ve 4. bölüm intikam

Necmi abi gittiğinden beri onu sabırsızlıkla bekliyordum . 3 gün olmuştu hala haber yoktu. O gittikten sonra 2 gün daha çalıştım. istifamı hastane yönetimine vermiştim. Başhekimin yüzünü görseniz inanamazsınız . Bu onu çok şaşırtmıştı . Bende bahane olarak TUS ( tıpta uzmanlık sınavı) 'a çalışacağımı belirttim. 3. gün evimde telefon bekledim . Bir türlü telefonum çalmadı. Akşama doğru telefonum çaldı baktım ki memleketimdeki annem arıyormuş .

Onunla konuşmayı kısa tuttuktan sonra tekrar beklemeye koyuldum. Gece 2 oldu adam hala aramadı. Ben de üzgün bir şekilde yatağıma yattım . Yarını bekleyecektim artık . Uyurken bir sese uyandım. Saat 4.13 idi çok iyi hatırlıyorum. Arayan Necmi abiydi . Sesi çok sertti.

Belli ki çok sinirliydi. "Telefona adamımı veriyorum evi tarif et gelip seni hemen alsınlar." Çok heyecanlanmıştım. Ben valizimi hazırlayım mı abi diyene kadar. Telefonunu addıbına vermişti. Telefondaki sesten Serkan'a verdiğini düşündüm. O sempatik adamın bile sesi titriyordu. Adresi verdim ve aşağı inip beklemeye başladım.

10 dakika sonra sokağın siyah bir bmw belirdi. Serkan çok öfkeliydi. Bana karşı olmadığını anlamamıştım ama olaya bir anlam verememiştim. Eve varmıştık . Ev dedim sanırım hata ettim. Mekan tam anlamıyla bir köşktü. Havuzu , bahçedeki sayısız güzellikler , kapıdaki korumalar mekan tam anlamıyla ekgibsizdi ; ama beni hızlıca içeri zütürdüler içeri girdiğimde manzara şoke ediciydi

Necmi abinin sağ kolu olarak düşündüğüm Ahmet kanlar içinde bir koltuğun üstünde yatıyordu . Diğer adamı da Batuhan Ahmet'in sağ göğsünde pansuman yapıyordu. Necmi abiyle göz göze gelir gelmez hastaneye zütürmemiz lazım dedim. Bana sert bir ses tonuyla "Olmazzz!" diye bağırdı.

-"Ameliyatı burada yapacaksın. Bodrum katı sana ayarlamıştık."
Bodrum kata indiğimiz an ben bir kez daha şok geçirdim. Sanki tam teşekkülü bir hastanedeydim. Necmi abinin Ahmet'in hastaneye gitmeyeceğini söyleyince aslında çok korkmuştum. Çünkü bu iş filmlerdeki gibi sen bize malzemeyi söyle biz getirelim mantığıyla olmuyordu. Necmi abi benim için bodrum katı hastaneye çevirmişti. Mükemmel bir ameliyathane ve laboratuvarı vardı. kendimi kaptırıyorken birden aklıma Ahmet geldi. yanımdaki Serkan'a Ahmet'i sedyeye koyup getirmelerini söyledim. Ben de ameliyathanede hazırlıklara başladım. Ahmet'i getirdiler şuuru kapalıydı ve çok kan kaybetmişti. Yaralanma nedenini sorduğum Serkan kurşun yediğini söyledi. Kan takviyesi lazımdı görünürde. içimden keşke bir de hemşirem olsaydı diye düşündüm.

Serkan'a Ahmet'in kan grubunu sordum. B rh negatif dedi. Neyse ki Batuhan ile kan grupları aynıymış Batuhan'ı hemen laboratuvara zütürüp kanını almaya başladım . Sonra tekrar Ahmet'e döndüm. Gerçekten bir yardımcı lazımdı bana. Ahmet'in yarası derindi ve sanırım kaburgayı parçalamıştı . Hemen ameliyathanede bulunan pratik röntgen cihazıyla Ahmet'in grafisini çektim. Bu arada Batuhan'ın yanına tekrar gittim ve 2 ünite kan hazırdı bile artık ameliyat başlayabilirdi.

kurşun akciğere isabet etmemiş neyse ki isabet etmesi onun ölümüne yol açabilirdi belki de ; ama kaburgalarından biri kelimenin tam anlamıyla parçalanmış un ufak olmuş. Nihayet kurşunu alıp çıkardım ve kan takviyesini yaptım. Bu iş gerçekten filmlerdeki gibi tek doktorla kolayca olmuyor. Ameliyat 2 saat sürdü ve ben bitmiştim..

Ameliyathaneden çıktım , herkes bana bakıyordu ve ben gayet artist bir tavırla Serkan Ahmet'i yukarıdaki odalardan birine sarsmadan yerleştir. Sanki köşk benim köşkümdü ..
Herkesin bakışı iyice şaşkın bakışa dönüştü ve o güzel müjdeyi verdim: " Haydi yine iyisiniz benim gibi doktora sahipsiniz."

O donuk ortam yerine sevince bırakmıştı Necmi abi birden geldi sarıldı ve "Önce benim hayatımı sonra adamımın hayatını kurtardın , helal olsun sana çocuk" dedi . ve ne istersem yapacağını söyledi. Bende bir "mekan baskını falan olursa beni de çağır" diyerek espri yaptım.
Sonra Serkan üstüme atladı. Sanki mafyanın değil şampiyonluk kutlaması olan takımın taraftarı içindeydim. Hiç gülmeyen Batuhan bile gülerek geldi ve bana teşekkür etti. Artık bu ortam benim ailem olacaktı hissediyordum sanki ..

şimdilik bu kadar öğlen devam ederim

Ne ara elime verdiğini anlayamadığım bu el bombalara tansiyonumu bayağı bir yükseltti. Serkan yaptığı bu işte de bir muziplik vardı. arabanın torpidosuna koymamı söyledi. Biz arabaya mühimmatları koyarken Necmi abi telefonla konuşuyordu.