı ayağa kalktık hocanın çektiği acı daha da artıyor bir yandan ayet el kursiyi okuyor bir yandan kibriti üfleyerek söndürüp yenisini yakıyor arkamdan bir el beni çekmeye başladı içlerine doğru büyük bir acı hissettim tekrar o anda kemiklerim etime batıyordu.
    Hocam diye bağırdım hoca elindeki son kibriti ya allahhhh bismillahhhhh diyerek bana elini uzatıp sininin içine atladı elini tuttuğumda benim hissettiğim acıyı onunda hissettiğini anladım euzu besmeleyle beni son bir kuvvet geri çekti sininin içine ve her taraf alev almaya başladı varlıkları tam olarak görebiliyordum artık hepsi sanki yanmış kafatasları ezilmiş ayakları ters dönmüş insanlar gibiydi yanmaa başladılar cayır cayır hepsi kaçışıyordu en son hoca sininin köşesindeki bidona uzanıp suyu aldı ve bunların üzerine serpmeye başladı ve kulakları sağır eden o ses anlatırken bile hala aklımdan çıkmıyor. Okadar çok ses çıkıyordu ki komşu köylerden duyulmuştur. Hepsinin üzerinden duman çıkmaya başladı sofra sinisinin içerisine gelemiyorlar fakat. Halatın dışına da çıkamıyorlardı. Koca bidonu hepsinin üzerine boşalttık ta ki en sonuncusu yere düşene kadar hepsi yere düşüp acıyla kıvranırken siniden dışarı çıktı ve torbasından çıkarttığı saçı ateşe verip kül etti.
    Yaaa şeytanın tohumları eyyy cehennemin yolcuları sizler sanarmısınız ki allah sizlere karşı bizlerin yanında değildir. Dedi ve çemberden çıktık. Gidip az aşağıda ki dereden tekrar su doldurduk tüm bidonlara ve geri gelip bunları dualar eşliğinde suyla ıslatmaya devam ettik sanki her suyu attıgımızda üzerlerine kezzap atmışcasına bağırdılar sabaha karşı hepsinin sadece külü kaldı. Hocayla oturduk şükrettik allaha namazımızı kıldık birer tane sigara yakıp anın ve başarımızın keyfini çıkarttık eve doğru yola koyulduk.
    ···
  19. 19.
    0
    Rezerved
    ···
  20. 20.
    0
    Rex qfskek
    ···