marmariste yaşadığım aşkı

o gece ders çalışma falan hak getire... saat 7'ye kadar kızla msn'de muhabbet ettik, birbirimize şarkı fotoğraf vs yolladık. saat 7'de kalktım hiç uyumadan kampüsün yolunu tuttum.bu arada kızın adı eda(öyle değil ama öyle dicez artık)sınav başlamadan telefonuma mesaj geldi.ben numaramı vermiştim ama o kadar güzel bi gece geçirmiştim ki onun numarasını almayı unutmuştum. mesajda; "-iyi uykular... eda * " yazıyordu. yemin ederim ne uykusuzluk kaldı ne bişey hemen sınavı verip dışarı çıktım. problemli sevgilim aradı;sınavımın nasıl geçtiği merak etmiş.iyi geçti dedim buluşmak istedi mecburen tamam dedim.ege üniversitesini bilenler bilir öğrenci çarşısında "e-cafe" diye bi yer vardı. orda buluştuk birer kahve içtikten sonra rutin tartışmalarımıza başladık. çekemiyordum artık binler. bazı gecelerde ölse de kurtulsam ya da ben ölsem de kurtulsam diye dualar eder olmuştum.tam bir işkenceye dönüşmüştü.

sınav sonuçları açıklandıktan sonra 2dersten bütünlemeye kaldığımı öğrendim.iyi dedim napalım takılırız büte kadar hem o arada da problemli sevgilim de (meral olsun adı) memleketine gider rahat rahat takılırım nefes alırım diye düşündüm. meral hiç bütünlemeye falan kalmazdı saatlerce ders çalışabilen bi tipti. hiç bir dersini bütünlemeye bırakmadan memleketine gitti. onun gitmesiyle beraber içimi bi huzur kapladı. hiçbi tak yapmıyordum ama balkonda oturup bira içmek bile dünyanın en güzel aktivitesiymiş gibi gelmeye başladı.bu arada sınavdan sonra edayı aradım, açmadı.akşama doğru telefonum çalmaya başladı heyecanla çıkardım cebimden telefonumu ama arayan meraldi.ne yaptığımı merak etmiş ve beni çok özlemiş. keşke ben de büte kalsaydım falan dyor.onu geçiştridikten sonra kurduğumuz müzik grubuna marmaristen bir teklif geldi. arkadaşlarla gece oturduk ne yaparız ne ederiz diye konuşmaya başladık(ben yan flüt ve klarnet çalıyorum binler)o gün günlerden perşembeydi ve adamlar en geç çarşambaya marmariste olmamız gerektiğini söylmişlerdi. güzel de para teklif ettiler(kişi başı günlük 100 tl)öğrenci için yaz işleri bulunmaz nimettir tamam dedim giberler bütünlemeyi seneye alttan alırız amk hadi gidelim dedim

edayla msn'de muhabbetlerimiz devam ederken c.tesi akşamı eda benimle konuşması gerektiğini müsait olup olmadığımı sordu. müsaitim dedikten kısa bir süre sonra telefonum çalmaya başladı. balkona çıktım.hep beni heyecanlandıran kadınla konuşmak hem de balkondan küçük park'ı izlemek beni son derece mutlu edecekti.bir süre hal hatır, eşşek katır muhabbetinden sonra msn'de konuşmanın ne kadar tuhaf bi şekilde kendisine keyif verdiğini anlattı ben de kesinlikle ona katıldığımı söyledim."-ama" dedi "-p.tesi son kez konuşucaz ve uzunca da bir süre msn'den konuşamayaz" dedi.ben olayı algılayamasam da ağzımdan istemsiz olarak "neden" kelimesi çıktı. okuduğu bölümden dolayı staja başlayacağını staj için de bir otelle anlaştığını,o otelde abi dediği kuzeninin müdür olduğunu bir çırpıda anlattı. olsun dedim telefon var."-ama telefona da ne kadar bakabilirim bilmiyorum" dedi. mutluluğum kısa sürmüştü binler. boğazıma birşeyler düğümlendi.son gücümü harcayarak nereye gideceğini sordum...

