-
176.
+5tatil tak gibi geçtiydi amk paso anlamadığım dersleri anlamaya çalışıp kalan vakitte de ya osbir çekiyordum ya da ahmetle yunusla buluşup mavra yapıyorduk.
okulun açıldığı hafta geçen yıl ki sevgilim büşrayı kıskandırmak zorunda kalmıştım. galiba benim sevmediğim üst sınıf binlerle takıldığı içindi. kıskanacağım bir durum yoktu ama onlarla takılırken sürekli beni kesiyordu. bu beni gıcık etmişti. ben de aynı gün allem ettim kallem ettim alt sınıflardan idil diye bir kızı buldum. öğle arası iki dakika da sevgili olduk gene gibtiğimin ergenlik kafası sağolsun.
k:gel hadi biraz bahçede turlayalım
idil:dur ya hemen boy göstermeyelim biraz daha baş başa kalıp konuşalım
k:valla idil geliyorsan gel ben turlayalım diyorum
gibe gibe geldi. sevmediğin insana içinden gelmediği için iyi davranamazsın ya hani. olsa nolur olmasa nolur amk kezosu dersin. benim için de durum böyle. hoşlanmıyorsam gibimde olmaz dediğimi yapmazsa yol verirdim. büşraların önünden geçerken topluca öyle bakıp izlediler bizi. hem büşra hem yanındaki herifler. içim soğuyunca okula girdik. biraz oturduk zil çalınca geçtik sınıflara. okul çıkışına kadar ne ben ona yazdım ne o bana. çıkışta geldi yanıma
idil:galiba bitirsek daha iyi
k:aynen yarım gün yetti zaten
küfürlerini anlayamadığım mimikler dolusu bakış attı ve gitti yanımdan. ben istediğimi elde etmiştim yeterliydi o. -
177.
+4ikinci dönem hareketsiz geçiyordu. yani her ders her teneffüs eğleniyordum ama burda yazmaya değer çok şey olmuyordu.
adanalılar bilir otogarın arka mahallesi fevzipaşa çok tekin bir yer değildir. bizim okul da fevzipaşada işte. öğle arası Alınteri diye bir restoran var oraya gidiyoruz bazen. mahallenin kebapçısı restoran dediğim. zaten hep fakir geziyorum nasıl gidecem yoksa amk. tavuk kebap dürüm 3 tl ve yarım metre kebap geliyordu.
kadroda 6 7 kişi varız ben alperen çağatay mert... biz yemeği yerken bizim devredeki ülkücü tayfa da geldi. onlar da bi bizim kadar varlar. selamlaştık karşılıklı afiyet olsun dedik birbirmizden çok haz etmesek de. sonra biz çıktık yandaki iddacıya girdik. ben hep 2ye 8-10 veren kupon yapardım. küçük adamız amk yarını kurtarak hesabındayım. ordan da çıktık okula giderken 5 tane o mahallenin genci bize laf atarak geliyordu karşıdan. bizden bir iki yaş büyüklerdi.
-lan şu anadolu liselilerini bi gibsek mi
-bunların dıbına koyim analarını gibsek gıkları çıkmak
alperen sinirlendi öyle deyince
a:lan biz daha kalabalığız gibek huur çocuklarını
ben farketmiştim daha önceden gördüğümden
k:alperen sus amk duymazdan gel bakma. yoklarmış gibi yürümeye devam et
a:niye dıbına koyim anamıza sövüyorlar
k:kardeş bir küfür için bıçaklanmayı belki ölmeyi göze almıyorum ben. adamların kafa bil milyon baksana amk. uyuşturucu kafası bu ben biliyorum. belamızı giberler bizim vurduğumuzu hissetmez bile binler.
sonra herkes benim dediğime katıldı. bir şey demeden geçince onlar da çok uzatmayıp daha fazla sataşmadan aralarından geçtik. -
178.
+6okula girdik. on dakika sonra bizim ccc ler geldi. birinin üstü toz toprak. ötekinin dudağı patlamış. biri çamurda yuvarlanmış bide kaşı açılmış. herkes toplandı onları öyle görünce. biz zaten gördüğümüz an anladık.
mehmet hoca:noldu oğlum size
-kavga ettik hocam (dayak yemişliği hayatındaki bir kaç kavga nişanına yakıştırmayı uygun görmüştü)
mh:ne kavgası oğlum zibidi misiniz kimle ettiniz
-hocam mahalledeki şerefsizler bize küfür etti biz de altta kalamazdık karşılığını verdik. (lan çok pis dövülmüşler aynaya bakmadan böyle sallıyorlar)
hoca bile dayanamadı
mh:olum fena dayak yemişsiniz lan bidaha öğle arası dışarı çıkmak yok yasaklıyorum. okulda yiyin ne yicekseniz -
179.
