-
1.
+3 -1oldum... bugün gidicem elbise deneme bahanesiyle kabine girecem.. sonra cuma kabine bir gül bırakıp kıza 'bakarmısınız burda birisi telefonunu unutmuş' dicem. kız kabine girince gülü görcek, tabi ben o ırada çok tan toz olmuş olcam. bir daha ki mağazaya gişimde çoktan sevgili olmuş olacaz zaten. sonra evlencez sevişcez çocuğumuz olcak ölüp gidece vesselam... the end
-
2.
+1kız da bakacak ki telefon yok, dıbına kodumun muallaksi benle taşak geçiyor diyecek.
-
3.
0@17 guldum lan pic suku
-
4.
0adam 15 dk önce eski türk filmi izlemis beyler.
-
5.
0kosarak vurmaya gelirlen panpa
-
6.
0hadi hayırlısı
-
7.
0panpa kro gibi gül zütürme , düzgün bi çiçek al , çantada filan getir ki karı uyanmasın
-
8.
0kanka seviyosan git konuş bence
-
9.
0seviyosan git konuş lan bin, çiçekle böcekle uğraşma aq
-
10.
0@1 ne kullanıyorsun kafan böle güzel oluyor...
ayıl leyn bin matrixte yaşamıyorsun -
11.
0bir güle vermez o karı ben diyim.
-
12.
+1 -1hadi bakalım
-
13.
0anladım
-
14.
0sorduk mu lan sorduk mu dıbına koyıyım
-
15.
0çok heycanlıyım yea... oyyshhh
-
16.
0adam hayatını özetgeçmiş
-
17.
0kızın sapı da aynı mağazada çalışıyosa o gülü dikenleriyle zütüne sokar haberin olsun
-
18.
0@1, niye cuma?
-
19.
0@1 lc waikiki terk
-
20.
-1Annesi, istanbul'a gittiği için kendisinden bir yaş küçük olan kardeşi Hasan'la artık Dadaruh'un yanından hiç ayrılmaz. Bu, babasının seyisi, yaşlı bir adamdır. En sevdikleri şey atlardır. Dadaruh'la birlikte onları suya zütürmek, çıplak sırtlarına binmek, onlar için çok zevklidir. Torbalara arpa koymak, yemliklere ot doldurmak, gübreleri kaldırmak eğlenceli bir oyundan daha çok hoşlarına gider. Dadaruh eline kaşağıyı alıp işe başladı mı, tıkı... tık... tıkı... tık... tıpkı bir saat gibi... yerinde duramaz, bunu gören küçük çocuk ben de yapacağım! diye tutturur.Tümünü Göster
O vakit Dadaruh, onu Tosun'un sırtına koyar, eline kaşağıyı verir,
- Hadi yap! Der.
Bu demir gereci hayvanın üstüne sürter, ama o uyumlu tıkırtıyı çıkaramazdı.
Her sabah ahıra gelir gelmez,
- Dadaruh, tımarı ben yapacağım, der.Ama adam izin vermez ancak boyu at kadar olunca yapabileceğini söyler. Boyu atın karnına bile varmıyordu. Oysa en keyifli, en eğlenceli şey buydu. Sanki kaşağının düzenli tıkırtısı Tosun'un hoşuna gidiyor, kulaklarını kısıyor, kuyruğunu kocaman bir püskül gibi sallıyordu. Tam tımar biteceğine yakın huysuzlanır, o zaman Dadaruh, "Höyt.." diye sağrısına bir tokat indirir, sonra öteki atları tımara başlardı.Bir gün yalnız başına kalır. Hasan'la Dadaruh dere kenarına inmişlerdi. içimde bir tımar etmek hırsı uyanır. Kaşağıyı arar, bulamaz. Annesinin bir hafta önce istanbul'dan gönderdiği armağanlar içinden çıkan fakfon kaşağı, pırıl pırıl parlıyordu. Hemen alıp, Tosun'un yanına koşar, karnına sürtmek ister fakat rahat durmaz.
- Sanırım acıtıyor? Diye düşünür.
