Şu anki hesabımın nesline bakma, ben ilk kurulduğu zamanlardan beri sözlükte varım, henüz liseli olduğum zamandan beri sözlükleri takip ederim, tartışmalara girerim falan... Bir tartışma sırasında bilmediğim bir kelime görsem idrak edene kadar üstünde durma alışkanlığım vardır...
Bana basit şeyler söz konusuyken "şunu duydun mu?" diye sorunca artık konudan bağımsız güceniyorum, tabi ki duydum.

Serkan inci'nin de ağzından düşürmediği "liyakat" yani layık olma, yakışma Arapça kökenli bir kelime ve senin kullandığın anlamda bir sınanmışlığı ifade ediyor...
Şöyle bir düşününce seninle aynı fikriyatta olmadığımızı rahatça söyleyebilirim, ben bir insanın bir işi yapabilirliğinin üniversite okumakla ilişkili olduğu fikrine hiçbir şekilde katılmıyorum, çünkü eğitim sistemi de sınav sistemi de berbat, günümüz Türkiye şartlarında hayatının belli bir zamanını devlet denetiminde çöpe atıyorsun üniversite okuduğun zaman, okula ayırdığın vaktin %70'i cidden boşa gidiyor.
Komünist asla değilim, Marx'a kıl olurum, ama üniversite okumanın insana akademik alan dışında bir statü kazandırmasını da doğru bulmuyorum.

Ayrıca, bu başlıkta tartıştığım şey "bekçiler 5000 lira maaş almalı mı?" değildi, benim umurumda bile değil bu gibi şeyler, bu ülkede hiçbir konuda mücadele edilemeyeceğini, istenilen sonucun alınamayacağını öğrenmiş biriyim...

"Eşit işe eşit maaş" dediğin durum da tartışmaya sebep olur ayrıca bu amk ülkesinde, pamuk tarlasında çalışan ırgat ile mısır tarlasında çalışan ırgata aynı parayı versen pamuk tarlasında çalışan da mısır tarlasında çalışan da kendisinin daha çok alması gerektiğini savunur, bu millet böyle...
Bütün tartışmaların anlamsızlaştığı, boş yapmakta Nirvana'yı aştığımız şu günlerde bırakın kim ne yarak yiyorsa yesin.

katılıyorum, ama şöyle de bir şey var, o arkadaşın Allah bilir kimlerin kimlerin canını yaktı, kimleri ezdi, kimleri kandırdı da o arabayı altına çekti...

hahahah cidden bu kafada insanlar da var harbi memlekette...
birilerinin yazdıklarımı bile okumadan beni hemen onlarla aynı kefeye koyabileceğini de biliyorum.

üniversite bana hiçbir derinlik katmadı, ben kendi çabamla kendime bir derinlik kattım veya katmadım, benimle aynı bölümden mezun bomboş adamlar da var, benden daha dolu adamlar da var, benden pek farkı olmayan ama benden farklı konularda benden daha derin düşünmüş insanlar da var...
her şey kişinin kendisine bağlı, bizim ülkemizde üniversite kimseye bir tak katmıyor.
kalkıp gidiyorsun taa anasının nikahında bir yere haftada 12-20 saatini ayırıyorsun, sonra herkes kendi hayatına dönüyor, kendi ailesi/çevresi neyse o da o oluyor...