+4mart ayı gelmiş artık. sabahları ilkeyi beklerken sıkılmayim diye birbirine kur yapan kedileri izliyorum. tuhaf sesler eşliğinde gibiş teklif ediyorlar karşılıklı. bir arabanın üzerinde 4 erkeğin 1 dişi kediyi kıstırışını falan videoya çekiyorum. belki de dört fallik kedi bir erkeğe saldıracaktı bilinmez.
sabah yine olimpiyat sporcusu edasıyla üç turumuzu atmış futbol maçımızı yapmıştık sonrasında. tam teneffüs zili çaldı top bendeyken maçı bitirdik. çok bir yannan varmış gibi aldım elime topu. her futbol topuna bir kere de olsa vuran tüm erkekler gibi havaya doğru var gücümle vuracam. amaçsızım.
f:lan ket dalma bak yine top havadayken
k:komikçi misin lan sen. ayağa kalkçı mı olacan.
diyip diktim topu. başka bir kimya hocası olan ali hocanın omzuna düştü top. adam da birşey olmadığı için umursamadı. topu geri attı bize. bana geldi direkt.
k:izleyin lan gene vuracam bak birini
diyip diktim yine topu havaya. izleyenler çoğaldı amk. top alt sınıftan türbanlı bir kızın kafasına düştü. kafa içine göçtü hafif. kızın fiziğini değiştirdim amk. şerefsiz sanki danny d gibiyormuş gibi cıyaklayarak koştu müdür yardımcısı mehmet'e. izleyenler altına sıçıyor benim bu cenabet şansımı görünce. bir tanesi topu bana geri attı.
-lan üçte üç yaparsan cornetto alacam
k:parayı hazırla bin
dedim. o sırada da mehmet hoca ağlayan kızla konuşup bizim tarafa bakıyor. kimin attığını çözecek. bense yamuk ayağımın dıbına koyim ki gittim o tarafa vurdum topu istemeden. mehmet hocanın bir metre yanına düştü.
mh:gel lan buraya
-kanka kusura bakma cornet yerine mehmet hocanınkini yalican
kaderime söve söve gittim yanına.
mh:hayvan herif napıyorsun
k:hocam valla bilerek yapmadım şanssızlığımdan oldu
mh:sen bidaha top oynamican olum teneffüste.
k:tamam hocam
mh:kaybol şimdi -
180.
+7senenin son düzlüğüne girerken ben de son gaz herkese yürümeye ve düşen kızlara kıyım yapmaya devam ediyorum. bu şekilde yazdıklarımdan biri de güner oldu. baktım kıydırmicak kendine ben de ona göre konuştum. bir süre konuştuktan sonra okuldan kaçalım diye anlaştık. kaçak da amk ne kadar parayla napacaz düşünüyorum. paramın yetmeme ihtimalini düşünerek öğleden sonra başka arkadaşlarıma sözümün olduğunu söyledim. sabahtan buluştuk güzel kızdı. birşeyler yedik sinemaya girecez furkan aradı
k:ne var lan gudubet
f:gibtir amcık. hoca gelmedi onu haber verim ders boş ama başka hoca yoklama aldı saldı bizi. boşuna kaçtın bugün oğlum
k:kapat ya vereceğin haberi gibim
güner:noldu
k:yok birşey arkadaşım merak etmiş hastamıyım diye
girdik filme. ne olduğunu da inanın hatırlamıyorum filmin. öyle taktan birşey. sonra o gün hangi ara sevgili olduysak sevgili olup ayrıldık. bir süre sonra onun da huur kuzeni yüzünden aramıza kara kediler soktuğundan ilişki bitti. huur şişko kuzeni bizden 4 5 yaş büyük melih diye bir dıbına koduğumun tipsizini ayarlamaya çalışıyordu. günere hayatta başarılar diledim kuzeninin huur olmamasını en içten şekilde dileyip ayrıldım.
bi dakka lan o ayrıldı benden. sonrasında ben bunları demiştim -
181.
+6 -1beyler bu gece yazamicam kusura bakmayın yarın erkenden kalkıp bazı işleri halledecem. ilginiz ve okuduğunuz için teşekkür ediyorum iyi geceler. yarın uygun olunca devam edecem
-
182.
