4 Yıldır tek yaşayan bir insandım. Açıkcası o kadar tek yaşamama rahmen çok serseri bir tip olmam lazımdı. nede olsa beni sınırlayan bir şey yoktu
Fakat aksine ruhum su gibi dingindi. Bunun neden kaynaklandığını çözememiştim fakat dünyevi zevklerden aldığım zevk kendimle (yanlızlığımdan) aldığım zevkten azdı... ister buna asosyallik deyin isterseniz " keşiş misin lan sen " fark etmez ben ruhumu besleyen biriyim sadece her insanın aynı şeylerden zevk alması pek olanaklı değil ne de olsa.

Her neyse sobayı tutuşturmuş, koltuğun bir köşesine geçmiştim. Saat 6'ya doğru geliyordu hava hala karanlıktı. hafif kar yapıyordu ama bu kadar sanki sıcak bir lokma gibiydi...
Çay demlenmişti size bunları yazarlen, biraz içimi ısıttım, biraz da kitap okudum. evde elektronik eşya bulundurmazdım. bilgisayarmış televizyonmuş... Kitaplarımla mutluydum ben okurdum ama öyle değil ! kitapla bütünleşirdim, kitaba kulak veririrdim..

Sobaya su döküp söndürdüm. spor yaptım biraz esnedim şınav falan çektim. ardından derin derin nefes aldım ard arda 10 kere falan
Sonra karnımın yarısını dolduracak kadar bir şeyler atıştırdım. su içtim ve dışarı çıkmak için botlarımı giydim
Alışkanlık işte muhakkak her gün yürüyüş yapardım en az 1 saat yürürdüm, ormana yakın bir yerde oturduğum için ormanın derinliklerinde kaybolurdum... bir gün hiç unutmam...

Gene yürüyorum 40'lı yaşlarda bir amca yüzü gülüyor adamın odun kırarken amk. ne güzel lan mutlu olum adam gittim yanına
" kolay gelsin amca "
" sahol evladım... "
Adamın yüzü parlıyordu artık adamın nasıl bir kutu varsa sakalları falan da beyazlamış ama nasıl beyaz nur gibi sanki dıbına koyim ben kendi kendime diyorum bu heralde insan falan değil çünkü adamım enerjisi sizi içine çekiyor nasıl desem bazen bazı insanların yanına gittiğinizde mutlu olursunuz sebebsizce öyle işte...
Neyse adam heralde benim orada 2 dakika falan beklememe şaşırdı döndü bana doğru işini bırakıp

" Evladım hayrola ? yolunu falan mı şaşırdın ? "
" Amc... Amca ben "
O an aklımdan fırtınalar koptu, yapıcağım şeyi kendime ne kadar yediremesem bile, yalancılığın ne kadar kötü bir bataklıktan çıktığını bilsem bile bu adamdan faydalanmak istedim... amacım kötü değildi ama amacımın kötüye gideceğini hiç düşünmemiştim... Nasıl anlatayım size bilmiyorum ki hani bazılarınız bir kızla göz göze gelir ilk görüşte aşk falan der büyük bir enerji patlaması olur onu görmediği zaman bi depresyon halleri falan hisseder, kaybetme korkusu sarar ya bedenini hah işte onun gibi oldu sanki hayatımda ilk kez böyle bir insan görecekmişim gibi hissettim he zaten bu adamın faklı olduğunu hissetmem tamamen benden kaynaklıydı belki başka bir insan gelse adamın yüzüne bakmıcaktı orası ayrı bir nokta bu benim kişisel görüşümdü.
" Amca ben 3 saattir kayıbım. ormanda arabam bozuldu, uzun bir yolculuktan geliyordum, ormanda kaldı aracım... "
" Hava soğuk... Kudret yağıyor yukarıdan, acelen yoksa buyur, rızıklan burada istersen ? "
" Rahatsızlık vermek istemem ? "
" Olur mu öyle şeyler buyur gel, ben şunları da kırıp geliyorum "

Adam daha benim kim olduğumu, nereden geldiğimi bilmeden beni içeri davet etmişti, aklımdan valla o kadar dingillikle " ya bu adam çok saf ya da kendisine zarar vermicek insanı tanıyor " diye geçirdim...
Girdim içeri...
Adamın iki katlı evi vardı beyler, içerisini anlatıyorum ;