-
20.
0Bir yerde herkes birbirine benziyorsa orada kimse yoktur
-
19.
0dıbına kodumun keltoşu seni. zırvacı pekekent.
-
18.
0+8 komünist kız tavlama itemi
-
17.
0condom kullanmaya karşıymış ve buna karşın ghetto mahallelerindeki siyahi karıları gibiyormuş. sizin de anlayabileceğiniz gibi en sonunda aids kapmış ve ölmüştür. iyi bi' filozofmuş pekekent.
-
16.
+1Hapishanelerin, fabrikalara, okullara, kışlalara, hastanelere ve bütün bunların da hapishanelere benzemesi şaşırtıcı değil mi?
diyerek başlığa pompa yapalım.. -
15.
0“... ne gördüğümüzü söylememiz boşlunadır; çünkü gördüğümüz, söyledikimizin
içine hiçbir zaman yerleşlmiş değildir” -
14.
0bu herifin düşüncelerini dayandırdığı argümanlar türk hukukuna ve türkiye şartlarında geçerli değil amk bu sebeblen bu herifin düşüncesine atıf yapacak oçlerin kendi şartlarına uygun referans noktaları fikirleri olmalı
yinede (bkz: adam haklı beyler) -
13.
0zencilere gibtirirdi rahmetli.
-
12.
+2foucault ki bütün ayrımcılıklara karşı çıkmış, kültür eleştirmenlerinin en temel doğrularını icad etmiş bir düşünürdür.Tümünü Göster
nietszche ile ayrı düştüğü fikirleri günümüzdeki gerçek olaylarla karşılaştırmadan önce, foucoult felsefesi hakkında minik bir açılış yapayım.
foko( foucoult yazmak kasıyo) dünyada var olan ve bilim, fen ve icat yeteneği olan tüm insanlık tarafından çıkarılacak olan meta-narrative yani üst anlatılara karşı çıkmış ve hepsinin kötü niyetli ve çifte standart tabanlı olduğunu savunmuştur. örneğin; tanırının varlığı günümüzde hatta inci sözlükte bile büyük bir tartışma konusudur değil mi, işte foko tanrı var demenin insanlrı ayrılığa kavgaya ve bilimum çatışmaya sokacaktık tabi üst anlatının tanrı vardır olarak kabul edilmesi gerektiği aynı düşünceyle çıkarılabilir ki zaten baudrillardda oubliere foko ()fransızca fokoyu unut. kitabında tek bir metanarattive in kabul etme tezini çürütememiş ve alaşağı ettiği bütün üretim, tüketim kurallarından biri yapamamıştır bu konuyu. fokoya göre yalnış ve doğru yoktur ve bu ikisine steryotipler eklemek bütün insan-devlet-felsefe-din metalarını derinden sarsacaktır. fokoya göre marxın ve nietszche'nin devlet yaklaşımı tamamiyle yalnıştır ki foko devletin de kişisel öze aykırı bir şey olduğunu vurgular.
şimdi şapkamızı önümüze koyup bir düşünelim ki john lennon'un nutopia'sı gibi bir yerde yaşasaydık ve gerçekten anarşist kabul edilen bütün fikirlerin aslında metanarrativeler olduğunu yani kısaca salt özgürlükün varolduğu bir dünyamız olsaydı. bir gay kavramı olmasaydı mesela veya lezbiyen hepsini geçtim sağcı ve solcu olmasaydı, siyahla beyaz aynı anlama gelseydi. türk kürt amerikalı avrupalı laz bunların hepsi dünyalı olsaydı sadece ve bilim sosyoloji, benim de çok içli dışlı olduğum antropoloji, facebook, twitter kimseyi kimseden ayrıt etmeseydi. darwine allahsız denmeseydi mesela veya fethullah gülen'e allahçı denmeseydi. dünya nasıl olurdu hiç düşündünüz mü. foko aslında bu düşüncesiyle
fundamentalizmi kapı dışarı etmedi gördüğünüz gibi, aslında başlı başına mantıklı bir fundamentalism yarattı.