+4dıbına koyim ben buraya bsgyi anlatmaya gelmiştim olay hepten liseyi anlatmaya döndü. o yüzden size onuncu sınıfta rutinleşmiş olan triplerin tillahını yaşadığımı ve haftanın iki ya da üç günü, arkadaşlarımla ya da tek başıma o yarım saatlik yolu yürüyüp o çoamlıkta içip sonra da tekrar yürüyerek eve döndüğümü anlatmayı unuttum. belki samimiyetsiz gelecek sürekli neşeli şeylerden bahsettiğim için. ama şunu söyleyebilirim ölenle bile ölünmeyen hayatta olabildiğince az üzülmem gerektiğini o yaşlarda farketmiştim. gerektiğinde onu düşünüp üzülüyor yeri geldiğinde eğleniyordum. sürekli kendimi gibecek düşüncelerde bulmamak için uğraş veriyordum gündüzleri.
dediğim gibi hafta iki üç kez gidip o çamlıkta içerdim mutlaka. bazen tek başıma bir müzik açarak bazen de arkadaşlarımla.
bir gün yine aşk acısı nüksetmişti. yanımda ahmet yunus ve emre diye bir arkadaş vardı. emre benim çocukluk arkadaşım. ahmetlerin de de lisede tanıştığı arkadaşımızdı. bana laf verildiğinde olabildiğince karşıdakinin ruh hali neşeliyse öyle davranmaya çalışırım. kendi sıkıntımı başkalarına yansıtmayı hiç sevemedim içimde tuttum olabildiğince. yeterince çok tutmuşum ama. arada makaralar döner gibi oluyordu ama benim bizimkilere çaktırmamaya çalışma çabam sanırım başarısız oluyordu. birkaç makara denemesinden sonra onlar da duruldu. ben mutsuzluğumun farkedildiğini anladığımda iyice içimde bir şey birikti. tarif edemiyorum. sonra bizimkilerin 'yeter lan 2 yılı geçti yeter artık kimseyi mi görmüyor gözün' gibi laflarıyla o şey büyüdü içimde. iç organlarımda bir baskı oluşuyordu. -
183.
+2salih geldi o muhabbetlerin üzerine. selam verdiği gibi oturdu sessizce. belliydi onun da bir derdi olduğu.
emre:birdi iki oldu olum neyiniz var ya. hadi ket tamam sana noldu
cevap vermedi salih
ahmet:kardeş birine bir şey mi oldu
ben de döndüm bekliyorum bir şey demesini. herkes susunca ben telefondan bir şarkı açtım. o zamanlar hep dinlediğim ve o zamanlardan sonra yılda bir iki kez dinlediğim bir şarkı. o zamanlarda bırakmak istediğimdendir artık çok dinlememem. (parça: ulaş-sen artık git hadi)
artık hepimiz ezberlemiştik amk şarkısını. açtığım gibi iyice dolduk. vardı o yaşta hepimizin başından gelip geçen ya da geçiyor olan birisi. o şarkıyı dinlerken hepimizin yudumları büyüdü, içtiğimiz sigaralar çocuk yaşımızda elimize değil ama kendimizce ağır kederimize güzel yakıştı. iki yıldır bsg diye diye içimi kemirip bir kere bile ağlamamıştım o ana kadar. salih gözleri dolu bana baktı
salih:ket nasıl dayanıyon lan. iki yıl.
birşey diyemedim.
s:çok zor lan nasıl katlanıyon
kendimi düşündüm amk. bunca zaman kaskatı kesilmişim hep. tutmuşum hep kendimi. liselilerden dayak yiyen ilkokullu gibi hıçkıra hıçkıra ağladım.
s:ne zaman bsgnin doğum günü. valla herşeyi yaparım maddi manevi. yeter amk mutlu ol ya hak ettin artık.
adam benim içimde bastırdığım ne varsa o gün dile getirdi. ben de tak gibi ağladım amk. o da tutamadı kendini o da ağlamıştı. değişen hiçbirşey olmadı ama. yine bomtak bi halde evde bulmuştum kendimi. bide üstüne yarın karneleri alacaktık -
-
1.
0bende ezberledim knk saol
-
-
1.
0güzel şarkıdır. kendisini hissettiren insanı gibebilecek türden bir şarkı
-
1.
-
1.
-
184.
