/i/Hikaye

Herkesin bir hikayesi var, ya senin hikayen nedir?
    başlık yok! burası bom boş!
  1. 26.
    +22
    PART21
    (konuşmaları geçiyorum)
    Anneanneme sınavımın olduğunu ama isterse Bora'nın gidebileceğini söyledim.
    Saat 19 civarıydı, hava kararmaya başlamıştıki telefonum çaldı.
    N: Alo Efe
    Sesi telaşlı geliyodu.
    -Bişey mi oldu lan?
    N: Refet abi yine hastaneye kaldırıldılmış Özge'yi yalnız bırakmayalım.
    Bu sefer onun bana ihtiyacı vardı. Belki bi teselli edici söz, belki sarılacak, başını koyucak bi omuz. Gerçi benimkide iş olsa Nihat varken benimi seçicek.
    -Durumu ciddi mi?
    N: Bilmiyorum, Xxx hastanesindeymiş. Hemen gel ama.
    -Yarım saate gelirim, dedim ve kapattım telefonu.
    Bora ve anneannme haber verdim. Yarım saat demiştim. Otobüsle yarım saatte yetişmezdim. Arabanın anahtarı aklıma geldi. Kullanmayı biliyodum ama ehliyetim yok, ilk kez kullanacağım bi araba.
    Umarım polise denk gelmem.
    ···
  2. 27.
    +20
    PART22
    Üstüme kahverengi deri ceketimi almıştım. Ceketi çıkarıp arka koltuğa attım. Jazz son derece geniş bi arabadır. Anahtarı taktım.

    " +Eee Efe Bey ne dinlersiniz?
    -Yok baba ne istersen aç sen.
    Elini teyibe zütürdü, baba radyoyu açtı. Hala aklımdadır.
    Ön koltukta oturuyodum. Bora'nın yanına gidiyoduk. Sakarya'daki yazlıkta anneannemle beraberlerdi.
    Zülfü Livaneli'nin Ey Özgürlük adlı parçası çalıyodu. Babam özgürlüğe düşkün bir adam olduğundan sesli sesli söylemeye başladı. Hem babamı izleyip hem bende katılıyodum ona. "

    Ne kadar zaman olmuş be 3 sene az mı. Kafamdaki anıların beni meşgul etmesine izin vermemeliydim.
    Bi kez de ben onun, Özge'nin yanında olayım.
    Arabayı çalıştırdım. içi gerçekten tozlanmış. Geldikten sonra silsem iyi olcak.