"-aslında sana yakın, marmaris" dedi. beyler size yemin ederim balkondan atlicaktım sevinçten. meralin triplerini kahrını problemlerini çektiğim için allahın beni ödüllendirdiğini düşünüyordum. üstelik benden bir gece önce yola çıkacaktı beyler. onun geleceği yerden(edirne)gelmesi, benim izmirden marmarise geçmemle hemen hemen yanı saatlerde olacaktı. deli olacaktım.ona söylediğimde inanamadı. şaka yapıyorsun dedi. yeminler ettim. saçma sapan kahkahalar atmaya başlamıştık. çok tuhaftı beyler. düşünsenize bir kızla internette tanışıyorsunuz ama çok muhabbet etmiyorsunuz. muhabbet etmeye başladıktan çok kısa bir süre sonra aynı yere iş icabı gideceğinizi öğreniyorsunuz.ben dedim kendi kendime allahın sevdiği bi kuluyum. beni meralle sınadı edayla da ödüllendiriyor. telefonu kapattıktan sonra hala sırıtıyordum. kutlamalıydım amk bunu üzerimi giyip arkadaşların müzik yaptığı rock barlardan birine gittim

beyler finalde marmaristeki fotolarımızı göstericem inanmayanlar cidden okumasın ben kimse okuyor diye yazmıyorum. içinden geldiği için içimi dökmek için yazıyorum istemeyenler gidebilir başlıkta denyo mıknatısı yok denyoluk yapmanın da alemi yok. neyse devam ediyorum;

Bar'a girdiğimde bizim çocukların kendilerinden geçmiş şekilde çaldıklarını görünce gülmeye başladım sebepsiz. solist arkadaşın bulaşmalarına bağıra bağıra cevap vermeye çalıştıktan sonra biramı alıp köşede tek başıma oturmaya müziğe eşlik etmeye başladım. telefonuma mesaj geldi. yollayan eda'ydı."-sana inanmıyorum adam" yazmıştı. gülmeye başladım sebepsiz mesajı yanıtlamak için "-cevapla" yazısını tıklar tıklamaz sanki hissetmişcesine meral aramaya başladı. müziğin sesinden kaçmak için dışarı çıktım ama küçük parkı daha önce gelmiş olan panpalar bilir orda gürültü hiç bitmez. açtım telefonumu ve dışarda olduğumu anlayan merak triplerine başladı. yaklaşık yarım saat onu dinledikten sonra bi şekilde kapattım telefonu yine bütün keyfimin anasını gibmeyi başarmıştı. meral kapatınca telefonuma iki mesaj daha geldiğini gördüm ikiside edadandı. edacığımdandı.yeniden yüzüm gülmeye başladı mesajları açtım ilkinde;

"-bak susuyosun yalancısın işte" yazmıştı ikinci mesajımda yine cevap vermememe gönderme yaparak "-küstüm" yazmıştı.bir insan trip atarken bile nasıl bu kadar tatlı olur diye düşünüyordum. yalancı falan değilim görüşürüz marmariste yazdım. sadece"-:)" yazdı. müzik dinlemeye devam ettim. gece baya geç saatte meral hanımın iyi geceler mesajını görüp yazsam mı yazmasam mı diye düşünürken bu saatte hala uyanık olduğumu görürse dışarda olduğumu anlar, anlarsa da kafamı giber, gibtiret amk diyip yattım uyudum. sabah maralin telefonuyla uyandım çığlık atar gibi konuşuyordu nerdesin sen dedi. uyumuşum ya noluyor dedim. kaçta eve döndüğümü sordu,eve geldiğim saatten baya erken bi saat söyledim.ne kadar çok uyumuşsun dedi inanmadığını ses tonuyla vurgulayarak. geciştirdikten sonra ona 2 gün sonra marmarise gideceğimi söyledim. yalandan sevinmiş gibi yaptı.ben çalışmadığım zaman parasız kalırdım binler. ailem beni yurtta kalıyor biliyordu ama ben hazırlıktan beri hep evde kaldım ve izmir gibi yerde kira parasını çıkarmak için sürekli belli mekanlarda müzik yaptım.o yüzden benim sevincime ortak olduğunu anlatıyordu ama traş... ne zaman gideceğimi öğrendi ya ne zamana kadar orda olacağımı hangi günler çalacağımı hangi saatler arasında çalacağımı sormaya başladı...

