-
101.
+1Toplam 500 liramız vardı cebimizde Emre ile. 240 veya 280di kalma yerine gitti para. Apart hoteldi. Demesinler mi 17 yaşındasınız daha dışarıdan biri gelirse sıkıntı çıkar. Hani kafamdan bir şey geçtiğinden değil he, hayalimiz vardı Dead Silence'ı izleyecektik beraber uzanıp. Belki biraz da yiyişirdik hani hala safım. Fazlası geçmiyor aklımdan geçirttirmiyorum. Ordan bir gol yedim. Buluştum Melisa'yla ilk gün. Gezdik Korupark'ın arkasında bir bahçe var büyükçe, banklar falan var da sessiz sakin neredeyse kimse yok. Oturduk oraya tüm gün hasret giderdik. Öptüm bol bol. O da öptü.
-
102.
+2Ben döndüm, çok uzaktaydı tuttuğumuz yer şehir merkezine. 2.5 saat yol sürüyordu sadece. Her gün istanbula gidip gelmiş gibi oluyordum. Ama hiç sorun değildi sadece onu görmek istiyordum. Geceleri yarın neler yapacağımızı konuşup duruyorduk. Bu sefer biraz daha cürretkardı bu konuşmalar tabi.
Ertesi gün beyler Emre ile ben beraber gittik Korupark'a. Beraber yemek yiyecektik, Emre oradan kültürpark'ı görmeye gidecekti biz de Melisa ile sinemaya giricektik. Melisa'yı otobüse bırakıp Emreyle buluşacaktım takılacaktık. Planladığımız gibi oldu. Yemekler yendi, sonrasında Melisa ve kendime biletleri aldım. Başladık yukarıda beklemeye. Oturduk konuştuk. Chef filmine bilet almıştık. Hatırlamamın sebebi ise aynı filme 3 kere ard arda girmemiz ve bir kere bile izlemememizdi. -
103.
+1Girdik sinemaya. Kimse yok. Bom boş anasını satayım. Film başladı 5 dakika sonra 5-6 sıra önümüze bizim yaşlarımızda sevgililer oturdu he iyi dedik.
Rahat durmuyor tabi. Öncesine konuştuk zaten, utanmamız çekinmemiz kalmadı. Baş başa zaten kalamıyoruz. Fırsat kolluyoruz yani birbirimize yapışmak için. Direk öpmeye başladı bu bir an. iyice tuttum onu ama bırakmayacakmış gibi. Daha çok kendime çektikçe ben geldi üstüme. Sinemadayız kim nerden görecek dıbına koyayım rahatlığı vardı ikimizde de. ilk kez orada yiyiştik. Ellerimiz birbirimize sarılırken titriyordu. -
104.
+290 dakika maça çıkmış gibi sürmedi tabi bu böyle. Duraksamalar oldu, sakinlik. Sonra bir daha. Doymadık, bir kere daha girdik filme. Nolur nolmaz biletini aldım ama soran bile olmadı keşke almasaydım. Girdik bu sefer ben atıldım ona doğru. Hayatımda bebelik zamanımdan sonra ilk kez bir çift göğüsle o kadar yakınlaşmıştım. Tabi her gün sabahları okula giderken ki minibüste bana doğru dönük olan dayıların sarkmış memeleri saymazsak.
-
105.
+2O günden önce ne konuştuysak hepsinin acısını çıkarmaya çalışıyorduk beyler. Yaptığımız şey adeta buydu. Özlem gidermeyi geçmiştik artık şehvetle dokunuyorduk birbirimize. Derken hiç beklemediğim bir olay gelişti. Bunu evet konuşmuştuk ama sadece hayalini kurmuştuk nasıl olur acaba falan diye. Şöyle yaparım böyle yaparım olayı yok yani. 3. kez girdiğimizde olmuştu bu filme. Biletsiz girmiştik bu sefer zaten. Hatta içeriden hiç çıkmamıştık yani girmeyi bırak. Üzerimdeyken, öpüşürken bir den aşağıya çekti kendini. indi üzerimden ve elini şortumun içine soktu. Napıyorsun desem direk harbi napıyorum amk diyecek gibiydi hiç bozmadım, cesaretlenmişti ve bozmadım yani hani gerisinde nolmuş olabilir acaba amk anlattırmayın. Çavuş bayramda.
