+1
I.Bölüm
Geniş ovaların sonundaydı Shariz, Vaegir Krallığını geçmiş ve nihayetinde Sarranid Sultanlığı'na gelmişti genç savaşçı. Arkadaşı Lezalit'e baktı, o da yorgundu. Nihayet Shariz'e varmışlardı. Genç savaşçı muhafızları selamladı ve şehre girdi. Gecenin bir yarısı hana girecek, bir oda isteyecek ve öğlene kadar uyuyacaktı. Parası neyse ödeyecekti ki zaten ödemeyecek kadar fakir olsaydı bir yolla parasını verirdi hancıya.
Sokaklarda ağır ağır yürüyordu. Bu saatte kimse yoktu sokaklarda, sadece birkaç muhafız, lonca başkanı, hızla koşan bir kadın... " Hızla koşan bir kadın mı?"diye takıldı aklına genç savaşçının. Lezalit'e:
-Sen gir arkadaşım, ben şimdi gelirim, dedi.
Lezalit hana girdi ve genç savaşçı, hızla koşan kadını takibe başladı, her saniye ona yaklaşıyor, bu kadının kim olduğunu öğrenmek istiyordu. Nihayetinde kadını dönemeçte yakaladı, onun kim olduğunu anlamak için kapşonunu kaldırdığında, ciddi bir şaşkınlık yaşamıştı. O kadın birkaç ay önce tanıştığı, sonralarında onunla gizleice buluştuğu ve birbirine kur yaptığı kadın, Leydi Sur'du.
Leydi Sur genç savaşçıyla birsüre göz göze bakıştılar, sonra Leydi Sur genç savaşçıya sarıldı ve:
-Seni özledim aşkım... diye fısıldadı. Ganç savaşçı Leydi Sur'un elini öptü. Sevgilisini görmeyeli aylar öyle uzun gelmişti ona... Tam onu öpeceği sırada omzuna saplanan bir ok buna engel oldu.
Genç savaşçı, okun verdiği acıyı belli etmemeye çalışarak o oku omzundan söktü ve çevresine baktı. Orada, bir okçu yayını geriyordu ki kafasına gelen bir fırlatma bıçağı buna engel oldu. Leydi Sur, sevgilisini yarasını eliyle, telaş ve korkuyla bastırıyordu. Okçuyu öldüren adam, bıçağını ölünün kafasından çekip aldı.
Genç savaşçı, artık dizlerinin üzerine çökmüş, zihni yarı uyanık bir şekilde gidip geilyordu. Bıçakçı, genç savaşçıya seslendi:
Aegean, sen misin?
Aegen, arkadaşını gördüğü sevinç ile:
-Ben iyiyim Reven, dedi ve ekledi:"Walden nerede?" Reven biraz telaş ile Lezalit ile handa olduğunu söyledi. Leydi Sur, bütün şaşkınlığı ile adamlara bakıyordu aegean, ayağa doğruldu ama bir an sendeledi ve düşecek gibi oldu. O sırada Reven omzuna girdi ve onu hana zütürdü, Leydi Sur'da onları izledi. Hana girdiklerinde hancı, şaşkınlık içerisinde tezgahın arkasından olanları izledi. Walden denen adam, Jeremus adlı bir doktor çağırdı. Kafasının üstü dazlak olan bu doktor, okun başından kalan taş parçalarını ustalıkla çıkardı. Walden, Reven ve diğerleri dışarıdaydı. Aegean'a saplanan ok, özel bir ustanın elinden çıkmıştı, bunu anlamak zor değildi zira işlemeleri bunu gösteriyordu. Walden alnını sıvazladı ve masanın başından kalktı. Lezalit sabırsızlıkla okun kime ait olduğunu ve suikasti kimin yaptığını sordu. Walden'in surat ifadesi gülünecek cinsten komikti:"Oğlum ben müneccim miyim? Analiz yaparım, bu arada Leydi Sur'u saraya zütürdünüz mü?"
Lezalit sessizce kafa sallamakla yetindi. O sırada diğer yoldaşlarda içeri girdiler. Zaman onlar için önemliydi ve bu da Aegean'ın durumuyla zamanın ne kadar kaldığı belli olacaktı.
NOT: panpalarım 1. başlık tutmuyunca 2 nciyi açıyorum
Tümünü Göster