sabırla tek tek hepsine cevap verdim. ulan zaten gidiyordum gider ayak mevzu olmasın dedim. rahatlamıştı ama buna rağmen telefonu kapatırken -kızlara bakma gözlerini oyarım" diye şaka yapmayı da ihmal etmedi. normalde üzerine bile yürümüştüm bi kaç kez ama telefonda olunca ve ben de bu aralar alttan almaya çalışınca biti kanlanıyordu, artistlik yapıyordu telefonda. gülerek tamam dedim ama aklım fikrim edadaydı benim. sürekli aramak istiyodum aslında ama kendimi tutuyordum. gerek önceki kızlardan gerekese de meraldan edindiğim tecrübelerden bir kıza çok fazla yüz vermemem gerektiğini adım gibi iyi biliyordum. akşama doğru dayanamayıp aradım. naptığını sordum valiz hazırlıyorum dedi. yarın çıkmıyo musun ne bu şimdiden valiz hazırlamak diye sordum ama sorduktan hemen sonra edanın da bi kadın olduğu aklıma geldi. tabiki de koca koca valizler alıp bunları kıyafetle dolduracaktı. aferin aferin dedim.en güzel kıyafetlerini getir az biraz yanıma yakış diye şaka yaptım. oldu dedi sırf senin için giyinicem sanki dedi gülerek. nolacaktı ya dedim ordaki turistlere mi giyinicen tabi bana giyinicen dedim.sen biliyor musun marmarisi beni gezdirir misin dedi. bilmiyorum ama kaybola kaybola gezeriz öğreniriz ne olacak dedim."-tamam" dedi "-güzel fikir öğrenince de temmuz gibi erkek arkadaşım gelicek ben de onu gezdiririm" beyler sevgilisi varmış.ne sevgilisi ya dedim."sevgilim işte, sevgilim var benim" dedi...

ulan arkadaş dedim bu nasıl iş. sustum.çok normal bi durummuş gibi "-hadi görüşürüz sonra sen de hazırlık yap" dedi ve kapattı telefonu.bi 5 dakika falan kendime gelemedim sonra da kendi kendime oğlum senin de sevgilin var kızın sevgilisi olmasını neden bu kadar garipsedin ki üstelik güzel de kız amk dedim.eve gittim balkona oturdum dışarıyı seyretmeye başladım. grup arkadaşlarımdan bi tanesi aradı."-kanka yarın gece çıkalım sallana sallana gidelim evdeysen de geliyorum"dedi. gelen arkadaşın adı ibrahimdi ve perküsyon(vurmalı çalgılar seti diyebiliriz)çalıyordu.gel kanka dedim. çıktı geldi laflamaya ve olayı anlatmaya başladım.oha amk dedi sen sakın aşık olmayasın bu kıza dedi.yok be olm meralden daha anlayışlısı çıkınca aklıma takıldı sadece dedim. zaten sevgilisi var olm bişey olmaz ordan bakıcaz artık eğlencemize diyerek konuyu kapattım.o gece ibo benim evde kaldı. önce benim eşyaları hazırlayıp onun evine geçtik. annesi şahane yemeklet yapmıştı.ibo sen hazırlan diyerek mutfağa daldım. ailesinden uzak her öğrenci gibi çok nadir ev yemeği yiyordum.ben yemeklerde kendimi kaybetmişken edadan mesaj geldi. yola çıktığını yazmıştı. giblememeye çalışarak "iyi yolculuklar" yazdım ama baya baya takılıyordu kız kafama beyler. aşık mıydım lan yoksa.yok artık ebesinin amı, daha yüz yüze görüşmemiştik bile...

akşama doğru diğer arkadaşlarla haberleşip onların nasıl yapacağını sorduk zaten toplamda 4 kişiydik. solist de mekanın ortaklarından bi abiydi. diğer çocuklar gece otobüsle geleceklerdi.ben de iboyla beraber ibonun abisinin arabasıyla gidicektik. ibonun abisi oto servis işi yapıyordu ve birden fazla arabası vardı. opel corsa marka arbasını da bize vermişti. verirken de "-günlük 50 lira kira yazıyorum"diye şakasını da yapmıştı. akşam gidip kordonda bol miktarda çay içtikten sonra yola çıktık. henüz balçova tarafındayken eda aradı. otobüsün arabalı feribota bindiğini kendisinin de feribotun içinde tur attığını söyledi.ben de yola çıktığımı daha izmir il sınırları içersinde olduğumu biraz da böyle tripli bi şekilde anlattım ve kapattık.vay amk neyin tribini yapıyosam.o telefonu kapattıktan 2-10 dakika sonra meral aradı. onunla konuşmamız 30 saniye bile sürmedi. araba kullandığımı, alakasız bi saatte varacağım için arayamayacağımı sabah konuşacağımızı söyleyip onu da kapattım. hava mayısın ortaları gibi olmasına rağmen şahaneydi. muhabbet ede ede gidiyorduk. gece saat 02:00 sularında marmarise girmiştik artık. diğer tatil beldelerine çok gidip gelmeme rağmen marmarise ilk defa geliyordum. ortalık şahaneydi beyler.az sayıda türk vardı ve marmaris şahane bi tatil beldesiydi. arabayı park edip bundan sonra çalacağımız mekanın yerini aramaya başladık. sokak sokak dolaşırken hollandalı olduğunu tahmin ettiğimiz bi hatun kişi dilini çıkarıp bana "yalarım" işareti yapmıştı. beyler tamam sahnede bu tarz mevzular oluyordu ama oraya gelen hatunlar bile ne bileyim peçeteye yazıyorlar ya da tuvalette kıstımaya çalışıyolardı:) yolda böyle alenen yapanı da ilk defa görüyordum.bir süre aradıktan sonra mekanı bulduk. deniz gören bi yerde önünden sayısız insan geçen güzel bir bardı.

