En son terayla sınıfta yiyişmiştik, tutkunun zevkini biraz da olsa tattırdım. amacım ilk etapta şehvetini harekete geçirip gerisini kendisinin istemesini sağlamaktı. bu benim son fantezilerimden. daha zevkli oluyor... düşünsenize siz giblemiyrsunuz ama hatun gel beni gib diye yalvarıyor...

ben yemi attıktan sonra tekrar bir yem atmam. teradan mesaj bekliyorum yani. sınıfta şehvet dolu yiyişmeden sonraki akşam pıınnnkkk messenger mesajı geldi:

+ dünü hiç unutamıyorum...
- gerçekten mi? ne hissediyorsun?
+ aklıma geldikçe iliklerime kadar dudaklarını hissediyorum...
- hadi ya, az daha yiyecektin beni... (abazalığı karşı tarafama yükleme)
+ ne yapabilirim, kontrolü kaybettim, sonsuza dek sevişirdim seninle...
- o daha başlangıçtı, dokunmak yasak olduğu için bir şey yapamadım ben de
+ her şeyin serbest olmasını istiyorum!!!

she is ready! tam kıvama geldi kardeşlerim. bakın ben seni şöyle gibecem şöyle yalayacagım demiyorum... kendi istedi ben de isteklerini yerine getiriyorum... evet şimdi ilk geceye geçebilirim, benim odada...

artık ben de kontrolü kaybetmiştim... hızlıca şiddetin ve şehvetin birbirine karıştığı birleşme devam ediyordu... yaklaşık bi 10 dakika böyle devam etti ama zevki özellikle kasıklarımda ve tüm bedenimde hissediyorum... arada bir yavaşlayıp tekrar göz göze geliyoruz. yine gözlerindeki teslimiyeti ve tutkuyu görebiliyorum... bu bana gibişten daha fazla zevk veriyor...
daha fazla uzatmak istesem de artık dayanamayıp boşalmak üzereyken çavuşu saunadan çıkarıp teranın göbeğinin üstüne ne var ne yok boşalttım. kaç karıyla yattım paralı parasız ama bu kadar zevkle boşalmamaıştım çünkü aşk vardı, tutku vardı... boşaldıktan sonra peçeteyle karnını temizledim ve başını göğsüme alıp yatağa uzanmadan önce şu şarkıyı açtım youtube babadan:

https://www.youtube.com/watch?v=9Pes54J8PVw

biraz dinlenip devam edecegim kardeşlerim, buzbag beni bekler...

sağolun kardeşlerim, bu bir hikaye değil... olanı aynen anlatıyorum. amacım sizin de ekgib fazla her neyse sahip olduğunuz cinsellik bilginize katkıda bulunmak, yaşadığım tecrübe ile...

devam ediyorum hemen şimdi...

1 saate yakın ön sevişme sonrası yine kendinden geçti terra... bir taktik daha:
TAKTiK 4: ilerde evlendiğinizde ya da öncesinde ciks yapacaksanız ön sevişmeyi tutabildiğiniz kadar uzun tutun. aksi halde hem kendinizin ve özelliklede dişinizin alacağı zevki düşürürsünüz...

bu kez kafam daha güzel... macar şarabı tatlı idi... yani hemen kana karışan cinsten... elimi zor kaldırıyorum amk. sarhoşken de kolay kolay boşalamam... sakso ancak boşaltır... lakin tera ya o kadar aşığım ki sanki karım gibi görüyorum... yani sakso çektirme fikrim yok... kıyamıyorum bebeğime... (marmarise geldiğinde anal dahil her takı yaptık o başka, aşk işte ilk önce kör ediyor adamı... ) yine başladık cikse... bu kez öncekine göre daha sert ve hızlı istedi... ben de hiç olmadığım kadar hızlıyım.. yataktan gacır gucur ses geliyor... tera yine inlemeden bağırtıya geçti... yan odadaki abla ve abi kesin duymuştur... napiyim örnek olsun amk. terayı üstüme alıp giriş çıkışları kendine bıraktım... ben yastığı sırtıma aldım ve göz göz gibişmeye devam ediyoruz. aklınızda bulunsun, kadının en kolay orgazm olduğu pozisyon üstte olduğu ve giriş çıkışları kendi yönettiği pozisyondor. (TAKTiK 4 veya 5 kafam güzel unuttum binler)... yaklaşık 10 dakika zıplayıp durdu ben zevk alıyorum ama önce onu boşaltmalıyım... sonunda daha da hızlanmaya ve yılan gibi beden hareketleriyle gibimin üstünde dolanmaya başladı... ellerim zaten bazen zıp zıplayan göğüslerini yakalamaya ve avuçlamaya çalışırken bazen de kalçalarını avuçlamakla meşgul...
orgazma yakın olduğunu yüzünden çok rahat anlayabiliyordum... gözleri kapalı nefes nefese kalmıştı... sesi ağlamaya yakın bir tonda macarca bir şeyler söylüyor... aniden göğsümü kollarımı sıkmaya başladı... ağzıma sıçtı amk. acıttı şerefsizim... kendini kaybedip üstüme yığıldı... titrediğini farketim 1-2 dakika öylece bekledik... sadece boyun boyuna sarılısyoruz... o hala üstteyken... ve aramızda geçen konuşma diğer entriye...

millet uyudu hep... herkes mi liseli ergendi lan zütveren kardeşlerim? neyse sonrasını yarına bırakalım... hedef kitleme ulaşamadım millet gidip yalan yanlış kurmaca hikayelere sarıyor... neyse dinleyenlere teşekkürler binler. yarın işten kalan zamanda yazarım...

