1. 26.
    0
    ask kanatlarina takmis pençesini
    sinsi bir rüzgar müjdeler
    kirilgan
    pesine takil kos hadi
    yetis ardindan
    sana bir sevdadan
    çaresiz çirpinislar müjdeler
    ask sarhosu
    sendeler
    simdilerde senden arta kalan
    tuzu kuru bir gerilim
    sevgilim
    sen gitmene bak
    ben buradan bütün cesaretimle
    baska kollara yelken açisini
    seyredebilirim

    uzaktan el sallayan
    dizginlenememis
    bir sevdacik törpüsü bu seni çagiran
    karsiliginda gözlerinden süzülen
    bir damla gülücük bekleyen
    ve sen
    çok sevecek
    çok sevileceksin
    bilirim
    tirnaginin tekine ömrünü vereceksin
    git baska tadlari yüregin tanimadan
    git seni gönderdigime pisman olmadan
    simgibi saril
    bir an bile birakma
    sende bilirsinki
    istesem seni durdurabilirim
    ama sen öyle bir sev ki
    seni tutmaya gücüm yetmesin
    sevgilim
    ben buradan
    yalniz basimada olsa
    seni
    ikinizin
    birbirinizi
    sevdiginizin
    toplami kadar
    sevebilirim
    ···
  2. 27.
    0
    adam çok kibirli diyesim geldi rahmetli darılmasın
    ···
  3. 28.
    0
    evinin seni içine sigdiramayacak kadar dar oldugunu fark edeceksin...
    sokaga fırlayacaksin...
    sokaklar da dar gelecek...
    tipki vücudunun yüregine dar geldigi gibi...
    ne denizin mavisi açacak içini, ne piril piril gökyüzü...
    kendini tasiyamayacak kadar çok büyüyecek, bir yandan da kaybolacak kadar küçüleceksin...
    birileri sana bir şeyler anlatacak durmadan...
    "önemli olan saglik."
    "yaşamak güzel."
    "boş ver, her şey unutulur."
    sen hiçbirini duymayacaksin...
    göz yaşlarindan etrafi göremez hale geleceksin...
    ondan ölmesini isteyecek kadar nefret edecek, az sonra kollarinda ölmek
    isteyecek kadar çok seveceksin...
    hep ondan bahsetmek isteyeceksin...
    "ölüme çare bulundu" ya da "yarin kiyamet kopacakmis" deseler basini
    kaldirip ne dedin?" diye sormayacaksin...
    yalniz kalmak isteyeceksin...
    hem de kalabaliklarin arasinda kaybolmak...
    ikisi de yetmeyecek...
    geçmişi düşüneceksin...
    neredeyse dakika dakika...
    ama kötüleri atlayarak...
    onunla geçtigin yerlerden geçmek isteyeceksin...
    gittigin yerlere gitmek...
    bu sana hiç iyi gelmeyecek...
    ama bile bile yapacaksin...
    biri sana içindeki aciyi söküp atabilecegini söylese, kaçacaksin...
    aslinda kurtulmak istedigin halde, o aciyi yasamak için direneceksin...
    hayatinin geri kalanini onu düsünerek geçirmek isteyeceksin.
    aksini iddia edenlerden nefret edeceksin...
    herkesi ona benzetip...
    kimseyi onun yerine koyamayacaksin...
    hiçbir şey oyalamayacak seni...
    ilaçlara siginacaksin...
    birkaç saat kafani bulandiran ama asla onu unutturmayan.
    sadece bir müddet buzlu camin arkasindan seyrettiren...
    bütün sarkilar sizin için yazilmis gibi gelecek...
    bogazin dügümlenecek, dinleyemeyeceksin...
    uyumak zor, uyanmak kolay olacak...
    sabahi iple çekeceksin...
    bazen de "hiç günes dogmasa" diyeceksin...
    ne geceler rahatlatacak seni ne gündüzler...
    ölmeyi isteyip, ölemeyeceksin...
    belki çivi çiviyi söker diye can havliyle önüne çikana sarilmak isteyeceksin
    nafile...
    düşüncesi bile tahammül edilmez gelecek...
    rüyalar göreceksin, gerçek olmasini istedigin...
    her siçrayarak uyandiginda onun adini söyledigini fark edeceksin...
    telefonun çalmasini bekleyeceksin...
    aramayacagini bile bile...
    her çaldiginda yüregin agzina gelecek... > aglamakli konuşacaksin arayanlarla...
    yüregin burkulacak...
    canin yanacak...
    bir daha sevmemeye yemin edeceksin...
    hayata dair hiçbir şey yapmak gelmeyecek içinden...
    onun sesini bir kez daha duymak için yanip tutuşacaksin...
    defalarca aradigi günlerin kiymetini bilmedigin için kendinden nefret
    edeceksin...
    yasadigin şehri terk etmek isteyeceksin...
    onunla hiçbir aninin olmadigi bir yerlere gidip yerleşmek...
    ama bir umut...
    onunla bir gün bir yerde karsilasma umudu...
    bu umut seni gitmekten alikoyacak...
    gel gitler içinde yasayacaksin...
    buna yasamak denirse...
    razi misin bütün bunlara?
    hazir misin sonunda ölüp ölüp dirilmeye?
    o halde agib olabilirsin
    Tümünü Göster
    ···
  4. 29.
    0
    öyle bir hayat yaşıyorum ki ,
    cenneti de gördüm , cehennemi de
    öyle bir aşk yaşadım ki
    tutkuyu da gördüm , pes etmeyi de.
    bazıları seyrederken hayatı en önden,
    kendime bir sahne buldum oynadım.
    öyle bir rol vermişler ki ,
    okudum okudum anlamadım.
    kendi kendime konuştum bazen evimde,
    hem kızdım hem güldüm halime,
    sonra dedim ki " söz ver kendine "
    denizleri seviyorsan , dalgaları da seveceksin ,
    sevilmek istiyorsan , önce sevmeyi bileceksin ,
    uçmayi seviyorsan , düşmeyi de bileceksin.
    korkarak yaşıyorsan , yalnızca hayatı seyredersin.
    öyle bir hayat yaşadım ki , son yolculukları erken tanıdım
    öyle çok değerliymiş ki zaman,
    hep acele etmem bundan, anladım.
    ···
  5. 30.
    0
    işte hikâyemiz böyle dostlarım
    şu parasız yapılan alışveriş
    işte borç kartımız, çakıverin imzayı
    yorgan daima kısa gelirmiş
    bu uç, şu uca ulaşamazmış
    diyebilir misiniz amma da iş

    aramak onu ufukların ardında
    arada düşmüş yaprakları tekmelemek
    ovmak bir çıplak ayağı
    bütün yürekleri kiraya vermek
    ya da bir aynalı odada
    bir otomobilde
    kaporta aya doğru dikilmiş
    masumluk, duruversin istediği yerde
    nerede başlatırsa başlatsın cümbüşünü
    sesler tiz perdeden kadıncıl ve sonsuz
    bir başkalık belirir her seferinde

    gişelerin önünde, henüz açılmamış
    kenetlenmiş eller durmadan çıtırdar
    kuyrukta süngüsü düşmüş bir adam
    bir zayıf yaşlı bayan
    ve sinemadaki filim
    bir büyük aşkı ilân eder neonlu ışıklar
    çarşaf gibi reklamlarda
    senaristin de garantisi var.
    ···
  6. 31.
    0
    leylanın amı güzel demiş
    ···