Biraz öyle oyalandıktan sonra geçti oturdu yerine. Gülümsüyordu yine ama kaçamak bakıyordu. Çok utanmıştı ama biliyordu utanmaması gerektiğini. Sadece elinde değildi. Ondan sonra yalan olmasın bir 10-15 dakika normalce film izledik ama benim kafa zaten gidik. Sadece ortalık durulsun diye. O sırada da zaten 1 sıra önümüze 6-7 koltuk solumuza yaşlı teyzenin biriyle torunu herhalde oturdular. -
106.
+2Zaten durulmuştuk. Çavuş durulmamış olabilir ama aklımdan pislik geçtiği için falan değil. Erkeklik hali sadece, ki o zamanlar bundan çok utanıyodum ben sapık mıyım acaba diye ama düşünmüyodum ki bi şey. Yine de öyleydi amk nöbet tutar gibiydi çavuş.
Filmin 2. yarısının ortalarında işte sakin sakin oturuyoruz. En fazla yaptığımız şey arada bi öpüşmek, o da kısa kısa. Boynumu falan öpüyor arada sade ve kısa şekilde sarılmışız birbirimize duruyoruz. Bu teyze çıktı torununu alıp. Biz izlemeye devam ediyoruz. Geri geldiler daha ön tarafa oturdular. Yaklaşık 1 dakika sonra görevli geldi dedi ki rica etsem çıkar mısınız sinemadan. Abi kafamdan aşağı kaynar sular döküldü de hiçbir şekilde rezillik çıkaramazdım. Hakkım bile olsa. Çünkü Melisa'nın çok sık gittiği bir yerdi bu 1. Rezillik çıksa hatırlanırdı bu 2. Orda kimi nereye dövüyosun anasını satayım 5 kişiler dayak yesen geri kalan günlerin de heba olucak bu 3. Hiçbir şey demedim çıktık Melisayla. Aynı anda şu cümleyi söyledik : dıbına kodumun karısı. Aynı andaydı beyler güldük ikimiz de unuttuk gitti tatlıya bağlandı böylece. -
107.
+2Sonra bıraktım onu otobüs'e ve metronun yolunu tuttum. Ama bitmiştim beyler. Bitmiştim gerçek anlamda. Kasık ağrısı denilen meret beni ilk Bursa'ya gittiğimde anlamsız şekilde sarıyordu biliyordum zaten ama Zekiye ablalarda evde yatıyordum biraz sorun olmuyordu. Bu sefer yoldaydım ve her adımımda canım daha fazla acıyordu. Ama yine de dimdik yürüyordum ve dimdik yürüdüğüm için daha da acıyordu böyle katlana katlana gidiyordu.
-
108.
+3Emre'nin yanına giderken oturma şansım oldu. 1 saat kadar süren yolda az da olsa kendime gelmiştim. Sonra pek etkilemedi zaten. Gittik Kültürpark'ta takıldık yemek yedik Emre ile. Sonrasında evin yolunu tuttuk. 2.5 saat süren yoldan sonra akşam saat 8 falandı. Girdik bir internet kafeye oyun attık. Ne attığımızı ben hatırlamıyorum da o hatırlayosa yazsın. 1 saat sonra çıktık evimiz yürüyerek yakındı oraya. Giderken aldık biralarımızı. Gittik eve laptop'u boşuna mı getirdik dıbına koyim içinde dizi de vardı derken dizi izliyorduk Emre'yle zaten. Açtık yine izleye izleye yedik içtik.
Sonra Emre uyudu ben 3 saat daha Melisayla konuştum. Uyuduk, uyandık. Emre dedi ben buralarda takılcam bugün sen git. Eyv dedim gittim hazırlanıp. Kültürpark civarlarında dolandık yeniden. Eski gelişimdeki olayların yerlerinden geçtik falan. Ahmet amcayı yad ettik öyle geçti o gün de. Sonrası öyleydi beyler işte geldi ayrılık günümüze. -
109.