mesela inci sözlük, ekşi sözlükten farklı bir yer olmasaydı veya onların bizimle dalga geçtiklerini ve bizim de onlarla dalga geçtiğimizi hissedip düşünmeseydik, mesela ben facebookumdaki 8 tane ekşisözlük yazarının dünyanın en büyük gerizekalıları olduklarını ve gösteriş budalası kültürsüzler olarak addetmeseydim veya strauss o kadar da büyük bir müzisyen olmasaydı, adriana limanın normal kadınlardan farklı olmasaydı ve satanist ile hristyan ayrımı olmasaydı veya...
devlet mefumu da olmayınca uyacağımız kimse de olmayacktı mesela annelerimiz oğlum büyüsün iş güç sahibi olsun, araba alsın, evlensin, çocuk yapsın idealistiklerini benimsemeyecklerdi, ve kimse baudrillardın simulakrlarına ulaşmak için belli bir sistemin içinde chaplinin bile dalga geçtiği küçük çarklar olmayacklardı. bu da bizi sitüasyonist yapacaktı. sitüasyonizm 2011'de varolsaydı, örneğin taksim meydanının taşlarının altında beyaz kabuklu istiridyeler arasaydı ve pasifist halkımız, emin olun 1958 lerden 68lerden çok daha başarılı olunurdu. ama ne yazık ki kardeşlerim ne bu vatanın, sizin de çok güzel benzetme yaptığınız bir vendettası var, ne de foko ve foko gibiler yaşıyor... ben kimseye isyan edin diyecek biri değilim çünkü ne o kadar bilgiye ne de o kadar paraya sahibim.
ama foucoult yaşasa türklere ne derdi biliyor musunuz.
- bir de fakiriz diyorsunuz, niye ben her metrobüse bindiğimde bu kadar çok cip ve bu kadar çok blackberry görüyorum. nasıl bir sistem ki bu dinden orgazm olarak yönetiliyorsunuz, hep harcıyorsunuz ve ayrımın sonuna, dibine vuruyorsunuz. dizilerden görüp tesbih çekiyorsunuz, tecavüz ediyorsunuz, ya da entelektüel oluyorsunuz. biliyormusunuz, kimin kurduğu belli olmayan bu düzeni, parayı ve sahip olma fiilini en kötü kullanan milletlerden birisiniz türkiye, her ne kadar ben millet diye bir şeyi kabul etmesem de -
saygılar inci sözlük ahali, kendi kendime de olsa konuştum ve içimi döktüm, kim gelirse hoş gelir sefa gelir... -
-
1.
0diline sağlık moruque,,,
-
1.
- 11.
-
10.
0büyük adamdı rahmetli... "kelimeler ve şeyler"i anlıycam diye zütüm düşmüştü zamanında
-
9.
+2
-
8.
0FUKO DiYEMi YOKSA FOKO DiYEMi OKUNUYO BU DAYININ iSMi
-
7.
0@5 sallama lan bin, o baska fuko bu baska fuko.
-
6.
0
-
5.
0foucault sarkacını yapan adam.. helal olsun
-
-
1.
0onu yapan 19 yy'da yaşayan Léon Foucault, fuko 20. yy'da yaşadı moruk,,,
-
1.
-
4.
0deli mi ne amina kodumun muallaksi, deliliğin tarihi diye kitap yazmis.
-
3.
0Fransız filozof Michel Foucault ("Mişel Fuko" olarak okunur), 15 Ekim 1926’da Poitiers’de doğdu. Babası, oğlunun kendi kariyerini takip etmesini isteyen bir cerrahtı. Foucault, Saint-Stanislas Okulunu bitirdikten sonra, saygın bir okul olan Paris’teki 4. Henry Lisesi’ne girdi. 1946’da, daha önce sınavlarında başarısız olduğu École Normale Supérieure’e kabul edilen dördüncü öğrenciydi. Okul yıllarında eşcinselliğini keşfetti. Maurice Merleau-Ponty ile felsefe çalıştı. 1948’de felsefe diplomasını, 1950’de pgiboloji diplomasını aldı ve 1952’de pgibopatoloji diplomasıyla ödüllendirildi.Tümünü Göster
1954’ten itibaren dört yıl isveç’te Uppsala Üniversitesi’nde doktora tezini yazdı. Zamanın Uppsala Üniversitesinin pozitivist damarı Foucault'un tezini bilimsel bulmayıp, kabul etmedi. Birer yıl da Varşova ve Hamburg Üniversitelerinde Fransızca öğretti. 1960’da Fransaya Clermont-Ferrard Üniversitesine Felsefe bölüm başkanı olarak döndü. "Delilik ve Medeniyet" kitabındaki teziyle doktorayla ödüllendirildi. Aynı yıl Foucault, kendinden on yaş küçük olan felsefe öğrencisi Daniel Defert’la tanıştı. Defert’ın politik aktivizmi çalışmalarında ona yol gösterdi. Foucault, Defert’la aralarındaki ilişki için çok sonraları bunun zaman zaman da aşka benzeyen uzun soluklu bir tutku ilişkisi olduğunu söyledi.