Gümüş gibi parlayan bu güzel kaşağının dişlerine bakar. Çok keskin, çok sivridir. Biraz köreltmek için duvarın taşlarına sürtmeye başlar. Dişleri bozulunca yeniden dener. Gene atların hiçbiri durmaz ve kızar. Öfkesini sanki kaşağıdan çıkarmak ister. On adım ilerdeki çeşmeye koşar. Kaşağıyı yalağın taşına koyup yerden kaldırabildiği en ağır bir taş bularak üstüne hızlı hızlı indirmeye başlar. istanbul'dan gelen, üstelik Dadaruh'un kullanmaya kıyamadığı bu güzel kaşağıyı ezip, parçalar. Sonra yalağın içine atar. Babası çeşmeye bakarken, yalağın içinde kırılmış kaşağıyı görür; Dadaruh'a yanına çağırınca çok korkar. Dadaruh şaşırır, kırılmış kaşağı ortaya çıkınca, babası bunu kimin yaptığını sorar. Dadaruh,
- Bilmiyorum, der.
Babasının gözleri ona döner, daha bir şey sormadan, çocuk kaşağıyı kardeşi Hasan’ın kırdığını söyler. “Dadaruh uyurken odaya girdi. Sandıktan aldı. Sonra yalağın taşında ezdi” der.
Babası Hasan’I çağırır.
-Bu kaşağıyı niye kırdın? diye sorar.
Hasan, Dadaruh'un elinde duran alete şaşkın şaşkın baktıp, sarı saçlı başını sarsarak,
- Ben kırmadım, der.
- Doğru söyle, darılmayacağım. Yalan çok kötüdür, der babası. Hasan inkârda direnir. Baba öfkelenir. Üzerine yürür "Utanmaz yalancı" diye yüzüne bir tokat indirir.
- zütür bunu eve; sakın bunu bir daha buraya sokma. Hep Pervin'le otursun! diye haykırır.
Artık ahırda hep yalnız oynar. Hasan eve hapsedilir. Annesi geldikten sonra da bağışlanmaz. Annesi onun iftira atabileceğine hiç ihtimal vermez.
Ertesi yıl anne, yazın gene istanbul'a gider. Hasan'a ahır hâlâ yasaktır. Bir gün birdenbire hastalandı. Doktor "Kuşpalazı" der. Babası yatağın başucundan hiç ayrılmaz. Hizmetçi kardeşinin öleceğini söyler ve çocuk ağlamaya başlar. Gece uyuyamaz, uykuya dalar dalmaz Hasan'ın hayali gözünün önüne gelir "iftiracı! iftiracı!" diye karşısında ağlar. Pervin'i uyandırır. Hasan'ın yanına gitmek istediğini ve babasına bir şey söylemek istediğini söyler. Yarın söylersin, der. Sabaha kadar gene gözlerini kapayamaz. Hava henüz ağarırken Pervin'i uyandırır.Ama zavallı suçsuz kardeşi, o gece ölmüştür.
-
noldu kayra
-
ccc rammstein ccc günaydın diler 11 01 2025
-
yarın bitlis merkez camiye gelmeyin
-
michael scofield öz anneni ara sokaktaa
-
kurtlar vadisi en büyük kadın düşmanları
-
çaycı hüseyinin osuruğu meltemi
-
enasfe anancılık başlasın
-
hayat artıgı merrhaba
-
karısını sokağa çıkaran erkek
-
x de fenayım başa belayım
-
11 01 2025 tyler dursun ananıııı siii
-
gwynpelin arka deliğine laps lapss
-
sözlükte bazen bir sessizlik oluyor
-
herkes neden sözlükte yazar olduğunu yazıyor
-
beyler yıllık maaşım toplamda
-
yüzüme gülüp arkamdan tuzak kuranlar var
-
kaliteli aktivite nasıl olur
-
1915 in intikdıbını elbet bir gün alacağız
-
gay pataklayanı kafes dövüşüne davet ediyorum
-
benim çinli gibi çekik gözüm var
-
bir inci erkeği neyi mi hak eder
-
dişlerinizi kaç güne bir fırçalıyorsunuz
-
gwynplaine şizofreni nasıl bir hastalık
-
beyler geçenlerde avil yaptırdım
-
sıçmalı anal gibi bir şey zaten
-
beyler abartmıyorum 1 aydır
-
uremek icin yaratildiysak
-
translığın sebebi
-
beyler türklerde neden kız kaçırma adeti var
-
beyler yarın masaj salonuna gidecegim
- / 2