+3Cuma günüydü yine sanırım. Melisa'yla görüşemeyecektik zaten. Emre'yle çıktık yola. Beyler 500 liramız vardı demiştim hatırlarsınız. 400 ile gidecektik demiştik ki 500 alalım olm rahaaaat rahaaaat yeter de yanımızda bulunsun. Zaten gelince kenara atarız geri. Anasını gibeyim minibüse 2 lira verdik allahtan öğrenci alıyorlardı yazın da. Ki vermesek de zütürürlerdi çok insancıl oranın minibüs şoförleri. Neyse verdik 2 lirayı. Emre'nin akbilindeki para duruyordu allahtan, bende de az vardı. Otobüse tam yetti. Bindik. Gidiyoruz. Biletleri önceden aldığımız için sorun yok. Gittik otogara. Otobüs kalkış saatine 3 saat var biz açız. Duruyoruz öyle uykumuz da var. Bankta oturduk az saçma sapan makara kukara geçti.
Cepte var 25 kuruş. Diyoruz ki otobüs kalksa da artık gitmeye başlasak. Hani aklımızda eve gidelim de yemek yeriz bari yok he. Nerde oraya kadar dayanabilecek güç. Çok açız. Otobüs kalksa da ikram verseler ikişer tane alırız kekleri idare eder. Anasını gibtimin otobüsünde ikram vermediler.
Feribota bindi otobüs. Yukarı çıktık Emre'yle. Benim uykum var çok feci üşürüm uykuluyken. Dedim ben iniyorum sen in ben burdayım dedi. indim oturdum koltuğuma ayağımın altında bi şey var. Aldım açılmamış eti cin paketi. Allah affetsin dedim indirdim cebe. Emre'ye mesaj çaktım böyle böyle eti cin buldum gel yarısını vereyim. Bırak lan bana da dedi birazdan incem. Şimdi in yoksa yerim dayanamıyom dedim. Bırak lan işte birazdan incem dedi. Gömdüm beyler benden survivor falan olmaz o gün anladım. -
110.
+3Neyse geçti iyi kötü yolculuk hikayemiz de. Melisayla baya baya iyiyiz artık. Çok seviyorum falan nasıl bağlıyım ama. Kaybedeni gibsinler diyorum. Ve şöyle bir huyu vardır hep barışırız bu yüzden. Kavga ederiz, ben çok sinirlenirim çünkü sinirlendiriyor. Anlamsız şeyler söylüyor sırf beni üzmek için. Ben sorunun odağına inmeye çalışırken o benle sidik yarıştırıyor ben de çekip gidiyorum. Ama hiçbir zaman bırakıp gitmiyordu hep koşardı peşimden öyle zamanlarda gel buraya falan derdi. Konuşmaya devam ederdik.
-
111.
+11 ay falan geçti aradan. Bu soğuk davranıyor bana. Aşırı derece soğuk. Hiç alışık olmadığım şekilde. Resmen ağzıma sıçıyor ve umrunda değilim. Neden diyorum cevap vermiyor. Geçiştirip duruyor.
Doğum günü yaklaşıyordu ve ben ne yapacağımı çok iyi biliyordum. Bu ise hala ağzıma sıçmakla meşguldü. Nedensiz bir şekilde hem de. Beyler canımdan can gidiyordu ya. Uyuyamıyordum edemiyordum.
Bana dedi ki Mete ben seninle daha fazla konuşmak istemiyorum. Eskisi gibi gelmiyorsun bana. Eğlenceli ve zekisin, bu değişmez sende ama bana eğlenceli gelmiyorsun artık dedi. Ne bileyim burada senin suçun da yok bir şey de yapmadın ama bilmiyorum işte, istemiyorum. -
112.
+3Köpek gibiydim peşinden. Gurur falan dinlemedim resmen. Önce kızdım baya kızdım. Ama sonra yalvardım resmen. Bunun bir huyu vardı, damarına bastığında hemen içindekileri su yüzüne çıkarırdı tutamazdı kendini. Geçti iki hafta falan. Doğum günü geldi gelecek. Ekimin sonlarındayız 7 Kasım bunun doğum günü.
Bir kitabı çok istiyordu bu fakat bulamıyordu yayından kalkmıştı kitap. Cidden bulması çok zordu belki de bulamazdık yani. Haftasonum vardı aramak için. Ben istanbul'u bilen bir adam değildim dediğim gibi. Hala da bilmem pek öyle. En az 300 kitapçı gezdim gençler hasta hasta. 38-39 derece ateşle, yağmur çamur dinlemeden en az 300 kitapçı gezdim o 2 günde. -
113.