+4onuncu sınıf da bitiyordu. millette yine karne telaşı vardı. ben de dün geceki yıkık dökük halimi bırakıp karneyi alınca ne yannan yicem telaşına girmiştim. yine bütün bölüm derslerinden kalmıştım. sınıfta kalınıyor mu nolacak onu da bilmiyorum amk.
k:hocam ben noldum şimdi kaldım mı
-kaldın oğlum
sadece soruma cevap vermesini beklemiyordum. niyeyse iki pışpışlar üzülme falan der diye bekledim. gibini teğet bile geçmedim kadının.
sevdiğim bir iki hocayla vedalaştım yaz tatili öncesi. müdür yardımcısı vardı özlem hoca. (adı özlem ama erkek) beni niyeyse en çok seven o gibiydi. ya da herkese öyleydi ama bana kimse öyle değildi işte. aradım buldum onu da bahçede. onu da görim helalleşelim diye. gülerek gittim yanına
k:hocam nasılsınız
öh:bana selam verme arsız herif
k:noldu hocam ne yaptım size
öh:olum siz nasıl insanlarsınız lan. koskoca okulun adını kirletmeye utanmıyor musunuz?
k:hocam ne yapmışım ben okula
okulu gibtim gibi iftiraya uğruyorum amk. istemsizce yan yan okula baktım
öh:youtube a video atmışsınız hepsini izledim. tek ben değil tüm hocalar izledi. okul tuvaletine girip tuvaletteki çöpe işemek nedir lan ha!? bir ton dıbına koyim küfürler ediyorsunuz. her cümleniz küfür. okulda salak salak hareketler (felç ve tarikatlar) internete yüklüyorsunuz tak varmış gibi.
k:özür dilerim sorun olacağını düşünmüyordum.
öh:kaldır onları. yarın yine bakacam eğer yarına kadar kaldırmazsan zaten gelme bu okula seneye.
k:tamam
öh: bu arada çağır o çöpe işeyen şerefsizi
furkanı buldum
k:gel lan gel
f:nereye
k:gel gel zütünü kesecekler bittin olum
f:gibtir git söyle ya hadi ne var
k:zütün havaya gelecek olum
derken özlem hocaya gitmiştik bile. aynı fırçayı ona da çekti. onu azarlayınca üzerimdeki yük hafifledi gibi oldu niyeyse. -
185.
+3eve gitmeden gibilmiştim. ama evde de yükümü hafifletecek bahaneyi önceden bulduğumdan aşırı bir tedirginlik yoktu artık salmıştım hatta kendimi. bizimkiler karneyi görünce kızmalarına fırsat vermeden 'sizin suçunuz sayısala zorla yazdırdınız o yüzden öyle oldu. diğer derslerim niye zayıf değil' dedim. gereğinden fazla suçluluğu aldı bizimkiler. annem okulu aradı hala şansım varmış öğrendi. okulda sınavlar oluyormuş onlara girecekmişim öğrendik.
bir iki derste kalabalık olsa da sınıflar diğerlerinde tek tük kişilerle girdik. bu arada bir tanesinin tarihini doğru saatini yanlış söylemişti eski sevgilim büşra bana. ama çok özür diledi kız gerçekten karıştırmış saatleri. sabah 10 daki sınavı öğlen 2 demişti. öğlen gittiğimde oç cumali terslendi 'banane naparsan yap kaçırmasaydın zibidi' diyip postaladı beni okuldan.
bir iki tanıdık öğretmen arkadaşını aradı annem. aynı gün içerisine rapor alırsam girme hakkım olurmuş sınava. annem okulu aradığında oç cumaliye bağlanmış. konuşma anında yanındaydım. bu huur çocuğu rüşvet istemiş. 'okulumuzun iki sınıfında klima ekgib. öğrencimize yardımcı olmak isteriz tabiki ama okulun da bazı gereçlere ihtiyacı var' demiş. yolsuz huur çocuğu. ben nolursa olsun kalırım ama o rüşvetçi yavşağın suyuna gitmeyelim diye belirtmiştim. en sonunda rapor işini yaptık. gibe gibe girdim yani sınava. tüm dersleri verip bir üst sınıfa geçmeyi başarmıştım -
186.