KURAL 7: Sabırlı olun, sabır insanı hayvandan ayıran en önemli özellik... evrim bunu söyler.

kardeşlerim, çeyrek şişe şarap kaldı... kafam çooook iyi toparlayamadım. yarın sabah iş var. turist geldi almanyadan. oç ları tam 6 da hazır bekliyorlar otelin önünde... siz sindire sindire bir kez daha okuyun... vermek istediklerimi alsanız yeter... yannak değil lan bilgi *

hadi Tanrıya emanet

Sonrasında 3-4 gün hiç yazışmadık… aslında onların kültürüne göre bir sıkıntı yok. Çünkü niyeti beni aldatmak değildi. Bizim kültür araplar sağolsun karıyı sürekli kıskanan ve hiç ona güvenmeyen, paket gibi sarmalayıp insan içine sokmayan fikirlerden etkilendiği için kültür çatışması yaşıyorduk… ben onun yazmasını beklerken o benden daha yürekli çıktı…yazmıyor amk! Okulda zaten yüzüme bile bakmıyor! Beni görünce o saf yüzü bir anda geriliyor ve yüzünü başka yere çeviriyor…. Aha dedim yannanı yedik…her zaman taktik işe yarayacak diye bir şey yok…diğer yandan pkklı huur çocuğunun resimlerinin altında Türkçe kürtçe karışık yorumlar var. Genelinde, “iyi karı bulmuşsun” yorumları var. Ben gördükçe deliriyorum. bine yazacaktım sil resmi diye ama bunu teranın yaptırmasını istedim. Böylece tekrar iletişime geçmiş olacaktık…1 hafta sonra akşam yazdım:
- Çok kızgınım. Biliyorsun. Bari o vatan haini bine söyle resmi faceden silsin…bunu yaparsan bana büyük bir iyilik yaparsın, lütfen seninle beraber olan resimleri sildir…
+ cevap yok...
- tera lütfen cevap verir misin?
+ cevap tok (2 gün oldu)

Evet beyler, ava giden avlandı... macar kızı züt etti beni... mohaç meydan muharebesinin öcü benden çıktı sanki... sonrasında tahmin edin ne oldu? tahminleri yazın bekliyorum...

tera üzerimdeyken önceki gibi pasif kalmayı bırakıyorum. çoğunlukla iki elimle kalçalarını kavrayıp tüm gücümle girip çıkıyorum... gemini nin remixi zaten daha da heyecanlandırıyor... artık pasif değilim! üstümde olsa bile tüm kontrol bende... o kadar şehvetle girip çıkıyorum ki belimde ağrı başlamasına rağmen devam! artık tera benim için aşık olduğum kadın olmaktan çıkmış bir ciks kölesi haline gelmişti... aralarda gidip gelen orgazma rağmen tera bir önceki sevişmelerimiz kadar kendini kaybetmiyordu... tutku kayboldu beyler... ve bir pkklı bin yüzünden eskisi gibi olamadı...

tera orgazm yaşamadan dogy de yine kalçalarına boşaldım... bu kez ben silmedim vurdum kafayı yattım. arkadan geldi sarıldı... yine ikiye bölündüm... bir tarafım ezilen ve öfke dolu taraf, diğer taraf şefkatli ve teraya aşık ... müziğin etkisinden midir yoksa yaşananların etkisi mi bilmem o an için öfke dolu tarafım daha güçlüydü... bir ben ama iki farklı kişiliğe bölündüğümü çok iyi hatırlıyorum amk. başım yastıkta ama bu iki kişilik sürekli çatışma halinde! melek ve şeytan gibi... ateş ve su gibi... o gece öylece uyuya kaldık... taki güneş doğarken şu şarkı notebooktan çalmaya başlayana kadar... (müzik benim vazgeçilmezim binler... şu an o anı yaşıyorum aynen... )

https://www.youtube.com/watch?v=u23DE-7wN9Q

Yael naim... my dream! tera çok zekisin... şarkıyı duyar duymaz ilk geceye gittim: tutku dolu, aşk dolu, romantizm dolu. elim kolum bağlandı amk. müzikle beraber ilk geceyi hatırlamam ve teranın o gülümseyen yüzü: beyaz, saf ve samimi... yavaş yavaş sevişmeye başladık... sessiz ve sakin... ilk gece gibi... müziğin ritmine uygun... ahhh tera! i am in love with you! mee too honey... ilk geceye benzer bir sevişmeyle devam ettik. önce tera kendiini kaybettiği orgazmını yaşadı sonrasında ben ... kalan 2 günü sürekli sevişerek geçirdik. kendi isteğiyle oral ve anal ciks de denedik. ama anal ciksten her ikimiz de hoşlanmadık... çünkü anal ciks evrimin ilkelerine aykırıydı... otobüs ile uzun bir yolculukla tekrar üni okuduğumuz şehre döndük. haftanın 7 günü beraberiz... bir bütün olduk artık... her şey çok güzel devam edebilir miydi? her güzelliğin sonu var beyler... bunu hepimiz yaşıyoruz... haziran sonunda macarları memleketlerine gönderdik. ayrılış haftasını hiç hatırlamak bile istemiyorum...

Her insan yapayalnızdır. Herkes bir yere kadar beyler. tera nın şarkısı gibi... so lonely! sizi yael ablanın "yalnızlık" şarkısıyla başbaşa bırakıyorum, iyi geceler kardeşlerim...

https://www.youtube.com/watch?v=DzDpHQK4bcw