    Panpalar son 5 part falan kalmıştır.
    ···
  3. 28.
    +21 -1
    PART23
    Hastane fazla uzak değildi. Arabayla Sultanbeyli'ye gitmem yarım saatimi alırdı. Tabii trafiğe kalmazsam.
    Uzun zamandır kullanmadığımdan mıdır bilinmez sürat yapmıyodum. Daha doğrusu yapamıyodum.
    Sultanbeyli'ye girdiğimde saate baktım. Yarım saatten biraz az olmuş.
    Arabayı hemen hastanenin otoparkına bıraktım. Kapıları kilitledikten sonra hızlı adımlarla içeri girdim. Üstüm toz olmuş koltuklardan. Ama şuan sırası değil. içeri girdiğimde beni Songül teyze - Özge'nin annesi- karşıladı.
    -Refet amcam iyi mi?
    Anlaşılan ağlamış. Gözleri kıpkırmızı.
    +iyi iyi.
    -Sen niye burdasın ozaman teyzem?
    +Hava almaya çıktım. Şimdi çıkıcaktım zaten. Sen geldin.
    -iyi teyzem gel beraber çıkalım.
    Üst katta kalıyomuş. Merdivenleri tek tek çıktıktan sonra artık alıştığım, sevgili olmalarından kuşku duymadığım bir manzarayla karşılaştım.
    Özge gözlüklerini çıkarmış Nihat'a sarılıyo.
    ···
    1. 1.
      0
      Devam krdş
      ···
    2. 2.
      0
      Devam devam
      ···
  4. 29.
    +18
    PART24
    Songül teyzeyle yanlarına doğu gittik. Özge beni fark etmiş olacakki sarılmayı bıraktı, göz yaşlarını silip hafiften burnunu çekmeye başladı.
    Ö: iyiymiş, taburcu edilebilirmiş, dedi bana bakarak.
    -Eee neyi bekliyoruz ozaman alalım Refet amcamı gidelim?
    N: Taksiyi bekliyoruz. Taksi gelsinde.
    -Arabayla geldim. Biraz tozlu ama idare eder. isterseniz?
    Songül teyze ehliyetim olmadığını biliyodu. Pek güvenemedi. Zar zor olsa da kabul etti. Belki beni kırmamak için, belki de taksiye para vermemek için. Özge ve Songül teyze işlemler için bizden uzaklaşırken:
    -Telefonda yine hastaneye kaldırıldı dedi? Ciddi bi şey mi var?
    Merak etmiştim iyice.
    N: Sorma ya şu bi kaç aydır böyle. ilk hastaneye kaldırıldığında seni de aramıştım ama açmamıştın. Özge'de ozamandan beri sana biraz mesafeli oldu hep.
    Olur ya sıkıntılı, bazen duraksayarak konuşurlar. Öyle konuştu işte.
    ···
  5. 30.
    +19
    PART25
    Refet amcaları evlerine bırakmıştım. Nihat'ın evi biraz daha yakın olduğundan önce bırakmıştım Nihat'ı. Yanımda sadece Özge vardı. Kafasının iyi olmadığını benimle beraber olmak istediğini söylemişti. Saat 23.00 a geliyodu. Ama kıramadım.
    -Nereye gitmek istersin?
    Ö: Park olabilir.
    Belkide onu bu yüzden seviyorumdur. Kafa dağıtmak için barlara, kafelere gitmez; parka giderdi. Bildiğim fazla bi park yoktu. Ama elini nereye atsan bi park çıkar mutlaka. Belki bileniniz vardır. Ümraniye'deki Mevlana Parkı'nı.
    ...
    Kimse yoktu. Bizim gibi bir iki çift dışında. Yola uzak tarafta olan bi banka oturmuştuk.
    -Ne zamandır böyle?
    Ö: Babam mı?
    -Evet
    Ö: Bi kaç aydır.
    -Durumu nasıl?
    Ö: Bilmiyorum. diyerek kafasını dizlerine doğru zütürdü saçlarını hafif çekmeye başladı.
    O göz yaşları yerleri pisletemicek bu sefer.
    -Şş. (saçlarını çeken kollarını tuttum, bana baktı) Bak bana. Ben dimdik ayaktayım onca olan şeye rağmen. Refet amca, Songül teyze hale seninle.
    Dolmuş gözlerle bana baktı:
    Ö: Aileni her hatırladığında balkona gidip ağladığını biliyorum.
    Kollarını bıraktım...
    ···
  6. 31.
    +16 -1
    PART26
    Ö: Nihat'la konuşurken izliyodum sizi.
    Sustum. Karşıya bakmaya başladım.
    -Nihat'la ne zamandan beri bu kadar yakınsın?
    Sorduğum soru hoşuna gitmiş olacakki:
    Ö: Neden sordun? Şş bana bak. Kimee diyoruuumm. dedi, eliyle kafamı kendisine çevirdi, gözlerimin içine bakıyodu.
    -Merak ettim. Önceden bu kadar yakın değildiniz.
    Ö: Nihat benim arkadaşım.
    -Çok samimi gibiydiniz.
    Ö: Babam hastalandığından beri hep yanımdaydı. Her anımda. Ben de senin yanındaydım.
    Bu lafından sonra suçluluk duygusunu tamamen yaşıyorum diyebilirim.
    Tekrar susmama izin vermedi, sarıldı.
    Saçlarıyla oynamaya başladım, kokusunu içime çektim.
    Yapmamalıyım. Belki ona karşı bişey hissetmiyorum; belki de yıllardır yalnız olduğumdan, arkadaşıma ilgi duyuyorum. Bunu ona yapamam.

    Final partı gece atıcam panpalar iyi akşamlar. Şimdiden okuduğunuz için teşekkürler.
    ···
    1. 1.
      +1
      illa bekletecen dimi
      ···
    2. 2.
      0
      LAAAN BiTiRMEEEE DEVAMMMMMM
      ···
    3. 3.
      0
      At işte şimdi be panpa yarın sınav var lütfen
      ···
    4. diğerleri 1
  7. 32.
    +16 -6
    *FiNAL* PART27
    Sarılmayı bıraktı.
    ... (aradaki basit konuşmaları geçiyorum)
    Konuşmalarımız yerini mutlu zamanlara bırakmıştı.
    Ö: iki senedir hangi dünyadaydın sen?
    -O iki sene kim bilir neler kaçırdım.
    Ö: Yok be fazla bi şey olmadı. dedi dalga geçer gibi.
    Ö: Nihat senin son zamanlarda düzelmeye başladığını söylemişti.
    -Hasta mıyım ben
    Ciddi olarak söylememiştim. Anlamış olacakki:
    Ö: Hastasın. Çok hasta.
    Yanağıma öpücük kondurdu. O kadar tatlı gelmiştiki o an bana.
    Ö: Hadi kalkalım. dedi kolumdan çekiştirerek.
    Belinden tutmuştum, arabaya doğu yürüyoduk gecenin karanlığında.
    Ö: Benden hoşlanıyo musun?
    -Bilmiyorum.
    Ö: Yapma ya.
    Ö: Galiba ben senden hoşlanıyorum.

    ilk entrye gerekli açıklamayı yaptım panpalar.
    Panpalar okuduğunuz için, ilginiz için sağolun. Merak ettiğiniz sorular olursa cevaplamaya çalışacağım.
    ···
    1. 1.
      +1
      Bu nasıl final lan
      ···
    2. 2.
      +1
      Abi final deme bari dibina koyim yarisina bile gelmedik
      ···
    3. 3.
      0
      Ee sonuç ne amk
      ···
    4. 4.
      0
      Panpa devam et ya bi hikaye falan yaz çok güzel yazıyosun
      ···
    5. diğerleri 2