+1Kadıköy'de eski püskü yanlışlıkla gördüğüm bir kitapçıya uğradım en son işte. 3-5 kitapçı daha bakarım eve giderim diyordum artık bulamamıştım çok üzülüyordum. Yaşlı bir amca vardı içerde antika bir dükkandı zaten amca da ayak uydurmuş resmen. Durumu izah ettim böyle böyle yayımdan kalkmış dedi dur bir arkadaşımı arayayım. Koleksiyonunda böyle şeyleri biriktirir o belki vardır dedi.
Arkadaşının var dediğini duydum telefondan nasıl seviniyorum kaç para olursa olsun alıcam onu. Adamla ben konuştum bana dedi ki elden vermek zor olur ama gittigidiyor'a koyayım şu saatte sen de al olur mu dedi. Tamam dedim parasını sordum çok da ucuzdu. Anlamsız bir derecede. Ağzım kulaklarımda eve gidiyorum hastalık falan geçmiş dinçleşmiş gibiydim. Gittim eve direk annemin kartından çektim akşam saat 8'de. Amacım da Melisa'ya doğum gününde zütürmek.
Mesaj attım en sonunda cevap verdi hanfendi. Konuşuyoruz falan Melisa dedim doğum gününde seni görmek istiyorum. Olmaz falan dedi arkadaşlarımla olucam tüm gün, zamanım da az olucak. Sonra görsem falan derken cevap vermedi. Sinirlerim tepeme attı. Başka bir kız vardı siteden bir ara yazan. idil diye. Ama o benim için ağır gibletti. Rahat bir kızdı ve baya da güzeldi. Tabi ilk zamanlarda böyle düşünüyordum. Melisa'dan sonra özgüvenimi az çok toparlamıştım ve bu kızla konuştum 1-2 gün. -
114.
+4Okuyanlara teşekkürler gençler yarın çok erken kalkıcam, geldiğimde devam ederiz.
-
-
1.
0en güzel yerde bıraktın amcık ya
-
1.
-
115.
0--- Geldim beyler yazdım boş kaldığım zamanlarda not defterine, büyük bir part geliyor ---
-
116.
+3Beylikdüzü'ne bu kızı görmeye gittim. Resmen buluştuk yani. ismi garip olan bi yunan tanrısını anımsatan bir avm vardı orda oraya gittik. O istedi yani. Yemekti sinemaydı derken gayet rahat takılıyoruz. Bende yine bi çekince var ama çünkü aklım hep Melisa'da. Resmen kafam attığı için yazışıyorum bu kızla ve Melisa'yı köşeye sıkıştırıp içindekileri döktürecektim sadece bu.Tümünü Göster
Sinemada öptü bu kız beni ama karşılık vermedim gibi. N'oldu dedi, hiçbir şey dedim ama ne o bir daha yeltendi ne de ben konusunu açtım. Eve gelince telefonu şarja koyduğumda Melisa'dan mesaj vardı. N'apıyorsun nerelerdesin iyi misin gibisinden. Hiç iyi değildim fakat dedim iyiyim. Unuttum seni sanırım çok güzel bir kızla tanıştım. Buluştuk bugün, hiç beklemiyordum ama öptü geri çektim kendimi fakat istemsiz oldu yani güzeldi dedim.
Çünkü huyunu biliyorum bu bunları duyunca çıldıracak, ağzındaki baklaları dökecek. Ve öyle de oldu. Döktü her şeyini, başkasıyla yazıştığını söyledi. Ss attı hatta. Nasıl canım yanıyordu beyler. Bekledim yazısını bitirene kadar. Bitirdi. Yalandı dedim, yem atmıştım dedim bunları duymak için. Kendine iyi bak Melisa dedim.
Aradı açmadım o gece en son telefonu kapadım yattım uyudum. Ruhsuz gibiydim en sonunda. Canım da yanmayı bırakmıştı düşünemiyordum bile. Koşturdu peşimden. Çok özür diledi. Defalarca hem de. Yalvardı da yalvardı ama seviyordum ya. Ben de başka kızla gezmiştim sonuçta o bunu affedebilmişti. Tamam onun yüzündendi zaten ama hataydı sonuçta. Affettik birbirimizi.
