2014 ayı temmuz - ağustos arası bir yaz akşamı sıcaktan bunalmış bir şekilde yatakta bir sağa bir sola dönüp dururken bir yandan da kız arkadaşım dan gelecek mesajı bekliyordum, ailesi Antalya ya tatile gidecekti ve ev üç gün boş kalacaktı eğer ilayda (kız arkadaşım) ailesini ikna ederse gitmeyip üç gün beraber vakit geçirecektik, boş olan evde.
Ilayda dan mesaj geldi...

+hayatım ikna etmeyi başardım, bu gece sabaha doğru yola çıkacaklar kahvaltıya bana gel
-süper! Sabah gelirken ne istersin?
+ekmek alman yeterli bebeğim
-tamamdır, öpüyorum.

Edit: Hikaye gerçektir! Sabahlayan dostlarıma gelsin...
Edit1: yazmıyorum aq okuyan yok

Ilayda ile üç gün doya doya sevişebilecektim hemde o hayalini kurduğum ebeveyn yatağında.. Gereksiz bi hayaldi ama o koca yatakta çiftleşmek istemişimdir hep, neyse.

O gece heyecandan değilde sıcaktan uyku tutmamıştı.. Sedat diye bi arkadaşım vardı çok sevip sayardım, bana çok iyiliği dokunmuştu kısaca kardeşim, dostum...
Mesaj attı gecenin sabah a merhaba demeye ramak kaldığı vakit...
+abi, uyanık mısın?
-seni de mi uyku tutmadı?
+sayılır, senden çok önemli bir şey isteyeceğim, yardımın gerek
-başımla birlikte biliyorsun, kötü bir şey yok umarım
+yarın benimle bir yere geleni istiyorum detayları yarın konuşuruz
-tamam bro, alırsın beni evden

Haydaa! tamam dedik ama yarın hatuna gidecektim neyse kardeşim daha önemli deyip uyudum

Nereden bile bilirdim ki sedatın beni dünya güzeli bir kadınla tanıştıracağını...

Uykuyu çok sevmediğim den erken uyanıp duşumu almıştım. O sıra sedat tan mesaj geldi...
+Hazırsan aşağı in kapıdayım
-geliyorum

Sedat tan açıklama beklerken döküldü birden,
+kanka çok seviyorum
-bende seni kanka
+oğlum dalga geçme
-gece bana yaz yarın önemli bi işimiz var diye ,erkenden gel beni al sonra çok seviyorum de noluyor oğlum adam gibi anlat

Sedat bak şimdi diyip konuya giriş yaptı bir daha çıkmamak üzere, beynimi gibti ama değerdi bu muallakye, ama bir yandan da kızıyordum beni bunun için mi çağırdın, bugün ilayda nın yanına gidecektim diye söylendim biraz ama pekekent yüzünü asınca tamam dedim sustum. Söylenmemin sebebi ise sevdiği kıza açılacakmış ama yanında kuzeni de varmış o da beni düşünüp kuzeniyle ilgilenmemi istemesiydi. O sıra gideceğimiz yere vardık, arabayı uygun bir yere çekip kafe tarzı küçük bir yere girdik. Dışarıdan pastane gibi gözüküyordu ama içi tam bir sanat işlemleriyle donatılmıştı. Duvarda Kadir Inanir, Türkan Şoray portreleri vardı güzeldi, hoşuma gitmişti.

Dinleyen varsa kendini belli etsin yoksa boşuna yazmayayım

Ardımızdan kapıda iki kız belirdi biri mavi gözleriyle beni benden alırken diğeri... ? Sahi diğeri, ona bakamadım bile, mavi gözleri dünyamı aydınlattı desem yalan olur, ki öyle gözlerim karardı resmen. Bunu gibersem ömrüm uzar dedim içimden, garip ama öyle geçti bi an aklımdan.