mekana girip mekan sahibiyle muhabbet etmeye başladık. efendi bi adamdı canımızı sıkmayacağa benziyordu."ben sizi yarın gelirsiniz sandım o yüzden yerinizi ayırtmadım ama yine ayarlarız bişeyler"dedi tamam dedik.en yakın otelden bize yer ayırttılar iyi dedik zaten uykumuzda gelmişti. eşyalarımızı ve arabımızı alıp bardaki garson çocuklardan biriyle otele gittik. adonis diye bi butik otel (otel adlarını gerçekten söylüyorum)önünde yüzme havuzu da olan müşterilerinden %90'ı yabancı olan bi oteldi.ibo gaza gelmişti çoktan, oteldeki bütün kadınları gibmekle alakalı planları vardı * ibo gibtir git diyip odama çıktım.bi duş aldıktan sonra edaya "-marmariste de hava şahana * " yazıp uyudum. uyandığımda hava çoktan aydınlanmıştı iboyu aradım o da diğer arkadaşları karşılamış sahilde bir yerde kahvaltı yapıyorlardı. yanlarına gittim ben de oturdum herkesin keyfi feci şekilde yerindeydi. üst baş ütüsü saç baş derken sahne vakti gelmişti apar topar mekana gittik ve edayı aramayı unutmuştum... sahnedeki ilk arada aradım bakmadı telefonuna, ikinci arada yine aradım yine bakmadı inceden merak da etmiştim ama meralin mesajını görünce yine sinirlerim tavan yapmıştı "gördün güzel kızları unut zaten" yazmıştı. aradım,kısa bir süre trip çektikten sonra "-memoryus ben galiba hamileyim, adetim gecikti midem de bulanıyor" dedi.

o an ölmedim ya ben uzun bir süre ölmem heralde beyler. nasıl yani falan demeden ağlamaya başladı. zaten dedi sen uzaktasın ben ne yapıcam tek başıma burda falan filan derken bi test al eczaneden dedim. alamam ben utanıtım diye yokuş yapmaya devam etti tam ben alır sana kargoyla yollarım dedim ama kafam durmuştu aslında. yalan söyleme ihtimali yüksekti çünkü korunuyordum amk kılıfsız iş yapmazdım ama prezervatif kutularındaki yazı da aklımdan çıkmıyordu "hiç bir yöntem %100 koruma sağlamaz" vay anasını ya elalem evlat sahini olmaya çalışır olamaz biz en olmadık zamanda kızı hamile bırakıyoruz istesek olmaz amk. çıkıp bir eczane buldum, eczacı genç kadına "gebelik testi" istediğimi söyleyince sırıtarak verdi bi gebelik testi. öyle bi durumdaydım ki karının sırıtması bile kafamı bozmuştu. çıkarken duyacağı şekilde "sen kimseye vermiyosun sanki" dedim ve çıktım. kendimce ayar vermiştim karıya ne alakaysa. elimde gebelik testiyle kargo şirketi aramaya başladım. eczane kargo şirketi derken bütün marmarisi dolandım amk hoş züt kadar yer tamam ama bu kadar mı alaksız yerde olur iki dükkan. karogya gidip testi merale yolladıktan sonra aradım.bak dedim sana öyle geliyordur, finallerin stresi yaz tatili derken gecikmiştir o yüzden sıkıntı yapma dedim. yine ağlamaya başladı "ya öyle değilse ben ne yaparım" aldırırız olur biter dedim ve bir süre daha konuştuktan sonra telefonu kapattım, allak bullak olmuştum. arabaya binip bi yüz metre daha gittikten sonra yine telefonum çalmaya başladı bu defa kayıtlı olmayan bir numaraydı sağ çektim ve telefonu açtım...