+5derslerden de kurtulunca artık geceler yetmiyordu. yunuslarda falan kalıyorduk arada. ibo diye bir arkadaş vardı. doğum gününü kutladık alkollü bir ortamla. sonrasında amaçsızca vakit harcadık. sohbet ettik oturduğumuz yerde tak var ama sanki diğer gideceğimiz yerde daha büyük tak var gibi ordan oraya gittik. gittiğimiz yer de aynı takun lacivertiydi halbuki sadece yer değiştirmek istiyorduk. artık gece olmuş dağılmaya karar vermiştik. ben ve ibo yunuslarda kalacaz. yine bir 20 dakikalık mesafe var yürüyerek aşağı yukarı. son bir kaç dakikaya girdiğimizde
ibo:benim sıçmam lazım
y:ev şura biliyon zaten bekle geldik
i:olum tamam da sıçmak üzereyim
y:saçmalama kaç yaşında adamsın tut iki dakka daha
i:lan öyle böyle değil sıçtım sıçacam adım atamıyorum sıçarım diye
k:yarra yedik. doğum gününde altına mı sıçacan. sana yakışan bu mu?
i:napim dıbına koduğum geldi aniden. ben şu inşaata bir sıçim dayanamıyorum.
y:senin hayatını gibim ya yapma amk
ısrarlar ettik bana mısın demedi. sıçacağı inşaat işlek bir yolun kenarıydı. ışık da vuruyor yani bas baya belli oluyordu sıçtığı. lan herif bizi izleyerek gözümüzün içine bakarak ve geçen arabalara ve iki tane yaşıtımız çocuğa aldırış etmeden dakikalarca sıçtı. sonra da zütünü yerde bulduğu gazete kağıdına sildi.
i:tamam kanka hadi gidelim
y:allah seni topal etsin ibo
k:altına sıçman daha çok yakışırdı be kardeş
daha önceden de böyle yapmış olduğunu düşünüyorum. gram umursamadı ne sıçarken ne sonrasında. -
187.
+4ciksli bölüme geldim beyler bu gece otuz birinizi bizzat ben çekecem gibi düşünün.
yazın boşluğunda ona buna yazarken dilan diye bir kıza kancayı takmıştım sonunda. o yaşıma kadar hiç eve kız atmamıştım ve o yaşımda da atamadım. hakana yazdım
k:kız var kanka bir tane yarın ev müsaitse bir iki saat kıyışabilir miyiz sizde?
h:kerhane oldu getir amk
başkaları da getiriyormuş demek sitemini bana etti ama. bense hiç kurcalamayp getir kelimesine takılarak hareket ettim. kızla anlaşmıştık zaten evde takılırız birşeyler yaparız diye. fazla açık sözlüyümdür ne düşünürsem ne istersem direkt söylerim. söyleyemeyecek pozisyondaysam cevap vermem ya da o konuyu açmam hiç.
kız geldi şort giymişti. içimden yunusun 'fallik' dediğini geçirdim bir an. kızı uygun bir odaya zütürdüm hakanda kendi odasında bilgisayarda takılıyor. yanyana oturuyoruz kız gergin amk sevişmeye gelmiş direkt öyle bir pozisyonda. başlama anı olur ya napacağını bilemezsin bazen onu bekliyor. ben de o gergin diye napacağımı bilemedim. sektöre amatör sayılmasak da toyuz daha.
k:sen bir gergin misin?
dilan:yok ya ne gergini
k:ne bilim öyle görünüyorsun. nerden geldin bu arada?
d:evdeydim
k:eviniz nerdeydi?
d:... mahallesi
k:neden beni öpmüyorsun?
d:senden bekliyorum
içimdeki yunus sesi:falliiiiiiiiiiiik
tuttum bunu belinden yatırdım yatağa. başladım öpmeye. alt dudağını emiyorum. arada hafifçe ısırıyorum. sonra boynuna dil atıyorum. o da öpüşürken benimkini avcarlıyor. sonra üstünü çıkarttırdım. yaşına göre iyiydi memcikleri. uçlarını emmeye başladım inliyor azgın huur. bi 15 dakika falan böyle sürdü
k:hadi artık çıkar şortunu
d:yok o olmaz ya
k:hadi ya çok azdım
d:bakireyim olmaz
dıbına koyim böyle işin. yine fırça badanaya düşmüştük. neyse dedim devam ediyorum mıncıklayıp öpmeye. bir anda sebepsizce bsg geldi aklıma. birden öpmeyi kestim.
d:noldu
k:yok birşey
d:niye durdun
yalan söylemiyorum bsg tribine düşmüştüm ama belki böyle dersem boşaltır. boşaltmazsa da gibim. zaten üzüntü çökmüşken sevişesim gitti diye düşünerek
k:boşalmam gerek artık dayanamıyorum. kendim halledecem
d:nasıl boşaltabilirim söyle yapim
k:beceremiyorsun dıbını gibmem lazım
d:olmaz
k:tamam bekle o zaman -
188.
