liseliler dağıldıysa anlatmaya başlıyorum

leonarda di caprionun the beach filmindeki gib bi şey istiyosun sanırım.

1) orman vs gibi yerler olmaz, sadece kamp yapabilirsin, ziraat hayvancılık gibi şeyler için bir köye yerleşmen gerekir.
2) karadenik boyunca kastamonudan trabzona kadar halkı istanbula göçüp boşalmış pek çok köy ya da yayla var. öncelikle buralardaki eski evleri ve bir miktar tarlayı satın alman lazım.
3) civarındaki köylerde insanlar nispeten hoş görülü olması lazım yoksa kesin problem olur.
4) değişik alanlarda eğitimli kişiler ( ziraat, hayvancılık, sağlık, mühendislik vs) eğitimli kişiler bu ekipte yer almalı. herkes kendi alanıyla ilgili çeşitli alet edevat malzemeyi filan yanında getirmeli.
5) elektrik ve iletişim araçları olup olmayacağına karar vermelisiniz. tlf bilgisayar önemli değil bence, ancak ekipteki bir mühendis eliyle kendi elektriğinizi üretmeniz akıllıca olacaktır. taş devri moduna gitmek mallıktan öte bi şey olmaz.
6) beslenme alışkanlığınızı değiştirmelisiniz. artık ektiğiniz buğday, tatsız ytuzsuz domates biber yumurta vs ile yaşayacaksınız. ektiğiniz sebze vs yi de ancak yılın 5-10 günü yiyeceksiniz. kalan günler ekmek, pekmez ( üzüm dikmişseniz) yumurta ( yılın 4 ayı tavuk yumurtlamaz), peynir ( ineklerinizin sütünden çökelek yapın uzun ömürlü olur) ya da kurutulmuş sebze yiyebilirsiniz ancak.
7) köyde emniyetiniz için avtüfeği alın, ayılar kurtlar gibmesin.
8) koyun besleyin ilerde iplik yapıp giysi, yorgan filan yapacaksınız.
9) bol bol kiteap zütürün, özellikle bi şeyin nasıl yapılacağını anlatan türde.
10) bu köyde sosyalizm vs olmaz, olsa olsa ilkel komünizm tarzı bi şey olur, o da uzun sürmez. hedefiniz izmler peşinde koşmak yerine bir anadolu köylüsünün yaşam modeline yakın olsun.
11) şehirle mutlaka iletişimiz olacak, kaçınılmaz bu. zütünüzü taşa silebilirsiniz ama elin tak olunca sabun isteyeceksin.
12) suya yakın bir yer lazım, hem içme, hemde kullanma, sulama amaçlı. köylerde adamın zütü donar, ısınmak için yakacak lazım. çalı çırpıyla kışı geçirmek mümkün değildir.
13) bir kentlinin görmediği kadar fiziksel efor harcayacaksınız. pamuk eller kalmayacak. fıstık gibi bi kız gelse bi haftada şekli şemali bozulur. zaten dıbına da ped yetiştiremez, mecbur yıkayıp yıkayıp bez kullanacak.
14) kısa sürede pes edenler olacak, yedek lazım.
15) yasalar köydede geçerli, kafana göre wk bina yapamazsın, izinsiz ormandan kozalak bile toplayamazsın.
16) yedekte filan para lazım. noolur noolmaz.
17) kısa süreli heycan yapıp gelen solcu kızları sırayla gibersiniz, bu işin güzel tarafı.

gel panpacım şöyle konuşalım biraz ;)

sosyalist fikirli küçük kasabanı kim yönetecek?

yeme-içme ihtiyaçlarınızı nasıl karşılayacaksınız? herkes birşeyler mi ekip biçecek? herşey bir şeyler ekip biçerse, ekmek yapmak için fırına, işeyip sıçmanız gereken yerleri yaptırmak, evlerinizin ihtiyaçlarını karşılamak için bilimum esnafa, hastalıklar için doktora, eczaneye ihtiyacınız olacak.
elektrik,su ihtiyacınızı nasıl karşılayacaksınız? bunları kurması için birilerine ihale vermeniz gerekecek. ayrıca bunların bakım-onarımı var. buna göre aranızda birileri gene zengin olacak ;) yani nefret ettiğiniz sistemin aslında doğanın kanunu olduğunu anlayacaksınız.

oturacağınız evleri,alt yapıyı, ulaşımı vs. gazoz kapağı vererek mi yaptıracaksınız?
bu arada yeme-içme ihtiyacı için herkes birşeyler ekip biçecekse,o ekip biçenlerin birgün eeeh yeter giberim deyip işi bırakması kuvvetle muhtemel. çünkü yaptıkları çalışma ve amelelikten bir kazanç bekler bu insanlar. bu yüzden bu konuya girmiyorum bile bebek.

o küçük sosyalist topluluğunuz arasındaki anlaşmazlıkları, kavgaları önleyecek ve o küçük topluluğunuza dışarıdan gelen tehditleri engelleyebilecek bir kolluk kuvveti olması gerektiğini idrak edince ne yapacaksınız?

tabii o zaman anlarsınız ki,silaha ve askere ihtiyacınız var. ondan sonra aslında karşı geldiğiniz şeylerin ne kadar gerekli olduğunu idrak edersiniz.

edit:yaşadığımız sistem, yaşayabileceğimizin en iyisi. sosyalist düşünceye göre herkes zengin olur da hiç kimsenin paraya ihtiyacı olmazsa kim üretim yapacak?
zamanında amerika kıtasını sömüren ispanyolları düşün. amerika'nın bütün yeraltı kaynaklarını ülkelerine zütürdüklerinde bütün ispanyol halkı zengin olmuştu ve üretim durmuştu. paraya ihtiyacı olmayan adam neden ticaret yapsın, neden bir şeyler üretmekle uğraşsın?

ayrıca herkesin eşit ve zengin olduğu bir ülke düşün;
bu ülkede kim üretim yapacak?
kim icat yapacak?
zenigin ve refah düzeyi yüksek ve bu durumu garanti altında olan insan okur mu,kendini geliştirir mi?
bu haldeki bir ülke, birşeyleri geliştiren, okuyup kendini geliştiren insanların olduğu ülkelere ömür boyu köpek gibi bağımlı kalmaz mı?

mesela arapları düşün, sonsuz yeraltı kaynaklarından dolayı hepsi zenginlik ve refah düzeyi yüksek insanlar. bu yüzden bu ülke herşeyini dışarıdan alıyor. üretmiyor çünkü üretecek adam yok, okumuyorlar çünkü doğuştan zenginler ve garanti altındalar, askeri güçleri yok çünkü zengin insanlar asker olmuyor. silahından tut, kullandıkları donlarına kadar her şeyi ithal ediyorlar.
bugün katar'ın kendine ait bir üniversitesi yok ve ülkede amerika'daki üniversitelerin kampüsleri var. bu üniversitelerden diploma alınca, bağlı olduğu amerkan üniversitesiyle aynı diplomayı almış oluyorsun. bu kadar yüz kızartıcı bir duruma düşmek ister miydin?

şu anda kullandığınız herşey, zengin olmayan insanların zengin ve ünlü olma hayaliyle yaptıkları-icat ettikleri şeylerdir.

zengin ve fakirin neden olması gerektiğini anlatabildim galiba.

tabii ki,din, bilmem ne baskısı var ama bunların önüne hiçbir zaman geçemezsin. binlerce yıldır var bunlar.