okuyan panpalarım akşam devam ederim biraz mola, okuyan herkesten özür dilerim

neyse devam ediyorum panpalar

efendim dememle yüzümün gülmesi hemen hemen aynı zamanlara denk geldi. arayan edaydı."-sen nerdesin bakalım,ne aradığın var ne sorduğun" burdayım dedim sadece salak salak, nerdesin dedi. çarşıdayım marmaris çarşıdayım dedim. başladınız mı çalmaya falan filan soruları derken onun staja başladığını ve feci yoğun olduğunu öğrendim. clup sultan maris diye bi otel. akşam fırat bulursam gelicem dedi. kapattık telefonu. tekrar yola çıkıcaktım ki bu defa da mesaj geldi yine edadan."bizim şef biliyormuş sizin barı onunla beraber gelebilirz ;)"yazmıştı. şef nerden çıktı amk dedim.ne ara bu kadar samimi oldu bu kız da akşam elin adamıyla bara gidicek. çok giblemedim. doğru otele geçtim. geçerken de yolda "sultan maris" tabelası aradı gözlerim ama bulamadım. üzerimi değiştirip bizim çocuklarla çarğıda eskiden "özsüt" şubesi olduğunu öğrendiğim bi dönerciye yemek yemeye gittik. yemek yerken herkesin neşesi yerindeydi ama bi benim kafam başka yerlerdeydi.eda bi şekilde hayatıma renk katmıştı evet ama meralin hamile kalma olasılığı aklımı feci şekilde kurcalıyordu. aldırırız dedim ama olası bi durumda nerde aldıracaktık o mu marmarise gelecekti ben mi mudanyaya gidicektim.ya operasyon sırasında ona bir şey olursa?? yemek yedim ama yediğim içtiğimden de çok haberdar değildim. önüme strafor koysalar yemek diye,yer sonra da ellerinize sağlık derdim,o derece kafam dağılmıştı...

yemekten sonra mekana geçtik, garsonlarla hoşbeş muhabbetten sonra herkes enstrümanının başına geçti, benim klarnet ve yan flütte akord problemi olmadığından aksamları birleştirip, mekandan da bir büyük boy çay alıp sahile çıktım.o zamanlar henüz sigarayı bırakmamıştım. sahildeki gemilere bakan bi bankta oturup çayla beraber sigara içmeye başladım. tıpkı yemek yerken olduğu gibi sigara içerken de naptığımın farkında değildim üst üste üç sigara içtiğimi mekana döndükten sonra pakete bakınca anlamıştım. saat 22 sıralarında biz çalmaya başladık. çok eğleniyordu mekandaki herkes ben dışında.şu huyumdan nefret ediyordum zaten, ulan zaten herşey olacığına varıyor neden bu kadar düşünüyorsun ki gibtir et işte değil mi,yok amk illa kafaya takacam. saat yarım sularında ara verdik ben yine sigara paketimi ve çakmağımı alıp bu defa bi şişe bira eşliğinde sahildeki yerime gitmeye başladım. bizim çocuklar surat yapıyordu onlardan ayrı takılıyorum diye ama emin olun beyler gibimde değildi. zaten biz iboyla aynı otelde kalıyorduk, ayhanın ve serdarın kaldığı yer bizim otelde yer olmadığı için farklıydı onlar armutalan tarafında eşyalı bi evde kalıyorlardı. sigaradan ilk dumanı alıp, geri üflemeden üzerine bir yudum bira çektim, telefonumun mesaj sesini duyar gibi oldum, telefonu çıkardığımda yanılmıştım, çalıyordu...