Ama yine uzun sürmedi. Ulan doğum gününe kalmış 1 hafta. Yeniden bi haller tavırlar. Ayrılalıma geldi konu artık o kadar çocuk oyuncağı olmuştu ki.ma içimde garip bir histir ki, bakın bunaldım orası ayrı. Ama küçük bir çocuk annesine nasıl bağlıdır öyle bir bağ ile görmek istiyordum onu. Ya ayrılsak da fark etmez diyordum sadece bir kere göreyim sarılayım kokusunu içime çekeyim gerçek kokusunu. Zaten ezberimdeydi. Bunu düşünüp çıldırıp ağlıyordum evde durmadan. Ağzıma bu kadar nasıl sıçmasına izin verir olduğumu düşünüp ona da sinirden ağlıyordum bu sefer.
O kitabı ona verip, sarılıp gidicektim beyler tek amacım buydu onun için yalvarıyordum nolur bi 15 dakikanı ayır bana diye. Ayırmadı.. Sürprizini söyledim. Melisa dedim ben sana bunu buldum. Çok araştırdım ve buldum. Hem bunu veririm doğum günü hediyen. Karşılığında bir kere sarıl çok bir şey istemiyorum dedim. -
117.
+3Bu cümleden tek odaklandığı kısım kitaptı. Nasıl buldun falan birden havalara uçtu. Sanki karşısında içi parçalanan biri yokmuş gibi nasıl seviniyor. Yine de sevindim beyler. Sevindirmiştim onu. Oldu bu iş dedim görücek beni. Dediği şey aynen şuydu : Sen kitabı kargoya yolla ben parasını veririm teşekkür ederim
( Bak yine içim acıdı huur çocuğu ). -
-
1.
0Kardeş kusura bakmada dıbına saplıyım o kızın
-
1.
-
118.
+3Ulan beynimden vurulmuşa döndüm adeta bir ibrahim Tatlıses'tim o an. Headshot yedim dıbına koyayım. Öyle mi dedim. Sen hiçbir şeyi hak etmiyorsun ya dedim. Ulan nerede o benim tatlı, minnak sevdiğim kız ya dedim ne ara böyle oldun? N'aptım lan ben sana dedim. Çok mu gördün bana bunu sana yapışmadım da sadece bir sarılmak istedim huur çocuğu dedim. Aynen bunu dedim.
-
119.
+3Gittim kitabın ilk, önsöz kısmını ateşe verdim fotoğraf çektim yırttım hemen. Kitap sağlam ama o fotoyu buna attım. Al ananın dıbına sokarsın artık kitabını dedim. Beyler aradı, açtım. O kitap için ağladı biliyor musunuz. Kapadım suratına. Kitap için üzülmüştü. Gram umrunda değildim ya. Sümük kadar değerim yoktu gözünde.
Sonra beyler. Sonrasında işte kaçan kovalanır derler ya. 2 Gün yazmadı zaten telefonu da bir kere elime almadım yazsaydı da konuşmazdık. Bir yazmaya başladı. Gel nolur gel sokmuşum kitabına falan. Kendine küfürler etti. Hiç cevap vermedim. Ne telefonlarını açıyordum ne bir şey. Doğum günü geçti hala yazıyordu. Dedim yarın geliyorum Melisa. Ama ayrılmak için. Kitabı da yakmadım veririm yarın. Tamam dedi sadece gel. Gittim. Amacım ayrılmak. Ciddi ciddi bitecekti artık. Buluştuk. Sarılmak istedi, elimi koydum. Oturalım bir yere o kadar geldin bari son günümüzü geçirelim olur mu dedi. istemedim fazla ama hadi dedim sonuçta son günümüz dedi dedim.
Hava buz. Donuyor bu, ben uykum olmadıkça veya hasta olmadıkça üşüdüğüm görülmemiş insanım. Anlamsız derecede buz da tutsam üşüdüğümü anlamıyorum ak. Benim için hava hoş. Bu titriyor gözüme bakıyor dik dik hiç dönmüyorum. Biraz daha geçti zaman. Donmak için mi oturdun buraya dedim. -
120.
+2 -1Bugün yazdıklarımı tek part şeklinde bir yorumda atsam n'olur beyler? Hikaye bitti gibi zaten bugün. Çok uzun gözükmesin gözünüze diye part part atıyorum ama tek seferde atsam daha mantıklı değil mi paragraflar halinde?
başlık yok! burası bom boş!