Foucault’nun ikinci önemli eseri "Kelimeler ve Şeyler" (Les Mots et les choses) 1966’da yayınlanan karşılaştırmalı bir ekonomi, doğa ve dil bilimleri çalışmasıydı. Çok satan bu kitap Foucault’nun adının tanınmasında büyük rol oynadı. 1966-1968 arasında Defert’la birlikte Tunus’a gitti ve birlikte tekrar Paris’e döndüler. Foucault, Vicennes’deki Paris-VIII Üniversitesi’nde Felsefe bölüm başkanı oldu, Defert da sosyoloji bölümünde ders vermeye başladı. 1968 öğrenci hareketinden oldukça etkilendiler. Aynı yıl Foucault başka aydınlarla beraber Hapishane Bilgilendirme Grubu’nu (The Prison Information Group) kurdu.
1969’da "Bilginin Arkeolojisi"’ni (Archéologie du savoir) yayınladı. 1970’de en önemli araştırma enstitülerinden biri olan Fransa Koleji’ne Düşünce Sistemleri Tarihi profesörü olarak seçildi. 1975’te belki de en etkili kitabı olan "Hapishanenin Doğuşu"’nu (La Naissance de la Prison) yayınladı.
Ömrünün kalan yıllarında kendini "Cinselliğin Tarihi" (Histoire de la sexualité) çalışmasına adadı. 1976’da ilk cildini yayınladı, çalışmasını tam bitirememiş olsa da ikinci ve üçüncü ciltler 1984’teki ölümünden hemen sonra yayınlandı.
Michel Foucault, daha çok toplumdaki daimi doğruları inceleyen bir filozoftu. Nietzsche ve Heidegger’in düşüncelerinden oldukça etkilenen Foucault, çalışmalarında çoğunlukla Karl Marx ve Sigmund Freud’un fikirleriyle mücadele etti. Hapishaneler, polis, sigorta, delilik, eşcinsellik ve sosyal haklar konularında çalıştı. Bütün çalışmalarını modernitenin bireyler üstündeki etkisi ve getirdiği yeni güç ilişkileri üstüne kurdu. -
2.
0su an okudugumdur.
-
1.
0inci sözlüğü görseydi ne düşünürdü çok merak ediyom
-
gran torino seni öldüresiye dövüp
-
puornooooooooooooooo
-
dondurmalar bu ambalajliyken hayay guzeldi
-
şaka maka 2000 2012 arasi dönem
-
ananı avradını gibiyim hayat gibi
-
ccc rammstein ccc günaydın diler 14 12 2024
-
yahudilik hristiyanlik sonra muslumanlik
-
hikikomoriler
-
bir inci sözlük lobisi var
-
din karşıtı olmak çok kötü lan
-
osmanlı olarak heryerden kovulduğumuz gerçeğii
-
rahmetli lawarance bu sahneyle analım bu gece
-
memati tansiyonun kac seyrediyor
-
trabzanlardan indiğimde
-
cozeeee morarinnnyoo
-
engeli memati part 3
-
empoliden yattik mechelenden kazandik
-
freiburg woflsburg maci
-
zall uludağ sözlüğe naptın lan sen
-
memati pm den bir daha yazarsan
-
zamanında macaristanda yaşıyordukk
-
müslüm gürses abartılmış balon bir sestir
-
piyo adlı yazarın közdesucuk oldugu
-
balkan savaşları gereksizlikte top 10 girer
-
arabistan topraklari bizde kalsaydi
-
allah arapa petrol verdi türkede
-
ulan burda eskiden hikaye yazılırdı be
-
scarlett johansson baya yahudi lan abd doğmasa
-
artık emin oldum inci sözlükte yapay zeka
-
memati bak velet bende 16 yaşında oldum
- / 2