+2baboli bana küskün. ben hayata küskün. hayat bana gibtir çekiyor. hakansa içerde otuzbir çekiyor(muş).
k:oha dıbına koyim napıyon lan
h:benim evim amk istediğimi yaparım
k:bu arkadaşlık bu samimiyet birbirmizi gibtirmese bari
h:lan noldu amk bitti mi işin
k:yok da bsg geldi birden aklıma
h:aklını gibim ya. hazır kalkıkken gibim mi lan cidden
ya şaka yapıyordu ya da o an gerçekten ciddiydi anlayamadım.
k:ya tamam amk sen beş altı dakika sonra arar mısın beni. başka biri gibi konuş şuraya çağır telefonda. kız anlamaz zaten sesinden sen olduğunu. ben de bilerek sesi açacam duysun diye.
h:yani ?
k:yanisi gibtirip gidecek kız ben yapamıyorum şuan kötü oldum lan. aklımda o varken şuan nasıl yiyişim.
baktım beni dinlerken sıvazlamaya başladı. geçtim geri içeri. harbi gibebilirdi çünkü.
dilan:hallettin mi
k:aynen iyi ki elim var ne güzel boşalttı beni. bir el olamadın
d:e aranıza girmeyim bari sana elinle mutluluklar
1. hangi insan otuzbir çekilen eli kıskanır
2.hangi insan memeleri size bakarken böyle trip atar
3. hadi gibtir git desem napabilecek
k:ya tamam senin de giderin var takılıyoruz işte
d:offf salaksın ya gel öpim
hakan tam zamanında aradı yoksa baboli bu sefer bölünmesine izin vermezdi -
189.
+3h:ben recep ... kavvvvvşağındayım acilen gel
k:müsait değilim noldu
h:gel diyorsam gel celali vurmuşlar altı yerinden
ebenin amı hakan düzgün atsana amk. gülesim geldi zütünden atınca
k:ebenin amı dalga mı geçiyon lan
h:lan koş adam sokak ortasında kanlar içinde
k:geliyorum hemen
içeri koşup hakana anlattım onun bana anlattıklarını. adam gerçekten şaşırdı amk az önce kendi söylememişçesine.
h:hasgibtir laaaan hadi gidek o zaman inşallah kritik değildir durumu
sonra evden çıktık hep beraber. kızla ayrı yollara yürüyüp ilk sokaktan geri eve döndük.
h:iyi gibtin mi lan
k:yok amk gene fırça badana
h:beceriksiz. neyse yunusla benim kuzen batu buluşmuşlar. yunuslardalarmış. gidek birazdan onlara -
190.
+5önce döner yedik hakanlarda. sonra da yürüdük derken bir saat geçmişti. yolda giderken batu aradı gelince zile basmayın beni arayın diye. eve varınca aradık kapıyı açtığı gibi sessiz olun işareti yaptı. fısıldaşmaya başladık
h:noluyor lan
b:yunus eve kız attı amk
k:ben de az önce hakanlara attım.
h:bereket yağıyor dıbına koyim ama biz gene başbaşa kaldık batu.
sonra batunun işaretiyle kapısı kapalı odanın önünde durduk. sessizce gözetlemeye başladı batu anahtar deliğinden.
b:bin herif sadece donla bırakmış kızı. sağlam da kız ha
hakan birkaç saniye bakıp kahkaha attı amk sonra batu kapattı hemen ağzını. içerideki odaya gittik sessizce.
b:noldu lan
h:yok birşey
b:söyle amk
h:yok yok sürpriz olsun
b:ne sürprizi lan
h:yunus senin kızı gibiyor lan
k:kim lan benim kız
h:git bak git.
batu da tepine tepine gülmeye başladı amk. evi sallıyor öküz herif. ben o koridorda giderken içimden kim lan yunusa veren diyorum. benim her sevgilim yunusu tanırdı. delikten baktım dilandı amk. ama ondan daha şok olduğum olaysa yunusun külota sarılmış 'çıkar artık şunu' derken dilanın panik olmuş şekilde ağlamasıydı. giyinmeye başladılar zaten. yunus söve söve giyiniyor.
y:dıbına koyim bi patlattırmadın kendini
içeri geldiler. dilan da şok oldu beni görünce. ama hiç tanışmamışız gibi davrandık. sonra iki dakika durdu durmadı çekti gitti. -
191.
