neyse beyler sınav haftamız beraber ders çalışarak geçti burçin devlette okuduğu için haftasonu final yoktu cuma akşamı ailesinin yanına döndü, bende cumartesi son sınava girip doğru pedere burnum da biraz geçmişti. peder 2 gün surat yaptı annemle sadece telefonda konuştum o iki gün cihatla zaten hep buluşuyorduk o hazırlık okuduğu için x şehrindeydi hala peder pazartesi sabahı uyandırdı beni doğru galeriye gönderdi orda takıl biraz diye gittim iş güç takıldık arabaları falan inceledik o gün bi tane c200 geldi amk aradım ben golfü bırakıp bunu aliim mi diye giberim zütünü hayvan herif diyince daha da üstelemedim amk akşam doğru validenin eve burnum kısmen iyileşmişti ama hala biraz şişikti sordu noldu diye anlatsam bi türlü anlatmasam bin türlü dedim anlatayım otur o sıra da eşi de geldi eve dedim abi sen de otur önce burçini sonra yaptıklarımızı en son da burun olayını ayrınlı ayrıntılı anlattım size yaptığım gibi bana iyi azar çekti ikisi de annem mafya mı olacaksın başımıza ben işi gücü sana bırakayım diye didineyim senin yaptığına bak dedi neyse korktuğum kadar kötü olmamıştı anlayış gösterdiler sinirime falan verdiler. zaten notlarım da açıklanıyordu en kötü dersim cb gelmişti amk ortalama tavanda gösterdim bizimkilere acayip mutlu oldular. annem sürekli burçini falan da sormaya başlamıştı sıkılıyordum bu tavırlardan zaten gündüzleri ya annemin ofiste ya babamın işyerlerinden birinde çalışıyordum, akşamları da eski arkadaşlarımla bol alkollü toplantılarda bulunuyordum. tek erkek evlat olmak zor beyler hangisinin işine bakacasınız hukuk okuduğum için annem ortağı olmamı istiyordu babam da okulu bitir galeri-emlakçı ikilisini sana devredeyim diyordu. bitmesine 3-4 gün kala burçin aradı kuzenin ev arkadaşı çıkmış onun yanına taşınacağını söyledi haftasonu için abisi annesi babası x şehrine gelecek ev taşıyacakladı üstüne annesine ve abisine beni anlatmıştı. hayırlı damat imajı çizmek için kalktım gittim haftasonu amelelik yaptım eşya taşırken burçinin gibik ev arkadaşı baban paranı mı kesti de hamal tutmuyorsun dedi kızdım cepteki nakit 120 lirayı bunun suratına fırlattım dedim sen önce iyi bi kuaföre git dip boyan gelmiş koduğum kezbanı dedim orda kayınbabanın gözünde -1 puan aldık amk. neyse eşyaların taşınması falan bitmeye yakın gittim lahmacun falan aldım burçinle annesi eşyaları yerlestiyor abisiyle babası da yukarı taşıyordu. kayın babacım bi daha bozuldu oğlum öğrenci adamsın paranı harcama falan dedi bi 50 lira uzattı yemek masrafları için burçinin gözünün içine bakıyorum al der gibi bakıyor önce olmaz falan desemde gibe gibe aldım o parayı yedik lahmacunları gidicem dedim kal oğlum yoruldun falan deseler de kalınır mı amk evde kayın bilader var kayın baba var kaynana var çıktım burçin de geçirmeye geldi beni babasının verdiği parayı buna verdim. eğer o parayı almasaydın babam çok kırılırdı dedi neden dedim öğrencisin bahsettim senden ailenden ona göre bir nevi bir test bu dedi ama mantığını hala anlayabilmiş değilim geçtik herhalde testten dedim o kezbana o hareketi yapmasaydın geçecektin dedi bozuldum amk neyse çıktım cihata gittim 1 şişe de konyak aldım amk kış içimiz ısınsın diye kezban olayını anlattım altına işiyordu mal.

