+52
-54
gaziantep'den adana'ya giden Metro turizmin yolcusuyuz ikimiz de.
saçlarını topuz yapmış, tweety desenli gri bir pijama ve yine gri kapşonlu bi sweat giymiş. o kadar tatlı ki, gidip hiçbir şey demeden sarılası, bırakmaması geliyor insanın. gayet masumane duygular besliyorum yani. o sırada muavinle göz göze geldik.
bana baktı, benim bakışlarımdan kızı yakaladı ona baktı. bana baktı, gülümsedi. ona baktım, kıza baktım, ona baktım gülümsedim. kızın yanındaki kıza baktı, gülümsedi, bana baktı gülümsedi. anladım, benim kıza baktım gülümsedim. ona baktım gülümsedim. anladı.
yanıma geldi.
şimdi şöyle yapıyoruz diye başladım söze. sen beni göstererek, bu kahveler beyefendiden geldi diyorsun ve kahvelerini ikram ediyorsun. komik bir şey, hoşlarına gidecektir. sonra onlar bana bakınca ben başımla selamlıyorum ve tadında bir kuullukla önüme dönüyorum.
sonra ne olacak abi dedi meraklı bakışlarla muavin.
sonra ilk molada bitecem zütlerinin dibinde. ben benim kızı ayarlayınca, diğerini de sana yönlendiririm. yattı mı aklına dedim.
elinde tuttuğu kaynar su dolu termosa baktı. yattı dedi.
servis arabasını alıp kahveleri koydu ve adeta bir 5 yıldızlı otel komisi edasıyla kurbanların yanına vardı. kahveleri uzattı. beni gösterdi. kızlar önce şaşkın bir ifadeyle, sonra da birden hoşnut bir ifadeyle bana baktılar ve hiç beklemediğim bir şekilde el salladılar. içimden muavinin yedi sülalesine yasin, bakara gibi en statülü duaları gönderirken gülümseyerek karşılık verdim bu hareketlerine.
muavin yanıma geldi. oldu mu lan dedim. olmaz mı abi, yandı kızlar dedi. beni heyecan bastı. terlemeye başladım. ilk molada işi bitirecektim resmen. çok kolay olmuştu.
bilmem ne oğlu tesislerinde durduk. önce kızlar indi, arkalarından cüneyt arkın gibi atladım indim ben de. sigarasını yakmaya çalışıyordu benimki, müsaadenizle dedim, yaktım sigarasını. teşekkür ederim tatlım dedi. tatlım? bir sigara yakmaya tatlım? gidip cips mips alsam arka koltukta grup yaparız herhalde diye düşündüm.
sonra bu tatlımlar, hayatımlar çoğaldı. ve kilitlendiğim kızın 'sen hangi şehirden üyesin lgbti'ye?' sorusunu duyduğumda anladım olayı. üzerine de diğer kız benim kıza 'ben lavaboya gidiyorum aşkım' deyince beynimden vurulmuşa döndüm.
muavin olacak huur çocuğu biliyormuş bu karıların lezbiyen olduğunu. beni de gay diye tanıtmış, kahve ikrdıbını da buna yormuş. kükreyerek girdim otobüse. yoktu muavin. geçtim oturdum yerime. başka muavin geldi. işi bırakacaktı da gider ayak beni mi gibti bin? o gaydi de, kıskandı da mı yaptı? o kızlar akrabası mıydı? gibi yüzlerce soru var kafamda. ama ne olursa olsun gördüğüm yerde önce güzel bi zütünü gibecem muallaknin