+3kız gidince anlattık olayı hakanla.
y:senin ızdırabını gibeyim.
k:ben mi yaptım amk. hem ben yapsam bile kötü mü etmiş olurdum.
y:doğru diyon. dilanın ızdırabını gibeyim. dıbına koduğumun falliği.
ağzından salya aktı dıbına koyim fallik derken. o gece orda kalmaya karar verdik. yunusun odasına dört erkek çekildik. omegleye giriyor kız veya herhangi kız organı veyahut benzeri görünce ulumaya cıyaklamaya havlamaya başlıyorduk. 15 metrekare oda hayvanat bahçesine dönmüştü azgınlığımızdan. akşam türkiyenin basketbol maçı vardı. ben gün içerisindeki yoğun efordan dolayı maçı izlerken uyuyakalmışım.
ne kadar geçti bilmiyorum bacağımda bir yanma hissi oldu ona uyandım. gözümü uyku sersemi açarken bir baktım bunlar kahkaha atıyor. acıyan bölgeyi kaşıyarak
k:ne var lan noldu
h:kaşındı mı lan
k:naptınız amk göremiyorum da
dizimin tam arka tarafında baldırda boşluk var sonrasında gördüm. ağda yapmış züt hakan bana. yeni traşlanmış kagney linn karter amcığı gibi duruyordu bacağımın o bölgesi.
k:yaptığınız iş mi şimdi nasıl şort giyecem ben
h:benim gibi eşofman giyecen olum bundan sonra
k:bu sıcakta ne eşofmanı amk görmüyon mu kılları zaten yanarım eşofman da giyersem
h:böyle gibe gibe giydiririm işte
yine güldüler. ben de birkaç dakika sonra takılmamaya başladım. -
192.
+3ilerleyen saatlerde yunus uyuya kaldı kendi yatağında. hakan da yunusun ablalarından birinin ojesini aldı geldi. yunus uyurken adamı pembeye boyadı. dıbına koduğum ya pusuya yatıyordu o gün ciks icraati yapanlara. yunus uyanmadı ama baya yorulmuştu belli. gece 2 gibi hakanla batu baksırla kalıp balkona yatak attılar. giderken de pis eşofmanını bana fırlatıp 'dene lan güzel' dedi züt. ben de başkasının evinde uyuma huyu pek yok. kendi yatağım harici yeri yadırgıyorum resmen. yunus da hazır derin uykudayken bilgisayardan açtım omegleyi. diğer sekmede de ferre bakınıyorum. herif arkamda uyuyor o halde görse hiçbir yalan söyleyemem.
nasıl olduğunu anlamadım ama ben saat sabah 7ye kadar baboliyi bir uyandırıp bir uyutmuşum. ulan beş saat otuz bir çekmişim aralıklarla. gün aydınlandı artık. ben hala bir kız çıksa da boşalsam dedim. en sonunda kızın biri meme açtı da başladım asılmaya. boşalacağım esnada içim kıpır kıpır olmadı. içimde deprem oldu. yoğun birşey geliyor. bense peçeteyi unutmuşum. iki saniyelik o 5 saatlik patlamayı tutma anında hakanın eşofmanını görebildim sadece. beş saattir çalışan taşaklarım akdeniz kadar döl üretmiş amk. boşal boşal bitmiyor. kussam o kadar sıvı çıkmaz. gittim suya tuttum eşofmanı iyice. sonra fönle kuruttum. öğlene doğru uyandık hepimiz. giyinip gidecez evlere. hakan eşofmanın paçaya takıldı
h:nolmuş lan buna
k:nolmuş kanka
h:ne bilim amk paçası deforme olmuş
k:alırsan dıbına koyim 10 liraya tabi öyle olur
h:doğru diyon bidaha mağazasından gidip alacam -
193.
+7yaz son süraat hareketsizliğiyle devam ederken biz de furkanla bir şarkı kaydettik. 'Kaybetsem Kendimi' geçen yıl çağatayın rock olarak coverladığı şarkı. sözler güzeldi fena olmamıştı. zaten sözlerime çok güvenip 26 temmuzda bsgye doğum günü mesajı olarak attım önce.
bsg:bu sözler ne
k:bu sözler sana doğum günü hediyesi. şarkısını yapınca atacam gün içerisinde
niye öyle bir yalan söylediysem amk
bsg:bana şarkı mı yazdın. teşekkür ederim yaaaa
k:rica ederim mutlu yıllar
birkaç saat sonra tekrar yazdım
k:dinlemek istiyor musun
bsg:evet evet evet evet evet
bsg:güzel olmuş tekrar teşekkür ederim.
ben yine 74. kez bu sefer belki konuşuruz ümidiyle bir iki gün tekrar konuşma çabasına girdim ama bu gibtiğimin üçüncü gününü hiç göremedim.
düzeltmeyip burda yazim dedim. iki kere konuşmaya bahanem olsun diye önce sözleri bir kaç saat sonra şarkıyı atmıştım. ulan amk kızının görüp görebileceği en güzel jestleri yaparken bile hala beni 'nasıl daha çok konuşurum' derdine düşüren hayat utansın. -
194.