finallere kadar stabil gitti bizim pederin sözü vardı eğer dersler iyi olursa dil okuluna göndericem kuzeninin yanına diye ben de eyvallah çektim tabi dersler şahane amk final haftası toparladım burçinin zaten haberi vardı. benim bütün herşeyim hazırdı salı sabahı gidiyordum binler fakat sevdiceğimin 2 dersi büte kalmıştı biri ilk hafta ve bölüm dersiydi diğeri benim gittiğim salıdan sonraki çarşamba günüydü neyse ben pazar günü çıktım ailemin yanına gittim ne de olsa onları 10 hafta görmeyecektim. 1 hafta çabucak geçti şimdi bir de sevdiceğimin gönlünü almam lazımdı. döndüm x şehrine son 2 günümüzde en az 3 ay göremeyecektik birbirimizi. o iki üç günü çok güzel geçirdik. sadece bir şey istemişti ve yapmasına müsade etmedim. ilk başta bahsettiğim bukelamunlardan birinin doğum günü varmış gidebilir miyim dedi. ben de nerde diye sordum doğal olarak evde dedi ne yalan söyliyim ilk gördüğümde sevmedim huur çocuklarını.ben olmadan gitmeni uydun bulmuyorum bence gitme ama karar senin dedim. doğum günü de perşembe bu arada. tamam gitmeyeceğim dedi. neyse beyler geldi bizim gitme vakti uçak sabah 5te biz gece 3 ten hep beraber havaalanındayız. annemler babam kardeşim cihat ve burçin saat 3.30da ben kapıdan geçip cip lounge 'a doğru yol alırken burçini de babamla evine gönderdim. 10 saat newyork 2 saat aktarma 1 saat rötardan sonra 4.5 saatlik uçuşla san fransiskoya indim. kuzen aldı beni öğlen saatleriydi tam hatırlamıyorum kaba hesaba göre saat 11 falan olmalıydı eve gittik iki tane ev arkadaşı vardı nancy ve william iyi insana benziyorlardı tipik amerikalı işte gerçi nancy biraz mekgibalı gibi gelmişti başında zaten konuştuğumuzda da 16 da 1 mekgibalı olduğunu öğrendim dedesinin babası mı dedesinin dedesi mi ne mekgibalıymış. okula başladım güzel gidiyordu herşey kardeşim sınava girmişti güzel geçti falan diye konuştuk bir tek burçin biraz soğuk davranıyordu zaman geçtikçe soğukluk kavgaya dönüştü. kalkıp dönüyordum türkiyeye o kadar büyümüştü kavgalarımız. kuzen sakinleştirdi. zaten ot alışkanlığını da orda kazandım serbest amk gidiyorsun bakkal gibi eczane gibi yerlerden alıyorsun amk otunu biz de öyle mi anasını gibiim. bu arada doğum günü de gelmişti okulda oluğunu biliyordum. cihatla yapmıştık planı cihat skype açıp evi hazırlamıştı skype da açık bıraktı ortaya iki kadeh bir de onun sevdiği şaraplardan aldı ve onu aradı parliamentin eve hırsız girmiş galiba diye. koşa koşa eve gitmiş zavallımın surat ifadesini görmeniz lazımdı. gel zaman git zaman kurs bitti dönmeme 5 gün var kuzen işten izin alıp beni vegasa zütürdü hard rockta gibik bir odada kaldık ama acayip büyüleyiciydi sanfransiskodayken zaten haftasonları etraftaki yerleri dolaşıyorduk. benim dönüş günü geldi annemle eşi tatilde olacağından dönüş biletim istanbul aktarmalı bodrumdu neyse beyler biz ben bodruma gidicem diye bir kavga daha artık huzursuz oluyordum amk. bodruma gittim hiç konuşmadık 3 gün. 4.gün sabah yola çıktık akşam 10 gibi benim eve girdik evi tak zütürüyordu. hala onun doğum gününden kalan pislikler ortadaydı. annem sinirlendi biraz haklı olarak. bu arada kardeşim burçinle tanıştığımız gezide dediğim üniversitede istediği bölümü kazanmıştı fakat istediği gibi burslu olmadı tam paralı gitti.