arayan edaydı, açtım."-nerdesin" dedi, bardayım dedim "-ben de bardayım" dedi gülerek tamam dur geliyorum dedim. sahilden bara baktığımda çok bişey görünmüyordu. biramı kafama dikip sigarayı da hızlı hızlı çektikten sonra bara doğru yürüdüm. zaten baya bi yakındım bara. içeriye yeni gelen bi adam ve bi kadın vardı. adam çok zayıf beyaz saçlı orta boylu 40 yaşlarında bir adamı, kadın ise benim yaşlarımda (o zaman 23)kızıl saçlı balık etliden biraz daha zayıf benden 10 cm daha kısa, beyaz tenli bi kadındı.ben bardan içeri girmeden kadın çıktı dışarı gülerek yanıma geldi ve sarıldık. sanki daha önceden tanışıyoruz da 5 senedir görüşmemişiz gibi bir sarılmaydı binler. kokusunu içime çektiğim an anladım bu yazın çok değişik olacağını.her yaz bir tatil beldesinde müzik yapar, para kazanır, eğlenir,karıyla kızla zaman geçirirdim ama bu yaz başka olacaktı, edanın kokusundan belliydi...

mekana geçtik, oturdum yanlarına yanındaki abi otelin restaurant şefiymiş. kuzeni yalnız çıkmasına musaade etmediğinden hasan abisiyle gelmiş öyle dedi.ama hasan abisi de pek de bi adi triplerinde değildi. bakışları tuhaftı edaya karşı hemen anladım bu durumu ama görüşeli 10 dakika olmuş söyleyemezdim. sahneye çıktık ve çalmaya başladık mekan sahibi solistimiz sesimin güzel olduğunu söylemişti ben arada mırıldanırken bana dönüp ben yoruldum sen söylesene bir iki tane dedi. olur abi dedim. önce klarnetle çalıp grup tual'in kasım şarkısını söyledim sonra da flütle çalıp levent yüksel'den med cezir'i söyledim. normalde yapar mıydım bilmiyorum ama eda var diye söyledim beyler itiraf ediyorum. şarkılar bittiğinde ise herkesten çok alkışlayan edaydı. program bitene kadar beklediler hasan abisiyle beraber. bitince de enstrümanları toplayıp yanlarına gittim.eda: "-çok güzel çalıyosun benim de yan flütüm var ama çalamıyorum" dedi. yanında getirdin mi dedim hayır dedi ama öğreticeksen söylerim kardeşime yollar kargoyla dedi. öğretirim tabiki dedim. herkes işini bitirince ayhan ve serdar yeni tanıştıkları iki kızla beraber eve geçtiler,biz ise ibo ben eda ve hasan abisiyle beraber "areena" diye bi diskoya gitmeye karar verdik ki o tarz yerlerden pek de haz etmem.o tarafa doğru giderken ben ibnon koluna girip "giberler olm ne işimiz var orda" dedim.ne bileyim amk hasan abi oraya gidelim dedi biz de tamam dedik işte dedi.vaz geçtim arıza çıkaracaktım.bu arada eda hasan abisinin yanında yürüyor ona bir şeyler anlatıyordu...

"-hasan abi eda, kafamız şişti zaten bizim kaç saattir boşverin başka zaman gideriz" diye seslendim onlara hasan abinin çok işine gelmemiş gibiydi ama eda evet ya napcaz ki orda diyince karşı çıkamadı."bizim otele gidelim havuz başında bişeyler içer muhabbet ederiz" dedim otele doğru yürümeye başladık. yaklaşık 15 dk yürüyecektik eda hala hasan abisiyle muhabbetteydi iboya göz kırparak "sen hasanı al eda bende dedim" gülerek onayladı eda ve "eda baksana bi" diyerek gevezelik yapmaya başladım.ibo da hasan abinin koluna girerek muhabbetler açıyor önden yürüyorlardı.biz de edayla baya gülmeye başladık.ben başımdan geçen komik mevzuları anlatıyordum eda da kahkahalara boğuluyordu.15 dakikanın sonunda otele gelmiştik o saatte sadece tek bir personel uyanıktı o da biraz suratını asarak kahve içecek bişeyler hazırladı. surat asmakta da haklıydı saat 4'ü geçmişti çünkü.1 saat kadar muhabbetteb sonra hasan abi ayağa kalktı ve "biz artık gidelim" dedi. herkes iyi sabahlar diledikten sonra birbirine iboyla kaldık başbaşa. iboya döndüm ve "biz artık gidelim" dedim ve suratımı buruşturarak "amcık" diye de ekledim. ibonun kahkasından sanırım oteldeki müşterilerin büyük bir kısmı uyandı,onu orda bırakarak odama çıktım duştayken mesaj sesi geldi,tam da durulanmadan telefonu elime aldım ve mesajı açtım...

devam edeyim mi lan cidden bekleyen var mı yoksa yavaş yavaş arada bir girip yazıcam, okuyan panpalara ayıp olmasın amk

yarın yazmaya devam ederim o zaman