+4ailem ağustosta gavur amı gibi olan, insanın silahı çekip güneşe ateş edesini getiren sıcaklara daha fazla dayanamayıp mersinde bir aylığına ev kiraladı. bayağı büyük ve lüks denilecek bir sitedendi ev.
yabancılar falan da vardı mersinden umulandan fazla sayıda.
ilk gün alışamayıp arkadaşsız olmaya alışamasam da ikinci gün biraz dolanmak için dışarı çıktım. kimi göreyim amk. bizim okul birincisi enver. tam bir zengin züppesine benziyordu. parmak arası terlik 150 liralık olduğu belli deniz şortu beyaz dar kolsuz tshirt boynunda zincir gözünde gözlük dondurma yalayarak geliyor karşıdan.
e:ooooo siz de mi burda oturuyorsunuz
k:yok kanka ailem ev tuttu bir aylığına burdayız
e:valla çok iyi oldu. hiç kimse yok tanıdığım artık beraber takılırız
(8-10 yıldır o yazlıktalar tanıdığı yok) ama enveri gördüğüme gerçekten sevinmiştim. okulda pek tanımadığımdan zor zamanımda kopya istemek için konuşmuştum. ama şimdi bakınca konuşulacak birisi olduğunu görmüştüm. iki üç gün beraber havuza girdik. akşam çıktık dolandık. 'offf şu sarışındaki amcık da harbi löppüdür haaaa' gibi şeyler dediğimde anlamadı beni başlarda. sonradan o da abazalığını gün yüzüne çıkardı.
enversiz bir gün volta atıyordu yaklaşık bir hafta olmuş geleli. karşıdan bir kız bir erkek geliyor yaşıtım. gözlerini diktiler bana baka baka geliyorlar. ben biliyorum benim de rapçi olduğumu anladıkları için baktıklarını. onlarda da bol ve graffiti desenli tshirt vardı. yanımdan geçerken kız
-oooo sende mi rapçisin
diyerek yürümeye devam etti. çocuk da gülüyor. ulan bu rapçilerin bir tanışma şekli mi nedir hep aynı şekilde geliyorlar. ben de hiç sevmem. duymamış gibi yaptım. siteyi turlarken yine karşılaştık.
-oooo rapçi cevap da vermiyor
k:oooo rapçi belki dilsizdir
sonrasını hatırlamıyorum. bunlarla da arkadaş olduk. kuzenlermiş. enver ben uğurcan tuğba dörtlüsü takılmaya başladık. -
195.
+5akşamları batak oynayarak ve yeni arkadaşlarımın hala komik bulmasını bildiğimden arada felç yaparak vakit geçiriyorduk. tuğbanın yanında abaza muhabbeti yapmamaya özen gösteriyordum. onun olmadığı zamanlarda uğurcanı yokladım. vardı belli. sadece çok derine bastırılmış onunkisi. gülüyordu bazen eşlik ediyordu ama dışa vurumu çok başarılı olmuyordu. günler böyle geçerken sitede çok ultra şişman bir kız vardı beni ekledi facebookta.
açelya:seLaMmM xDeee (hep bu tarz yazıyordu devam ettirmicem bu embesilliği. hayal gücünüze bırakıyorum)
k:selam
a:açelya ben aynı sitedeyiz sanırım görüyorum seni
k:aynen ben de seni gördüm.
a:hadi ya xDxdXdeeee
sohbeti çok uzatmadım böyle konuşunca bir iki akşam denk geldik yürürken kafa selamı verip geçtim. birinci hafta yeni bitmişken benim baba kolunu kırdı evde. onun sesine uyandım. apar topar hastaneye gittiler bizimkiler evde tek kaldım. ulan hala ergenim ki babamın kırılan kolunu değil hazır ev boş abazalığını düşünüyordum. ama kimse yoktu çağıracak pozisyonda. mecbur mesaj attım facebooktan.
k:numaranı verir misin
a:053...
k:alo
a:efendim
k:napıyorsun
a:denize girecektim sen?
k:evdeyim ben de. tek misin?
a:evet
k:bekle sahile geliyorum