Yanımıza iyice yaklaştılar sedat a selam verip tanışma faslından sonra oturduk kahvelerimizi içtik, artık sıkılmıştım, ki bunu dile getirip sahile inelim mi, hem hava da güzel? Deyip arabaya atlayıp sahile geçtik...
Sahilde sahil yeni yapılmıştı zaten daha bitmediği yerleri vardı, bilen bilir "Maltepe Sahil" neyse çimlere oturu verdik sohbet hep benim üstümden dönerken sedat birden bire

+bro Miray(kızın kuzeni) buraları bilmiyor gezdir biraz istersen

Deyip pası bana atmıştı, aslında ne yalan söyliyim kız ilkte dikkatimi çekmemişti ya da kaçırdığım 3 günlük pompanın 1 günü böyle israf olduğu için çokta dikkatimi çekmemisti, aklımın köşesinde o koca yatakta ciks vardı, ah neyse...

Biraz gezdikten sonra skate park a doğru geldik küçükken paten kulanırdım, paten süren çocukları görünce dikkatimi çekti parkın köşesinde oturmuş bi genç grup vardı yanlarına doğru ilerliyorduk...
Patenlerini çıkardıklarını görünce gaza gelip kullanabilir miyim dedim. Biliyorsan neden olmasın abi dedi içlerinden biri ve uzattı pateni giyindim. Çocuklardan biri yenge biliyorsan al sende giyin dedi. Yok dese de kızlardan biri al abi öğretir deyince aldı giymeye başladık...

HIKAYE BURADA BAŞLIYOR

Hikaye yarım bırakılmayacak! Akşam a doğru partlar gelir, şukularınızla, rez lerinizle belli edin kendinizi

Patenleri giydikten hemen sonra bildiğim bi kaç havalı hareket vardı onları yapıp, paten de iyiyim havası yaratmaya çalışıyordum, ki başarılı olmuştum gençlerden "oo helal abi" edası yükselmişti...

Miray a baktığımda gözlerimin içine yavru kedi gibi bakıyordu, hemen atılıp "hadi sende gel" dedim. Biraz korkarak ayağı kalktı "düşersem beni tut, olur mu?" Dedi.

Hâlâ Miray a karşı birşey hissetmiyordum, ta ki yere düşüp elimi uzattığım da gülerek bana mavi gözlerinin arkasında ki dünyayı gösterene kadar. Fazla saçma geliyordu herşey bir kız bu kadar masum bakamazdı. Çok kız tanımıştım, hayatımda çok kız olmuştu, kızları iyi tanırdım hepsi şeytandı ve hepsi egoların dan ibaretti, ta ki Miray la tanışana kadar. Bi an kendime kızmıştım nasıl daha önce farkedemedim diye, dediğim gibi aklım kaçan pompadaydi, galiba ondan farkedemedim...

Elinden tutup kaldırdım, "elimi bırakma, bir daha düşmek istemiyorum" dedi, mavi gözleriyle gözlerime bakarak. Daha bir şey söyleyemeden ben elimi tuttu ve yine güldü, sanırım bütün herşey o an durmuştum eğer aksi bi durum olmuşsa hatırlamıyorum dediğim gibi o an durdu tek hatırladığım, öyle sahilde dolaşmamız oldu.

Biraz zaman geçtikten sonra patenleri sahiplerine zütürüp iade edip teşekkür ettik.
Miray ın mutluluğu her yerinden okunuyordu sanki...

Miray: Biraz daha dolaşalım mı sahilde?
Ben: Hoşuna gitti sanırım sahil?
M: Hayır sahil değil, seninle vakit geçirmek (:
B: Sanırım bi ortak yönümüzü buldum (: seninle de öyle
M: Biliyor musun daha önce hiç paten sürmemiştim çok korkardım.
B: bu sefer hiçte korkuyormuşsun gibi gelmedi bana (:
M: Çünkü elimi tutuyordun güvendim sana
B: Çok güvenilir bi insan olduğum söylenemez (bin gülüşü) (:
M: Boşuna haksızlık etme kendine (:
B: Hahaha dediğin gibi olsun bakalım (:

Bu hoş sohbetten sonra sahile vardık zaten, bırakın pompayı o koca yatakta ciks i bile red edebilirdim bu gözler karşısında... Miray birden "elini tutabilir miyim" deyince şaşırdım bende "burada korkacağın bir şey yok (:" dedim.
"olsun kendimi güvende hissetmek istiyorum belki" diyip ekleyince bende "tut bakalım" demekle yetindim... Böyle bir teklif karşısında şansımı neden fazla zorladığım hakkında pek fikrim yok gelmeyin üstüme...